Hava Durumu

#Köy

Yeni Marmara Gazetesi - Köy haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Köy haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Bozbey: Haber

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Bozbey: "Köy mücavir alan sınırını 300 metre genişletiyoruz. Kentten köye geri dönüşü hızlandıracağız"

 Türkiye'nin 4.büyük kenti olan ve 1061 mahallesi bulunan Bursa'da Büyükşehir sınırları içindeki köylerin mücavir alanları 300 metre genişliyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kentten köye göçü teşvik ettiklerini belirterek, "Köy yerleşik alanlarını 300 metre civarında genişlemeyi sağlayabilirsek hem Buski olarak alt yapı imkanlarını oraya taşırız. Aynı zamanda var olan konutlarda sularını ve alt yapılarını götürmüş oluruz" dedi.   İhlas Haber Ajansı Bursa Bölge Müdürü ihsan Altıkardeş'i ziyaret eden Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa'nın Kent Anayasa'sının 2 yıl içerisinde hazır olacağını ifade ederek, "Göreve gelirken daha ilk yapacağımız işlerden bir tanesinin 1 /100 binlik plan olduğunu söylemiştik. Ardından kentsel dönüşüm ile ilgili planlarımızı ve bununla birlikte ulaşım ve diğer ana sektörlerde planlamaları yapmak amacındayız. Bursa'nın önümüzdeki yıllara en iyi şekilde hazırlanması, sorunları çözerek geleceğe bakmak için Kent Anayasası'nı katılımcılık esasına göre yapıyoruz. Bu yola koyulduk. Yoğun bir çalışma yapıyoruz. Bu kapsamda özellikle kentten tekrar köylere olan göçü de düşünerek bunları başlattı. Çünkü tarıma destek veriyoruz. Kırsal alana destek veriyoruz. Kırsal projeleri destekliyoruz. Bu anlamda yaptığımız ve yapacağımız projelerle birlikte kırsala eğilimin artacağında biliyoruz. Onun için köylerimizde yine yasada var olan köy mücavir alanlarının genişlemesi konusunda belediye başkanları ile yapmış olduğumuz toplantıda bir karar aldık. Köylerin mutlaka etrafında yapılaşmalar vardı. Biz köy yerleşik alanlarının 300 metre civarında genişlemeyi sağlayabilirsek hem Buski olarak alt yapı imkanlarını oraya götürürüz. Aynı zamanda var olan konutların da sularını ve alt yapılarını götürmüş oluruz. Bunu da talep eden köylerden başvuru alarak başlatacağız. Diğer taraftan 1/100.000'lik planda da çalışma zaten yürüyor. Bunun hayata geçmesi yaklaşık 2 yıl alacak. Bu süreci beklemeden köylerde sorunların çözümü için hareket etmek için ilçe belediye başkanlarına yetki verdik. Muhtarlarımız da aynı talebi ortaya koydular. Muhtarlarımız ilçe belediyelerine şimdiden başvursun, köylerimizin altyapı sorunlarını da çözüp Bursa'yı geleceğe hazırlayacağız" dedi. 

Köy Kooperatifi  Yıllık 3 Milyon Lira Tasarruf Etmeyi Başardı Haber

Köy Kooperatifi Yıllık 3 Milyon Lira Tasarruf Etmeyi Başardı

Bursa'daki Ağaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, kurduğu tesisle her yıl çöpe giden ve doğayı kirleten milyonlarca liralık hurdayı geri kazanıyor. Daha önce dışarıdan satın aldığı meyve kasalarını da kendi üretmeye başlayan kooperatif, yıllık 3 milyon lira tasarruf etmeyi başardı.  Bursa'nın Gürsu ilçesinde 1958 yılında kurulan Ağaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatif'i kendi ürettiği plastik meyve kasası ile yıllık 3 milyon lira tasarruf etmeyi başardı. Avrupa Birliği (AB) hibesiyle aldıkları makine sayesinde her 15 saniyede 2 adet meyve kasası üreten kooperatif, her yıl çöpe giden ve doğayı kirleten 300 bin liralık hurdayı da geri kazandırdı. Bölgede bulunan çiftçi ve tüccarların meyve kasasını karşılayan kooperatif günde yaklaşık 9 bin kasa üretimiyle çiftçiye destek olup 3 milyon lira tasarruf etti.  Proje ile kooperatifin girdi gelirlerinden yıllık 3 milyon lira tasarruf ettiklerini belirten Ağaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatif'i Başkanı Hakan Şener, "Daha önce her yıl çöpe giden ve doğayı kirleten 300 bin liralık hurdayı geri kazandırılması, mevcut kapasitenin genişletilmesi, verimlilik artışı ve pazar genişlemesi gibi temel hedeflerimize ulaşmış olmaktan dolayı mutluyuz. Proje çerçevesinde Bursa'da istihdam edilen çalışanlarımız oldu. Aslında hem Bursa'mızda hem de proje tabanlı iş fikirlerinde bir kooperatif olarak örnek olmaktan mutluluk duyuyoruz. Ağaköy mevcut armut üretim potansiyeli ve kapasitesi ile ünü sınırlarını çoktan aşmış bir köy. Dolasıyla bu proje aslında bize ekonomik ve sosyal anlamda birçok kazanım da sağlamış oldu. Bizim gibi çalışan birçok kurum ve kişilere böyle iş fikirleri varsa neler yapabileceğinin en iyi örneğiyiz" diye konuştu.  Armudun en iyi şekilde pazarlanması gerektiğini ifade eden Gürsu Belediye Başkanı Mustafa Işık ise, "Yaklaşık 10 yıl önce başladığımız bu projelerde hem BEBKA hem Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu hem de diğer kurumlara bir köprü olduk. Her köy ve kooperatif başkanı bu projelere ne kadar inanır ve takip ederse böyle güzel sonuçlandığını görüyoruz. İnşallah diğer köylerimize örnek olur. Çünkü biz dünyanın en lezzetli armudunu yetiştiriyoruz. En iyisini yetiştirmeniz bir şeyi değiştirmiyor, bunları en iyi şekilde pazarlamamız gerekiyor. Biz bugün burada kurduğumuz tesiste daha uygun maliyetle üretebileceğimiz kasalar ile soframıza gelecek olan ürünlerin daha uyguna gelmesine vesile olacağız. Bugün burada çocukların emanetini kullanıyoruz. Emanet olarak kullandığımız toprakları bizden sonraki nesle bırakmak zorundayız" şeklinde konuştu.   

Osmangazi Belediyesi ‘Köyümüzde Şenlik Var’ Projesi Başlattı Haber

Osmangazi Belediyesi ‘Köyümüzde Şenlik Var’ Projesi Başlattı

Osmangazi Belediyesi bu yıl ilk kez düzenlediği ‘Köyümüzde Şenlik Var’ projesi ile dağ ve ova köylerine eğlence dolu günler yaşatmayı sürdürüyor. Yaz döneminde mahalle mahalle gezen ekipler, hem çocuklara hem yetişkinlere müzik, dans, eğlence ve sanat dolu etkinlikler sunuyor.   Yaz dönemi boyunca 32 farklı kırsal mahallede gerçekleştirilecek ‘Köyümüzde Şenlik Var’ etkinlikleri, diğer mahallelerde olduğu gibi Çukurca Mahallesi’nde de büyük ilgi gördü. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’ın da katıldığı program, çocuklar için düzenlenen etkinliler ile başladı. Kendileri için özel olarak hazırlanan alanda bir araya gelen çocuklar, unutulmaya yüz tutmuş sokak oyunları, şişme oyun parkurları, zıp zıp, yüz boyama, bouble şov, palyaço gösterisi gibi aktiviteler ve çeşitli ikramlar ile doyasıya eğlendi.  Tavla turnuvasında ilk zarı Başkan Aydın attı  Köyümüzde Şenlik Var projesinin en çok ilgi gören etkinliklerinden olan yemek yarışması ise köyde yaşayan kadınlar için özel olarak düzenlendi. Yarışmaya katılan kadınlar, yapmış oldukları yöresel yemekler ile mutfaktaki hünerlerini ve el lezzetlerini ortaya koydu. Lezzet şöleninin yaşandığı yarışmada dereceye giren kadınlara çeşitli hediyeler verildi. Şenliklerin bir diğer eğlence dolu etkinliği tavla turnuvasında ise rekabet üst düzeydeydi. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Çukurca Mahallesi Muhtarı Semih Erzincanlıoğlu ile birlikte tavlanın başına oturarak turnuvadaki ilk zarı attı.  Müzik ve eğlence dolu programda coşku zirve yaptı  Yemek yarışması ve tavla turnuvasının ardından sahne alan Osmangazi Belediyesi Türk Halk Müziği Korosu’nun güçlü ses ve saz sanatçılarıyla verdiği konser, Çukurcalıları doyasıya eğlendirdi. Koronun seslendirdiği şarkılara eşlik eden mahalle sakinleri, hareketli şarkılarla birlikte oynadı. Osmangazi Belediyesi Halk Dansları Topluluğu ekibi de yaptığı danslar ile şenlik programına renk kattı.  Aydın: “Gittiğimiz her mahallede bu güzel tabloyu görüyoruz”  Çukurca Mahallesi sakinleri ile birlikte eğlence dolu bir gün geçiren Başkan Aydın, “Osmangazi ilçemiz 136 mahalleden oluşuyor. 16 tanesi dağ, 20 tanesi ise ova olmak üzere toplam 36 köyümüz var. Köyler mahalle statüsüne geçmiş olsa da bizler kırsal mahallelerimizi hala köy olarak adlandırıyoruz. Köyümüzde Şenlik Var projesi kapsamında düzenlediğimiz şenlik programının altıncısını Çukurca Mahallemiz de gerçekleştirdik. Çukurca, köy hayatının ve köy geleneklerinin yaşatıldığı mahallelerimizden bir tanesi. Eskiden pikniklerde, panayırlarda ve şenliklerde tüm mahalle halkı bir araya gelirdi. Bu gelenekleri günümüzde de yaşatmak istiyoruz. Etkinlerimizi düzenlediğimiz köylerde de geçmişte yaşadığımız bu ortamları görüyoruz. Kültürel değerlerimizi, lezzetlerimizi ve oyunlarımızı yaşatıyoruz. Her gittiğimiz mahallemizde bu güzel tabloyu görünce biz de mutlu oluyoruz” diye konuştu.  Çukurca Mahallesi Muhtarı Semih Erzincanlıoğlu da yaptığı konuşmada, “Köyümüzde Şenlik Var projesi ile mahallemize hafızalardan silinmeyecek güzellikte bir gün yaşattığı için Başkanımız Erkan Aydın’a hem şahsım hem de mahalle sakinlerim adına teşekkür ederim” dedi. 

523 Yıllık Gelenek Duyanları Şaşırtıyor Haber

523 Yıllık Gelenek Duyanları Şaşırtıyor

Bursa’nın 721 yıllık Kozluören Mahallesi’nde 523 yıldır yapılan gelenek ile köyün yönetimini kadınlar devraldı. Sabah saatlerinden itibaren köy girişini kapatan jandarma ekipleri erkeklerin girmesini engelledi. Köydeki işleri eşlerine teslim eden erkekler yağlı güreş müsabakalarını izlerken kadınlar ise 1 günlüğüne saltanat sürdü.    Bursa’da geçmişi Osmanlı dönemine dayanan 721 yıllık Kozluören Mahallesi’nde 523. Geleneksel Yağlı Güreş ve Kadınlar Günü Pilav şenliği renkli görüntülere imza attı. Sabah saatlerinden itibaren köy meydanında toplanan erkekler camiden yapılan anonsla köydeki işlerini eşlerine teslim etti. Muhtar, mührünü eşine teslim ederken, kahvehaneci de tepsisini eşine vererek kolaylıklar diledi. Mehter takımı eşliğinde köyden ayrılan erkekler, köyün dışında hazırlanan yağlı güreş müsabakalarını izledi. Jandarma ekipleri ise köy girişlerini tutarak erkeklerin geçişini yasakladı. Kadınların hakimiyetine geçen köyde ise, kimi kadınlar eşlerinden devraldığı işleri sürdürürken diğer kadınlar ise meydanda toplanarak doyasıya eğlendi. Gün içerisinde kahvede oyun oynayan, salıncakta sallanan kadınlar, çeşitli illerden gelen sadece kadınlara daha önceden hazırladıkları, etli bulgur pilavı ve ayran ikram etti. Akşam saatlerine kadar köye girişleri kesinlikle yasak olan erkekler ise zamanlarını köy dışında düzenledikleri güreş şenliklerini izleyip gelen davetlileri ağırlamakla geçirdi.  “Atalarımız savaşa giderken köyü kadınlara emanet etmiş”  523 yıllık geleneğin çıkış hikayesini anlatan Kozluören Mahalle Muhtarı Mehmet Çalışkan, “Maddi imkânsızlıklalar nedeniyle bir süredir yapamadığımız geleneğimizin 523’üncüsünü bu yıl yapıyoruz. Bununla birlikte sabah saatlerinde protokolümüz ile birlikte mehter takımı eşliğinde köyden ayrıldık. Kadınlarımıza köyümüzü teslim ettik. Muhtarın eşi muhtar, bakkalın eşi bakkal, kahvehanecinin eşi kahvehaneci oldu. Köyümüze gelen misafirlerimize onlar hizmet edecek. Eskiden atalarımız savaş zamanı erkekler yokken kadınlarımız kendi ayaklarının üzerinde dursun diye böyle bir gelenek bırakmış. Biz de bu geleneği yaşatıyoruz” dedi.   “Kadınlar saltanat sürecek”  Kozluören Muhtarı Mehmet Çalışkan’ın eşi Emine Çalışkan, “Eşim bana mührünü teslim etti ve bugün muhtar oldum. Erkeklerimizi dışarıya yolladık, bir günlüğüne kadınlarımız saltanat sürecek. Köyümüze gelen misafirlerimizi ağırlayacağız, kendi aramızda bir eğlence organize ettik. Erkekler de köyün dışında yağlı güreş müsabakalarını seyredecek. Akşam 18.00’a kadar yoklar çok şükür. Şu an gelseler de içeri alınmayacaklar, köy girişinde jandarma ekipleri bekliyor. Onlar orada giriş çıkışları kontrol ediyor” şeklinde konuştu.  “Bu köyde herkes Gül Hatundur”  Yıllar süren geleneği savaş zamanı kadınların köyü idare etmesinden kaynakladığını ifade eden, “Fatma Özdaş, “Köyümüz 700 yıllık eski bir köy. Köyümüzü kuran Abdal Mehmet, savaşa giderken köyü hanımı Gül Hatun’a devretmiş. Kendisi de savaşa katılmış. Bizde burada aynı şekilde bu geleneği devam ettirmekteyiz. Eskiden savaş zamanında erkekler köyü terk ettiği zaman kendi yemeğimizi kendimiz yapmışız. Bu köyde herkes Gül Hatundur. Biz de bu hikaye üzerine geleneğimizi korumaya ve yaşatmaya devam ediyoruz” dedi. 

Nafaka mağduru Zülfü Dede konuştu: Özgürlüğüne kavuştu, dava açacağını söyledi Haber

Nafaka mağduru Zülfü Dede konuştu: Özgürlüğüne kavuştu, dava açacağını söyledi

İçeri girerken üzüntüden, çıkarken de sevinçten gözyaşı döken anlatan Zülfü Şirin "Cezaevinin en yaşlısı bendim. Bir gün bile kalmak çok kötü. Nafakayı daha önce ödedim ancak yanlış yere gittiği için tutuklandım. Cezaevindeyken bir çok milletvekilleri arayıp bana moral verdi. Avustralya'da nafaka diye bir şey. Hala beni tehdit edip benimle uğraşıyorlar. Ben de karşı dava açacağım" dedi. Zülfü Şirin (81), iddiaya göre eski eşinin nafakasını ödemeyi unuttu. Şikayet üzerine Jandarma komutanlığı ekiplerince gözaltına alınan adam, adliyeye sevk edildi. Ödediğini söylemesi üzerine kayıtlara geçmediği öğrenilen adam, mahkemece tutuklandı. Tutuklanan adam, cezaevine götürülürken hüngür hüngür ağladı. Dün nafakası ödenen adam, cezaevinden çıkarılarak serbest kaldı. Gazetecilere açıklama yapan Zülfü Şirin "Bir elektrik düğmesini kapattım oğlumdan hem dayak yedim hem küfür yedim. Kahrımdan bağlara çıktım gittim Avusturalya’daki eve geri döndüğümde ailem beni kapının önüne koydular. Sonra Türkiye’deki evime geldim beni burada da rahat bırakmadılar. Gemlik’in Katırlı köyünde evim var. Beni oraya da sokmadılar. Erkek kardeşi beni tehdit ve küfür etti, telefonla arayıp "seni öldürüp denize atacağız" dedi. Sonrasında benden şikayetçi oldu. Beni nafakaya ödemediğim için mahkemeye çıkardılar. Oysa ben nafakayı ödemiştim, yanlışlıkla başka hesaba göndermişim. Beni mahkemeye çıkarıp tutukladılar. Üzülmedim ama bu yaştan sonra çekilecek gibi değil cezaevi. Hapishanenin en yaşlısı bendim" dedi. Şu anda 83 yaşında olduğunu resmiyette ise 81 olarak gözükdüğünü kaydeden Zülfü Şirin, "2022 yılında ödediğim nafaka ücreti başka hesaba gitmiş onun için beni tutukladılar. Benim nafakamı bir hayırsever ödedi, bugün de serbest kaldım. Nafaka ücreti olan 5700 lirayı sağolsun hayırseverler ödediler. Cezaevindeyken bir çok milletvekilleri arayıp moral verdiler. Cezaevindekiler bile böyle bir durumun olmaması gerektiğini söylediler. Allah hepsinden razı olsun. Avusturalya’da nafaka diye birşey yok. Neden benle uğraşıyorlar hala ? 4 katlı evimi satıp oğluma Avusturalya’da ev aldım. Ama karşılığını göremedim. 6 yıl önce Avusturalya’dan Türkiye'ye geldim. Eşimle 45 sene evli kaldım hala da evliyiz ama ayrıyız. Ben eşime bir tokat dahi vurmadım. Avusturalya’da 45 yıl yaşadım aslen İnegöllüyüm" diye konuştu. Türkiye'de kanunlarda yanlışlar olduğunu ifade eden Şirin, "İnşallah düzeltirler. İlk kez hapse girdim. 24 saat cezaevinde kaldım. Orada hiçbir şey yapmadım, oradakilerle sohbet ettik. Bu durumda olmama onlar da üzüldüler. Çıktığıma onlar da sevindiler. Cezaevine girerken göz yaşı döktüm çıkarken de sevinç gözyaşları döktüm. Böyle şeyler kimselerin başına gelmez inşallah. Bu nafaka davaları cinayetlerin başlangıç sebebleri. Çoğunlukla cinayetler bunlardan çıkıyor. Ne olur devletimiz bu konularla ilgilensin. Vatandaşlarımız niye mağdur olsun." şeklinde konuştu. . Eşinin kardeşi tarafından tehdit edildiğini iddia eden Şirin, "Beni Gemlik’in Katırlı köyündeki evime sokmuyorlar. Eşimin kardeşi beni telefonla arayıp tehdit ve küfürler ediyor. Beni boğup öldürüp denize atacakmış. Bana bu şekilde davrandıkları için artık gücüm kalmadı. Onlar benle uğraşıyorsa bende artık onlarla dava açarak uğraşacağım" ifadelerini kullandı.

Emlakçı gibi köy köy gezip yaşlı insanlardan 500 milyon lira dolandırdılar Haber

Emlakçı gibi köy köy gezip yaşlı insanlardan 500 milyon lira dolandırdılar

Zanlıların, lüks araçlarla gezdirip, lüks otelde konaklattıkları köylülerin ev ve arazilerine çöktükleri iddia edildi. Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Yaklaşık 80 kişiyi kandıran çetenin köylülerin mallarını kendi üzerlerine geçirdiği bu yolla 500 milyon lira değerinde ev ve araziye çöktüğü iddia edildi. iddiaya göre, 15 kişiden oluşan şüpheli bir grup kendilerini emlakçı olarak tanıtıp, farklı farklı köylerden arsa veya ev sahibi olan yaşlı insanları buldu. Birbiriyle bağlantılı oldukları iddia edilen şüpheliler, farklı köylerden tespit ettikleri yaşlı insanlara kendilerini emlakçı olarak tanıtıp, lüks marka otomobiller ile gezdirip lüks yerlerde konaklattı. Yaklaşık 80 kişiyi, “Arsanı veya konutunu bize ver, para hazır” diyerek güven sağlayan çete üyeleri, noterde atılan imzaların sonrasında, kayıplara karıştı. Dolandırılan 80 kişiden yaklaşık 500 milyon lira vurgun yapan sahte emlakçılar, kandırarak aldıkları arazi ve evleri ise kısa sürede 3. kişilerin üzerine satışlarını yaparak ellerinden çıkardılar. Kendilerine ulaşmaya çalışan kişilere ise tehdit yoluyla gözdağı veren çete üyeleri birçok insanı evinden ederken, Çete üyelerinden bazılarının 2012 yılında yapılan Çekirge operasyonunda yakalandığı 63 sene ile yargılanıp serbest kaldığı öğrenildi. Mağdur aileler kendilerini dolandıran kişilerden şikayetçi oldu. 60 YIL CEZA ALAN ŞAHIS BENİ DOLANDIRDI" 14 milyon liralık arazisini kaybeden İbrahim Kıran, "Engin Elgün isimli şahıs geldi. Cadde üzerinde satılık yer arıyoruz, satar mısın' dedi. Ben de "olmaz" dedim. Ama adamlar bir türlü beni bırakmadı. Sürekli gelip gittiler. Bana ‘Ben Kadir Topbaş’ın yeğeniyim’ dedi. ‘Çok güzel yatırımcılar var’ dedi. 'İstediğin parayı verirler' diyerek beni kandırdı. Ercan Özdemir adlı şahıs geldi. O da ‘İstanbul'da işadamı V.K.'nin yeğeniyim ben’ dedi. ‘Biz buraya buzhane yapacağız’ dedi. Lüks araçlarla geldiler ve konuşmalarıyla beni kandırdılar. Satış olduktan sonra paramı da vermediler. 14 milyon 500 bin lira değeri vardı. Satıştan sonra beni tehdit etmeye başladılar. Bunlar 4 Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmışlar. Çekirge operasyonuyla yakalanmışlar. 51 kişiyi dolandırmış Ercan Özdemir isimli şahıs 60 yıl ceza almış. Dosyası hâlen yargıtayda. Mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz" diye konuştu. Dolandırıcıların kendilerini iş adamı olarak tanıttıklarını iddia eden Evren Öztürk, "Bunların komple şebeke olduğunu düşünüyoruz. Engin Elgün isimli şahıs "emlakçıyım" diyerek bizleri dolandırıyor. Köy köy dolaşarak kendilerine kurban arıyorlar. Önce güven kazanıyorlar, daha sonra dolandırıyorlar. ‘Bizim Ankara’da elimiz kolumuz uzun’ diye vaatler vererek kandırıyorlar. Özellikle Engin Elgün isimli şahıs ‘Ben Kadir Topbaş’ın yeğeniyim’ yalanını kullanıyor. Lüks araçlarla köylere gelip köylülerin gözlerini boyuyor. Daha sonra köylülerin arsalarını alıp Ercan Özdemir adlı şahsa havale ediyor. Avukatlarının bunları yönlendirdiğini düşünüyorum. Bu şahıslar da yasalar çerçevesinde hareket ederek milleti dolandırıyor. Bursa’da tamamı köylüler olmak üzere yüz kişiyi dolandırmışlar. Üzerlerinde 30’ar tane yer olduğunu düşünürsek 500 milyon lira gibi dolandırıcılık söz konusu" diye konuştu. Mağdurlar Cumhuriyet Savcılığı'na müracat ederken olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.