Hava Durumu

#Enkaz

Yeni Marmara Gazetesi - Enkaz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Enkaz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İki arkadaş enkazdan kurtulup yeni bir hayat kurdular! Haber

İki arkadaş enkazdan kurtulup yeni bir hayat kurdular!

Spor salonu açan iki arkadaştan Emre Kumru, "Antakya’da yaşadığımız felaketten sonra şehir harabe haldeydi. Çalışabileceğimiz herhangi spor salonu yoktu. Tüm düzenimizi Kocaeli’ye taşıma kararı aldık. Salonun tadilat aşamasında duvar ustası, boyacı, inşaat işçisi olduk. Spor salonundaki tüm işleri kendimiz yaptık. Kimseden destek almadan çabamızla işleri hallettik" dedi.   6 Şubat'ta meydana gelen depremde Hatay Antakya'da yaşayan 24 yaşındaki Emre Kumru ve 25 yaşındaki Bülent Erkan, acıların en büyüğünü yaşadı. Evlerini, akrabalarını, işlerini kaybeden iki antrenör arkadaş, yeni bir hayat için Kocaeli'ye taşındı. Kocaeli'de ilk önce spor kulübünde antrenörlük yapan iki arkadaş, biriktirdikleri paralarla hayalleri olan spor kulübünü açtı. Yeni baştan hayat kuran iki arkadaş, depremin birinci yılında acıları hala kalbinde yaşıyor.  "Kendi hayatımızı devam ettirmek zorundaydık"  Yaşanan felaketten sonra Başiskele'ye taşındıklarını söyleyen Emre Kumru, "Kocaeli'ye gelince 5-6 ay kadar başka bir spor salonunda çalıştık. Depremin etkilerini atlattıktan, kendimize biraz gelmeye başladıktan sonra bir şeyler yapmak zorunda kaldık. Kendi hayatımızı devam ettirmek zorundaydık. Arkadaşımla uzun zamandır hayalimiz olan işi Kocaeli’de yapma kararı aldık. Bu işe giriştiğimizde arkamızda kimse yoktu. Her zaman tek başımızaydık. Her işin altından tek başımıza kalktığımız gibi bu işten de çıktık. Buralara gelebildiğimiz için 'Çok şükür' diyoruz. Ortağımızla beraber uzun yıllardır arkadaşlığımız devam ediyor. Beraber bu kulübü kurduk" diye konuştu.  "Sarsıntı devam edince dolap üstüme yıkıldı"  Dükkanın tamamen inşaat halinde olduğunu söyleyen Kumru, "Dükkanın su tesisatından, elektrik tesisatına, boyasına kadar hiçbir şeyi yoktu. Ustalarla, ortağımla beraber çalıştık, boya badana yaptık. Birinci derecede ailemi kaybetmedim ama diğer akrabalarımı kaybettim. Hatay’da çalıştığım iş yerinin üst katında kalıyordum. Deprem anında masanın altına girdim. Sarsıntı devam edince dolap üstüme yıkıldı. Çıkmak için ikinci kattan atlamak zorunda kaldım. Benim aile evim şehir dışına uzakta olduğu için yıkılmadı. Ortağımla beraber yaşıyorum, ev yaşantımız öğrencilik hayatı gibi devam ediyor. Spor salonumuz 15 gündür açık. Salonun tadilat aşaması bir ay kadar sürdü" şeklinde konuştu.  "Tadilat aşamasında duvar ustası olduk. Boyacı olduk, inşaat işçisi olduk"  Yaşadıkları zorluklardan bahseden Emre Kumru, "Antakya’da yaşadığımız felaketten sonra şehir harabe haldeydi. Çalışabileceğimiz herhangi spor salonu yoktu. Tüm düzenimizi Kocaeli’ye taşıma kararı aldık. Belli yerde 6 ay taşındıktan sonra Başiskele’ye taşındık ve kulübümüzü kurduk. Tadilat aşamasında duvar ustası olduk. Boyacı olduk, inşaat işçisi olduk. Spor salonundaki tüm işleri kendimiz yaptık. Kimseden destek almadan çabamızla işleri hallettik" dedi.  "Çok kötü bir gündü"  Depremde evleri yıkılan Bülent Erkan, “Hatay’da derem zamanında yaşadığımız apartmanın bir katı çöktü. Anneannemi sırtıma alarak evden çıktım. Çok kötü bir gündü. İkinci dereceden akrabalarımıza ulaşmaya çalıştık. Ulaşamadıklarımız, haber alamadıklarımız oldu. Depremde babaannem, teyzem ve eniştemi kaybettim, onları enkazdan ben çıkardım. Uzaktan akraba olarak anne tarafımda 20, baba tarafımdan 4 kişiyi kaybettim" ifadelerini kullandı.  "Kalbimiz Hatay'da"  Deprem 5 gün sonra ailesi ile Kocaeli'ye geldiklerini söyleyen Erkan, "Kocaeli’de bir kulüpte işe başladım. 10 ay çalıştıktan sora ortağımla spor salonu açtık. Şu an 20’ye aşkın üyemiz var. Hatay’da da antrenörlük yapıyordum, şu an yüksek lisans yapıyorum. Normalde bugün depremin yıl dönümü, Hatay’a gitmeyi istiyorduk ama iş yerini kurunca bu mümkün olmadı ama kalbimiz orada. Emre ile 8 yıllık arkadaşlığımız var, Antakya’da da aynı kulüpte çalışıyorduk" dedi.

Enkaz başında cebindeki bisküviyle yürekleri dağlamıştı, bisküviyi yediremediği oğlunun yanına gömüldü Haber

Enkaz başında cebindeki bisküviyle yürekleri dağlamıştı, bisküviyi yediremediği oğlunun yanına gömüldü

Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’ın Antakya ilçesinde yakalanan 61 yaşındaki Şerif Ölmez’in 3 çocuğu ve eşi asrın felaketinde vefat etmişti. Cebindeki bisküviyle günlerce enkaz başında evlatlarının kurtarılmasını bekleyen baba, çocukları için sakladığı bisküviyle yürekleri dağlamıştı. Ölmez, 48 yaşındaki eşi Halime, çocukları; 14 yaşındaki Cansu, 16 yaşındaki Savaş ve 3 yaşındaki Oktay’ın hasretine dayanamayarak asrın felaketinden 2 ay sonra kansere yakalandı. Yaklaşık 9 ay boyunca yaşam mücadelesini sürdüren acılı baba, geçtiğimiz Çarşamba günü hayatını kaybetti. Vefat eden Ölmez, evlatları ve 3 çocuğunun mezarının bulunduğu Altınözü ilçesi Hacıpaşa Mahallesi Mezarlığı’na defnedildi. Ölmez, vasiyeti üzerine elinde bisküviyle kurtarılmasını beklediği 3 yaşındaki evladı Oktay’ın yanına defnedildi. “Kanser olduğunu depremden 2 ay sonra öğrendik” Hülya Karataş, babası Şerif Ölmez’in kardeşlerinin ve annesinin acısına dayanamayarak vefat etiğini belirterek “Acımız çok büyük, depremle başladı her şey. Kardeşlerimi, annemi kaybettikten sonra babacığımda rahatsızlandı. Acıya dayanamadı ve rahatsızlandı. Öğrendiğimizde yıkıldık ama kendisi bilmiyordu rahatsızlığını. Çok erken oldu gidişi, hasretlerine dayanamadı. Kanser olduğunu depremden 2 ay sonra öğrendik. Karaciğer kanseriydi” dedi. “Küçük kardeşime çok düşkündü. Bisküvi verememişti, onun üzüntüsü vardı kendisinde Oktay’ın yanına gömüldü” Karataş, babasının bisküvi vermek için kurtarılmasını beklediği Oktay’ın yanına gömüldüğünü belirterek “Acımız çok büyük, dün anlamadım ama bu gün yokluğunu daha çok hissediyorum. 2 kardeşim orada yatıyor, 1 kardeşim ve annem burada. Eşinin ve Oktay’ın yanına gömüldü. Küçük kardeşime çok düşkündü. Bisküvi verememişti, onun üzüntüsü vardı kendisinde Oktay’ın yanına gömüldü. İnşallah cennette kavuşmuşlardır. Şuanda 3 kardeşim, annem ve babam aynı mezarlıkta. 5’i yan yana yatıyor” ifadelerini kullandı. “Vasiyeti üzerine, eşi ve çocuklarının yanına gömdük” Hacıpaşa Mahallesi Muhtarı Burhanettin İpek, Şerif Ölmez’in vasiyetini yerine getirdiklerini ifade ederek “Öncesinde bir hastalığı veya başka bir şeyi yoktu. Depremden sonra ağırlığı taşıyamadı, çok üzüntüden dolayı birden rahatsızlandı. Dün vefat etti. Vasiyeti üzerine, eşi ve çocuklarının yanına gömdük. Ben onlara gitmek istiyorum demişti. Vasiyetini yerine getirdik. Çocuklarının ve eşinin yanında defnettik. Rabbim rahmet eylesin” şeklinde konuştu.

14 saat enkazda kalan öğretmen aynı yerde görevine devam ediyor Haber

14 saat enkazda kalan öğretmen aynı yerde görevine devam ediyor

Kahramanmaraş’ta meydana gelen 6 Şubat tarihli depremlere, Onikişubat ilçesindeki Ebrar Siteleri’nde yakalanan Dulkadiroğlu Halk Eğitim Merkezi Rehber Öğretmeni Akif Kalaylı, deprem sonrası yaşadığı zorlu süreci anlattı. Depremde annesini kaybettiğini ifade eden Kalaylı, “6 Şubat depremleri sırasında Ebrar Sitesi’ndeydim. 14 saatlik zorlu bir enkaz altında kalma süreci oldu ve kurtarıldık. Daha sonra tedavi için il dışına çıktık ve 7 ay sonra görevimin başına döndüm. Bu süreçte müdürlerimiz sık sık arayarak iletişime geçtiler" ifadelerini kullandı. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayan Kalaylı, “Eski kurumuma döndüm. Mesleğime burada devam etmeyi düşündüm. Başka bir il ya da okul düşünmedim. 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Tabi depremde 14 saatlik enkaz altında kalma süreci normalde hızlı geçebilir ancak enkaz altında 14 saatin her saniyesi baskı altında hissediyor vücudunuz ve bedeniniz. Zor bir süreç haline dönüşüyor ve daha uzun yıllar gibi hissedebiliyordunuz. Saniyeler, dakikalar ile yarışıyorsunuz. İnsanların sizi bulabilme ve bulamama ihtimali var. Fakat sağ olsun kurtarma ekipleri bizi çıkardılar. Çok şükür şu an için bir sıkıntım yok fizik tedavi gördüm Aksaray Şehir Hastanesi’nde daha sonra da özel bir sektörde tedavimi tamamladım. Uzun bir süreden sonra tekrar sevdiklerimi gördüm ve sevinçle karşılandım. Ben de ayrıca mutlu oldum ara vermek öğretmenlik mesleğinde zor” diye konuştu.

6 Şubat depremlerinin üzerinden 8 ay geçti! Haber

6 Şubat depremlerinin üzerinden 8 ay geçti!

Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay'da yaklaşık 25 bin vatandaş hayatını kaybetmiş ve binlerce vatandaş yaralanmıştı. Depremin yıkıcı etkisinin kendi gösterdiği Hatay'da 10 binlerce konut da zarar görmüştü. Enkaz kaldırma çalışmalarının büyük çoğunluğunun tamamlandığı Antakya ilçesi adeta tanınmaz hale geldi. Tarih kent meydanında deprem öncesi ve deprem sonrası drone ile çekilen fotoğraflarda adeta depremin yıkıcı etkisini ortaya çıkardı. "İÇİMİZ ACIYARAK GEÇİYORUZ" Depremin tarihi yapılarda oluşturduğu yıkıma dikkat çeken Hatice Temli, "Tarihi binalarımızın bir an önce tamir edilmesini istiyoruz. Bizim en büyük yaralarımızdan birisi tarihi yerlerimiz. Her gün buradan geçerken içimiz acıyarak geçiyoruz. Buraları böyle göreceğimizi ummuyorduk. Tarihi yerleri tadilata da pek fazla gelmediler. Her geçtiğimizde içimiz acıyarak geçiyoruz." dedi. "HER GÜN ÖLÜP ÖLÜP DİRİLİYORUZ" Doğma büyüme Antakyalı olan Hasan Zümre, memleketini enkaz bir halde görmenin hüznünü her an yaşadığını ifade ederek, "Memleketimizi bu halde görmek bizi gerçekten çok üzüyor. Şu anda herkes başka bir yerde, dağılmış halde. Antakya'da günlerimiz çok şahane geçiyordu; dostluk ve arkadaşlık vardı. Yüreğimizin parçalanmasını bir yana biz her gün ölüp ölüp diriliyoruz. Bu enkazı görmek kolay değil. Buralarda hep evler vardı. Bizim için buranın havası bile farklı, buradan başka yerde yaşayamadık. Antalya, İstanbul, Denizli, Bursa hangi şehre nereye gidersek gidelim yaşayamıyoruz. Buranın havası hepimizi çekiyor." dedi. "ANTAKYA SOKAKLARINI TANIYAMIYORUM" Yıllarca esnaflık yaptığı sokakları tanıyamadığına dikkat çeken Mehmet Ali Zobo, "Gittiğim yerleri, yılarca esnaflık yaptığım eski Antakya sokaklarını tanıyamıyorum. Enkaz kaldırımından sonra gittiğim zaman tanıyamadım. Nerede olduğumu bile algılayamadım." ifadelerini kullandı. "YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ" İnsanların depremin yıkıcı etkisini görmek için Hatay'a gelmeleri gerektiğinde dikkat çeken Fatmanur Alkan, "Daha çok genciz; yaşayacak çok günümüz var ama burada çok şey yaşadık. Küçüklüğümüzden beri buradayız; yuvamız, ailemiz ve herkes burada yaşadı. Çoğu yakınımızı burada kaybettik. Hala kaybedilen birçok insanı arıyoruz, çoğu yok. Yaşamaya çalışıyoruz, herkesin gelip burayı görmesini istiyoruz." şeklinde konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.