Hava Durumu

#Koronavirüs

Yeni Marmara Gazetesi - Koronavirüs haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Koronavirüs haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Faruk Aydın korkutan koronavirüs açıklaması! Haber

Prof. Dr. Faruk Aydın korkutan koronavirüs açıklaması!

Türkiye'de koronavirüs vakalarında artış yaşanıyor. Dünya ortalamasının üzerinde artış yaşanan Türkiye'deki koronavirüs vakalarıyla ilgili olarak Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, şiddetli bir dalgayla karşı karşıya olduğumuzu ifade etti. Açıklamasının devamında Prof. Dr. Aydın "Aşılarda artık 6 ayı geçtik ve aşının koruyuculuğunda ciddi bir düşme var. Bu nedenle öncelikli olarak hassas gruplar ve 65 yaş üstünün aşı olmaları ve bu dalgayı atlatmaları bilimsel bir gereklilik" dedi. "AŞIDAN KAÇABİLEN BİR VARYANT" KTÜ Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, yaz aylarıyla birlikte vaka artışlarının yaşandığını ve şiddetli bir dalga halinde geldiğini söyledi. Türkiye’de ve dünyada yaygın olan Kovid-19 varyantının kolay bulaştığını belirten Prof. Dr. Aydın, "Aşı süresinin üzerinden zaman geçen ve bağışıklığı azalan kişiler Kovid-19 varyantı ve yeni alt varyantlara karşı savunmasız olabilir. Omicron varyantının B1 ve B2 gibi farklı alt varyantları oluşmaya başlamıştı. Şimdi bütün dünyada B4 ve B5 varyantları var ve kolay bulaşıyor. Omicron çok gürültülü bir hastalık oluşturmasa da aşıdan kaçabilen bir varyant. Aşıların etkisi özellikle aşı süresi uzun olan insanlarda aşıdan kurtulma fırsatı oluyor” diye konuştu. "ŞİDDETLİ BİR DALGAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ" Omicron ve yaygın olan alt varyantlarından korunmak için Türkiye’de daha önce uygulanan aşıların yeniden yapılabileceğini belirten Prof. Dr. Aydın, şunları söyledi: “Aşılarda artık 6 ayı geçtik ve aşının koruyuculuğunda ciddi bir düşme var. Bu nedenle öncelikli olarak hassas gruplar ve 65 yaş üstünün aşı olmaları ve bu dalgayı atlatmaları bilimsel bir gereklilik. Şiddetli bir dalgayla karşı karşıyayız ve bu dalgayı başka türlü atlatamayız. Bir kez aşı olarak ömür boyu korunamayacağımızı söylemiştik. Aşıyla oluşan bağışıklık bizi belli bir süre koruyabiliyor. Ülke olarak bu süreyi aşmış durumdayız. Aştığımız için özellikle riskli gruplardan başlamak üzere aşı programlarının gündeme alınması gerekiyor. Aşının yanında maskeyi de kullanmak zorundayız. Elimizdeki mevcut aşıların oluşturulduğu varyant değişti. Varyant değişimi nedeniyle aşının koruyuculuğu zaten bir miktar azaldı. Oluşan bağışıklık sistemi de ömür boyu kalıcı olmadığı için bağışıklık sistemi de azaldı. Vücut bunu tamamen unuttu diyemeyiz. Vücut tanısa da yeterli korumayı sağlayamıyor. Geçmişte yapılan aşılardan şimdi bir umut beklemek doğru bir yaklaşım olmaz." Kaynak: DHA

Koronavirüs belirtilerinin görülme sıklığı değişti! İşte en sık görülen 20 semptom... Haber

Koronavirüs belirtilerinin görülme sıklığı değişti! İşte en sık görülen 20 semptom...

İngiltere'de 17 bin 500 kişiden gelen verilere göre, Kovid testi pozitif çıkanların en yaygın bildirdiği semptom artık boğaz ağrısı. Öne çıkan diğer belirtiler ise baş ağrısı, burun tıkanıklığı ve öksürük. İngiltere'de Ulusal Sağlık Sistemi'nin (NHS) listesinde ilk sıralarda yer alan yüksek ateş ve koku/tat kaybı, son dönemdeki hastalarda eskisine göre çok daha nadir görülüyor. Ses kısıklığı, hapşırma, yorgunluk, kas ağrısı ve baş dönmesi, sık bildirilen belirtilerden. İŞTE ÖNE ÇIKAN 20 BELİRTİ Zoe App adlı uygulamanın verilerine göre, öne çıkan 20 Kovid belirtisi sırasıyla şöyle: Boğaz ağrısı - %58 oranda bildirildi Baş ağrısı - %49 Burun tıkanıklığı - %40 Kuru öksürük - %40 Burun akıntısı - %40 Balgamlı öksürük - %37 Ses kısılması - %35 Hapşırma - %32 Yorgunluk - %27 Kas ağrısı - %25 Baş dönmesi - %18 Lenf bezlerinin şişmesi - %15 Göz ağrısı - %14 Koku hissinde değişim - %13 Göğüs ağrısı - %13 Ateş - %13 Terleme - titreme - %12 Nefes darlığı - %11 Kulak ağrısı- %11 Koku kaybı - %10 BBC, bu tablonun diğer araştırmalarla da tutarlı olduğunu teyit etti. İngiltere'de rastgele seçilen 150 bin kişinin verilerine dayanan React-1 araştırmasına göre, pandeminin başından bu yana Kovid semptomları değişti. Bilim insanları, bunun nedeninin virüsün zaman içerisindeki değişimi ya da mutasyonu olabileceğini kaydediyor. Orijinal Wuhan varyantından bu yana birçok Kovid varyantı ortaya çıktı. Son olarak Omicron varyantı hakim tür haline geldi. Imperial College London'dan React-1 araştırmacıları, bu varyantta koku ve tat kaybının en az görülen belirtiler olduğunu kaydetti. Bunun yerine hastalar daha çok grip benzeri semptomlar bildirdi. Bu yılın Mart ayında hızla yayılan Omicron'un BA.1 ve BA.2 tipleri, bu değişimi getirdi. Ardından Omicron'un iki alt varyantı, BA.4 ve BA.5 hakim hale geldi ve virüsün yayılma hızını artırdı.

Koronavirüs kabusu... Vakalar artışa geçti, uzmanlardan uyarı geldi! Haber

Koronavirüs kabusu... Vakalar artışa geçti, uzmanlardan uyarı geldi!

Koronavirüs vakalarında yaşanan artış, önemler konusunu yeniden gündeme getirdi. Sağlık Bakanlığının açıkladığı haftalık tablo, bir öncekine göre yüksek çıkarken, vakaların artıyor oluşu uzmanları da telaşlandırdı. Kurban Bayramı'nda yaşanacak olan kalabalıklaşma ve temas konusunda uyarı yapan uzmanlar, vaka sayısının daha da artacağını ifade ederek önlem alınması gerektiğini belirtti... SON HAFTADA VAKA SAYISI 57 BİNİ GEÇTİ Sağlık Bakanlığı önceki gün haftalık vaka sayısını paylaştı. Tabloda, artan vaka sayısı ise dikkat çekti. Açıklanan verilere göre, 20-26 Haziran’da 26 bin 635 olan haftalık vaka sayısı, 7 Haziran-3 Temmuz arasında 57 bin 113 oldu. Cumhuriyet'te yer alan habere göre Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık ve Liv Hospital Samsun İç Hastalıkları Kliniği’nden Uzm. Dr. Özkan Akyol, artan vaka sayılarına ve alınması gereken önlemlere ilişkin açıklamalarda bulundu. PROF. DR. CEYHAN: ACİLEN ÖNLEMLER ALINMALI Prof. Dr. Ceyhan, vaka sayılarındaki artış nedeninin alınmayan önlemler olduğunu belirterek acilen harekete geçilmesi gerektiğini söyledi. Ceyhan, “Türkiye’de önlemler kaldırıldığında vaka sayılarının artacağını zaten tahmin ediyorduk. Biz vaka sayısı azaldığında hemen tedbirleri kaldırdık. Bundan dolayı vaka sayısı arttı. Devlet resmi ağızlardan ‘Maskeden kurtuluyoruz, salgın bitti’ dediğinde insanlarda bir rahatlama oluştu. Hastalık hafif seyrediyor diye seviniyorlar. Ölüm sayısı azalabilir ama bu salgının daha fazla yayılmasına da sebep olur” dedi. "KURBAN BAYRAMI'NDA VAKA SAYISI ARTACAK" Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla bayramlaşmaların olacağını ve vaka sayılarının da artacağını kaydeden Ceyhan, “Maske takılmıyorsa teması artıran her türlü aktiviteden uzak durmalıyız. Hastalığın yayılma riskini göz önünde bulundurmalıyız” diye konuştu. "HACCA GİDENLER KARANTİNAYA ALINMALI" Prof. Dr. Saltık devletin, Kurban Bayramı için halka uyarı yapması gerektiğini belirtti. Saltık, “Salgın verileri günlük ve dürüstçe yayımlanmalı. Hacca giden insanlar 10 gün karantinada kalmalı. Testleri negatif çıkana kadar da karantinaları devam etmeli. Aşılanma ise hızlı bir şekilde devam etmeli. Toplu taşıma ve kapalı mekânlarda kapasite sınırlanması getirilmeli” ifadelerini kullandı. "6'INCI DALGA KAPIDA" Covid-19’un tamamen bittiği düşünülerek tedbirlerin bırakıldığını fakat 6. dalganın kapıda olduğunu belirten Uzm. Dr. Akyol, kişisel korunma önlemlerinin gevşetilmemesi konusunda uyarılarda bulundu. Akyol, “Sağlık otoritesinin bu işin sorumluluğunu tekrar bireylerden alıp kendisinin önlemlerle yürütmesi gerekiyor. Eğer tedbirler bırakılmaya devam edilirse, ne yazık ki sonbahara çok daha kötü bir giriş yapacağız. Açık alanların risksiz olduğu doğru, yaz dönemi hepimiz birbirimizden daha uzak mesafelerde açık alanlarda bulunabiliyoruz ama kapalı alana girdiğimizde mutlaka maske takılması gerekir. Kurban Bayramı’nda gerçekleştireceğimiz bayram ziyareti ve gezmelerde, tedbiri elden bırakmamalıyız. Hasta bireyler aile büyüklerine yaklaşmamalı, hastalık taşıyıcı risk grubunda olan çocuklarımız diğer çocuklarla yakın temas etmemelidir” dedi. "BAŞIMIZI KALDIRAMAZ DURUMDAYIZ" Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Dr. İftihar Köksal ise 6'ıncı dalganın kötü geldiğini ifade ederek, "Son 3 gündür, Kovid-19 hastası bakmaktan başımızı kaldıramaz durumdayız. Hastalık hafif seyretse de artış eğrisinin yeni ve ağır klinik seyirli varyanta yol açmasından endişeliyiz" şeklinde konuştu.

Koronavirüs aşısında yeni dönem Haber

Koronavirüs aşısında yeni dönem

Gezegenimiz tabiri caizse iki yıldır koronavirüsün (Kovid-19) pençesinde... Salgının ilk gününden beri bilim dünyası virüse karşı mücadele veriyor. Bu sayede Kovid-19'a karşı pek çok aşı geliştirildi ve bu sayede artık tünelin ucundaki ışığı görüyoruz. O aşılardan belki de en popülerini geliştiren şirket Pfizer. Zira BioNTech ile birlikte geliştirilen aşı mRNA teknolojisi ile dikkatleri üzerine çekmişti. Pfizer CEO'su Albert Bourla'dan aşılar ve pandeminin ne zaman biteceğine dair önemli açıklamalar geldi.  Bourla'dan İsrail televizyonunda yayınlanan röportajında dünyanın birkaç ay içinde neredeyse normale dönmesini beklediğini belirtti. Söz konusu röportajda aşılar ile ilgili de konuşan Bourla şirketin tüm Koronavirüs varyantlarını kapsayan bir aşı üretmeyi planlandığını duyurdu. Bourla, bugüne kadarki diğer varyantların aksine, sadece Omicron"un aşılar tarafından sağlanan enfeksiyona karşı korumayı atlayabildiğini, ancak aşılamanın hastaneye kaldırılmayı önlemede etkili olmaya devam ettiğini söyledi. Bourla, 'Omicron'u kapsayan ve diğer varyantları unutmayan bir aşı oluşturup oluşturamayacağımızı görmek istiyoruz. Ve tamamen farklı bir şey çıkmazsa bu bir çözüm olabilir' ifadelerini kullandı. 'YILDA BİR DEFA YAPILACAK' "Virüs yok edilmeyecek. Virüs önümüzdeki yıllarda bizimle olacak” diyen Bourla, bu aşının yılda bir defa yapılacağı bilgisini paylaştı. Süre olarak neden bir yılın seçildiğinin sorulması üzerine Bourla, 'Yılda bir kez insanları bunu yapmaya ikna etmek daha kolay. Ayrıca insanların ne zaman aşı yaptırmaları gerektiğini hatırlaması daha kolay olacak' dedi. Öte yandan ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, bu belirtilerin çoğu bir kuruntudan ibaret olabilir. Zira Harvard'da göre alan bilim insanları Koronavirüs aşılarıyla ilgili yan etkilerin dörtte üçünün Nocebo etkisi yani kişinin uygulanan tedavinin olumsuz bir etkisi olacağına kendisini inandırması olabileceği sonucuna vardı. Araştırma kapsamında ekip plasebo aşı ve gerçek aşı uygulanan 44 bin kişiden gelen geri bildirimleri mercek altına aldı. Kendilerine koronavirüs aşısı yapıldığını düşünen deneklerin çoğu aşıdan sonra yan etkiye maruz kaldıklarını bildirdi. Deneklerin yüzde 46'sı birinci dozdan sonra baş ağrısı ve bitkinlik yaşadıklarını belirtti bu oran ikinci dozdan sonra yüzde 61'e yükseldi. İki gruptan gelen geri bildirimleri karşılaştıran uzmanlar yan etkilerin yüzde 76'sının aslında aşıdan kaynaklanmadığı sonucuna ulaştı. Aşı karşıtları ile ilgili de konuşan CEO, aşı karşıtlarını yanlış bilgi yayarak milyonlarca ölüme neden olmakla suçladı. NOSEBO ETKİSİ NEDİR? Nosebo etkisi, hastanın, kendisine uygulanan tedavinin yan etkiler getireceğine inanmasına verilen addır. Hastaya tedavi kapsamında farmakolojik olarak etkisiz bir ilaç verilse bile hasta yan etiler görüldüğünü belirtir. Nosebo etkisi Plasebo'nun olumsuz hali olarak da nitelendirilebilir.

Koronavirüs, Omicron derken şimdi de kuş gribi dalgası! Haber

Koronavirüs, Omicron derken şimdi de kuş gribi dalgası!

Dünya Hayvan Sağlığı Genel Müdürü Monique Eloit, "Bu sefer durum daha zor ve daha riskli çünkü daha fazla varyantın ortaya çıktığını görüyoruz, bu da onları takip etmeyi zorlaştırıyor'' dedi. Daha önce, kuş gribi salgınlarının ardından on milyonlarca kuş öldürülmüştü.  Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü'ne (OIE) göre, Avrupa ve Asya'ya yayılan yeni bir kuş gribi dalgasının insanlara da yayılma oranı daha yüksek olarak açıklandı. OIE, hükümetler ve kümes hayvanları endüstrisi ile birlikte, bu kuş gribi dalgasının çok sayıda varyantı olduğundan endişe duyuyor. The Mirror'a göre, daha önce, kuş gribi salgınlarının ardından on milyonlarca kuş öldürüldü ve ticaret kısıtlamaları getirildi. ''DAHA FAZLA VARYANT ORTAYA ÇIKTI'' OIE Genel Müdürü Monique Eloit, "Bu sefer durum daha zor ve daha riskli çünkü daha fazla varyantın ortaya çıktığını görüyoruz, bu da onları takip etmeyi zorlaştırıyor. Mutasyona uğraması veya insanlar arasında bulaşabilen bir insan gribi virüsü ile karışması ve ardından aniden yeni bir boyut kazanması riski artırıyor'' dedi. Salgınlar genellikle, enfeksiyonun göçmen kuşlar tarafından yayıldığı sonbaharda başlıyor. 15 ülke, Ekim ile Aralık sonu arasında kümes hayvanlarında kuş gribi salgınları bildirmişti. Bunlar çoğunlukla insanlara geçen birkaç kuş gribi türünden biri olan H5N1 türü oldu. DÖRT MİLYON KUŞ İTLAF EDİLDİ OIE verilerine göre, İtalya 285 salgın ve yaklaşık dört milyon kuş itlafıyla Avrupa'da en kötü etkilenen ülke oldu. Geçen ay İngiltere'nin şimdiye kadarki en büyük kuş gribi salgınıyla karşı karşıya olduğunu bildirdi. Ancak halk sağlığı tavsiyelerine göre kuş gribinin insan sağlığına ve gıda güvenliğine yönelik riski çok düşük

Prof. Dr. İsmail Balık'tan koronavirüs aşısı açıklaması Haber

Prof. Dr. İsmail Balık'tan koronavirüs aşısı açıklaması

Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından açıklanan aşı haritasının son halini ve koronavirüs yoğun bakımlarındaki son durumu değerlendirdi. "ÖLÜM ORANI YÜZDE 100 ÖNLENMİŞ OLUYOR" Prof. Dr. Balık, "Sayın bakanımız haritayı açıkladı ve illere göre yapılan aşı haritamızda hiç kırmızı alan kalmadı. Yani tek doz aşılama oranlarımız istediğimiz noktalara yaklaştı diyebiliriz. Ama şunu da unutmayalım ki bu bizi rehavete sevk etmesin çünkü tek doz aşı deltaya karşı neredeyse hiç etkili değil. Dolayısıyla aşı haritamızda çift doz mavi görmemiz gerekiyor. O yüzden bir an önce aşı haritamızı bundan sonra çift doz oranlarına göre renklendirme yapmamızda yarar var. Çünkü vatandaşımızın bir kısmı özellikle buna bakarak rehavet içinde olabiliyor. Üstelik tam doz aşılıların bile rehavete kapılmaması gerekiyor. Onların da maske, mesafe ve hijyene mutlaka uymaları gerekiyor. Çünkü dünyada şu anda piyasada olan aşıların hiç birisi virüsü engellemeye yönelik dizayn edilmedi. Aşılar; ölümü engellemeye, ağır enfeksiyonu önlemeye göre dizayn edildi. Dolayısıyla net olarak bildiğimiz bir şey var ki tam aşılarını yaptırmış olan kişilerde hastaneye gitme yüzde 93 oranında azalıyor. Ölüm ise neredeyse yüzde 100 oranında önlenmiş oluyor. Elimizde böyle bir güçlü silah varken bizim de bir an önce çift doz aşılarımızı yaptırmamız gerekiyor" dedi. ÖĞRETMENLERE AŞI ÇAĞRISI Prof. Dr. Balık, daha sonra aşı olmayan öğretmenlere de aşı çağrısında bulunarak, "Öğretmenlerimiz de lütfen hızlı bir şekilde aşılarını olsunlar. Biz öğretmenlerimizin yüzde 100'ünün aşılı olmasını arzu ediyoruz. Çünkü onların örnek olması gerekiyor. Doktorların içinde aşılanmayanların oranı yüzde 1'den daha az. Maalesef son zamanlarda az sayıda da olsa aşılanmamış olan meslektaşlarımızı da kaybetmek bizim için son derece üzücü. Dolayısıyla buradan vatandaşlarımızın ders çıkarması gerekiyor. Her gün ekranlara yansıyan acillerden, oradan da yoğun bakımlardaki koronavirüs hastalarının pişmanlık hikayelerini anlatan yansımaları ekranlarda görüyoruz. Yoğun bakımlarda aşı olmayanlar maalesef o kadar pişmanlık cümleleri kuruyorlar ki oksijen maskesiyle beraber hissettikleri nefessizlik duygusu, nefes alamama, boğulma hissi ve ölüm korkusu, bu pişmanlığı o kadar çok yansıtıyor ki onları öyle gördükçe inanın biz de çok üzülüyoruz" diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.