Hava Durumu

#Ayakkabı

Yeni Marmara Gazetesi - Ayakkabı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ayakkabı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İmamlık Yapmak İçin Gittiği Yerde Ayakkabı Tamirciliğine De Başladı Haber

İmamlık Yapmak İçin Gittiği Yerde Ayakkabı Tamirciliğine De Başladı

İmam olarak gittiği Bilecek'te ayakkabı tamirciliğine de başlayan Süleyman Öner, emekli olduğunda ise açtığı dükkanda kazancını sağlamaya devam ediyor. 45 yıldır yaptığı mesleğin bittiğini belirten Öner, ayakkabı tamirciliğini kimsenin devam ettirme gibi bir derdinin olmadığını söyledi.  Yıllar önce imam olarak gittiği Bilecik'te ayakkabı tamircisi olmadığını gören 75 yaşındaki Süleyman Öner, imamlığın yanı sıra ayakkabı tamiri de yapmaya karar verdi. Hem imamlık yapan, hem de ayakkabı tamir etmeye çalışan Öner, aradan geçen zamanın ardından Bursa'ya tayini çıktı. Burada da hem imamlık, hem de el sanatını icra eden Öner, kısa bir süre sonra ise emekli oldu. İmamlık görevinden emekli olan Öner, Bursa'da bulunan 2 metrekarelik dükkanında ise ayakkabı tamiri yapmaya devam ediyor.  Bursa'nın İznik ilçesinde dünyaya geldiğini, 2 yıl sonra ise İmamlık görevi için Bilecik'e tayini çıktığını belirten Öner, "Orada ek bir işe ihtiyacım vardı. İlk başta kitap evi açmak istedim. Ama çevremdekiler tavsiye etmedi. Namaz çıkışı cemaatten biri, sökülen mestini Bilecik'te tamir ettirecek bir yer bulamadığını, mecburen çevre illere gitmek zorunda olduğunu söyledi. Bunun üzerine eniştemden de aşina olduğum ayakkabı tamir dükkanı açmaya karar verdi. Dükkan açmak için önce eniştesinin yanına giderek iyice işleri öğrendim. Açtığım dükkanla uzun yıllar Bilecek'te vatandaşlara hizmet ettim. Bilecik'te görevim bittikten sonra Bursa Şehreküstü Camii'ne atandım. Aslında burada ayakkabı tamirciliğine devam etmeyecekti. Ama kızları İstanbul'da üniversite okuduğu için mesleğime devam etme kararı aldım. İmamlık görevinden emekli olduktan sonra da ayakkabı tamirciliğine devam ediyorum. Yaklaşık 45 yıldır ayakkabı tamirciliği yapıyorum" dedi.  Ayakkabıların pahalı ucuz fark etmeksizin belli bir süreden sonra tamire ihtiyacı olduğunu aktaran Öner, “İnsanlar yeni ayakkabısını pahalı da alsa ucuz da alsa sonunda benim yanıma geliyor. Bu ayakkabılar sonuçta elden çıkma değiller, makine yapımı ayakkabılar o yüzden yaklaşık bir ayda bana gelmek zorunda kalıyor. Pahalı olursa vurma yapıyor ucuz olursa yırtılma yapıyor” diye konuştu.  Yıllar geçtikçe imkanların çoğaldığını ve malzemelere erişilebilirliğin artsa da yeteneğin ayakkabı tamirciliğinde önemli olduğunu söyleyen Süleyman Öner, “İlk başladığım zaman biraz zordu, malzemelere kolay kolay erişemiyorduk. Şimdi yeni teknikler var, ilaçlara ulaşabiliyoruz. Erişimimiz daha kolay oldu ama kullanabilene kolay kullanamayan için yine zor. Benim yeteneğim de var herkes el işlerinde başarılı olamaz. Mesela burada da benim yaptığım işi kimse yapamıyor çünkü ben ayakkabının her yerine girer çıkarım” şeklinde konuştu.  Bu mesleğe talep olmasına rağmen insanların beğenmediği için yapmadığını belirten ayakkabı tamircisi, “Ben 1993'ten beri Bursa'daki bu dükkanımda çalışıyorum. Burada tanındığım için yaz kış işim oluyor. Ben bu mesleği seviyorum sevmesem yapmam zaten. Dükkanı devretmek için internete koydum ama beş aydır ses seda yok. Ben 75 yaşıma girdim devretmek istiyorum ama usta yok bu işleri yapacak. Bilecik'te yanımda 2 kayınçom vardı onları yetiştirdim ve 1 kişi daha yetiştirdim. Bilecik'te 3 tane çırak yetiştirebildim ama Bursa'da yetiştiremedim. İnsanlar her yere basılan ayakkabıyı elime alıp tamir mi edeceğim diyerek bu işi kendilerine yakıştıramıyorlar” ifadelerini kullandı. 

TOPUKLU AYAKKABININ İLGİNÇ YOLCULUĞU! SAVAŞ ALANLARINDAN MODA PİSTLERİNE.. Haber

TOPUKLU AYAKKABININ İLGİNÇ YOLCULUĞU! SAVAŞ ALANLARINDAN MODA PİSTLERİNE..

Topuklu ayakkabılar, günümüzde kadınların şıklık ve zarafet sembolü olarak kabul edilse de, kökenleri oldukça ilginç ve beklenmedik bir noktaya dayanır. Bu zarif görünümlü ayakkabılar, aslında savaş alanlarından doğmuş ve zamanla moda dünyasının vazgeçilmez parçalarından biri haline gelmiştir. At Üzerinde Dengeli ve Güçlü Durmak: Topuklu ayakkabının hikayesi, yaklaşık 10. yüzyıla kadar uzanır. Pers askerleri, at üzerinde daha dengeli bir duruş sağlayabilmek ve üzengiye daha iyi tutunabilmek için topuklu ayakkabılar kullanmaya başlamışlardır. Bu sayede hem savaş sırasında daha çevik hareket edebiliyor hem de düşme riskini azaltabiliyorlardı. Topuk, onlara at üzerindeki dengenin yanı sıra, düşman karşısında daha güçlü bir duruş da sağlıyordu. Perslerden sonra topuklu ayakkabı kullanımı, Orta Asya ve Avrupa'ya yayılmıştır. 16. yüzyılda, Avrupa'ya gelen Pers elçileriyle birlikte topuklu ayakkabılar da kıtayla tanışmıştır. Özellikle Fransa kralı XIV. Louis, topuklu ayakkabıları bir statü sembolü haline getirerek modaya yön vermiştir. Soylular ve aristokratlar, topuklu ayakkabılarla hem güçlerini hem de zenginliklerini göstermek istiyorlardı. Topukların yüksekliği, kişinin toplumdaki yerini ve statüsünü simgeliyordu. O dönemde erkekler de kadınlar kadar sıklıkla topuklu ayakkabı giyiyorlardı. 18. yüzyılda ise topuklu ayakkabılar yavaş yavaş kadınların gardıroplarına girmeye başlamıştır. Başlangıçta erkeklerin giydiği yüksek topuklu ayakkabılar zamanla daha alçak ve zarif hale getirilerek kadınlara uygun hale getirilmiştir. Kadınlar için topuklu ayakkabı, hem boyunu uzatma hem de daha zarif bir duruş sergileme amacıyla kullanılıyordu. Ayrıca, topuklu ayakkabı giyen kadınlar daha çekici ve dikkat çekici bulunuyordu. Topuklu ayakkabılar, sadece bir moda aksesuarı olmaktan öte, toplumsal cinsiyet rolleri üzerinde de önemli bir etkiye sahip olmuştur. Kadınların topuklu ayakkabı giymesi, onların daha feminen, zayıf ve pasif olduğu algısını güçlendirirken, erkeklerin topuklu ayakkabı giymesi ise güç, otorite ve statü sembolü olarak görülmüştür. Günümüzde topuklu ayakkabılar, sadece bir moda aksesuarı olmaktan öte, kadınların öz güvenini artıran ve onları daha güçlü hisseden bir nesne haline geldi. Yüksek topuklu ayakkabılar, kadınların kendilerini daha feminen ve çekici hissetmelerini sağlarken, aynı zamanda bir güç sembolü olarak da görülüyor. Tabii ki, sağlık açısından bakıldığında yüksek topuklu ayakkabıların uzun süreli kullanımının bazı riskleri olduğu da unutulmamalıdır.

Kapı önüne ayakkabı bırakana Yargıtay'dan kötü haber Haber

Kapı önüne ayakkabı bırakana Yargıtay'dan kötü haber

Apartmanlarda ve sitelerde ortak kullanım alanı olarak sayılmasa da binada kapı önleri ortak geçiş alanı olarak değerlendiriliyor. Daire kapısı önüne kat malikleri ve kiracıların ayakkabı ya da herhangi bir eşya koyması mahkemelik olabiliyor. Apartmanlarda kapı önlerinde ayakkabı bırakmak kat maliklerinin ortak kararı ile yasaklanabiliyor. Bu yasaklama hükmü yönetim planına da işlenerek genel bir kural haline dönüştürüyor. Bu yönde karar alındıktan sonra kat malikleri ve kiracılar kapı önlerinde ayakkabı bırakamıyor. Bu karar alındıktan sonra kapı önüne ayakkabı bırakmak kanunen yasaklanmış bir hale geliyor. Daire kapısı önüne ayakkabısını koyan komşu hakkında diğer kat malikleri müdahalenin önlenmesi talebiyle Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açıyor. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yolunu tutan bir apartman yöneticisi, binada kiracı olarak oturan kişinin, merdiven boşluğuna ayakkabılık koymasından şikayetçi oldu. Davacı apartman yöneticisi; kiracının merdiven boşluğuna koymuş olduğu ayakkabılığın ve ana yapının teras betonuna dikmiş olduğu çanak antenin kaldırmasına, bağımsız bölümdeki balkon tamiratının yaptırılmasına, bodrum katta sığınağa koymuş olduğu odun kömür ve yanıcı maddelerin kaldırılmasına karar verilmesini dava etti. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davalı tarafından merdiven boşluğuna konulan ayakkabılığın kaldırılmasına, bodrum katta bulunan sığınağa konulan eşyaların kaldırılmasına, ana yapının teras betonuna konulan anten direğinin kaldırılmasına hükmetti. Kararı davalı kiracı temyiz edince devreye Yargıtay girdi. Yüksek Mahkeme kararında şöyle denildi: "Mahkemece dava konusu taşınmazdaki projeye aykırılıklar bilirkişi raporu ile belirlenip ortak alan olduğu anlaşılan yerlere davalı tarafından yapılan müdahale tespit edilerek müdahalenin önlenmesine ve tayin edilen süre içerisinde eski hale dönüştürülmesine karar verildiğine göre, yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Mahkeme hükmünün onanmasına oy birliği ile karar verilmiştir."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.