Hava Durumu

#İzmir Büyükşehir Belediyesi

Yeni Marmara Gazetesi - İzmir Büyükşehir Belediyesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İzmir Büyükşehir Belediyesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yangın mağduru hayvanlar güvende Haber

Yangın mağduru hayvanlar güvende

İzmir Büyükşehir Belediyesi, yangından kurtarılan hayvanların tedavi ve rehabilitasyon sürecine devam ediyor. PAKO Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’nde yürütülen işlemlerin yanı sıra İzmir Tabip Odası da kriz yönetimine ilişkin çalışmaları yakından takip ediyor.  İzmir Büyükşehir Belediyesi, geniş bir alanda etkili olan orman yangınlarından kurtarılan hayvanların tedavi sürecini büyük bir titizlikle sürdürüyor. Karşıyaka Belediyesi Örnekköy Bakımevi’nden ve Celal Üner Barınağı’ndan tahliye edilen ve yangın bölgesinden kurtarılan tüm hayvanlar PAKO Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’nde kayıt altına alınarak, hasta ve yaralı olanların bakım ve tedavi süreci başlatıldı. Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı’na bağlı veteriner hekimler tarafından yürütülen tedavi kapsamında hayvanların ultrason, röntgen gibi teşhise yönelik çalışmaları yapıldı.  Afetlerde Tek Sağlık kapsamında tedavi sürecini yerinde gözlemleyebilmek adına İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Nuri Seha Yüksel, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyeleri Veteriner Hekim Selçuk Karakülçe (Tarım, Orman ve Hayvancılık Komisyonu Başkanı ve Sokak Hayvanları Koruma Komisyonu Başkan Yardımcısı), Dr. Mustafa Vatansever (Sosyal Politikalar Komisyonu Başkanı, Çevre ve Sağlık Komisyonu Üyesi) PAKO Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret ederek tedavi sürecini yerinde gözlemledi. Veteriner İşleri Halk Sağlığı Dairesi Başkanı Gökhan Özdemir tesisin tüm ünitelerini gezdirerek tedavi süreçleri üzerine bilgilendirme yaptı.  “Hiç tahmin etmediğim bir teknik donanıma sahip”  İncelemenin ardından değerlendirme yapan İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Nuri Seha Yüksel, “Çok büyük bir yangın atlattık, ciğerlerimiz yandı. Bu süreçte İzmir Tabip Odası olarak sürecin takipçisi olduk. Vatandaşlarımızdan bir can kaybı yaşamadık fakat hayvanlar da bizim canımız. Bugün buraya ilk defa geldim. Böyle bir tesisin olduğunu bilmiyordum. Yangın bölgesinden bu bölgeye aktarılan hayvanları gördüm. Onlarla hemen ilgilenilmiş, bakımları gerçekleştirilmiş. Hiç tahmin etmeyeceğimiz kadar teknik donanımı olan hastaneyle karşılaştım. Bu beni çok mutlu etti. Biraz yüreğimize su serpti. Yangından kurtarılan hayvanlarla ilgileniliyor, bakımları yapılıyor, beslenmeleri sağlanıyor. Tıbbi değerlendirmeler yapılıyor. Biraz önce ultrason çekimini, röntgen çekimlerini gördüm. Veteriner hekim arkadaşlarımız canla başla çalışıyor. Bu doğa felaketinden kurtulmuş hayvanlarımızı yeniden hayata döndürmeye çalışıyorlar” şeklinde konuştu.  “Can dostlarımız güvende”  Dr. Nuri Seha Yüksel, “Ben bu çabalarını tebrik ediyorum. Böyle bir tesisi, hizmeti gördüğüm için şaşkınlığımı da gizleyemiyorum. Böyle üst düzey bir tesis olduğunu düşünmemiştim. Hayvanlarımızın burada güvende olduğunu ve en kısa sürede kendi doğal alanlarına veya sahiplendirildiklerinde yuvalarına kavuşacaklarını hissediyorum. Herkes canla başla çalışıyor. Hayvanlarla temas ettiğimiz zaman aslında onların burada güvende oldukları duygusunu da hissetmeye başladım. Bu da beni sevindirdi. Buraya gelirken daha kaygılıydım, burada karşılaştığım tablo beni şaşırttı. Burada biraz daha içimiz rahatladı. Hep birlikte bu çabanın takdir edilmesini ve iyi gözlemlenmesi gerektiğini düşünüyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi çok iyi bir hizmet veriyor. Hayvanlarımız ve can dostlarımız güvende” ifadelerini kullandı.  “A’dan Z’ye röntgenden ultrasona hizmet veriliyor”  İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Veteriner Hekim Selçuk Karakülçe, “Büyük bir talihsizlikle karşı karşıyayız. İzmir’in dört bir yanında yangın var ve bu bizi canı gönülden yaralayan bir tablo. Bu yangınlarda teselli bulduğumuz alanlardan birisi de bu alan. Orada hayatı tehlikeye düşen, yangından etkilenen hayvanların burada koruma altına alınması, tedavi altına alınması ayrıca buradaki meslektaşlarımızın gecesini gündüzüne katarak bu canların hayatını kurtarmaya çaba göstermesi bizim içimizi rahatlatan konulardan birisi oldu. Burada çalışan meslektaşlarıma sonsuz teşekkür ediyorum. Buradaki sistem olmasaydı bu hayvanların halini düşünemiyorum. Bütün arkadaşlarımız ilk andan beri teyakkuz halindeler. Hayvanlar geldiği andan itibaren de hepsinin sınıflandırmasını yapıyorlar. Acil olanların ilk müdahalesinin yapılmasını sağladılar. Burada A’dan Z’ye klinikten polikliniğe hastane bazında röntgeninden ultrasonuna cerrahlarımızla her türlü birimde hizmet veriliyor. Hayvanların sağlığını en üst düzeyde tutabilmek için ellerinden geleni yapıyorlar” diye konuştu.  “İzmir Türkiye’nin yüz akıdır”  “İzmir her alanda çok önemli mesafeler almış, bunu programına almış, uygulamış bir kent” diyen Selçuk Karakülçe, “Türkiye’de ilk Veteriner Halk Sağlığı Dairesi Başkanlığı İzmir’de kuruldu. Müthiş bir kadro ve ekipmanla bu sağlandı. Artarak sağlanmaya devam edecek. İzmir hayvan hakları, hayvan barınakları açısından Türkiye’nin yüz akıdır. Bunu bütün hayvan dostları böyle bilsin, en ufak bir şüphe duymasın. Burada müthiş bir ekip büyük bir özveriyle çalışıyor. Türkiye’de İzmir en hayvan dostu olan ildir. Hayvanseverlerin sıkıntı duyacağı en ufak bir konunun olmadığını burada bir veteriner hekim olarak söyleyebilirim” diye konuştu. 

Başkan Tugay: 'Kültürpark’ı Gözümüz Gibi Koruyacağız Haber

Başkan Tugay: 'Kültürpark’ı Gözümüz Gibi Koruyacağız

 İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, kentin gözbebeği Kültürpark’ı korumak ve güzelleştirmek için çalışacağını belirterek, “Kültürpark’ı bundan sonra olabilecek her türlü istismardan koruyacak sağlam adımlar atacağız. Bina yapmadan, mevcut olan yapıları fonksiyonel hale getirip yeşil alanı artırmaya kararlıyım” dedi. İzmir’in ilçe belediyeleri ile koordinasyon toplantılarına devam eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, bu kez Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı ve belediye bürokratları ile bir araya geldi. İlçenin sorunları, devam eden ve yapılması planlanan projeleri dinleyen Başkan Cemil Tugay, Kültürpark’ı korumak ve güzelleştirmek istediğini söyledi. Başkan Tugay, “Bina yapmadan, mevcut olan yapıları fonksiyonel hale getirip yeşil alanı artırmaya kararlıyım. Güvenli ve akıcı trafik için İzmir Emniyet Müdürlüğü ile birlikte hayata geçirilecek Elektronik Denetleme Sistemi (EDS) projesi kapsamında daha önce çıkılan ihalede Kültürpark içinde yönetim binası planlanmış. Bu konudaki tavrım net olduğu için yeni yer bulmaya çalışıyoruz. Kültürpark’ın başka kurumlarca işgal edilmemesi konusunda kararlıyım. Ne belediye ne başka kurum orada kendine alan açsın istemiyorum. Şehrin Central Parkı, akciğeri. O çevredeki tek yeşil alan. Bu alanı da yapılarla doldurursak, buna lunapark da dahil; bu hale geliyor. Lunapark başka yere yapılabilir ya da burada olacaksa insanların keyif alacağı, paslı demirleri olmayan bir lunapark haline getirilebilir. Lunaparklar artık kentin gelişim alanlarında oluyor. O bölgelerin gelişmesine de katkısı olur. Kültürpark’ın yeşil alan özelliği, insanların spor için kullanabileceği bir merkez nokta olması, onu alternatifsiz yapıyor. Başka bir alan yok. Kültürpark’ı bundan sonra olabilecek her türlü istismardan koruyacak sağlam adımları atacağız” sözlerine yer verdi. İlçe belediyeleri kazıları sıkı denetlemeli Kazı sonrası kapatılmayan yollarla ilgili şikayetlere değinen ve bu sorunu çözmek için çalıştıklarını kaydeden Başkan Tugay, “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetki alanında olan kazılarda kapatma uygulamasını Büyükşehir Belediyesi olarak biz yapıyoruz. En kısa sürede en düzgün şekilde sorunun çözülmesi için bu işe ağırlık verdik. İlçe belediyelerinin de ruhsat izni verirken kapatma işini diğer kurumlara bırakmaması daha iyi olacak. Hem gecikiyor hem düşük malzeme kullanılıyor. İnanılmaz bir mağduriyet ortaya çıkıyor. Göstermelik kapamalar var ve bunun telafisi yok. Yapıp bırakıyorlar ve biz ikinci defa düzeltme yapıyoruz. Bu durumu kökünden çözmenin yolu bu kazıların tamamında belediyelerin etkin olması. İlçe belediyesi yapabilir ama böyle bir imkanınız yoksa Büyükşehir’e de söyleyebilirsiniz. Diğer kurum kazılarında ise ilçe belediyelerinin denetimi sıkı yapması gerekiyor” diye konuştu. Toplu konut hamlesi Kentin müsait alanlarında, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan parseller üzerinde toplu konut çalışmaları yapmayı planladıklarını duyuran Başkan Tugay, “Menemen’de bir proje üzerinde çalışıyoruz. Bunun gibi ilçe belediyelerimizin sınırları içinde bize ya da ilçe belediyelerine ait alanlarda proje çalışmaları yapabiliriz. Mümkün olan yerlerde arsa da üretmeye çalışabiliriz. Amacımız lüks olmayan, temel ihtiyaçları karşılayacak, orta gelir grubuna hitap eden, ödemeleri kolay, ev sahibi olmayan insanlara verilen konutlar üretmek. Bu konuda konut ihtiyacını belediye eliyle de karşılamak. Bu somut olarak çalıştığımız bir konu. Bunu Ege Şehir Planlama Şirketi yapacak. Belediye kâr etmeyecek ama bu şehrin buna ihtiyacı var. Bizim de bunu yapmamız gerekiyor” dedi. “Lüks konut yapmaya asla talip değiliz” “Kentin bazı kentsel dönülüm alanlarında bazı işler müteahhitlere bırakıldığında çıkmaz yola giriyor” diyen Başkan Tugay, şöyle devam etti: “Bazı alanlarsa uzlaşarak, hak sahiplerinin haklarını koruyarak çalışmalar yapabiliriz. Burada hedeflediğimiz şey gelir elde etmek değil. Bu işlerin ilerlemesi için piyasanın regülasyonu gerekiyor. Belediye olarak bu işlere girmemiz gerekiyor. Bunu da dönüşüm alanlarında yapmamız lazım. Lüks konut yapmaya asla talip değiliz. ‘Dönüşüm isteyen ama yaptırtacak müteahhit bulamıyorlar’ dediğiniz yer varsa bir anlaşmayla o işe girmemiz mümkündür. Bunu konuşabiliriz.” Kordon’da su baskınına karşı taslak proje Ulaşım Master Planı için çalışmaların da başladığını aktaran Başkan Tugay, bu konuda radikal değişiklikler olabileceğini ifade ederek “Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planı’na da çalışılıyor. Ulaşım Master Planı, Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım Planı’nı da içerecek şekilde yapılacak. İzmir için yeni açılımlar yapabileceğiz. Yeni açılacak sokaklar, caddeler olabilir. Ayrıca su baskını ile ilgili yağacağımız çalışmalar var. Kordon’u su basmaması için taslak çalışma yaptık. Taslak projede Kordon’un kıyı bölgesinde gizlenmiş bir set çalışması var. Ayrıca drenaj sistemini güçlendirdiğimiz bir taraf var. Beraberinde peyzaj çalışması yapılacak. Kordon’un genel havasını bozmadan fonksiyonel olarak daha fazla kullanım alanı olsun diye çalışma yapıyoruz. Yağmursuyu ayrıştırma konusunda da eksik olan alanların tamamlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı. ”Yeni EXPO alanı üzerinde çalışıyoruz” Yaptığı sunumda Konak’ın ihtiyacı olan projeleri ve yapılan çalışmaları aktaran Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu Kemeraltı yenileme alanı, Kemeraltı Aydınlatma Master Planı ve Kemeraltı Yüzme Havuzu projeleri ile ilgili değerlendirmede bulundu. Havra Sokağı ve İkiçeşmelik bölgesinde yapılması gereken düzenlemelere ilişkin de konuşan Başkan Mutlu, imar planı ve kentsel dönüşüm çalışmaları ile ilgili de öncelikli alanları aktardı. Başkan Mutlu, dönüşüm için öncelik verilmesi gereken alanların Beştepeler ve Gürçeşme olduğunu belirterek Botanik EXPO’nun yapılacağı alanın da söz konusu bölgeye yakın olduğunu vurguladı. Bunun üzerine Başkan Tugay, “Botanik EXPO 2027’ye alındı ve düzenlenecek alan değiştirilecek diye düşünüyoruz. Hayalimiz o bölgenin aktif kullanılan yeşil alan olması. EXPO bunu karşılamıyor. EXPO tamamen kendine özgü tasarımla o alanın kullanımını kısıtlıyor. Bu alan çok değerli. Kent merkezinde Kültürpark dışında insanlara yeşil alan bandı olacak bir yer yok. En uygunu Melez Çayı hattı boyunca yapılacak bir çalışma. Burayı EXPO olarak kullandığınızda o amaçtan çıkıp peyzaj alanına, botanik bahçesine dönüşüyor. Bizim böyle bir alanı bu şekilde değerlendirmemiz, fonksiyonunu öldürmek demek. EXPO ilgili birkaç aday yerimiz var. 1 Eylül’e kadar kesin bir yer oluşturup bildireceğiz.” diye konuştu. “Noktasal değil bölgesel değişimler hedefleyelim” Başkan Tugay, Başkan Mutlu’nun Kemeraltı’nın ihtiyacı olduğunu belirttiği projelere ilişkin de “Kemeraltı, Basmane, Kadifekale, eski liman bölgesi ile ilgili yapılanları gözden geçirmek, yapılacaklarla ilgili yol haritası için sadece bunu konuştuğumuz bir toplantı yapalım. Benim önerim; noktasal değil bölgesel değişimler hedefleyelim. Tek tek binalarla uğraşıldığında bölgeyi değiştirmez” değerlendirmesini yaptı. Depremde risk taşıyan alanlarla ilgili ise Başkan Tugay, “2020’deki depremde alüvyon zeminli alanlarda fazla sayıda bina ağır hasar aldı. Zemin bu kadar önemli. Mikro bölgeleme çalışmasının sağlıklı yapılması ve ona dayanarak yapılaşma kararlarının verilmesi şart. Ama belli ki zeminin alüvyon olduğu alanlarda yapılaşmaya sınırlama getirmek lazım. Özellikle yüksek yapılaşmaya ciddi sınırlama getirmek lazım” dedi. “İkinci el pazarı anlayışını geliştirmemiz gerekiyor” Toplantıda, çöp kutuları, İzmir’in ihtiyacı olan kent kütüphanesi, ikinci el pazarları da konuşuldu. Çöp kutusu sistemine ilişkin konuşan Başkan Tugay, “Ana arterlerde çok daha fazla sayıda yeni versiyonlu çöp kutusu sistemi kurmak gerekiyor. Sık aralıklarla geniş hazneli, poşetin rahat konulup çıkarılabileceği çöp kutuları hazırlamamız lazım. Bunu park alanlarında ve duraklarda kullanmamız gerekiyor” dedi. Konak’a büyük bir kütüphanesi gerektiğini de kaydeden Başkan Tugay, bu yapıyı da Konak Belediyesi ile birlikte yapmayı önerdi. Kentte bit pazarı kurulmasının taraftarı olmadığını, onun yerine ikinci el pazar anlayışını geliştirmek gerektiğini ifade eden Başkan Tugay, “İnsanların kullanmadıkları eşyaları satabileceği pazarı Karşıyaka’da düzenlemiştik. Bit pazarı olmasına izin vermedik. Oraya dışarıdan insanlar gelmedi. Karşıyaka’da ikamet edenler yer açtı ve kurayla yer belirlendi. Bit pazarından çok ikinci el pazarını teşvik etmeli ve Konak’ta, ilçede ikamet edenlere izin vermek gerekiyor. Bu şehirde ikinci el pazarı anlayışını geliştirmemiz gerekiyor” yorumunda bulundu. Toplantıya İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı, Genel Sekreter Yardımcıları Prof. Dr. Pınar Okyay, Zeki Yıldırım ve Çağatay Güç, ESHOT Genel Müdürü Turgay Bozoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU bürokratları katıldı.

Büyükşehir’in Temizlik Ekipleri Sahada Haber

Büyükşehir’in Temizlik Ekipleri Sahada

İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri Kurban Bayramı’nın ardından kentteki hayvan pazarlarını ve kurban kesim yerlerini temizliyor ve ilaçlıyor. Vektörle mücadele, zabıta ve kent temizliği ekipleri halk ve çevre sağlığı için söz konusu alanlarda hijyen ile güvenlik standartlarını en üst seviyede tutmak için büyük bir titizlikle çalışıyor. “Herhangi bir mağduriyet olmaması için tüm ekiplerimiz sahada” Kurban Bayramı boyunca kesim alanlarını her gün düzenli olarak dezenfekte eden ve ilaçlayan ekipler, atık konusunda da tüm önlemleri alarak çevresel kirliliği önledi. Alanlarda sağlık ve güvenlik standartları ile düzenini sağlamak adına zabıta ekipleri de görev yaptı. Çevre Koruma ve Kontrol Şube Müdürlüğü’nde görevli ekip sorumlusu Yasemin Kırkağaç, “Ekiplerimiz bayram öncesinde kurban pazarlarına yoğunlaşarak karasinek mücadelesi için etkili çalışmalar yaptılar. Gerek güvelerin ilaçlanması ve kireçlenmesi için gerek hayvan çadırlarının etrafında karasinek yoğunlaşan noktalarda 1 ay boyunca çalışmalarımızı devam ettirdik. Kurban Bayramı sırasında da kesim alanlarında her gün çalıştık. Şu an bayram bitti ama ekiplerimiz sahada çalışıyorlar. Halk sağlığını etkileyecek bir durum olmaması açısından görevimize devam ediyoruz. Kurban pazarı bölgelerinde zabıta ve kent temizliği ekipleri de sahada. Gerek denetim gerek temizlik çalışmaları sürüyor. Kent içinde ise karasinek mücadelesiyle ilgili özellikle çöp depolama alanlarında ilaçlama çalışmalarımız devam ediyor. Şu an Işıkkent’teyiz. Kalan atıkları temizliyor, denetimleri yapıyoruz. Bayram bitiminde bu alanda firmalar çalışmaya başlayacak. Karasinekle ilgili herhangi bir mağduriyet olmaması için tüm ekiplerimiz görevinin başında” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin ilk sünger otoparkı Haber

Türkiye’nin ilk sünger otoparkı

İzmir Büyükşehir Belediyesi iklim krizi ve kuraklığa karşı başlattığı Sünger Kent İzmir projesine yeni halkalar ekliyor. Proje kapsamında Türkiye’de ilk kez Sünger Otopark adı verilen proje Gaziemir’de hayata geçirildi. Gaziemir Sakarya Sünger Otoparkı’ndaki çalışmayı inceleyen Başkan Soyer, uygulamayla yağmur suyunu biriktirip, tekrar kullanmayı hedeflediklerini belirterek “Sadece bu alanda yılda 6 bin metreküp su tasarrufu sağlanacak, bu da üç olimpik havuza eşit” dedi.   Küresel iklim krizi ve kuraklıkla mücadele için Sünger Kent İzmir projesini hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, çalışmaya yeni bir halka daha ekledi. Gaziemir’de İZELMAN’a ait Sakarya Otoparkı, sünger otoparka dönüştürüldü. Otoparkı inceleyen ve bilgi alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Türkiye'nin ilk sünger otoparkına hoş geldiniz” dedi. Burasının da ilk bakışta Türkiye'nin her yerinde görülen otoparklardan biri gibi algılandığını ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Ama öyle değil. Bu otopark Türkiye'deki bütün otoparklardan farklı. Zeminin altına döşenen geçirimli malzeme ile suyu zemin altında toplayıp, biriktirme imkanı veriyor. Yağmur suyu kanallarına gidip zayi olan suyu bu otoparkta zayi etmiyoruz. Kaybolmasına izin vermiyoruz. Yağmur suyu olarak Körfez’e akmasına izin vermiyoruz. Burada biriktiriyoruz. Bu da önemli bir tasarruf sağlıyor” dedi.  Su tasarrufu sağlanacak  Gaziemir Sakarya Sünger Otoparkı içerisine düşen yağmur sularının akış yönleri dikkate alınarak belirlenen noktalarda suyu toplayan ve sızdıran özel tasarlanmış sızma hendekler inşa edildiğini belirten Başkan Soyer, sadece bu otoparkta yılda ortalama 6 bin metreküp su tasarrufu sağlandığını, bunun da üç olimpik havuza eşit olduğunu vurguladı. Başkan Soyer, “Aynı zamanda su döngüsü ve yeşil dönüşüme de büyük katkı sunuyor. Bunu diğer otoparklara da uyarlayacağız. Sünger Kent bize sonsuz bir çalışma alanı veriyor. Hiç kimsenin aklına gelmeyen birçok başlıkta suyu toplayarak tekrar kullanmanın yollarını açmaya çalışıyoruz. Türkiye'de yepyeni bir uygulama başlattık. İklim krizinin en önemli sorunlarından olan kuraklıkla başa çıkmak için yağmur suyundan tasarruf sağlamayı, korumayı ve tekrar kullanmayı hayata geçirmiş oluyoruz” diye konuştu.  “Daha güzel ve yeşil bir çevre sunuyoruz”  İzmir Büyükşehir Belediyesi Su Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde görevli Şehir Plancısı Aybüke Gümüş de çalışmanın önemine değinerek, “Beton veya asfalt kaplı geçirimsiz alanlarda tekrar toprak yüzeyler oluşturarak kentte ısı adası etkisini azaltıyoruz. Örneğin burası önceden parkelerle kaplı bir alandı. Biz parkeleri kaldırıp altına geçirimli malzemeler ekledik. Burayı sızdırma hendeği haline getirdik. Böylelikle alandaki yağmur suları buraya akıyor. Buradan da yeraltına geçmiş oluyor. Sadece yeraltı sularını korumak değil burada oluşturduğumuz yeşil alanla birlikte kentte ısı adası etkisini kırıyoruz. Daha güzel ve yeşil bir çevre sunuyoruz” dedi. Isı adası etkisinin ne olduğunu anlatan Gümüş, şunları söyledi: “Beton, asfalt ve cam gibi geçirimsiz yüzeyler kente düşen güneş ışınlarını geri yansıttığı için normalden daha sıcak hissetmemize ve iklimin değişmesine neden oluyor. Buraya koyduğumuz toprak ve bitkiler, ısıyı tutarak kentimizin ısı adası etkisini düşürüyor. Böylece çevreye faydalı bir çalışma oluyor.”  Sünger Kent İzmir projesi büyüyor  Yağmur suyu hasadına yönelik bir teşvik sistemi uygulanarak 5 bin binaya 5 bin yağmur suyu deposu dağıtımı ile İzmir’e 10 bin yağmur bahçesi kampanyası yürütülüyor. Otobüs durakları yağmur suyu hasadı ile doğa dostu yeşil duraklara dönüştürülüyor. Bu kapsamdaki ilk çalışmalar 12 durakta tamamlandı. Mezarlık alanlarında da yağmur suyu hasadı ile yeşil bir dönüşüm yapılıyor. İlk dönüşüm projesi Işıkkent Mezarlığında yapıldı.  Kentin asfalt ve betonla kaplı geçirimsiz yollarını, otoparklarını ve benzeri yüzey alanlarını, su baskınlarını önlemek amacıyla geçirimli alanlara dönüştüren Büyükşehir Belediyesi, bu alanlara düşen yağmur sularını park ve refüjlere yönlendirerek su baskınlarını önlüyor, su döngüsü ile yeşil dönüşümleri gerçekleştiriyor. Bu kapsamdaki uygulamalar Buca’da yer alan iki park alanında, Bornova Metro İstasyonu refüjünde ve Gaziemir İZELMAN otoparkında yaşama geçiriliyor.  Proje, kırsal alanı da kapsıyor  Sünger Kent projesinin kırsal ayağını oluşturan Küçük Menderes Ovası Yağmur Suyu Hasadı çalışmaları da son hızıyla sürüyor. Projeyle, Küçük Menderes Havzası’nda yeraltı sularını yeniden doldurmak için şarj-besleme kuyuları, sızdırma sarnıçları ve sızdırma göletleri kurarak yağmur suyu hasadı yapılıyor. Bu amaçla Ödemiş’te 60 bin metreküp suyu, yani 24 olimpik havuzun biriktirebileceği suyu, yeraltında depolayacak Türkiye’nin ilk biyolojik sızdırma göleti yapıldı. Küçük Menderes Ovası’nda yer alan çiftçilere kuyuları ile yağmur suyu hasadı yapmalarını teşvik etmek amacıyla 2 bin yağmur suyu filtreleme deposu dağıtımı devam ediyor. Kırsal alanda yağmur suyu hasadını yaygınlaştırmak amacıyla Türkiye’nin ilk sünger köyü de Karaburun Sarpıncık Köyü’nün sakinleriyle birlikte oluşturuldu.  Projeyle İzmir’in 5 yıl içerisinde sünger bir kent olarak inşa edilmesi ve kentsel alanda yağmur suyu akışının beş yıl içerisinde yüzde 70 oranında azaltılması planlanıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.