Hava Durumu

#Doğal Şifa

Yeni Marmara Gazetesi - Doğal Şifa haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Doğal Şifa haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Doğal Şifa Kaynağı: İğlek Sütü Araştırmaları Ekonomiye Kazandırılıyor Haber

Doğal Şifa Kaynağı: İğlek Sütü Araştırmaları Ekonomiye Kazandırılıyor

Ege Bölgesi’ndeki doğal ve endemik bitkiler üzerinde çalışmalarını sürdüren Karya Farma HBX AR-GE (BAP) Bilimsel Araştırmalar Projeleri Merkezi, Aydın’da kendiliğinden yetişen haziran aylarında incir meyvesinin tozlaşmasında kullanılan iğlek meyvesinin sütünü laboratuvara aldı. ADÜ Teknokent’te sürdürülen çalışmalarda molekülleri sentezlenen ilek sütünün hem yara iyileştirmede hem de belirli karışımla tüketilmesi halinde sağlık açısından çok faydalı olduğu belirtildi. Yaptıkları bu özel çalışma ile dere yataklarında kendiliğinden yetişen ve şu ana kadar herhangi bir ekonomik değeri olmayan bu ağaçların da ekonomiye kazandırılmasını hedeflediklerini belirten Karya Farma HBX AR-GE (BAP) Bilimsel Araştırmalar Projeleri Merkezi Koordinatörü Hakan Başlık, “Oldukça güçlü olan ilek sütünün direk kullanımı mümkün değildir. Belirli işlemlerden geçtikten sonra kullanılması halinde fayda sağlamaktadır” dedi. Doğal ve sağlıklı yaşam trendlerinin günlük beslenme alışkanlıklarında büyük değişikliklere neden olmaya başladığını kaydeden Başlık, çalışmaya ilişkin yaptığı açıklamada “İğlek sütü, taze incirin olgunlaşmamış döneminde elde edilen süt kıvamındaki sıvıdır. İncirin sap kısmından akan bu beyaz süt, yüzyıllardır geleneksel tıpta ve mutfaklarda özel işlemlerden sonra kullanılan bir doğal şifa kaynağı olarak bilinir. Özellikle Akdeniz ve Orta Doğu bölgelerinde sıkça tüketilir. İğlek sütü, doğal antioksidanlar ve vitaminler açısından zengindir. İçerdiği enzimler sayesinde sindirimi kolaylaştırır ve mide rahatsızlıklarını hafifletir. Ayrıca, bağışıklık sistemini güçlendirici etkileriyle bilinir. Cilt sağlığı üzerinde de olumlu etkileri bulunan iğlek sütü, cilt hastalıklarının tedavisinde ve cilt bakımında kullanılmaktadır. Bunun yanında yoğun ve hafif tatlı bir lezzete sahip olan iğlek sütü bu özelliğiyle tatlılarda, içeceklerde ve hatta bazı özel yemek tariflerinde kullanılabilir” diyerek çalışmayı geniş bir tabana yayacaklarını söyledi.

Tuz Gölü Pembe Renge Büründü Haber

Tuz Gölü Pembe Renge Büründü

Aksaray, Konya ve Ankara sınırları içerisinde bulunan ve Türkiye'nin en büyük ikinci gölü olan Tuz Gölü, içerisinde barındırdığı algler ve bakteriler nedeniyle pembe renge büründü. Her yıl yerli ve yabancı turistleri ağırlayan Tuz Gölü'nde algler, sıcağın ve tuzun arttığı yaz aylarında renkli madde üreterek güneşin zararlı ışınlarından korunuyor. Bakteriler ise fazla ürediği için gölün rengi pembe veya kırmızı renge bürünüyor. Kışın buz mavisi, yazın ise beyaz rengiyle dikkati çeken Tuz Gölü'nde son olarak “pembe beyaz” şölen yaşanıyor. Gölün bir bölümünün pembe, diğer bölümlerinin beyaz kaldığı eşsiz anlar İHA ekibi tarafından kaydedildi. Tuz Gölü'nü güzergahtan geçen vatandaşlar da ziyaret ediyor. Ortopedik rahatsızlıklara karşı şifa bulmaya gelen vatandaşlar ise, tüm vücudunu tuzlu kuma gömüyor. "Ayaklarınızın tuza basması güzel" Ailesiyle birlikte Tuz Gölü'ne gelen Hüsnü Koç, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, "Daha önce hiç gelmedim. Yolum düştü ve Ürgüp'e gidiyorum. Kalabalığı gördüm. Daha önceden internet üzerinden de görüyordum. Gerçekten güzel bir yer. Ayaklarımızın tuza ve suya basması sağlık açısından da güzel bir şey" dedi. Bacağında menüsküs yırtığı olmasından dolayı şifa bulmak için Tuz Gölü'ne geldiğini söyleyen Ali Aktaş, "Doktorlara da sordum. 'Sıcak tuzlu kum' tavsiye ettiler. Ben bu tuzdan yararlanacağımı yüzden 90 düşünüyorum. Bundan 8 ila 9 yıl önce tuzlu kumun faydasını gördüm. Kaburgam sert bir yere çarpmıştı. Didim'de sıcak kuma 2 saat uzandım (ağrı) kayboldu. Buradan faydalansınlar. Eklem ağrısı ve romatizması olanlara yüzde 90 faydası olur" ifadesini kullandı. Yeni doğan bebeği ile Tuz Gölü'ne gelen Merve Yüksel ise güneşten şemsiyesiyle korunarak, ayaklarını saatlerce tuzlu kumda beklettiğini ifade etti. Yüksel, daha önce de buraya geldiklerini belirterek, "Ayaklarımız ile birlikte tuzda kendimizi komple gömdüğümüz de oldu. Ayaklarımıza tedavi için de geliyoruz bir yandan da. Bebeğimiz de yeni oldu. Ona da gösterelim dedik. Tuz şifa. Kendi tuzumuzu da kullanıyoruz ama ayaklarını soksunlar. Romatizması ve ayaklarında özellikle mantar olan varsa soksun" dedi. Tuz Gölü'nü ziyarete çok sayıda Güneydoğu Asya'dan turistin geldiği görüldü.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.