Hava Durumu

#Emekli̇ Maaşi

Yeni Marmara Gazetesi - Emekli̇ Maaşi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Emekli̇ Maaşi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Emekliye zam oranı belli oluyor Haber

Emekliye zam oranı belli oluyor

Son açıklanan enflasyon rakamıyla beraber yüzde 29.40'lık artış şu anda belirlendi. İki aylık enflasyon farkını daha bekliyoruz. Burada enflasyon tahminlerinin revize edilmesiyle birlikte en düşük emekli, en düşük memur emeklisi maaşı merak konusu oldu. En düşük emekli maaşı 7500 TL civarında. Asgari ücretle arasındaki skalaya bakacak olursak bunun 10 bin TL seviyesinde olması gerekiyordu. Yeni dönemde en düşük emekli maaşının çok daha fazla artırılmasını bekliyoruz. En düşük emekli maaşının 12.500 TL civarında olmasını bekliyoruz. En düşük memur emeklisi maaş 9876 TL, 14 bin 800 TL civarında olmasını bekliyoruz. "BÜYÜK REFORM OLACAK" Öncelikle en düşük emekli maaşının kök maaşa sabitlenmesi gerekiyor. Bir kişinin asıl maaşı çok daha düşükken devlet bunu sübvanse edebiliyor. Bundan sonraki zamların karşılık bulabilmesi adına kök maaşların en düşük emekli maaşına sabitlenmesi büyük bir reform olacaktır. Bundan sonra alacakları oransal artışlar tam olarak maaşlarına yansıyabilecektir. Temmuz ayında en düşük emekli maaşı 7500 TL seviyesinden artmamıştı. Sadece 6500 TL üzerinde kök maaşı olanlar bu zamdan faydalanabildi. 6 bin ve altında kök maaşı olanların ücretleri otomatik olarak 7500 TL'ye tamamlanıyordu. Yapılacak olan oransal artışların en düşük emekli maaşına yansıtılabilmesi için burada kök maaşların en düşük emekli maaşı seviyesinde olması gerekiyor. Biz en düşük emekli maaşının 12500 TL seviyesine gelmesini bekliyoruz. 6 aylık enflasyonun yüzde 38'ler civarında gerçekleşmesini bekliyoruz. En düşük emekli maaşına ara dönemde bir zam yapılmamıştı. Yüzde 50'nin üzerinde bir artış yapılırsa en düşük emekli maaşı 12500 TL civarına gelecektir. Bu enflasyonun çok üzerinde bir tutardır."

Asgari ücrete 'enflasyon' ayarı! Haber

Asgari ücrete 'enflasyon' ayarı!

SSK ve Bağkur emeklileri enflasyon farkı kadar bir fark alıyor. Bu da yüzde 38 seviyesine işaret ediyordu. Her ne kadar bir önceki raporda yüzde 58 rakamı açıklansa dahi son raporda bu yüzde 65 seviyelerine revize edildi. OVP'de bu yüzde 68'ler civarındaydı. KASIM AYI BELİRLEYİCİ OLACAK! Kasım ayı enflasyonu doğal gaz tüketimi ile beraber yüksek artış göstermez, yüzde 5 seviyesi civarında bir enflasyon gerçekleşirse enflasyon farkı yüzde 38'ler seviyesinde gerçekleşecek. 'ENFLASYONİST BASKI YARATACAK' İki aylık süreç içinde yüzde 9'lar seviyesinde açıklanan enflasyon eylül ayında yüzde 4.75'e düştü. Ekim ayı enflasyonu da cuma günü açıklanacak. Kasım ve aralık ayları kalacak. Kasım ayında gıda fiyatlarında ve doğal gaz tüketimlerinde artış bekliyoruz. Bu da enflasyonist baskı yaratacaktır. MEMUR VE EMEKLİYE ENFLASYON FARKI NE OLACAK? SSK ve Bağkur emeklilerine en az yüzde 38 enflasyon farkı söz konusu olacaktır. Ancak memur ve memur emeklilerimiz toplu sözleşmeden kaynaklı yüzde 9 oranında refah payı alacaklar. Bu da onların maaşlarını yüzde 50 sınırına dayandırıyor. Her ne kadar ücretler üzerindeki artışın enflasyonist baskıya sebep verildiği ifade edilse de ara zamlar yüzde 25'ler seviyesinde yapıldı. En düşük emekli maaşına ara zamda artış gelmedi. Sayın Cumhurbaşkanı da her konuşmasında emekçilerimizi, emeklilerimizi enflasyona karşı ezdirmeyeceğiz şeklinde açıklamalar yaptı. 'SON YÜKSEK ARTIŞ YAPILACAK' Ben 2024 yılı ocak ayı itibarıyla son yüksek artışın yapılacağını düşünüyorum. Sayın Hafize Gaye Erkan, 2024 yılı mayıs ayından sonra dezenflasyonist sürecin başlayacağını söyledi. Burada yılın ilk aylarında da yüksek enflasyon ortamının oluşacağı bekleniyor. Burada jeopolitik riskler önemli. 2024 ortasına geldiğimizde temmuz başında yapacağımız artışın bu kadar fazla yapılmayacağını düşünüyorum. 2024 sonu itibarıyla ücretlerin, enflasyonun, fiyatlama davranışlarındaki bozulmaların bir sisteme oturacağını düşünüyorum. SSK ve Bağkur emeklilerinin yüzde 38 civarında olması bekleniyor. Memur ve memur emeklilerinin yüzde 50'ler civarında olması bekleniyor. Bunlar devletimizin yapmış olduğu beklentiler. EMEKLİLERE BİR REFAH PAYI BEKLENTİNİZ VAR MI? SSK ve Bağkur emeklilerinin yüzde 50'ler civarında bir zam alacağını düşünüyorum. Kendilerine yüzde 10 civarında bir refah payı artışı yapılacaktır. Memur ve emekliye zam oranları yüzde 50'ler seviyesine yaklaşacaktır. En düşük emekli maaşı ile asgari ücret arasındaki makasın açılmaması adına bunun dengelenmesi gerekiyor. 10 bin TL seviyesi normal bir seviyedir. ASGARİ ÜCRETE ZAM NE KADAR OLACAK? Burada rakam telaffuz etmek güç olsa da, asgari ücretliler en az memur ve emeklilere yapılacak zam kadar bir beklenti içerisindeler. Yüzde 50 olmasa dahi yüzde 40-45 bandında asgari ücrete zam yapılacağını düşünüyorum. Burada 10 bin 402 TL olan bir asgari ücret yüzde 40 artış olursa, 15 bin 900'ler seviyesinde, yüzde 45 artış olursa 16 bin 500'ler seviyesinde olacağını düşünüyorum. Tabi asgari ücretliye büyükşehirlerde 16 bin 500 TL seviyesi düşük kalabilir. Büyükşehirlerde zaten asgari ücretli bir hayli azaldı, fiyatlar şu anda bile asgari ücretin üzerinde belirleniyor. Biz asgari ücret için yeni şeyleri konuşmalıyız. Önceki dönemlerde söylediğim üzere bölgesel asgari ücretlerin gelmesi gerekiyor. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde daha fazla asgari ücretin belirlenmesi gerekiyor. Vergi oranını sabitlenmesi de Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda konuşulacaktır diye düşünüyorum. 2024 yılındaki asgari ücret son yapılacak yüksek asgari ücrettir diyebiliriz."

EYT kredisi faizleri aldı başını gitti! Sabit faiz talebi Haber

EYT kredisi faizleri aldı başını gitti! Sabit faiz talebi

İlk kullandırıldığına yüzde 10'larda seyreden Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) için sağlanan Kredi Garanti Fonu (KGF) tarafından sağlanan kredilerde, faizin yüzde 34'lere kadar çıkması birçok KOBİ'yi olumsuz etkiledi. Sektör faiz oranlarının sabit bırakılması yönünde talepte bulundu. Ayrıca finansmana erişimin artık kolaylaştığını ancak bu kez de maliyetlerin çok yüksek olduğunu belirttiler. Ekonomi Gazetesi'ne konuk olan Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği Başkanı Berke İçten, ayakkabı sektöründeki oyuncuların sırtında EYT ödemeleri özelinde ciddi bir yük olduğuna dikkat çekerek, "Firmalarımız ilk aldıklarında yüzde 10'larda olan EYT faizleri şimdi yüzde 34'lere çıktı. Bu kredilerin ödemeleri iş dünyamız için ciddi bir yük oluşturdu. Faiz oranlarının makul bir seviyede sabitlenmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. İstanbul Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) Genel Başkanı Muammer Ömeroğlu da, "Faiz oranlarının yüzde 60'lara kadar çıkacağı ifade ediliyor. Dolayısıyla bunun EYT ödemelerinde sanayiciye yük olmaması gerekiyor. Birçok sektöre destek verilirken EYT ödemelerinde de sanayicilere kolaylık sağlanmalı ve sabit bir faiz oranı belirlenmeli" değerlendirmesinde bulundu. "FAİZ ARTIŞI SÜRERSE KARTOPU ETKİSİ YARATIR" Esenyurt Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkan Yardımcı Fevzi Torolsan da yatırım ve ekonomik büyüme için stabil bir ortam gerektiğine dikkati çekerek bu bağlamda EYT kredilerinin ödeme süreçlerinin sabitlenmesi gerektiğini kaydetti. Torolsan, "Önümüzdeki dönemde faiz artışları devam ederse orta ölçekli firmalarımız daha fazla zorlanacak. Böyle bir senaryo kartopu etkisi yaratarak istihdamın azalmasına neden olabilir" dedi. Finansman maliyetlerindeki artıştan dolayı şirketlerin bu dönemde yatırım yapmaktan çekindiğini dile getiren Torolsan, birçok sanayicinin süreci yönetmekte zorlandığını dile getirdi. YÜZDE 20'LİK KALİFİYE ELEMAN KAYBI Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sözdinler, EYT'nin iş dünyası açısından bazı olumsuzlukları da beraberinde getirdiğine dikkat çekerek, "Birçok firma kalifiye eleman konusunda en az yüzde 20 iş kaybı yaşadı, bazıları işçi bulamadığı için emekli olan çalışanlarını yeniden işe aldı. İlk aldığımızda yüzde 10'larda olan EYT kredi faiz ödemeleri, şimdi yüzde 34'lere kadar çıktı. İşverenin talebi ise finansmana erişim ve yatırım yapma süreçlerindeki maddi zorluklar nedeniyle bu rakamın tekrar yüzde 8'e çekilmesi. Taksitlerdeki faiz oranlarının yüzde 8'den 34'lere çıkmasını birçok firma öngörmedi" dedi. Sözdinler, Çerkezköy OSB'ye gelen yatırım taleplerinin son altı aydır durduğuna dikkat çekti. ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK AZALDI Türkiye Döküm Sanayicileri Derneği (TÜDÖKSAD) tarafından EYT kredilerinin ödeme yükünün sektöre etkilerinde ilişkin olarak yapılan açıklamada ise şu görüşlere yer verildi: "EYT kredilerindeki değişken faiz oranlarındaki artışlar firmaların yatırım noktasındaki öngörülebilirliğini azalttı. Döküm sanayicileri olarak üyelerimizin büyük kısmı süreci kendi öz kaynaklarıyla yönetti." "EMEK YOĞUN SEKTÖRLER AYRICA DESTEKLENMELİ" Ayakkabı sektöründe kapasite kullanım oranlarının giderek düştüğüne vurgu yapan Berke İçten, "Kapasite kullanım oranlarımız yüzde 50'lere doğru düşüyor. Bu rakam geçtiğimiz yıllarda yüzde 80'ler dolayındaydı. Döviz kurunun sabit kalması, Çin ve Vietnam gibi ülkelerin pazarda agresif bir şekilde rol almaya başlaması bizim pahalı kalmamıza neden oluyor. Türkiye'deki ayakkabı sektörü Çin ve Vietnam'a nazaran yarı yarıya pahalı kalıyor" açıklamalarında bulundu. Emek yoğun sektörler özelinde devletin ayrıca bir teşvik vermesi gerektiğini kaydeden İçten, "SKK indirimi veya kısa çalışma ödeneği gibi mekanizmaların bir müddet de olsa üretim ve istihdamın devamlılığı için gündeme alınması gerekiyor. Finansmana erişim var ancak maliyetler çok yüksek, bundan dolayı da emek yoğun sektörlerin çoğunda yatırımlar durmuş vaziyette" açıklamalarında bulundu.

Akşener: Terör örgütünün dibinde ABD üsleri ne arıyor? Haber

Akşener: Terör örgütünün dibinde ABD üsleri ne arıyor?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Akşener'in açıklamları söyle; İktidar; siyaseti, palyatif bir alana sıkıştırdı. Yeni bir çözüm, yeni bir vizyon, yeni bir seçenek oluşturmayı, beceremedikleri için hatta onu geçtim, daha 6 ay önce verdikleri, vaatleri bile, gerçekleştiremedikleri için uzunca bir süredir, günü kurtarmaya yönelik, geçiştirici tedbirler üzerinden, siyaset yapıyorlar. Merkez Bankası Başkanı, geçen haftaki sunumunda enflasyonun, yani hayat pahalılığının, mayıs ayına kadar, artarak süreceğini, enflasyondaki, kalıcı iyileşmenin ise 2025 yılında, ancak hissedileceğini söyledi. Ülkemiz, yüzde 73 gıda enflasyonu ile dünyada rekor kırıyor. Hâlbuki, gelişmekte olan ülkelerin ortalaması yüzde 15'ten fazla değil... Gıda enflasyonu, en önemli milli güvenlik sorunlarımızdan biri haline geldi. EMEKLİ MAAŞI TEPKİSİ Ülkemizde yaklaşık 15 milyon 500 bin kişi, emekli aylığı alıyor. Yani nüfusumuzun, yaklaşık yüzde 18'i... Ekonomimizin, içinde bulunduğu şartlarda 7500 liraya kiralık ev bulmak bile zor bir hâle gelmişken; ki büyükşehirlerde, hemen hemen imkânsız; Nüfusumuzun, yüzde 18'inin aldığı en düşük emekli aylığı, 7500 lira... 2002 yılının Ocak ayında en düşük emekli aylığı 216 liraydı. Peki asgari ücret ne kadardı, biliyor musunuz? 163 lira 50 kuruş. Yani 2002 yılında, en düşük emekli aylığı, net asgari ücretin, 1,3 katıymış... Eğer bu oran, bugün geçerli olsaydı en düşük emekli maaşının, 14.800 lira olması gerekirdi. Ama bugün, asgari ücretin neti, 11.402 lirayken; en düşük emekli aylığı, 7500 lira. Yani oran, tersine dönmüş. Asgari ücret, emekli aylığının, 1 buçuk katına çıkmış. Yani iktidar, emekli maaşlarını TÜİK'in, uydurma rakamlarına göre değil de çarşının pazarın, gerçek fiyatlarına göre düzenleseydi şu anda, en düşük emekli maaşının, 13 bin lira civarında olması gerekiyordu. Bir kereye mahsus, 5 bin lira vermek yetmez! Sadaka mı dağıtıyorsunuz? İSRAİL-FİLİSTİN GERİLİMİ Geçtiğimiz hafta sonundan beri c ekseninde başlayıp dün itibarıyla Suriye ve Lübnan'a da yayılan çatışmalarla beraber bölgede, maalesef uzun süreli sonuçları olacak. Bir dönüm noktasındayız. Yıllardır İsrail'in sürdürdüğü orantısız güç kullanımı ve "Güçlüyüm, öyleyse haklıyım." yaklaşımı Filistin'i günden güne daha da daralan bir coğrafyaya sıkıştırdı ve ne yazık ki, bu sıkışmışlıktan barış yerine, huzur yerine, terör doğdu. Savaş kötüdür. Ancak savaşmanın, bir hukuku vardır. Eğer masumları öldürüyorsan; bu savaş değil, terördür. Eğer kadınların, ırzına saldırıyorsan bu savaş değil, terördür. Eğer, asker veya sivil ayrımı yapmadan, saldırıyorsan; bunun, meşru bir yanı olamaz, bu terördür. Yani, her şart ve ortamda, önce, terörün adını koymamız lazım.Nitekim, bu olay vesilesiyle;  Türkiye'den çıkan seslerin, verilen tepkilerin, aynı zamanda, iç siyasete yönelik, bir turnusol kağıdı olduğunu da, söylememiz gerekiyor. Terörün, herhangi bir hakkı, hukuku yoktur. Yıllarca, PKK/YPG terörüyle mücadele etmiş bir ülke olarak, biliyoruz ki; teröre hiçbir kılıf uydurulamaz. İşte bu yüzden; Hedefine sivilleri alan, kadın bedeni üzerinden, çirkin ve kirli bir propagandaya dönüşen, her türlü saldırı, kim tarafından yapılmış olursa olsun; bir insanlık suçudur, bir ahlak suçudur, bir terör suçudur. Gazze'de yaşananlar terördür ve Hamas; yapmış olduğu bu eylemler ileFilistin halkının haklı mücadelesine kara bir leke sürmüştür. 1967 sınırları çerçevesinde, bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulma çabaları sürerken bölgenin istikrara kavuşması için, dünya kamuoyu destek verirken bu terör eylemi, en büyük zararı, Filistin halkına vermiştir ve nitekim, yıllardır uluslararası hukuku çiğneyen İsrail'i bugün, dünya kamuoyu nazarında, mağdur hâline getirmiştir. Biz İYİ Parti olarak her konuda olduğu gibi bu konuda da Türkiye'nin, her şeyden önce, millî menfaatlerimiz çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda; Dışişleri Bakanlığı'nın, bugüne kadar sergilemiş olduğu, sağduyulu ve dengeli duruşu, doğru buluyor; en azından şu ana kadar eski hatalardan ders çıkartılmış olmasından, memnuniyet duyuyoruz. Konuyu, uluslararası hukuk çerçevesinden değerlendiren ve bölgede barışın tesis edilmesini önceleyen mevcut yaklaşımı destekliyoruz. TEZKERE KARARI İsmi, coğrafyası, ambalajı, ne kadar değişirse değişsin, PKK'nın şubeleri olan YPG/PYD de, terör örgütüdür. Biz de, Suriye ve Irak'ta, bu terör odaklarına karşı yürütülen, tüm askeri operasyonlarımızı destekliyoruz. Dün, grup başkanvekilimizin de açıkladığı üzere, önümüzdeki süreçte, gazi meclisimizde görüşülecek olan, Irak ve Suriye tezkereleri kapsamında da, verdiğimiz bu desteği sürdüreceğiz

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.