Hava Durumu

#Kene

Yeni Marmara Gazetesi - Kene haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kene haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

ZONGULDAK’TA 'KENE' ALARMI: SAĞLIĞINIZI KORUMANIN YOLLARI: Haber

ZONGULDAK’TA 'KENE' ALARMI: SAĞLIĞINIZI KORUMANIN YOLLARI:

Zonguldak’ta kene alarmı verildi! İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, bu yılın kene mevsimindevatandaşların dikkatli olması gerektiğini duyurdu. Mart-Ekim ayları arasındaki dönemde keneler, halk sağlığını tehdit eden önemli bir risk faktörü oluşturuyor. İşte, kenelere karşı kendinizi ve ailenizi nasıl koruyabileceğinizle ilgili uzmanların önerileri! KKKA Nedir? Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), keneler aracılığıyla insanlara bulaşan, virüs kaynaklı birhastalıktır. Genellikle Mart-Ekim ayları arasında kendini gösterir ve cilt altı ile diğer bölgelerdekanama gibi belirtilerle kendini ifade eder. Hastalık, hayvanlarda belirtiler göstermese de, virüsütaşıyan keneler insanlara bulaşabilir. Bu nedenle, kene mevsiminde dikkatli olmak hayati önemtaşıyor. Kenelere Karşı Alınacak Önlemler 1. Giyimde Akıllı Tercihler:   Keneler, uzun giysiler ve kapalı ayakkabılar arasında gizlenmeyi sever. Bu nedenle, açık renkli, bacakları kapatan ve uzun kollu giysiler tercih edilmelidir. Pantolonlar çorapların içine sokulmalıve kapalı ayakkabılar giyilmelidir. Açık renk giysiler, kenelerin tespitini kolaylaştırır. 2. Böcek Uzaklaştırıcı Madde Kullanımı:   Vücudun açıkta kalan bölgelerine böcek uzaklaştırıcı maddeler sürmek, kenelerin sizi hedefalmasını engellemeye yardımcı olabilir. 3. Düzenli Vücut Kontrolü:   Özellikle açık havada geçirilen zaman sonrasında, vücut kene açısından sık sık kontroledilmelidir. Akşam eve döndüğünüzde ayrıntılı bir vücut muayenesi yapmak ve çocukları da bukonuda düzenli olarak kontrol etmek, kene tespiti için önemlidir. 4. Kene Tespit ve Uzaklaştırma:   Kene tespit edildiğinde, hemen müdahale edilmelidir. Keneyi dikkatlice bir pensle çıkarın ve kesinlikle çıplak elle dokunmayın. Keneyi çıkardıktan sonra, ellerinizi su ve sabunla yıkayın.Keneyi tutunduğu bölgeyi temizlemek için tentürdiyot, kolonya veya deterjanlı su kullanın. Keneçıkarıldıktan sonra 10 gün boyunca ani ateş, baş ağrısı, halsizlik veya bulantı belirtilerigözlemlenmelidir. 5. Hayvan Bakımı ve İlaçlama:   Kene riskinin yüksek olduğu dağlık ve ormanlık alanlarda, çiftlik hayvanları ve diğer yabanihayvanlarla temas azaltılmalıdır. Mera hayvancılığı yapılan bölgelerde, hayvanların kenekontrolü yapılmalı ve uygun ilaçlama yöntemleri kullanılmalıdır. İlaçlama sırasında uzun süreetkili ilaçlar tercih edilmeli, hayvanlar kapalı alanlarda ilaçlanmalıdır. 6. Koruyucu Ekipman Kullanımı:   Görev gereği risk altında olan kişilerin, hayvan veya hasta insanlarla temas ederken koruyucuekipman (eldiven, önlük, gözlük, maske vb.) kullanmaları önerilir. Kenelerden Korunmak İçin Son Sözler Zonguldak’taki kene mevsiminde sağlık riski taşıyan kenelere karşı kişisel ve çevresel tedbirleriihmal etmeyin. Kenelerle mücadelede, giyiminizi doğru seçmek, düzenli kontrol yapmak ve doğru müdahale yöntemlerini uygulamak, sağlığınızı korumanız için en etkili yöntemlerdir.Kenelerle ilgili belirtiler yaşadığınızda, zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşunabaşvurmayı unutmayın!

Yaşlı Kadına Kulağında Hareket Eden Kene Şoku Haber

Yaşlı Kadına Kulağında Hareket Eden Kene Şoku

Bitlis’in Tatvan ilçesinde 70 yaşındaki kadın hastanın kulağına giren kene başarıyla çıkartıldı.  Tatvan ilçesinin bir köyünde yaşayan 70 yaşındaki kadın hasta, sabah uyandığında kulağında bir şeylerin hareket ettiğini hissetti. Tatvan Devlet Hastanesi acil servisine başvuran kadın hasta, doktorların kulağında hareket halinde olan keneyi tespit etmesinin ardından Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Operatör Dr. Hakan Tuhan’a sevk etti. Op. Dr. Hakan Tuhan, kısa süreli operasyonla 70 yaşındaki kadın hastanın kulağında hareket halinde olan keneyi başarıyla çıkarttı. 10 gün boyunca takibi yapılan hasta sağlığına kavuşarak taburcu oldu  Bir hafta içerisinde 3’üncü kulakta kene vakasıyla karşılaştıklarını söyleyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Operatör Dr. Hakan Tuhan, “70’li yaşlarda kırsalda yaşayan bir kadın hastamız sabah saatlerinde ‘kulağıma bir şey kaçtı ve hareket ediyor’ şikâyetiyle acil servise başvurdu. Acil serviste kulağında kene olduğu tespit edilen hasta tarafıma yönlendirildi. Baktığımızda dış kulak yoluna gömülü ve canlı halde olduğunu gözlemledik. Sorunsuz bir şekilde çıkardık. Bu şekilde bir haftada gelen 3’üncü kulakta kene vakasıydı. Diğer 2 hastanın birisi çiftçi, birisi de hayvancılıkla uğraşıyordu. 3 hastamızı 10 gün boyunca takip ettik. Herhangi bir semptom ile karşılaşmadık” dedi.  Kenelerin tehlike oluşturabileceğini söyleyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Operatör Dr. Hakan Tuhan, “Dış kulak yolu tüm vücut yüzey alanımızı ele aldığımız zaman aslında sınırlı bir bölge. 1 hafta içerisinde 3 kulakta kene vakasıyla karşılaşmam aslında ne kadar yaygın olabileceğini bize dolaylı yoldan göstermekte ve bu konuda dikkatli olmamız gerektirmektedir. Kenelerin tutunması mutlak hastalıkla sonuçlanmak zorunda değil, çünkü bütün keneler hastalık taşımıyor. Öbür yandan hastalık taşısalar bile belirli bir süre tutunması ve hastalık yapacak kadar toksini vücuda enjekte etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.  Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşların keneler konusunda duyarlı olması gerektiğini söyleyen Hakan Tuhan, “İlkbahar ve yaz aylarında karşılaşıyoruz. Keneler kışın kış uykusunda oluyorlar. Veterinerler, hayvancılıkla uğraşanlar, tekstil fabrikasında çalışanlar, askerler, tarım işçileri, kamp yapan insanlar, kasaplar ve sağlık personelleri en büyük risk grubunu oluşturmaktadır. Ağrı-sızı yapmadıkları için ve küçük oldukları için fark edilmeleri pek kolay değildir” diye konuştu.  Uzun kollu ve uzun paçalı kıyafetler giyilmesi hususunda uyarılarda bulunan Tuhan, “Çoğu zaman hastalar tarafından vücutlarında ben ya da leke olarak algılıyor olabiliyorlar. Vücudun açıkta kalan bölgelerine tutunduğu için uzun kollu ve uzun paçalı kıyafetler öneriyoruz. Vücudun açıkta kalan kısımlarına sinek kovucu ilaçlar sürülebilir. En güzel yöntem eve gidince soyunup vücuda tutunmuş bir kene var mı diye kişinin kendini kontrol etmesidir. Kene tutunduğunu algıladığımızda 1-2 saat içerisinde bir sağlık kuruluşuna başvurabilecek imkân söz konusu ise başvurmalarını, böyle bir imkân söz konusu değilse kendilerinin çıkarmasını istiyoruz. Kene çıkarma işlemi basit ama dikkat gerektiren bir işlem. Bu işlemdeki en önemli nokta kenenin midesini bulandırmamak ve kusturmamaktır. Üzerine kolonya, tentürdiyot, aseton ve zeytinyağı gibi ürünler sürülmemesi lazım. Bunlar kenenin kusmasına ve muhtemel toksinlerin hastaya enjekte etmesine sebep olabilir. Bir pense, cımbız ya da bir ip yardımıyla çivi çıkarır gibi kenenin gövdesine zarar vermeden çıkarmak gerekiyor. Çıkardıktan sonra da çıplak elle temas etmemek de önemlidir” şeklinde konuştu. 

Doğu Karadeniz'de Kene Vakalarında Artış Yok Haber

Doğu Karadeniz'de Kene Vakalarında Artış Yok

 Doğu Karadeniz Bölgesinde bu yaz kene vakası sayılarının geçen seneye göre hemen hemen aynı kaldığı ve Mayıs ile Haziran aylarında bölge illerinden gelen 12 Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastasının tedavi edilerek taburcu edildiği belirtildi.   Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarıyla ilgili bu sene özellikle Kurban Bayramı döneminde "Hasta sayısı artar mı ?" endişesi taşıdıklarını ancak korkulanın olmadığını söyledi. Yılmaz “ 'Kurban Bayramı dönemi KKKA vakaları daha çok artar mı?' diye korkuyorduk; Çok artmadı aynı seviyede kaldı, Ağustos'la birlikte vakaların azalmasını bekliyoruz. Bu sene bize gelen hasta sayısı Mayıs ve Haziranla birlikte 12 civarında. Mayısın sonlarına doğru arttı şu anda servisimizde yatan hasta yok” dedi.  "Bölgeden gelen hastalarımızı dönem dönem tedavi edip taburcu ediyoruz" diyen Yılmaz "Bizim hastanemizde şu ana kadar vefat eden hastamız olmadı ancak farklı yerlerde vefat haberlerini duyuyoruz. Özellikle Gümüşhane, Kelkit, Şiran, Artvin, Ardanuç tarafından bazen de Şebinkarahisar tarafından gelen hastalarımız oldu hepsi şifa ile taburcu oldu. Özellikle bu bölgelerde tarlaya, bağ, bahçeye giderken koruyucu önlemlerini almaları gerekiyor. Koruyucu önlemler olarak ta çoraplarını pantolonun üzerine çekmeleri ve eve döndükleri zaman da bütün vücudunda kene olup olmadığını araştırması gerekiyor. Kene vücutta ne kadar uzun süre kalırsa enfeksiyon o kadar çok şiddette gelişebiliyor. Bu seneki rakamlar geçen seneye benzer rakamlar. KKKA vakaları, Tokat. Sivas taraflarında daha fazla gözüküyor.. Bizde de geçen seneyle benzer rakamlar oluşuyor. Belki uyarılarla insanlarımızın daha duyarlı olmasıyla birlikte sayı artmıyor diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu. 

"Kastamonu, hastalığın görüldüğü endemik bölgedir"  Haber

"Kastamonu, hastalığın görüldüğü endemik bölgedir" 

Kurban Bayramı’nın idrak edildiği günlerde havalarında ısınmasıyla birlikte kenelerin yoğun olarak görüldüğü Kastamonu’da, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsüne karşı uzmanlar uyarıda bulunarak, "Bağ, bahçe, tarla, orman, piknik alanları gibi riskli alanlara giderken açık renkli ve kapalı kıyafetler giyilmeli, pantolon paçalarını çorap içine sokulmalıdır" dedi.  Kurban Bayramı vesilesiyle vatandaşların büyükbaş hayvanlarla temasının fazla olması ve havaların aniden ısınmasıyla birlikte kenelerin aktivitesi artmaya başladı. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsü, Kastamonu gibi kırsal kesimlerde kentlere oranla daha fazla görülmeye başlandı. Bu kapsamda Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzman Dr. Osman Kocabıyık, vatandaşları keneden korunmaları için uyarılarda bulundu.  Kastamonu’nun KKKA virüsünün görüldüğü endemik bölgelerden birisi olduğunu belirten Uzm. Dr. Kocabıyık; bağ, bahçe, tarla, orman, piknik alanları gibi riskli alanlara giderken açık renkli ve kapalı kıyafetler giyilmesini ve pantolon paçalarını çorap içine sokulması gerektiğini söyledi.  Kenenin çıkarılmasının profesyonellik gerektirmediğini belirten Uzm. Dr. Osman Kocabıyık, "Çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak uygun bir malzeme ile çıkarılmalıdır" dedi.  "Kastamonu, hastalığın görüldüğü endemik bölgedir"  Kastamonu’nun KKKA virüsünün görüldüğü endemik bir bölge olduğunu ifade eden Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzman Dr. Osman Kocabıyık, "Ülkemizde İç Anadolu Bölgesi'nin kuzey kesiminde, Orta Karadeniz Bölgesi'nde ve Doğu Anadolu'nun kuzey kesiminde görülüyor. Kastamonu'da, hastalığın görüldüğü endemik bölgedir. Her yıl ilkbahar, yaz ve sonbahar ayları içerisinde kenelerin yoğun olarak bulunduğu mevsimde hastalık karşımıza çıkıyor. Korunma ve erken tanı çok önemli. Hastalık klinik ve subklinik olarak, halsizlik, yüksek ateş, kırgınlık gibi genel enfeksiyon belirtileriyle başlayıp ileri dönemlerde tüm vücutta ve iç organ kanamalarıyla seyreden ciddi bir hastalığa dönüşüyor. Yaklaşık her 20 kişiden birinde ölümcül olan hastalığın kesin bir tedavisi olmamakla birlikte destek tedavisi dediğimiz eksilen kan ürünleri yerine konmakta ve organ yetmezliği keşiflerine yönelik ek tedaviler yapılmaktadır. Hastalığa yakalananlara destek amacıyla kan ve kan ürünleri kullanıldığından hastalığın tedavisinde kan bağışının önemini de vurgulamak istiyorum" diye konuştu.  "Piknik alanları gibi riskli alanlara giderken açık renkli ve kapalı kıyafetler giyilmeli, pantolon paçalarını çorap içine sokulmalıdır"  Keneden korunma yöntemlerine değinen Uzm. Dr. Kocabıyık, "Bağ, bahçe, tarla, orman, piknik alanları gibi riskli alanlara giderken açık renkli ve kapalı kıyafetler giyilmeli, pantolon paçalarını çorap içine sokulmalıdır. Riskli alanlardan döndükten sonra kene olup olmadığını görmek için vücudunuzun ve elbisenizin her yerine dikkatlice bakılmalı, vücudunuzu özellikle diz arkası, koltuk altları, kulak arkası, ense, saç dipleri ve kasıklar dahil kendiniz veya bir başkası tarafınca kontrol edilmelidir" şeklinde konuştu.  "Kene ne kadar erken çıkarılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağı unutulmamalıdır"  Kene çıkarmanın profesyonellik gerektirmediğine işaret eden Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzman Dr. Osman Kocabıyık, “Kene ne kadar erken çıkarılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağı unutulmamalıdır. Çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poşet, cımbız, eldiven) çıkarılmalıdır. Keneler üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yağı gibi yağlı maddeler dökmek kenenin kasılmasına sebep olarak vücut içeriğini kan emdiği kişiye aktarmasına sebep olacağı için yapılmamalıdır. Çünkü bu maddeler kenenin kusmasına sebebiyet vereceğinden hastalık bulaştırma riskini artırmaktadır. Kişi keneyi kendisi çıkaramadığı durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Hastalığa yakalanan 4 kişiden birinde kene tutma öyküsü olmamakla birlikte hayvanların üzerindeki keneye, hayvanların kan ve idrarına çıplak elle dokunma öyküsü mevcut. Bu nedenle hayvancılık ile uğraşanların hayvanların üzerindeki keneleri çıplak elle patlatma, ezme tarzında temizlik yapmaması önemlidir. Kene tutunan kişiler, kendilerini 10 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemeli ve bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmelidirler” ifadelerini kullandı. 

Dr. Sarıkaya'dan 'KENE' Uyarısı Haber

Dr. Sarıkaya'dan 'KENE' Uyarısı

Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, havaların ısınmasıyla birlikte ortaya çıkan kenelerden bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsüne karşı vatandaşları uyararak “Ormanlık alanlardan döndükten sonra vücudunuzu ve giysilerinizi kene açısından kontrol edin” dedi.   Havaların ısınmasıyla birlikte kenelerin aktivitesi artmaya başladı. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsü, kırsal kesimlerde kentlere oranla daha fazla görülmeye başlarken Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya ise vatandaşları keneden korunmaları için uyarılarda bulundu. Ormanlık alanlardan döndükten sonra vücudun ve giysilerin kene açısından kontrol edilmesi gerektiğini belirten Dr. Sarıkaya, kenenin fark edildiği an en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmasını söyledi.  “Ormanlık alanlardan döndükten sonra vücudunuzu ve giysilerinizi kene açısından kontrol edin”  Isırık bölgesinin su ve sabun ile temizlenmesi gerektiğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Ormanlık alanlardan döndükten sonra vücudunuzu ve giysilerinizi kene açısından kontrol edin. Keneler genellikle vücutta veya saç derisinde kolayca fark edilebilirler. Kene varsa kendiniz çıkarmaya çalışmayın Vatandaş üzerinde bir kene bulduğunda yapılması gereken en önemli şey, keneyi kaldırmaktır. Keneleri bir kene temizleme aracıyla veya bir cımbız setiyle kaldırmak mümkün olabilir. İmkanı varsa da bu işlemi gerçekleştirmek için en yakın bir sağlık merkezine gidilmesi tercih edilebilir. Isırık bölgesi su ve sabun ile temizlenmelidir. Kene çıkarıldıktan sonra öldüğünden emin olmak için antiseptik alkole batırılmalı ve kapalı bir kaba yerleştirilmelidir” dedi. 

Kurbanlıklarda Kene Paniği Haber

Kurbanlıklarda Kene Paniği

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Öğretim Üyesi Profesör Doktor İlhan Çetin, Kurban Bayramından dolayı hayvan sirkülasyonunda ciddi bir artış olduğunu ve ölümlere neden olabilen kenelerin kurbanlıklarla yurda dağılabileceğini söyledi.  Kurban Bayram’ı dolayısıyla ülke genelinde gerek küçükbaş gerekse büyükbaş hayvan sirkülasyonu kenelerin yayılma riskini arttırıyor. İç Anadolu'dan batı illerine giden hayvanlarla birlikte kenelerin diğer illere de sirayet etmesi, oralara da taşınması ihtimaller arasında yer alıyor. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Öğretim Üyesi Profesör Doktor İlhan Çetin, özellikle hayvancılık yapan ve hayvanlarını satmak isteyen insanların mutlaka kendi hayvanlarını kontrol etmesi gerektiğini ve kenelere karşı ilaçlama yapılmasının hastalığın ülke bazında yayılmaması açısından çok önemli olduğunu vurguladı.  “Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığının da yaygın olarak görülebileceği bir döneme giriyoruz”  Havaların ısınmasıyla birlikte Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığının yaygın olarak görülebileceği bir döneme girdiğini belirten Çetin, “İç Anadolu Bölgesi'nin özellikle kuzey kısmında yani Kastamonu, Sivas, Yozgat, Çorum, Amasya, Tokat, Gümüşhane, Erzincan, Erzurum bölgelerini içine alan kuzey orta ve Doğu Anadolu Bölgemizde yanı Kelkit Vadisi bölgesinde yaklaşık 20 yıldır sıkıntısını çektiğimiz Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığı bölgenin önemli sorunları arasında yer alıyor. Maalesef bu hastalık Nisan-Mayıs aylarıyla beraber görülmeye başlıyor. Yaz boyunca devam ediyor ve sonbaharın sonlarına doğru da kesiliyor. Şu anda da özellikle bu sene havaların erken ısınmasından dolayı bol miktarda kene popülasyonunun tabiatta olduğunu biliyoruz, görüyoruz. Yani bununla ilgili çok ciddi de bildirimler var. Bunun için de çok dikkatli olmak gerekiyor. Tabii ki kene miktarının yüksek olmasından dolayı da keneyle bulaşan, kenelerin insanları ısırmasıyla oluşan Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığının da yaygın olarak görülebileceği bir döneme giriyoruz. Bu birtakım tedbirlerle korunabilecek bir hastalık olduğundan dolayı insanımızın dikkatinin çekilmesi, insanlarımızın dikkat etmesi özellikle bu aylarda birtakım aktivitelerle uğraşırken de kendilerini özellikle kene ısırığına karşı korumasını biz önemli ve değerli buluyoruz” dedi.  “Anadolu'dan giden hayvanlarla kenelerin diğer illere taşınması mümkün”  Kurban Bayramı'ndan dolayı yaşanan sirkülasyonda Anadolu'dan giden hayvanlarla kenelerin diğer illere sirayet edebileceğini belirten Çetin, “Kırım-Kongo kanamalı ateşi, hastalığı kenelerle hayvanlara ve daha sonra da aynı kenelerden insanlara bulaşan bir hastalık. Özellikle de şu anda Kurban Bayramı'ndan dolayı gerek küçükbaş gerekse büyükbaş hayvan sirkülasyonunda ciddi bir artış var. Tabii ki bu sirkülasyonda yani Orta ve Doğu Anadolu'dan belki batı illerimize de giden hayvanlarla birlikte kenelerin diğer illere de yayılması, oralara da taşınması mümkün. Bundan dolayı da özellikle hayvancılık yapan, hayvanlarını satmak isteyen, hayvanları kurbana vermek isteyen insanların mutlaka kendi hayvanlarını kontrol etmesi, bunların kenelere karşı ilaçlaması ve onları kenesiz bir şekilde taşıması çok önemli ve değerli. Hayvanı alanların da mutlaka aldıkları hayvanların üzerinde özellikle sırtlarında, alt kısımlarında bacak arası bölgelerinde, meme bölgelerinde kene olup olmadığının da mutlaka kontrol edilmesi gerekiyor ki bunları kendi evlerine, kendi yaşam alanlarına taşınmasın” şeklinde konuştu.  “Kurban bayramı boyunca alım, satımda ve kurban kesimine dikkat etmek lazım”  Kurban hayvanlarının kanından, Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığının geçtiğini ve bu nedenle de bayram boyunca dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Çetin, “Bu yıl geçen senekine göre kene popülasyonunda ciddi bir artış olduğunu biliyoruz. Bunu biz tabiattaki kontrollerimizde de ve saha çalışmalarında da görüyoruz. Bu sene geçen senekine göre daha fazla kene ısırma vakası görüyoruz şu ana kadar. Hastalık sayısının oranının da yükselme ihtimali var. Tüm insanlar mutlaka keneye karşı korunma tedbirlerini bilmeleri ve bu tedbirleri de mutlaka uygulamaları gerekir. Sadece kene ısırığıyla bulaşmıyor, hastalardan da insanlara bulaşıyor. Mutlaka bu konuda tedbir alınması lazım. Bir de hasta hayvanlardan da insanlara bulaştırılabiliyor. Buna da dikkat edilmesi lazım. Önümüz Kurban Bayramı. Daha önceden buna benzer vakalarımız oldu. Hasta hayvanların kanından özellikle etlerin ayrılması, etlerin işlenmesi döneminde de insanlara bu kurban hayvanlarının kanından, Kırım-Kongo kanamalı ateşi hastalığının geçtiğini biliyoruz. Bu noktada da kurban bayramı boyunca yani hayvan alımında hem satımında hem de kurban kesimine dikkat etmek lazım. Özellikle etlerin ayrılması döneminde eldivenle çalışılması eğer bu mümkün değilse bile hijyene dikkat edilmesinde fayda var. Özellikle elinde kesik olan insanların mümkün olduğu kadar hayvanların kanıyla da irtibatlı olmamasında fayda var” ifadelerini kullandı.

Isınan Havalar Kene Paniği Yarattı Haber

Isınan Havalar Kene Paniği Yarattı

Havaların ısınmasıyla birlikte kene riskli Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında artış yaşanılabileceğini belirten Yozgat Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Çiğdem Kader, “Yozgat genelinde 2024 yılında yaklaşık bine yakın riskli kene teması olduğu bilgisini elde ettik. Ancak bu temasların hepsi, KKKA hastalığı olacak diye bir durum söz konusu değil” dedi.  Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının yoğun bir şekilde görüldüğü illerden birisi olan Yozgat’ta ilkbahar mevsiminin ardından havaların ısınmasıyla birlikte kene vakalarında artış gözleniyor. Özellikle kırsal kesimlerde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı insan sağlığını tehdit ediyor. Uzmanlar ise özellikle kırsal kesimde ve kene vakalarının çok görüldüğü bölgelerdeki vatandaşları, kene konusunda dikkatli olmaları ve tedbir almaları yönünde uyarıyor.  Ülke genelinde havaların ısınmasıyla birlikte özellikle kırsal kesimlerde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığının insan sağlığını ciddi bir şekilde tehdit etmeye başladığını belirten Prof. Dr. Çiğdem Kader, kene ile mücadelede en etkili yöntemin tedbir, erken tanı ve tedavi olduğunu söyledi.  “Çıplak elle keneye dokunmayın”  Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının hayvanlardan insanlara bulaşabilen ve bölgede görülebilen ölümcül seyreden ciddi bir hastalık olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kader, “Kenelerin aktif olduğu dönem olan ilkbahar ve yaz aylarında bu hastalık sık görülebiliyor. Havaların ısınmasıyla birlikte kene riskli temasların artmasına paralel olarak önümüzdeki günlerde KKKA vakalarının artmasını bekliyoruz. Yozgat genelinde 2024 yılında yaklaşık bine yakın riskli kene teması olduğu bilgisini elde ettik. Ancak bu temasların hepsi, KKKA olacak diye bir durumu söz konusu değil. İçlerinde virüsü taşıyan keneler varsa o kene ile temas sonrasında hastalık gelişiyor. Burada önemli olan kene teması sonrasında kişilerin keneyi en kısa sürede vücutlarından uzaklaştırmalarıdır. Bunu yaparken de çıplak elle değil, bir eldiven, bez parçası ya da poşetle en kısa sürede keneyi vücutlarından uzaklaştırmaları gerekir. Keneyi vücutlarından uzaklaştıramıyorlarsa da bir sağlık kuruşuna başvurmaları önemlidir. Bundan sonra da 10 gün süre ile kendilerini enfeksiyon yönünden kontrol etmeliler ve belirli aralıklarla sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekir. Eğer erken teşhis yapılırsa bu hastalıktan destek tedavisi ile kurtulmak mümkün. Ancak geç tanı söz konusu olduğunda hastaların maalesef hemen hemen büyük kısmını biz kaybedebiliyoruz. Burada korunma ve erken teşhis oldukça önemli. Havaların ısınmasıyla kenelerin aktif hale geçmesi nedeniyle özellikle önümüzdeki günler riskli olabilir.” dedi.  “Kene vücuttan erken uzaklaştırılırsa risk o kadar azalıyor”  Kırsal alanlarda keneden korunmanın yollarına da değinen Prof. Dr. Kader, “Kırsal alanda çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan ya da pikniğe giden halkımız uzun kollu ve açık renkli giysiler tercih etmeli, kırsalda çalışan vatandaşlarımız pantolon paçalarını çoraplarının içine sokarak çalışmaları ve çizme giymeleri gerekir. İşten eve döndükten sonra da vücutlarının her noktasını özellikle koltuk altı, kasık bölgeleri ense gibi alanları kene tutunması açısından tek tek kontrol etmeleri oldukça önemli. Çünkü kene ne kadar erken vücuttan uzaklaştırılırsa risk o kadar azalıyor. Bunun yanı sıra en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları da önemli” şeklinde konuştu.  “Küçük ama sıkıntısı büyük oluyor”  Yozgat’ın Çekerek ilçesinde hayvancılıkla uğraşan Mesut Güngördü de kene ısırması sonucu 10 gündür Yozgat Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde tedavi gördüğünü belirterek, “Çekerek ilçesinde hayvancılıkla uğraşırken koluma kene yapıştığını gördüm, keneyi kolumdan koparmıştım. İlk başta çok fazla önemsememiştim. Eve gittiğimde önce ateş oldu, bulantı oldu. Yattım, dinlendim. Ama sürekli bir eklem ağrısı oluyordu, belden aşağısını hissedemiyordum. İlçe hastanesine gittim ve ilk önce kene tuttuğunu söylemek istemedim. Tedavi uyguladılar, eve gittiğimde şikayetler tekrarladı. Bu sefer kene tuttuğunu hastanedeki doktorlara söyledim, beni Yozgat’a sevk ettiler. Çok kötü bir durumdu, 3 gündür kendime gelemedim. Hayvancılıkla uğraşan arkadaşlar kesinlikle çıplak elle keneyi vücutlarından koparmasın, küçük gibi görünüyor ama sıkıntısı büyük oluyor” ifadelerine yer verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.