Bursa’da 1,4 milyon insan 1999 yılı öncesi binalarda ikamet ediyor
Biz dönüşmezsek deprem bizi dönüştürecek. Bursa’daki yaklaşık 1 milyon 400 bin kişinin 1999 öncesi binalarda risk altında olduğunu tahmin ediyoruz. "Biz iyi bir bina ortaya çıksın" diye çaba sarf ederken, binayı denetlemeye giden personel dayak yiyor” dedi.
Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Bursa Temsilcisi Serkan Işık; Kahramanmaraş merkezli 11 ilde büyük yıkıma ve binlerce can kayıplarına sebep olan deprem sonrası bölgedeki gözlemleriyle hazırladıkları deprem ve yapı denetim raporlarını basın mensuplarıyla paylaştı.
Serkan Işık, büyük yıkıma ve binlerce can kayıplarına sebep olan deprem sonrasında Türkiye’deki birçok il gibi Bursa’yı beklenen Marmara depremi endişesinin sardığını söyledi.
Işık, “Yaklaşık 1 ay boyunca deprem bölgelerinde raporlama çalışmaları yaptık. Deprem olması gereken bir gerçektir. Ancak deprem olduğu zaman insanlar canlarını kaybediyor. Biz bu canların kaybolmasını istemiyoruz. Hiçbir şekilde hiçbir sebep, hiçbir maddi gelir, bu insanların can kaybının bir telafisini geri getiremez. 1999 depreminden sonra yapı denetim sistemi, 4708 sayılı kanunla yapılıyor. Bu kanunun asıl hedefi can ve mal güvenliğini korumaktır” dedi.
“Bugün birinci derece deprem bölgesinde ne yaşanıyorsa, bizde Bursa’da da onu yaşayacağız”
Deprem bölgesinde yapı denetime tabi binalarda hiçbir hasar görmediklerini ifade eden Işık, “Her bir deprem bölgesinde bölge yapılarına ve yerleşim alanlarına göre ayrılır. Birinci derede deprem bölgesinde yaşıyoruz. Bugün diğer birinci derece deprem bölgesinde ne yaşanıyorsa bir gün bizde yaşayacağız. Acilen önlem almamız gerekiyor. Kentsel dönüşümü arttırmamız gerekiyor. 2021 yılında bakanlık bina kimlik sistemi diye bir sistem çıkarttı. Bu bina kimlik sisteminde artık bu binalar mevcut binalardaki asansörler her yıl denetlediği gibi bunlarda da beş yılda bir binalar denetlenecek. Bununla ilgili de şu anda 2021 yılının sekizinci ayından itibaren yapı kullanma alanı bütün binalara tabi hale geldi” dedi.
“Biz dönüşmezsek deprem bizi dönüştürecek”
Bursa’nın depreme karşı acil eylem planlarının yapılması gerektiğini ifade eden Işık, “Kentsel dönüşümün hızlandırılması gerekiyor. Bursa’da doğudan batıya geliş var. Ancak doğu boşaldığı zaman o bölgenin de dönüşüme ihtiyacı var. Şehrin en güzel yerlerinin kentsel dönüşüm yapıldığında göç alabileceği bir şehir de biz Bursa’da göç veriyoruz. Bu deprem Bursa’ya bir gün gelecek. Bursa’nın hızlı bir şekilde dönüşüme ihtiyacı var. Siyasi kavgası olmadan bizim dönüşmemiz lazım yoksa deprem bizi dönüştürecek. Bursa’da acil eylem planlarının oluşması gerekiyor. İnsanların konaklayacağı yerlerden araç sayılarına kadar her an görev başında olabilecek gibi hazırlık yapılması gerekiyor. Yerel yönetimlerin hazırlık yaptığını biliyorum. Ancak bu hazırlığın biraz daha hızlı yapılması gerekiyor. Bunun önlemlerini almak zorundayız. Şehirleşme anlamında almak zorundayız. Binaları yenilemek anlamında almak zorundayız. Kentsel dönüşümü bir an önce arttırmamız gerekiyor. Şehrin içerisindeki insan yoğunluğunu şehrin dışlarına aktaracak planlarla bunları yapmak zorundayız” şeklinde konuştu.
“Bursa’daki yaklaşık 1 milyon 400 bin kişi risk altında”
Bursa’nın bu zamana kadar 96 milyon metrekare yapı denetime tabi olarak yapıldığını belirten Işık, “Bunların betonerme kısmı yapı denetime tabi olan ancak daha sonra yapı kayıt belgesi alan 7 milyon metrekare inşaat var. Toplan 103 milyon metrekareden bahsediyoruz. Bunların yüzde 40’ı konut ve ticari alanlar, yüzde 60’ı ise konut alanlarıdır. Yani 66 milyon metrekareye tekabül eden bir konut alanı var. Bunu da 100 emsale varsayımlarla böldüğümüzde 660 bin konut ediyor. Ortalama 3 kişi ile yaşandığını düşünecek olursak, 2 milyona yakın insanın şu anda yapı denetime tabi, sağlık ve güvenli binalarda oturduğunu düşünüyoruz. Bursa nüfusu belli, 3 milyon 400 bin olduğuna göre, 1 milyon 400 bin kişisi eski Bursa dediğimiz 1999 öncesi yapılmış binalarda oturuyor” dedi.
“Binayı denetlemeye giden personel dayak yiyor”
Türkiye’nin birçok yerinde yaşanan olaylara da değinen Işık, “Denetimimizi karşı tarafla birlikte etik kurallara göre yaptığımız zaman düzgün bir modellemeyle inşaatı yaptırıyoruz. Ancak hayatı boyunca teknik terimi bilmeyen imalatı alaylı bir şekilde yapan insana da biz sahada dert anlatamıyoruz. En son Bursa’da benim denetleme personelime saldırdılar. İnsanlara biz doğruyu anlatamıyoruz. Onlar kendi bildiği alaylı doğruyu bize anlatmaya çalışıyorlar” diye konuştu.