Hava Durumu

#Çırak

Yeni Marmara Gazetesi - Çırak haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çırak haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

47 yıllık demir ustası mesleğini emanet edecek çırak bulamıyor Haber

47 yıllık demir ustası mesleğini emanet edecek çırak bulamıyor

Osmaniye'nin Düziçi ilçesinde sıcak demir ustalığı yapan 59 yaşındaki Adem Kekik, 12 yaşında başladığı mesleğini severek devam ettiriyor. Unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan demir dövme ustalığını hala yaşatmaya çalışan Kekik, artık çırak yetişmediğini, meslekteki son ustalardan olduğunu dile getirdi. Mesleğini sıcak havaya rağmen ateşin başında yorulmadan sürdüren Kekik, ısıttığı kızgın demiri örs üzerinde çekiçle döverek balta, orak ve köylülerin siparişi üzerine çeşitli ürünlere dönüştürüyor. Sıcak havaya rağmen ocak başında bitmek üzere olan mesleğini ayakta tutmak istediğini söyleyen Adem Kekik, ''Ben bu mesleği 47 seneden beri yapıyorum. 12 yaşında başladım ben bu mesleğe. Burada tahra yaparım, balta yaparım, kazma yaparım, orak yaparım, makasla yaparım. Bizim mesleğimiz bitmek üzere, 4-5 tane arkadaş kaldık. Yeni yetişenler yok. Bizden sonra gelecek yok. Biz eskiden mesela orak yapardık, kalitçi yapardık. Vatandaş ekin biçerdi, şimdi ekin biçenler kalmadı. Üzülüyorum ya, bu meslekler bitiyor ama sabah bir gün vatandaşlar gelecek, bizim gibi usta arayacak bulamayacak. Yaptığımız ürün fabrika yapımı değil, biz kendimiz imal ediyoruz. Kendi gücümüzle büküyoruz, makasla yapıyoruz. Ama şimdi fabrikanın yaptığı çalışmıyor, vatandaş da geri gelip bize diyor ki 'Çelik olsun.' Ama bizden sonra kim yapacak? Çırak bulamıyoruz. Bizden sonra bu meslek yok, meslek bitiyor. Bu meslek zor. 40 derece, 50 derece sıcaklıkta biz ateş başında bu mesleği yürütüyoruz" dedi.

Aylık 30 Bin Lira Maaşı Var, Çırak Yetişmiyor Haber

Aylık 30 Bin Lira Maaşı Var, Çırak Yetişmiyor

Bolu’nun tarihi ilçesi Mudurnu’da evli ve 3 çocuk babası olan Feridun Yaşayan, 28 yıldır fırın ustası olarak çalışıyor. Feridun Yaşayan, fırıncılık mesleğine gençlerin heves etmemesinden kaynaklı olarak mesleğin unutulmaya yüz tutacağını anlattı. Ramazan ayında sofraların vazgeçilmezi olan pideleri ilçeye sıcak sıcak servis ettiklerini ifade eden Yaşayan, 20 liradan pideleri satışa sunduklarını belirtti. Bir fırıncının günlük maaşının bin lira civarında olduğunu belirten usta Yaşayan, kendi çocuğunun bile bu işi yapmaktan kaçtığını dile getirdi.  Gençlerin mesleğe heves etmediğini belirten Feridun Yaşayan, “28 yıldır bu işi yapıyorum. Abimden öğrendim bu mesleği. Fırıncılığın püf noktaları yok. İçinden gelerek yapacaksın bu işi. Şu anda bu mesleğe hiç heves eden yok. Yeni nesil çalışmak istemiyor. Benim kendi çocuğum bile yanımda 5-6 yıl çalıştı. Ondan sonra bıraktı. Çalışanlar için bu meslek bir aileyi rahat bir şekilde geçindirir. Fırın ustasının günlük maaşı bin lira civarında. Aylık 30 bin lira yapıyor. Bizim işimiz gece. Sabaha karşı geliyoruz. Fırında çalışıyoruz” dedi.  İlçe halkına Ramazan ayında sıcak pide servisi yaptıklarını belirten Yaşayan, “Ramazan ayında pidelerin sayısı değişiyor. Sıcak sıcak servis etmeye çalışıyoruz. Ramazan pidesinin fiyatı da 20 lira. İsteyene her çeşit yapıyoruz. Ramazan ayında köy ekmeği falan da yapıyoruz. Benim kullandığım fırın 150 adete kadar tek seferde ramazan pidesi alıyor” diye konuştu.

Eskiye rağbet çok ama çırak yok Haber

Eskiye rağbet çok ama çırak yok

Ayakkabı ve yorgancı esnafı yoğunluk nedeniyle müşterilerine zamanında hizmet verememekten şikayetçi. Gençleri ayakkabı ve yorgancılık gibi mesleklere olan ilgisinin az olması, giy-at döneminin de artık geride kaldığı günümüzde çırak yetişmemesi nedeniyle gelecekte kendi ayakkabısını tamir edecek usta bulmanın da zorlaşacağını belirten ayakkabı tamircileri, zorlaşan yaşam şartlarında ayakkabı tamirciliğinin gözde meslekler arasında yer almasına rağmen mesleki eğitimlerde bu alanda kurs açılmamasının eksiklik olduğunu açıkladılar. Somut olmayan kültürel miraslardan birisi olan yorgancılık mesleği ise, 25-30 yıl öncesine kadar geleneksel el sanatı ürünü olarak her ailenin hem kendi evinde, hem de gelin ve damat olacak çocukları için hazırladıkları çeyizde olmazsa olmazlardandı. Çocuk için beşik yorganı, çocuk yorganı, büyükler için karyola yorganı gibi ayrı yorganların dikildiği geçmişte, kent merkezlerinin doğal gaz ile tanışmasına rağmen yorgancılığın hala revaçta olduğu açıklandı. Geleneksel yorganlar, iplik ve iğnenin usta eller tarafından kullanımıyla oluşturulan dikişlerle ortaya çıkarılan çeşit çeşit motiflerin süslediği astar, pamuk ve yüz olmak üzere üç ana malzemeyle yapılan ince bir işçiliğin ürünü. Motif ağırlığına göre bir yorganın dikme süresi 1-3 gün arasında değişirken, ömrü 30-40 yıl. “Eskiye rağbet var, çırak yok” Kullan-at döneminin sona erdiğini belirten 40 yıllık ayakkabı tamircisi Metin Karaçam, “Eskiye rağbet çok ama çırağı yok. Bundan sonra da bulması çok zor. Yeni nesil yetiştiremediğimiz için bıraktığımızda kendi ayakkabımızı boyatacak eleman bile yetiştiremiyoruz. İşlerde bir artış var. Eskiye rağbet her zaman artıyor ama altyapıdan eleman yetişmediği için ölmeye de mahkum kalıyor. Genelde eskiyi tamir ettirmeye daha çok yönelirdi. Ayakkabı fiyatları iki-üç kat artınca, tamirat da artmasına rağmen. Elimizden geldiği kadar insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. İnsanoğlu ayakkabı giydiği sürece bu meslek devam eder. Devam da edecektir. Ama yeni çırak yetişmediği için artık insanlar kullan-at devrini göz önünde bulundurarak mümkün olduğunca ayakkabısını kullanmaya çalışıyor” dedi. “Çırak yetiştiremiyoruz” Muğla’nın Menteşe ilçesinde 44 yıldır yorgancılık yapan Murat Akarca ise, “Geçmişte çok çırak veren vardı ustaların yanına. Ama şimdi bir tane çırak yetiştiremiyoruz. Çırak gelen çocuk yok. Çocukların hepsi okumak üzerine. Bu meslek onun için bitiyor. Bizim gayemiz bizden sonra onlar bu mesleği yürütsün. Amacımız bu ama yok. Mesleği yapan olmayınca ne olur? Biter. Çırak yetişmeyince, bizim de yaşımız ilerleyip yapamayınca meslek bitiyor. Müşteri çok. İstemediğin kadar müşteri var. Ama sen iş yetiştir. Yorgan dik, döşek dik, yastık yap, nevresim dik, kumaş sat. İş çok. Millet alıyor ama çırak yetiştirip çalıştıracak adam yok. Biz şu anda işleri yetiştiremiyoruz. Elle diktiğimiz için müşteri daha çok pamuk yorgana sağlıklı diye ona döndü. Eski mesleklerin müşterisi çok, yetişen çırak yok” dedi.

3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, İçeriği ve Kapsamı Haber

3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, İçeriği ve Kapsamı

HABER / FATMA ÖZTÜRK Ancak 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, özünde neyi ifade eder? Bu kanunun kapsamı tam olarak neleri içerir? 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, çırak, kalfa ve ustaların eğitimi ile ilgili önemli düzenlemeler içeren bir yasadır. Bu kanunun kapsamı ise şu başlıklar altında toplanabilir: 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu Kapsamı 1. Çıraklık Eğitimine Katılabilmenin Şartları: - En az ilköğretim okulunu tamamlamış olmak, - 14 yaşını doldurmuş, fakat 19 yaşını henüz geçmemiş olmak, - Mesleğin gerektirdiği işleri yapmaya uygun bir fiziksel ve sağlık durumuna sahip olmak. 2. Çıraklık Eğitimine Başvuru Süreci: - İşyerine en yakın bulunan Mesleki Eğitim Merkezinden 4 çıraklık sözleşmesi temin edilir. - Sözleşmeler, çırak, velisi ve işveren tarafından imzalanır ve firmanın bağlı olduğu Oda'ya onaylatılır. - Ardından, çıraklık sözleşmelerinin temin edilmiş olduğu Mesleki Eğitim Merkezine başvuru yapılır. 3. Kalfa Olma Süreci: - Çıraklık eğitimini tamamlayan kalfa adayları, ilk kalfalık sınavına girip başarılı olmaları durumunda Mesleki Eğitim Merkezlerinden Kalfalık Belgelerini alırlar. 4. Usta Olma Süreci: - Mesleki olarak gelişimlerini sürdüren ve belirli bir kalfalık süresini tamamlayan usta adayları, ilk ustalık sınavına girip başarılı olduklarında Mesleki Eğitim Merkezlerinden Ustalık Belgelerini alırlar. 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu, çırak, kalfa ve ustaların eğitimine dair önemli düzenlemeler kapsıyor ve bu düzenlemelerin uygulanması çıraklık, kalfalık ve ustalık aşamalarını içeriyor.

Kuaför çırağı kediyi dakikalarca tekme ve yumruklarla dövdü! Haber

Kuaför çırağı kediyi dakikalarca tekme ve yumruklarla dövdü!

Olay, 4 Ekim Çarşamba akşamı Muratpaşa ilçesi Tahılpazarı Mahallesi'ndeki bir erkek kuaföründe yaşandı. Yaklaşık 2 hafta önce Serdar Latif Mantıcı'ya ait kuaförde işe başlayan M.A. (15), işletmenin kedisini üst katta darp etmeye başladı. Bacaklarından tuttuğu kediyi defalarca tekmeleyen M.A., zaman zaman da yumruklar atıp hayvanı yere çarptı. Bu sırada kuaförde yardım için gelen bir başka genç, sesleri duyup yukarı çıktığında M.A.'nın kediyi tekmelediğini gördü. Genç adam durumu o sırada işyerinde olmayan Mantıcı'ya bildirdi. İş yerinin güvenlik kameralarını inceleyen Mantıcı, gördükleri karşısında şoke oldu. İş yerine gelen Mantıcı, çırağın işine son verip durumu polise bildirdi. Dakikalarca darp gören kedi ise iç kanama şüphesiyle veterinere götürülüp 72 saatlik müşahede altına alındı. "Güvenlik kamerasını izlediğimde şok geçirdim" Olayın halen şokunda olan kuaför Serdar Latif Mantıcı, yaşananları şu sözlerle anlattı: "Müşterimizin oğlu yardıma gelmişti. Seslerden şüphelenip yukarı çıkmış. O anda kediye çırağın yaptıklarını görünce beni aradı. Güvenlik kamerasını izlediğimde şok geçirdim. İş yerine geldiğimde kedi bitkin haldeydi. Tırnakları kan içindeydi, kafası şişmişti. Neden böyle bir şey yaptığına dair hiçbir şey söylemedi. Gün içinde de kedinin kulağını kuyruğunu çekiştiriyordu. Kedi de onu görünce kaçıyordu. Kedimin hiç zararı yoktu, saatlerce köşede yatar, sessiz ve sakindi. İşine hemen son verdim, mesleki eğitim merkezine kaydını yapmıştım, çıkışını yaptırdım." O anlar güvenlik kamerasında Öte yandan çırağın kediyi darp anları güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, kediyi bacaklarından tutan M.A.'nın defalarca tekmeleyip yumrukladığı, zaman zaman da yere vurduğu görüldü. Kedinin zaman zaman M.A.'nın elinden kaçtığı, ancak tekrar yakalanmasıyla darbın devam ettiği gözlenirken, bir süre sonra da iş yerindeki başka bir gencin sesleri duyup gelmesi ve darp anlarına şahit olması da görüntülere yansıdı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.