Eski Eşi Tarafından Yakılan Kadın Yaşam Mücadelesi Veriyor
Antalya'da yaşanan korkunç olayda, eski eşi tarafından üzerine benzin dökülerek yakılan Pınar Zorlu (36), Antalya Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi'nde yaşam mücadelesi veriyor.
Vücudunun yüzde 60'ı üçüncü derece yanıklarla kaplanan kadının durumu kritik. Ailesi, saldırgan Gürhan Ü.'nün eyleminin planlı olduğunu ifade ederek, Pınar Zorlu'nun bir süredir tehdit altında yaşadığını söyledi. Abla Halime Levent, "'Bir dahaki sefere KADES'e basacak fırsatın olmayacak' dedi. Çocuğun yanında da 'yok edeceğim sizi, yok olup gideceğiz' şeklinde konuşuyordu" diye konuştu.
Pınar Zorlu ile eski eşi Gürhan Ü. (42) arasında 31 Aralık 2024 tarihinde Muratpaşa ilçesi Şirinyalı Mahallesi'nde bir apartman bahçesinde tartışma çıktı. Gürhan Ü., yanında getirdiği bir kova benzini Zorlu'nun üzerine dökerek ateşe verdi. Olayın ardından motoruyla kaçan saldırgan, polis ekipleri tarafından Yeşilbahçe Mahallesi'nde yakalandı. İlk ifadesinde çocuğunu göremediği için tartıştıklarını ve olayın “bir anda” geliştiğini iddia eden Gürhan Ü., sevk edildiği adliyede 31 Aralık 2024'te tutuklandı.
“Defalarca uzaklaştırma kararı aldı”
Pınar Zorlu'nun ailesi, saldırgan Gürhan Ü.'nün uzun süredir madde bağımlısı olduğunu ve bu nedenle çiftin Kasım ayında boşandığını belirtti. Pınar Zorlu'nun ağabeyi Serhat Zorlu, “Kendi ailesi sahip çıkmadı, biz sahip çıktık. Babam sahip çıktı. Tedavisi için kardeşim varını yoğunu ortaya döktü, tedavi ettirdi. İki ay bıraktı, ondan sonra tekrar kullanmaya devam etti. Kardeşim bu sefer istemedi. Defalarca uzaklaştırma kararı alındı. En sonunda da sadece karakola çağırıp orada bir uyarı yapmışlar. Daha fazla bir önlem alınmadı. Bu olay göz göre göre oldu” şeklinde konuştu.
“Boşanma sonrası sürekli takip etti”
Pınar Zorlu'ya verdiği zararın ardından çocuğunu göremediği için problem çıkardığını öne süren eski eşi Gürhan Ü.'nün yalan söylediğini ifade eden Serhat Zorlu, “Alakası yok. Çocuğu birkaç sefer yemeğe çıkarttı, sinemaya götürdü. Hareketleri nedeniyle çocuk korkuyor. Kullandığı madde yüzünden eli ayağı titriyordu konuşurken, gözleri seyiriyordu. Çocuk korktuğundan dolayı babasıyla görüşmek istemiyordu. İlk mahkemede boşandılar. Eşi, 'anlaşmalı boşanalım zorluk çıkartma, bunun bir oluru yok. Sen madde kullanıyorsun bundan vazgeçemiyorsun' dedi. 'Tamam zorluk çıkartmayacağım' dedi. Boşanma gerçekleşti. Ondan sonra sürekli kardeşimi takip etmeye başladı. Uyarılarımızı da yaptık. Görüştük, 'böyle olmaz, takip etme' dedik. O da işte en son böyle bir zarar verdi” dedi.
“Olay günü sosyal medya hesaplarını kapattı”
Abla Halime Levent de kardeşinin tehlikeyi fark ederek KADES uygulamasını kullandığını ve polisin bir kez müdahale ettiğini ancak bu uyarının saldırganı caydırmadığını ifade etti. Levent, Gürhan Ü.'nün tehditlerini sürekli dile getirdiğini ve olayın planlı olduğunu söyledi. Halime Levent, “Kardeşim telefonuna KADES uygulamasını yükleyip bir kez kullandı. Polisler geldi, kardeşimi kurtardı. Bir sonraki seferde yanına geldiğinde kardeşimle telefonda konuşuyordum, kulağımla duydum. 'Bir dahaki sefere KADES'e basacak fırsatın olmayacak' dedi. Çocuğun yanında da 'yok edeceğim sizi, yok olup gideceğiz' şeklinde konuşuyordu. Büyük ihtimal kardeşimden sonra da çocuğun peşindeydi. Okul çevresinde yakalanıyor zaten. 9 yaşında bir erkek çocukları var. Olay günü sosyal medya hesaplarını kapattı. Daha önce paylaştığı mesajlar arasında 'dönüşüm muhteşem olacak' gibi ifadeler vardı. Bu olay planlanmış” diye konuştu.
“Son uzaklaştırma talebi reddedildi”
Serhat Zorlu, Gürhan Ü.'nün olayın olduğu gün uyuşturucu temin etmekten mahkemesi olduğunu öne sürerek, yakma eyleminin planlı olduğundan emin olduğunu söyledi. Zorlu, “31 Aralık'ta uyuşturucu temin etmekten duruşması vardı, mahkemeye gitmeden önce böyle bir olay çıkardı. Tutuklanacağını biliyordu. Bile bile gitti ve en son uzaklaştırma kararı için başvurduğunda kardeşim reddedildi, bunlar dikkate alınsın” dedi.
“Son acı çeken kişi olmak istiyoruz”
Pınar Zorlu'nun sağlık durumunun kritik olduğunu, solunum yollarında ciddi hasar bulunduğunu ve hayati riskin yüksek olduğunu belirten Halime Levent, şöyle konuştu:
“Şu anki sağlık durumu ciddiyetini koruyor. Vücudunun yüzde 60'ı yanmış, üçüncü derece yanık. Solunum yolu çok hasar almış. Kardeşim güçlü bir insan. Hepimiz iyileşeceğine inanıyoruz ve bekliyoruz. Biz son acı çeken kişi olmak istiyoruz. Bu durumda olanların, kardeşimin sesi olmak istiyoruz. Doktoru, 'mümkün olduğunca elimden geleni yapıyorum, onu iyileştireceğim' dedi.”