Hava Durumu

#Bakan

Yeni Marmara Gazetesi - Bakan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bakan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak:  “Gençlerimizin spor yapmasını istiyoruz” Haber

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak: “Gençlerimizin spor yapmasını istiyoruz”

 Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, terörden uzak bir ülke istediklerini belirterek, “Teröristsiz bir ülke istiyoruz. Gençlerimizin spor yapmasını istiyoruz” dedi.   Dün akşam saatlerinde Van'a gelen Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, sabah saatlerinde İpekyolu Çok Amaçlı Spor Salonu toplu açılış törenine katıldı. Burada konuşan Bakan Bak, sporu ve sporcuları çok seven Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği destekler için teşekkür ederek, “Cumhurbaşkanımızın selamlarını getirdik. Sporu çok seven Cumhurbaşkanımıza bizlere verdiği destekler için teşekkür ediyoruz. Gerçekten çok şanslıyız. Sporun içinden gelen bir Cumhurbaşkanımız var” dedi.  “Gençlerimizin kötü alışkanlıklardan, uyuşturucudan, dijital bağımlılıktan uzaklaşması için tesislerimize getirilmesini istiyoruz” diyen Bakan Bak, şöyle devam etti:  “Devletimiz bu şefkatli kucağını tesisleriyle spora yönlendirerek gençlerimize dokunmaktadır. Biz terörden uzak bir ülke istiyoruz. Teröristsiz bir ülke istiyoruz. Gençlerimizin spor yapmasını istiyoruz. Terörün pençesine gitmesini istemiyoruz. O yüzden herkese şunu söylüyoruz, çocuklarınızı gençlik merkezlerimize getirin. Spor tesislerimize getirin. Gençleriniz spor yapsınlar. Bu ülkenin bayrağını uluslararası şampiyonalarda göndere çektirsinler. Biz inanıyoruz ki Van'ın çocukları, buranın gençleri Avrupa ve dünya şampiyonu olacaklar. Ülkemizi temsil edecekler. Bayrağımızı göndere çektirecekler. Bu ülkeyi sevindirecekler. İşte bu çok önemli. Biz diyoruz ki spor birleştiricidir, spor bir güçtür, spor iyileştirir. İşte bu tesisler Van'ın güzel çocuklarına, gençlerine hayırlı olsun. Yine yatırımlara devam edeceğiz. Bölgemizde gençlerimiz terörden uzak, vatanını seven, ülkesini seven güçlü bir Türkiye için hep beraber çalışacaklar.”  Hizmet etmeye devam edeceklerini ifade eden Bakan Bak, “Şehrimize hizmet etmeye devam edeceğiz. Yapılan yatırımlara bakın. Üniversitelere yapılan yatırımlara bakın. Yurt kapasitemizi de 9 bine çıkardık. Daha önce iki bin yatak kapasitesi vardı tam beş katına çıkardık. Yani buraya gelen üniversite öğrencileri yurtlarımıza yerleşiyor. Türkiye çapında bize başvuran, Gençlik ve Spor Bakanlığına başvuran öğrencilerimizin barınma ihtiyaçlarının yüzde 97'sini karşıladık. Bu ay sonu itibariyle de yüzde 99'lara ulaşacağız. Yani bize başvuran, barınmak için yurt için başvuran öğrencilerimizin şu an itibariyle yüzde doksan yedisini yerleştirdik. Onlara sabah kahvaltısı ve akşam yemeğini ücretsiz olarak veriyoruz. Yine buralarda her türlü eğitim hizmetlerini, programları gerçekleştiriyoruz. O yüzden gençlerimiz için de hizmete devam ediyoruz. Gençlik merkezlerimize devam ediyoruz. Biz büyüyen, gelişen ve güçlü Türkiye istiyoruz. Ülke için de çalışan Van'ın gençlerini kucaklıyoruz” şeklinde konuştu. 

Bakan Yerlikaya: ''İHA’sını, SİHA’sını yapan büyük ve güçlü bir Türkiye var'' Haber

Bakan Yerlikaya: ''İHA’sını, SİHA’sını yapan büyük ve güçlü bir Türkiye var''

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Türkiye'nin artık darbelerle hizaya çekilen, terörle diz çöktürülen bir ülke olmadığını belirterek, "Enerji kaynaklarını çıkarabilen, yerli ve milli otomobilini, helikopterini, savaş uçağını, İHA’sını, SİHA’sını yapan büyük ve güçlü bir Türkiye var" dedi.  İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Muğla ziyareti kapsamında AK Parti Marmaris 8. Olağan İlçe Kongresi'ne katıldı. Bakan Yerlikaya, yaptığı açıklamada, "Kabinemiz döneminde 752 organize suç örgütünü çökerttik. 106 milyar lira değerinde malvarlığına el koyduk. Kırsalda ve şehirde teröre yönelik 55 bin 254 operasyon düzenledik ve 1324 teröristi etkisiz hale getirdik" dedi.  "Ülkemizin refahı için bir yürüyüş başlattık"  Bakan Yerlikaya, AK Parti'nin 14 Ağustos 2001'de demokrasi ve adaleti ilke edinerek yola çıktığını hatırlatarak, "Ülkemizin refahı, huzuru ve geleceği için büyük bir yürüyüş başlattık. Bu dava, birliğin, beraberliğin, kardeşliğin davasıdır. Fakirin, fukaranın, öğrencinin, işçinin ve Anadolu irfanının yanında durmanın davasıdır. Hamdolsun, her gün bir adım daha ileriye, büyük ve güçlü Türkiye'ye doğru yürüyoruz. Artık sadece yarının hesabını yapan bir Türkiye yok. Biz, istiklal, istikbal ve istikrarın yüzyılını inşa eden bir Türkiye vizyonuna sahibiz" dedi.  "Diz çöktürülen bir ülke değiliz"  Yerlikaya, Türkiye'nin artık darbelerle hizaya çekilen, terörle diz çöktürülen bir ülke olmadığını vurgulayarak, "Enerji kaynaklarını çıkarabilen, yerli ve milli otomobilini, helikopterini, savaş uçağını, İHA’sını, SİHA’sını yapan büyük ve güçlü bir Türkiye var. Bu davanın yükseldiği yer, milletimizin omuzlarıdır. Türkiye Yüzyılı’nı inşa ediyoruz. Türkiye Yüzyılı, geçmişten gelen medeniyet ışığını yeni ufuklara taşımak, Anadolu'nun her köşesinde yazılan kahramanlık hikayelerinin, özgürlük ve bağımsızlık için yapılan fedakarlıkların mirasıdır" şeklinde konuştu.  Bakan Yerlikaya, artık terör örgütlerine, organize suç örgütlerine ve suç odaklarına karşı taviz verilmediğini belirterek, “Ülkemizin huzurunu bozmaya çalışan hiçbir yapıya müsamaha göstermeyeceğiz. Hiç kimse, demokrasiyi ihanetlerine ve kalkışmalarına zırh olarak kullanmasın. İnsana merhamet etmeyen hiçbir yapıya da merhamet etmeyiz” dedi.  "Ülkede suç olayları azaldı"  Bakan Yerlikaya, Türkiye genelinde kişilere karşı işlenen suçlarda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla bu yılın ilk 10 ayında yaklaşık 24 bin olayın azaldığını, olayların aydınlatma oranının ise yüzde 98’e çıktığını söyleyerek, "Malvarlığına karşı işlenen suçlarda ise geçen yılın aynı dönemine göre 73 bin olay daha az gerçekleşti. Otodan hırsızlık, kapkaç, yankesicilik ve evden hırsızlık oranlarında sırasıyla yüzde 60,4, yüzde 59,3, yüzde 54,9 ve yüzde 46,6 azalma sağlandı” diye konuştu.  Bakan Yerlikaya, İçişleri Bakanlığı olarak güvenlik ve huzuru sağlama adına gece gündüz demeden çalıştıklarını ve bu hedef doğrultusunda organize suç örgütleri ve teröristlere karşı ciddi mücadele verdiklerini söyledi. “Kabine dönemimizde, 752 organize suç örgütünü çökerttik, 106 milyar liralık malvarlığına el koyduk. Kırsalda ve şehirde teröre karşı 55 bin 254 operasyon düzenledik ve 1324 teröristi etkisiz hale getirdik” dedi.  "Birlikte daha güçlüyüz"  Türkiye’nin tarih boyunca kardeşlik, dayanışma ve birlikten güç aldığını belirten Bakan Yerlikaya, "Türk, Kürt, Arap, Çerkes, Alevi-Sünni kim olursa olsun, farklı dillerde, kültürlerde olabiliriz; ama tek bayrak altında birleşmiş büyük ve güçlü bir milletiz. İşte bu birlik ve beraberlik ruhuna yönelik kimse bir tehdit oluşturmasın, çünkü buna karşı devletimizin demir yumruğu vardır" ifadelerini kullandı.  Türkiye'nin büyük hedeflere ulaşma kararlılığıyla yoluna devam edeceğini vurgulayan Bakan Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, Türkiye Yüzyılı'nı inşa etme noktasında birlikte mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek, "Marmarisliler ile omuz omuza, gönül gönüle yürümekten onur duyuyorum. Çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmak için durmadan çalışacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, 'Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Beraber olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız.' Türkiye’nin yarınlarına olan inancınız, bize güç veriyor. Allah birliğimizi ve beraberliğimizi daim etsin. Türkiye’mizin geleceği aydınlık olsun" şeklinde konuştu. 

Sürücülerin Korkulu Rüyası Olarak Bilinen '32 Virajlar' Tarihe Karışıyor Haber

Sürücülerin Korkulu Rüyası Olarak Bilinen '32 Virajlar' Tarihe Karışıyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yol güvenliğini tehdit eden çığ, kar, tipi ve buzlanma gibi zorlu hava şartları nedeniyle sürücülerin korkulu rüyası olan 32 virajı ortadan kaldırdıklarını belirterek, "Van ve Hakkari'yi birbirine daha da yakınlaştırdık. Tünel ile 32 virajı ortadan kaldırıp yol kotunu 230 metre aşağı çekerek ulaşım süresini 40 dakikadan 6 dakikaya düşürdük" dedi.  Van ile Hakkari arasında '32 virajlar' olarak bilinen Güzeldere Geçidi'nde 2013 yılında yapımına başlanan tünel trafiğe açılıyor. Özellikle kış aylarında sürücüler için çileye dönüşen geçitte yapımı tamamlanan tünel için açılış töreni düzenlendi. Malatya'da yaşanan depremden dolayı geçmiş olsun dileklerini ileten Bakan Uraloğlu, "Türkiye'nin en zorlu yollarından biri olan 32 virajlarını tarihin tozlu raflarına kaldıran Güzeldere Tüneli'mizin açılışı vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Şu an bir araya geldiğimiz Güzeldere Geçidi, tarihi İpek Yolu üzerinde yüzyıllar boyunca Urartular, Medler, Persler, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar gibi birçok farklı medeniyet ve kültürün etkileşimine sahne olmuş tarihi bir mevki. Nice ticaret kervanları, göçmen milletler ve ordular bu geçitten geçerek tarihin akışını değiştirdi. Güzeldere Tüneli'mizin Van-Hakkari yönündeki tüpünü açarak bizler de burada tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Çünkü özellikle kış aylarında yaşanan olumsuz hava şartları, ulaşımı güçleştirirken, ekonomik ve sosyal hayatı da olumsuz etkilemekteydi. Bugün, bu zorlu coğrafyayı aşarak, iki şehrimiz arasındaki bağları daha da güçlendirdiğimiz gibi bölgenin sosyo-ekonomik yapısında da yeni bir çığır açıyoruz. Geçim kaynağı sınır ticareti, hayvancılık ve tarıma dayalı olan bölge insanımızın ekonomik ve sosyal gelişimine de önemli katkılar sağlayacağız" dedi.  "Van ile Hakkâri illerimiz arasındaki devlet yolumuz; Esendere, Umurlu ve Üzümlü gibi İran ve Irak'a açılan sınır kapılarına ulaşım sağlaması bakımından uluslararası ticaret faaliyetlerimiz açısından büyük önem taşımaktadır" diyen Bakan Uraloğlu, "Bu noktada Bakanlık olarak bölgedeki ulaşım ağının güçlendirilmesi için yolun Güzelsu ile Başkale arasında kalan 61 km'lik kesimini bitümlü sıcak karışım kaplamalı bölünmüş yol standardında projelendirdik ve hayata geçirdik. Hamd olsun yolumuzun 38 kilometrelik kesimini tamamlamanın ve 3 bin 150 metre uzunluğundaki çift tüplü Güzeldere Tüneli'mizin Van-Hakkari yönündeki tüpünü bitirerek hizmete açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İnşallah diğer tüpü de 2025 yılı yazında tamamlayacağız. Van Başkale Güzeldere Geçidi'nde bulunan 9 kilometrelik 32 virajları 4 kilometrelik varyant ve Güzeldere Tüneli ile geçip güzergahı daha konforlu hale getirdik. Böylece kış aylarında kar mücadelesinin yoğun olarak yapıldığı, ulaşımın güçlükle sağlandığı yol kesimini baypas ederek yüksek bir standarda kavuşturduk. Artık yol güvenliğini tehdit eden çığ, kar, tipi ve buzlanma gibi zorlu hava şartları nedeniyle sürücülerin korkulu rüyası olan 32 virajı ortadan kaldırdık. Van ve Hakkari'yi birbirine daha da yakınlaştırdık. Tünel ile 32 virajı ortadan kaldırıp yol kotunu 230 metre aşağı çekerek ulaşım süresini 40 dakikadan 6 dakikaya düşürdük. Böylece projemiz sayesinde zamandan 72,2 milyon lira, akaryakıttan 73,5 milyon lira olmak üzere yıllık 145,7 milyon lira tasarruf edeceğiz. Çevreye zarar veren araçların karbon emisyonunu da 4,549 ton azaltarak Güzeldere Geçidi'nin ve Van'ın eşsiz doğasının korunmasına katkı sağlayacağız. Artık kışın çetin şartları, bölge insanımızın, yolu kullanan sürücülerimizin ve nakliye sektöründe çalışan şoförlerimizin günlük hayatlarını olumsuz etkilemeyecektir. Bölgedeki sınır ticaretini daha da canlandıracak ve turizm faaliyetlerini geliştirecektir" diye konuştu.  "Ülkemizin ekonomik kalkınması için ulaştırma ve altyapı sektörlerinin stratejik önemini hepimiz çok iyi biliyoruz. Ekonomik büyümenin birincil şartı güçlü bir ulaşım altyapısıdır" diyen Bakan Uraloğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:  "Yol sayesinde yatırım gelir, güvenli, hızlı ve kolay ulaşım sayesinde üretim olur, ticaret gelişir, ülke kalkınır, ekonomi büyür, istihdam oluşur. Bu gerçeğin ışığında son 22 yılda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ülkemizin ulaşım ve iletişim altyapısına 280 milyar doların üzerinde yatırım gerçekleştirdik. Doğu-batı, kuzey-güney demeden ülkemizi yüksek standartlı yol ağıyla donattık. 2002 yılında 6.101 km bölünmüş yolumuz varken bugün toplam 68.549 km'lik karayolu ağımızın 29.653 km'si bölünmüş yol ağından oluşuyor ve 81 ilimizin 77'si birbirine bölünmüş yollarla bağlı. 2002 yılında 1.714 km olan otoyol ağımızı da son 22 yılda yapılan 2.082 km ile birlikte 3.796 km'ye yükselttik. Ülkemiz genelinde 2002 yılına kadar yaklaşık 80 yıllık dönemde sadece 50 kilometre tünel yapılmışken biz bunu 767 km'ye çıkardık. Aynı şekilde 311 km olan toplam köprü uzunluğumuzu da 790 kilometreye ulaştırdık. Nereden nereye. Tüm ülkemizde olduğu gibi Van'ın da ulaşım ağını güçlendirecek her projeye ayrı bir önem veriyor ve tüm projelerimizi yakinen takip ediyoruz. Gün içerisinde Van'da yapım çalışmaları devam etmekte olan en az Güzeldere Tüneli kadar önemli Van Çevre Yolu'muzda da incelemelerde bulunacağız. Edremit'ten başlayıp Van şehir merkezinin doğusundan geçerek Erciş Yolu'na bağlanan bu yolumuzu da 41 km uzunluğunda, bitümlü sıcak karışık kaplamalı 3 gidiş, 3 geliş olmak üzere 6 şeritli bölünmüş yol standardında projelendirdik. Projemizi tamamlayıp hizmete sunduğumuzda şehir merkezinde meydana gelen trafik yoğunluğu rahatlatacak, şehir içinden bölgedeki yerleşkelere yüksek standartlı ulaşım imkanı tesis edeceğiz."  Bölge illerinin; Gürbulak, Kapıköy, Esendere, Umurlu ve Üzümlü sınır kapılarına ulaşımını bölünmüş yol konforuyla sağlayacaklarını söyleyen Bakan Uraloğlu, "Van çevre yolumuz tamamlandığında zamandan 1,4 milyar lira, akaryakıttan 200 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 1.6 milyar lira tasarruf edeceğiz. Çevreye zarar veren araçların karbon emisyonunu da 15 bin ton azaltarak doğanın korunmasına katkı sağlayacağız. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Bu düşüncelerle Güzeldere Tüneli'nin başta Van ve Hakkâri olmak üzere tüm bölge halkı ve ülkemiz adına hayırlı olmasını temenni ediyor, projede emeği geçen ve bu önemli aşamaya getiren işçisinden mühendisine tüm Karayolları Genel Müdürlüğü ve yüklenici firma çalışanlarına teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.  Yapılan duanın ardından tünelin açılış kurdelesi kesildi. 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: “Zararlı sitelerden çocukları korumamız lazım” Haber

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: “Zararlı sitelerden çocukları korumamız lazım”

Eskişehir'de açılan ve Türkiye'de 3'üncü olma özelliği taşıyan Çocuk Adliye Merkezi'nin açılış töreninde konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Çocuklarla yetişkinlerin aynı ortamda yargılanması doğru olmayan bir şeydi” dedi.   Ülke genelinde suç mağduru olan ve suça sürüklenen çocukların yargılanacağı Çocuk Adliye Merkezlerinin açılışları devam ediyor. İlki Erzurum'da, ikincisi Bursa'da açılan Çocuk Adliye Merkezi'nin üçüncüsü, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un katılımıyla Eskişehir'de açıldı.  “Çocuklarla yetişkinlerin aynı ortamda yargılanması doğru olmayan bir şeydi”  Törende yaptığı konuşmada, çocuklar ile yetişkinlerin aynı çatı altında yargılanmasının veya yargılanmaya tabi tutulmasının yanlış olduğunu belirten Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Çocuklarımız özellikle geleceğimizin teminatı olan yavrularımızın adli süreçlerde yıpranmaması lazım. Yetişkinlerle onların aynı ortamda yargılanması, yargılanmaya tabi tutulması, gerek suça sürüklenen çocuk olarak gerekse tanık olarak gerekse suç mağduru çocuk olarak büyüklerin yargılandığı salonlarda, adliyelerde, aynı ortamlarda bulunması bir kere yargılama açısından doğru olmayan bir şeydi. Bu çerçevede 2005 yılında çıkarılan Çocuk Koruma Kanunu ve sonrasında imzaladığımız çok sayıda uluslararası sözleşme çocuk haklarıyla ilgili olarak ve sonrasında hayata geçirdiğimiz ikinci mevzuatlar ve yönetmeliklerle beraber çocuk yargılamasıyla ilgili önemli mesafeler aldı. Bu konuda çocuk adalet merkezlerinin özellikle başta nüfusu fazla olan dosya sayısı fazla olan büyükşehirlerimizden başlayarak bütün ülke geneline yaygınlaştırmanın gayreti içerisindeyiz. Çünkü çocuklarımız masumiyetin timsali. Onlar tehlikelere karşı en savunmasız kişiler. Onlar bizim göz bebeğimiz. Çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız olan bu kişileri her alanda korumak zorundayız” dedi.  “Çocuk mahkemesi sayısını 85'e, çocuk ağır ceza mahkemesi sayısını da 15'e çıkarttık”  Çocukların korunması için anayasal ve mevzuat çalışmalarının devam ettiğini belirten Bakan Tunç, “Çocukların korunması konusunda çocuk haklarının güçlendirilmesi ve teminat altına alınması konusunda çok şey yapmamız gerekiyordu ve bu çerçevede de geçtiğimiz 22 yıl boyunca da çok önemli anayasal ve yasal mevzuat düzenlemelerini hayata geçirdik. Bunlardan en önemlisi anayasamızın 10'uncu maddesindeki değişiklikti. Anayasamızın onuncu maddesi sadece ailenin korunması başlığını taşıyordu. Anayasanın onuncu maddesinde milletimizin onayıyla gerçekleştirdiğimiz değişiklikle ‘Ailenin korunması ve çocuk hakları' şeklinde başlığı değiştirdik. Madde metnine de çocukların her türlü istismardan korunması, ihmal, cinsel istismar, duygusal istismar, fiziksel istismar, tüm tehlikelerden korunmasıyla ilgili olarak devletin asli görevler arasında bunun sayılmasını sağladık ve bunu anayasal güvenceye kavuşturduk. Yine çocuklarımızın adli süreçlerde yıpranmamasıyla ilgili olarak başta 2005 yılında hayata geçirdiğimiz Çocuk Koruma Kanunu çerçevesi içerisinde de önemli uygulamaları hayata geçirdik. Yine çocuk mahkemelerinin kurulması yakın zamanda sağlandı. Çocuk mahkemesi sayısı bugün 85, çocuk ağır ceza mahkemesi sayısı da 15'e çıktı” diye belirtti.  “Zararlı sitelerden çocuklar korumamız lazım”  Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, içinde bulunduğumuz internet çağında çocukların zararlı sitelerden ve alışkanlıklardan korunması için yapılan çalışmaların devam ettiğini belirtti. Bakan Tunç, “Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan korumak önemli. Dijital çağdayız, internet çağındayız. Özellikle sanal bahis, kumar gibi yasa dışı kumar gibi tüm bu kötülüklerden çocuklarımızı uzak tutmamız gerekiyor. Bu konuda da alacağımız tedbirler var. Almakta olduğumuz tedbirler var. Özellikle zararlı sitelerden çocuklar korumamız lazım. Onların zararlı sitelere girmemelerini sağlayabilmemiz lazım. Çocuk istismarına yönelik, çocuğu şiddete, teşvike yönelik zararlı internet sitelerinin kapatılması konusundaki kararlılığımızı da sürdürüyoruz. Bunların örneklerini sizler zaman zaman görüyorsunuz. Bunları kapatmakta hiç geri durmayacağız. Bizim için çocuklarımız esastır. Onların her türlü kötülükten korunması bizim için en önde gelen vazifedir. Uyuşturucuyla mücadelede de yine çocukların uyuşturucudan korunması, özellikle okul çevrelerinde uyuşturucu satılmasının önlenmesiyle ilgili olarak gerek ceza mevzuatımızda ağırlaştırıcı sebepler ve önleyici tedbirlere ilişkin uygulamaları da hayata geçirdik, geçirmeye de devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.  “Çocukların cezaevinden çıktıktan sonra bir daha suç işlemeyecek şekilde topluma kazandırılmasını önemsiyoruz”  Cezaevine giren çocukların tahliye edildikten sonra tekrar suç işlememesi ve topluma karışabilmesi için tutuklu ve hükümlü oldukları süreçlerde eğitimlerinin devam ettirilmesi konusunda hassasiyet gösterdiklerini belirten Tunç, “Ceza infaz kurumlarımızda çocuklarımızdan tutuklu olanlar kapalı çocuk cezaevlerinde. Hüküm giyenler de çocuk eğitim evlerinde. Onların ıslahı önemli. Onlar çocuk yaşta suç işlemiş olabilir, suça sürüklenmiş olabilir. Ama onların cezaevinden çıktıktan sonra bir daha suç işlemeyecek şekilde ıslahı ve topluma kazandırılmasını önemsiyoruz. O nedenle cezaevlerimizde okullaşmayı arttırdık. Dün yine yeni bir yargı paketinde buna yönelik düzenlemeler vardı. Hem 9'uncu yargı paketinde, hem dün mecliste yasalaşan kanun teklifinde Çocuk Koruma Kanunu'nda ve çocukların cezaevlerinde eğitim alabilmeleriyle ilgili birtakım yasal düzenlemeleri de hayata geçirdik. 2024 yılında şu ana kadar 892 çocuğumuz okuma yazma kursuna gitmiş, cezaevlerindeki eğitim evlerinde. 2 bin 270 çocuk örgün ve açık öğretime gidiyor. 4 bin 633 çocuk iş ve meslek kurslarına katılmış. Tabii şu anda cezaevlerinde 4 bine yakın çocuğumuz var, 18 yaşından küçük. Bunların hepsi okuyorlar. Meslek sahibi olabilmek için de orada mesleki eğitim merkezlerinde vakitlerini geçiriyorlar. Hedefimiz onlar tahliye olduktan sonra bir daha suç işlememelerini sağlamak” dedi.  “170 adli görüşme odasında 126 bin adli görüşme gerçekleştirildi”  Çocukların ayrı olan anne ve babası tarafından eşya gibi alınıp verilmesinin önüne geçmek için 81 ilde adli görüşme odalarının hazırlandığını söyleyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Diğer yandan özellikle çocuklarımızın hepimizi derinden yaralayan bu icra mahkemelerindeki anne ve babayla kişisel ilişki kurulması sırasında bir eşya gibi alınıp verilmesiyle ilgili sorunu da çözdük. O görüntüleri ortadan kaldırdık. Çocuk görüşme merkezlerinde bunlar artık devletimiz tarafından ücretsiz gerçekleştiriyor. Orada yine uzmanlar eşliğinde bu teslimler ya da kişisel ilişki kurulması sağlanıyor. Yine bu Çocuk Adalet Merkezimizin en alt kasımda da bir çocuk görüşme merkezimiz bulunuyor. O hizmetler burada yapılıyor. Gerek Milli Eğitim Bakanlığımızdan, gerek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızdan, rehber öğretmenler, sosyologlar, pedagoglar eşliğinde çocuklar ikna edilerek, anneler, babalar ikna edilerek bu süreçler gerçekleştirilmiş oluyor. Şu ana kadar Çocuk Görüşme Merkezlerinde 3 bin 362 çocuk teslimi ve 33 bin 9 kişisel ilişki sağlanmış. Toplamda 36 bin dosyada 361 bin işlem gerçekleştirilmiş. Suç mağduru çocukların faillerle bir araya gelmemesi önemliydi. Çocuk Adalet Merkezleri öncesinde de adliyelerimizde çocuk görüşme odaları, adli görüşme odaları hem kadınlarımız için hem çocuklarımız için faaliyete geçirdik. Bugün itibariyle 81 ilde 164 adliyemizde 170 adli görüşme odasında 126 bin adli görüşme gerçekleştirilmiş oldu. Ayrıca 81 ilimizde kurduğumuz sayısı 171 olan Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüklerimiz başta çocuklar, kadınlar, engelli ve yaşlı bireyler olmak üzere tüm mağdurların adli süreçte yalnız olmadıklarını hissettiriyorlar. Suç mağdurları müdürlüklere başvurarak adli süreç boyunca bilgilendiriliyorlar. İhtiyaç duydukları hizmetlere yönlendiriliyorlar ve psikososyal destek hizmetlerinden yararlanıyorlar. Özellikle burada kadına şiddet konusunda da kadına şiddetin önlenmesi konusunda da çok hassasız, gerek Adalet Bakanlığımız gerek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız bu konuda kadına şiddetin önlenmesi konusundaki kararlılığımızı da sürdürüyoruz” diye konuştu.  “Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü'nde 131 bin 29 ifadeye eşlik edildi”  Çocuklara ve mağdurlara ifade esnasında da psikolojik destek sağlandığını belirten Tunç, “Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüklerinde 2019 uygulama başlamıştı. 509 bin 916 sosyal inceleme raporu bugüne kadar hazırlanmış. 131 bin 29 ifade işlemine eşlik edilerek çocuk ve mağdurlara psikososyal destek sağlanmış ve böylece adaletin kapısı olan adliyenin kapısından giren çocuklarımız ve kadınlarımız adliyede yanında Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüklerinde çalışan uzmanlarımızı görmüş oluyorlar” dedi.  “Çocuk İzlem Merkezleri, devlet üniversitelerinde de yer alacak”  İlk olarak Sağlık Bakanlığı'na bağlı alanlarda oluşturulan Çocuk İzlem Merkezlerinin devlet üniversitelerinde de açılacağını belirten Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, şu ifadeleri kullandı:  “Ayrıca suç mağduru olduğundan şüphelenilen çocuklarımızın adli süreçlerde ikinci örselenmelerinin önüne geçmek için de Çocuk İzlem Merkezleri faaliyete geçmişti. Onların hem ifadelerinin alınması hem de muayenelerinin yapılması konusunda Sağlık Bakanlığı bünyesi içerisindeki yerlerde Çocuk İzlem Merkezlerimiz oluşturulmuştu. Şu anda 70 adet Çocuk İzlem Merkezimiz faaliyet gösteriyor. Dün yasalaşan yine kanun teklifinde devlet üniversitelerinin bünyesinde de Çocuk İzlem Merkezlerinin faaliyete geçmesinin de yolu açılmış oldu.”  "Çocuklarımız yalnız olmadıklarını ve devletimizin şefkati elinin her daim yanlarında olduğunu hissedecektir”  Çocuk Adalet Merkezi açılışında konuşan AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez ise “Çocuk Adalet Merkezimizin çocuklarımıza güven verici ve adalete ulaşımı kolaylaştırıcı bir ortam sunmasını bekliyoruz. Anayasamızın 41'inci maddesi gereğince devletimizin çocukların korunması ve üstün yararlarının gözetilmesi sorumluluğu üstlenmiştir. Bu merkez sayesinde suça sürüklenen veya mağdur olan çocuklarımız adalet sistemine güvenle yaklaşabilecek, adliye ortamına girmeden uzman personelimizin rehberliğinde güvenli. Bir ortamda işlemlerini gerçekleştirebilecektir. Merkezimizde çocuklarımızın yaşadıkları olumsuz deneyimlerin etkisini en aza indirmek amacıyla psikologlar, pedagoglar, sosyal hizmet ve diğer meslek mensuplarından uzmanlar destek sağlayacaktır. Böylece çocuklarımız yalnız olmadıklarını ve devletimizin şefkati elinin her daim yanlarında olduğunu hissedecektir” dedi.  “Adalete erişime ihtiyacı bulunan çocuklara ayrı bir özen gösterilmesi gerekmektedir”  Çocukların psikolojik olarak kötü etkilenmemesi için yargılanma alanının özelleştirilmesi gerektiğini belirten Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy da yaptığı açılış konuşmasında, “Sosyal hizmetlerin müdahale alanının odağında yer alan temel gruplardan biri çocuklardır. Kendine has gelişim özellikleri nedeniyle yetişkinlerden farklı gereksinimleri bulunan çocukların hak, özgürlük ve sorumluluk açılarından özel olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle adli sosyal hizmet bağlamında çocukların adli mekanizmalarla ilişkisini ele alan yeni birimlerin oluşturulması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Çocuk Adalet Merkezi, ana amacı çocuğu toplumla bütünleştirerek yeniden mağdur olmasının ya da suç işlemesinin önüne geçmek olan Çocuk Adalet Sistemi'nin önemli bir uygulama sahasıdır. Zorunlu zaman geçirilen kamusal mekânlar, yaşamın öznel ve psikolojik süreçlerinin geçtiği, algı ve deneyimlerin bilince, kişiliğe ve anılara dönüştüğü yerlerdir. Muhataba uygun kamusal mekânlar ve bu mekânlara yüklenen anlamlar, bireyler ve toplum, vatandaşlar ve devlet arasındaki etkileşimin en önemli unsurlarından birisidir. Mekanların algısı kadar psikolojimizde bıraktığı iz de önemlidir. Hukuki süreçlerle karşı karşıya gelen çocuklar, zaman zaman olumsuz etkilenebilmekte ve çocuklar da bu süreç içerisinde seslerini duyurmak konusunda zorluklarla karşılaşabilmektedir. Adalete erişime ihtiyacı bulunan çocuklara ayrı bir özen gösterilmesi gerekmektedir. Çocuklara daha iyi hizmet sunmak için böylesi özel alanlar oluşturmak, çocukları daha çok koruma düşüncesinin sonucudur” ifadelerini kullandı.  Açılış törenine Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un yanı sıra Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Muharip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İsmail Güneykaya, AK Parti Eskişehir Milletvekilleri Fatih Dönmez, Ayşen Gürcan ve Nebi Hatipoğlu, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Üzeyir Karakülah, Eskişehir İl Emniyet Müdürü Tolga Yılmaz, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Erhan Demir, Adalet Bakan Yardımcısı Ramazan Can, AK Parti MKYK Üyesi Ali Demirel, Eskişehir Baro Başkanı Barış Günaydın, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak katıldı. 

Bakan Uraloğlu:“Zulme uğrayan milletlerin, Gazze'nin, Filistin'in sesi olmayı sürdüreceğiz” Haber

Bakan Uraloğlu:“Zulme uğrayan milletlerin, Gazze'nin, Filistin'in sesi olmayı sürdüreceğiz”

İsrail'in hak ettiği cezayı alması için azami çaba gösterdiklerini belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, zulme uğrayan milletlerin, Gazze'nin, Filistin'in, sesi olmayı sürdüreceklerini söyledi. Türkiye Yüzyılı'nı bu güzel ülkenin yıldızını hep birlikte parlatacağımızı belirten Bakan Uraloğlu, “En geç 2026 yılında Bursa'ya hızlı treni getireceğiz. Emek-YHT Gar-Bursa Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistem Hattı kısa adıyla Şehir Hastanesi Metrosunda da saatte 80 kilometre işletme hızı ile günlük 410 bin yolcuya hizmet verecek. İnşallah bu projemizi de 2025 yılı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.   AK Parti İznik Olağan İlçe kongresine katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, “AK Parti olarak 22 yıl boyunca daha önce hiç verilmeyen hizmetlerle vatandaşımızı buluştururken, Türkiye'ye görülmemiş eserler kazandırdık. Kimsenin hakkının çiğnenmesine, özgürlüğünün sınırlanmasına, hayat biçimine müdahale edilmesine izin vermedik. Bundan sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin geleceği için çalışmayı sürdürecek, milletimize hizmetkâr olmaya ve medeniyetimizin bayraktarlığını yapmaya hep beraber devam edeceğiz. Zulme uğrayan milletlerin, Gazze'nin, Filistin'in, sesi olmayı sürdüreceğiz. Türkiye olarak bu haklı davanın uluslararası hukuk ve insan haklarına uygun şekilde sonuçlandırılması ve İsrail'in hak ettiği cezayı alması için azami çaba gösteriyoruz. Hiç kuşkunuz olmasın, İsrail hukuk tanımazlığının, zalimliğinin hesabını er ya da geç tüm dünyaya verecektir. Başta Filistin olmak üzere tüm Orta Doğu'da kalıcı barışın tesisi için elimizden gelen her türlü katkıyı göstermeye devam edeceğiz” diye konuştu.  “Türkiye Yüzyılını bu güzel ülkenin yıldızını hep birlikte parlatacağız”  Herkesin kalbindeki vatan sevgisi ve millet inancı ile bu yola girdiklerini ifade eden Uraloğlu, “Siyaset bir gönül ve dava işidir. Memleket sevgisinin, millet sevgisinin bayrağını sizler dalgalandırıyorsunuz. Milletin sözünü her sözün üstünde gören, ‘yeter artık söz milletin' diyen AK Parti hareketine destek verdiniz. Biliyorum, siyaset özveri isteyen meşakkatli bir yoldur. Çünkü partinizin, politikalarını, icraatlarını, köy köy, mahalle mahalle gezerek yüz yüze, bire bir anlatmaya devam etmek zorundayız. Hamdolsun Türkiye'de huzur ve istikrar hepimizin eseridir. Milletimizin yıllarca hasretini çektiği projeler ve hizmetler hepimizin eseridir. Yolu olmayan yerlere yol ulaşmışsa, yine hepimizin eseridir. Bölünmüş yollar, havalimanları, limanlar yaptık. Türkiye'yi Yüksek Hızlı Trenle tanıştırdık. İlk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A'yı kendimiz üretip, uzaya başarıyla fırlattık. Marmaray, Avrasya tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi mega projeleri hayal olmaktan çıkarıp, gerçeğe dönüştürdüysek bunların hepsini sizlerin azmiyle, özverisiyle ve çabalarıyla gerçekleştirdik. İnşallah bundan sonra Türkiye Yüzyılını bu güzel ülkenin yıldızını hep birlikte parlatacağız” dedi.  “En geç 2026 yılında Bursa'ya hızlı treni getireceğiz”  Bursa'ya 2002 yılından bu yana ulaşım ve iletişim altyapısı için 230 milyar lira harcadıklarını belirten Uraloğlu, “Bölünmüş yol uzunluğunu 195 kilometreden 602 kilometreye, sıcak kaplama yol uzunluğunu 148 kilometreden 784 kilometreye çıkardık. Bugün itibari ile de 20 milyar lira proje bedeliyle 23 ayrı karayolu projesine devam ediyoruz. Eylül ayı içerisinde İznik'in ulaşım altyapısının gücüne güç katacak 7,3 kilometre uzunluğundaki İznik Çevre Yolu'nun açılışını gerçekleştirdik. Transit trafiği şehir dışına aldık. Böylece İznik şehir merkezinde hem şehir içi hem de transit trafiğe hizmet veren mevcut tek yol üzerindeki yoğunluğu rahatlattık. Daha önce şehir merkezi üzerinden 15 dakikada geçilebilen İznik şehir geçişini çevre yolumuz ile sadece 4 dakikaya düşürdük" dedi.  Bursa, sadece karayolu yatırımlarıyla sınırlı kalmadığını belirten Uraloğlu, "Bursa'nın ulaşım ağını ulaşımın tüm modelleriyle birlikte geliştiriyoruz. Ankara-Bursa hızlı tren hattımızı Ankara-İstanbul YHT hattına bağlantılı inşa ediyoruz. Hatta altyapı ve üstyapı çalışmalarına eş zamanlı olarak devam ediyoruz. En geç 2026 yılında Bursa'ya hızlı treni getireceğiz. Bursa'da devam etmekte olan önemli ulaşım projelerimizden biri de Emek-YHT Gar-Bursa Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistem Hattı kısa adıyla Şehir Hastanesi Metrosunda da saatte 80 kilometre işletme hızı ile günlük 410 bin yolcuya hizmet verecek. İnşallah bu projemizi de 2025 yılı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz. Bursa'nın havayolu ulaşımına dair yeni hatlar var. 3 tane yeni hattı önümüzdeki günlerde işletmeye alacağız. Sefer sayılarını arttırmış olacağız” diye konuştu.  Bakan Uraloğlu, kalp krizi sonucu hayatını kaybeden İznikli Gazeteci Şenol Poyraz'ın ailesine başsağlığı ziyaretinde bulundu. 

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan Ruhsatsız Silah Açıklaması Haber

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan Ruhsatsız Silah Açıklaması

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Tekirdağ'da gerçekleştirilen "Türkiye'nin Huzuru" asayiş toplantısına katıldı. Yaklaşık 2 saat süren toplantının ardından Bakan Yerlikaya, suç oranlarında genel bir düşüş olduğunu belirtirken, ruhsatsız silah taşımanın cezasını caydırıcı hale getirecek yeni bir tasarı üzerinde çalışıldığını açıkladı.   Bakan Yerlikaya, Türkiye genelinde kişilere karşı işlenen suçlarda geçen yılın ilk 9 ayına kıyasla yüzde 4, mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise yüzde 30 oranında düşüş olduğunu belirtti. Yerlikaya, "Kişilere karşı işlenen suçlardan Türkiye genelinde yılın ilk 9 ayını geçen yıla kıyasladığımız zaman 10 önemli suçta yüzde 4, mal varlığına karşı işlenen 9 önemli suçta yaklaşık yüzde 30 oranında olayda düşüş var. Örnek verelim mi? Konut dokunulmazlığı ihlalinde yüzde 22, kasten öldürmede yüzde 11, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma yüzde 10, cinsel taciz yüzde 8, çocuğun cinsel istismarı yüzde 5, kasten yaralama yüzde 2 buçuk, cinsel saldırı yüzde 1,8 olay sayısı azalmıştır. Bunların ortalaması yüzde 4 civarında. Yine bu kişilere karşı işlenen suçların aydınlatılması yüzde 96, yüzde 98'e çıkmıştır. Mal varlığına karşı 9 önemli suçta yüzde 30 düşüş olduğunu söylemiştik olay sayısında. Bakınız oto hırsızlık yüzde 60, kap kaç yüzde 58, yankesicilik yüzde 54, motosiklet hırsızlığı yüzde 53, oto hırsızlığı yüzde 49, evden hırsızlık yüzde 47, iş yerinde ya da kurumdan hırsızlık yüzde 38, gasp yüzde 27 ve dolandırıcılık gibi saha ortamlarında da özellikle halkımıza karşı ciddi bir tehdit oluşturan bu suç yüzde 5 oranında düşmüştür" dedi.  Yerlikaya, suç oranlarındaki bu düşüşün asayişle ilgili olumsuz söylemleri gerçek dışı kıldığını belirterek, "Beş hırsızlık türünden, evden hırsızlık, otodan hırsızlık, oto hırsızlığı, iş yerinden ve kurumdan yapılan hırsızlık ve motosiklet hırsızlığında, geçen seneye nispetle 9 ayda bu yıl yüzde 48 düşüş var hırsızlıkta. Bu istatistikler ortadayken rakamlar bunu gösterirken şiddetin çoğaldığı, asayişle ilgili sıkıntının arttığı gerçeği yansıtmamaktadır. Tamamen negatif algı çalışması yapıldığını söylemek istiyorum. Bizim yaptığımız araştırmada bu yılın Eylül, Ekim ayında konvansiyonel medyada yer alan şiddet ve asayiş görüntülerini, haberlerini geçen yılın aynı dönemine oranla on kat fazla artarak, medyada haber ve görüntü olarak verildiğini görüyoruz. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Biz gerçekleri söylemeye ısrarla ve samimiyetle, aziz vatandaşlarımıza bunları söylemeye devam edeceğiz. Ve İçişleri ailesi olarak Türkiye'nin huzuru için çalışan kahraman polisim, jandarmam, sahil güvenliğimize haksızlık yapılmasına da müsaade etmiyoruz. Onlar yedi yirmi dört cansiparane kara vatanda, deniz vatanda, siber vatanda vatandaşlarımızın, aziz milletimizin huzur ve güvenliği için çalışıyorlar, çalışmaya da hep birlikte devam edeceğiz. Boş algı çalışmaları doğruyu hiçbir şekilde yansıtmaz" diye konuştu.  Yerlikaya, Tekirdağ özelinde de suç oranlarının düştüğünü ve Tekirdağ'ın bu konuda önemli bir başarı elde ettiğini vurguladı. Yerlikaya, "Az önce Türkiye genelinde kişilere karşı suçlarda yaklaşık yüzde 4 sayısı düştü dedik ya bu oran Tekirdağ'da yüzde 13,6. Yakalama yani aydınlatma oranı Türkiye ortalamasıyla aynı, yani yüzde 98. Burada önemli bir başarı söz konusu, arkadaşlarımızı tebrik ediyoruz. Yine mal varlığına karşı işlenen suçlarda Tekirdağ olay sayısını düşürmede, Türkiye ortalamasının az gerisinde yüzde 26. Türkiye ortalaması biliyorsunuz yüzde 30 ama aydınlatma oranında yüzde 82,4 olduğunu söylememiz gerekiyor. İçişleri Bakanlığı olarak bizim basitçe üç önemli görevimiz var. Suç olaylarını önlemek, önleyici hizmetimiz, ikincisi yakalamak, üçüncüsü adalete teslim etmek. Şimdi hem suç olaylarını düşürmeyle, önlemeyle ilgili rakamlarımızı hem Türkiye hem Tekirdağlı olarak paylaştım ve aynı zamanda da bunların yakalanma oranlarını da verdik. Ama şimdi başka bir şey söylüyorum. Adalete teslim etmeyle ilgili Tekirdağ'da 1 Ocak - 30 Eylül yani yılın ilk 9 ayında toplam 2236 hapis yakalaması yaptık, bunun 84'ünü emniyet 952'sini jandarmamız yaptı. Sadece 402 hırsız, sadece yağmadan, gasptan 74, cinsel suçtan 58, dolandırıcılıktan 157, narkotikten 296 yani toplamda 2236 hapis yakalamayı gerçekleştirdiler. Şu anda sisteme ilk düşen, bu hapis yakalamada Türkiye'nin en yüksek oranını gördük burada, yüzde 87" dedi.  Ruhsatsız silah taşımayla ilgili cezaların caydırıcı hale getirilmesi için hazırladıkları kanun tasarısına da değinen Yerlikaya, "Ruhsatsız silahlarla mücadelemiz her fırsatta kamuoyuyla paylaşılıyor. 969 silah yakalandı. Tabanca, kuru sıkı, tabanca, av tüfeği ve uzun namlulu olmak üzere 1180 kişiye işlem yapıldı. Yakın zaman içerisinde İçişleri Bakanlığımız Gazi Meclisimize bir torba kanun tasarısını arz edecek; o tasarının içerisinde ruhsatsız silah taşımayla ilgili cezanın caydırıcılığıyla ilgili bir tasarımımız var. Bunun üzerinde de çalışıyoruz. Organize suçlar yani şehir eşkıyalarıyla ilgili Tekirdağ Emniyetimizin ve Jandarmamızın 31 operasyon yaptığını, 215 gözaltı, 66 tutuklu, 47 adli kontrol kararı olduğunu söylememiz gerekiyor. 11 organize suç örgütünün de çökertildiğini ve adalete teslim edildiğini ifade etmemiz gerekiyor. Terörle ilgili PKK, KCK'yla ilgili yine 54 operasyon yapıldığı, 80 gözaltı, 13 tutuklu, 28 adli kontrol kararı olduğunu, 3 teröristin de etkisiz hale getirildiğini ifade etmek istiyoruz. FETÖ'yle ilgili 21 operasyon, 15 tutuklu, 25 adli kontrol, DEAŞ'la ilgili 16 operasyon, 2 tutuklu, 9 adli kontrol, sol terör örgütleriyle ilgili 6 operasyon, 7 gözaltı, 5 adli kontrol kararı verildiğini ifade etmek istiyoruz" dedi.  Uyuşturucuyla ve düzensiz göçle mücadele konularında da bilgi veren Bakan Yerlikaya, "Uyuşturucuyla ilgili, zehir tacirleriyle ilgili 1 Ocak 30 Eylül arasında narkotik verileri kilogram cinsinden ifade edecek olursa yani esrar, skank, eroin, kokain, afyon, bonzai, metamfetamin olarak yani kilogram bazlı olanlardan toplam 96 kilogram yılın ilk 9 ayında. Adet cinsinden olan sentetik ecza 218 bin 265 adet, 2639 kök ele geçirilmiş ve yapılan 600 operasyonda 3487 gözaltı, 439 tutuklu, 202 adli kontrol kararı verildiğini de hemşerilerimizle paylaşmak istiyoruz. Göreve geldiğimiz 4 Haziran 2023'ten itibaren tüm şehirlerimizde düzensiz göçle düzenli, kesintisiz, azim ve kararlılıkla mücadele ettiğimizi bütün hemşerilerimiz biliyor. Tekirdağ'da yasal kalış hakkı olan yabancı sayısı 19 bin 396, 12 bin 162 geçici koruma yani Suriyeliler, 6501 ikamet izni, 733 uluslararası koruma. Biz düzensiz göçle ilgili bu işte en çok odaklandığımız neydi? Göçmen kaçakçılığı organizatörleri. 106 operasyon yaptık onlara. 38 tutuklu ve 21 adli kontrol kararını vatandaşlarımızla paylaşıyoruz. 9 ayda 346 organizatör gözaltına alındı. Yine 9 ayda Tekirdağ'da toplam yakalanan düzensiz göçmen sayısı 2 bin 836. Bu rakamları, devletin verdiği resmi rakamları sizlerle paylaşıyoruz" ifadelerini kullandı.  Bakan Yerlikaya, İçişleri Bakanlığı olarak her konuda kararlılıkla mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak, "Her şeyden önce şunu çok net ifade etmek istiyorum. Bizim işimiz, mesleğimiz, bu ülkenin huzuru ve güvenliğini sağlamak. Bununla ilgili ne gerekiyorsa yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın huzurunu, can güvenliğini sağlamak bizim en asli görevimiz. Bu konuda en ufak bir geri adım atmayacağız" dedi. 

Bakan Yerlikaya Deprem Hakkında Açıklama Yaptı Haber

Bakan Yerlikaya Deprem Hakkında Açıklama Yaptı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, depremin meydana geldiği Malatya'da AFAD Koordinasyon Merkezinde toplantıya katıldı. Yerlikaya, 187 vatandaşın depremden etkilendiğini, 43 vatandaşın ise gözetim altında tutulduğunu belirtti.  Malatya'nın Kale ilçesinde sabah 10.46'da 5,9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem sonrası Malatya'ya hareket eden İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, AFAD Koordinasyon toplantısına katıldı. Toplantı sonrası deprem ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Yerlikaya, "Malatya, Şanlıurfa ve Elazığ'da birer olmak üzere toplam 3 binada kısmi çökme meydana geldi. Şükürler olsun herhangi bir can kaybımız yok" diye konuştu.  "Saha taraması gerçekleştirdik"  Depremin olduğu ilk andan itibaren çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini ve yerleşim yerlerinde tarama gerçekleştirdiklerini söyleyen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Depremden Kahramanmaraş ve Tunceli illerimiz de etkilendi. Depremin olduğu ilk andan itibaren biz bu haber bize geldiği an AFAD Başkanlığımızdan 18 dakika sonra depremi merkez üssü az önce de ifade ettiğim gibi Malatya talep olduğunu ilk önce Cumhurbaşkanımıza bilgiyi arz ettik. Hemen süratle valilerimiz ile irtibata geçtik. Depremin hemen ardından Malatya Valimiz başta olmak tüm vali AFAD, jandarma, emniyet, büyükşehir ve il belediyeleri ilçe belediyeleri başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları bir koordinasyon süreciyle birlikte ilgili yerleşim yerlerinde mahalleler köy köy saha taraması gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.  “112 çağrı merkezine 15.00 itibariyle bin 112 ihbar geldi”  Bakan Yerlikaya, “Başta ilk etapta biliyorsunuz saat aramalarında gelen ihbarlar önceliği ile başlıyoruz, akabinde diğer taramalarını da yapıyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın ekipleri bakanımızın talimatıyla süratle hemen faaliyete geçtiler. 2 genel müdür, 3 daire başkanımız, Malatya ilinde genel müdür ve 2 daire başkanımızdan Elazığ ilinde görevlendirildi. Yani 10 hasar tespit ekibi Malatya'da 10 hasar tespit ekibi de Elazığ'da görülüyor. Diğer illerle hasar tespit komisyonları yetecek sayıda her hem Malatya'da hem de Elazığ'da bugün bu an itibariyle hasar tespitlerine başladı. AFAD'dan 55 araç 210 personelimiz ile jandarma emniyet teşkilatımızda 3 IH ile bir insani keşif uçağımız çalışmalarına devam ediyor. Ekiplerimiz anlık gelişmeleri takip ediyor. Şu ana kadar 112 çağrı merkezimize saat 15.00 itibariyle bin 112 ihbar geldi. Bu ihbarların 963'ü bilgi 149'u yardım amaçlıdır. Biliyorsunuz saat 11.00'e doğru açıklamıştım Ankara'dan gelmeden, Malatya, Şanlıurfa ve Elazığ'da birer olmak üzere toplam 3 binada kısmi çökme meydana geldi” ifadelerini kullandı.  "Şükürler olsun herhangi bir can kaybımız yok"  Sağlık Bakanlığından alınan bilgileri paylaşan Yerlikaya; Malatya'da 33, Elazığ'da 32, Adıyaman'da 18 ve Diyarbakır'da 17 olmak üzere depremi yaşayan diğer kentlerle birlikte toplam 187 vatandaşın yaralandığını belirterek, "43 vatandaşımız şu ana kadar gözetim altında tutuluyor. Diğerleri ayaktan tedaviyle taburcu edildikleri bilgilerini buradaki arkadaşlarımız da bize arz ettiler. Meydana gelen deprem nedeniyle bunu da valilerimiz açıkladı. Malatya, Şanlıurfa, Elazığ, Adıyaman ve Batman illerimizde eğitime bir gün süreyle ara verildi. Şunu da ifade etmemiz lazım; süratle Malatya'nın Pütürge ve Kale ilçesinde kaya düşmesi meydana geldi. An itibariyle kaya düşmesi sonucu kapanan yollarımız bulunmamaktadır. Depremden etkilenen illerimizde enerji kesintisi yoktur. Altyapı hasarı yoktur. Su kesintisi ihbarı yoktur. Hastanelerimizin binalarında da şu ana kadar arkadaşlarımızın tamamı gözlemsel yapmış olduğu tespitlerle ilgili de en ufak bir olumsuzluk olmadığını da hamdolsun bizlere iletmişlerdir. Depremlerden etkilenen vatandaşlarımıza her birine geçmiş olsun dileklerimizi sunuyorum. Her zaman ifade ediyoruz. Rabbim bildiğimiz bilmediğimiz tüm afetlerden şehirlerimizi ülkemizi korusun diyoruz” diye konuştu. 

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.