Hava Durumu

#Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Yeni Marmara Gazetesi - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. İbrahim Öztek: “Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır" Haber

Prof. Dr. İbrahim Öztek: “Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır"

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılı dolayısıyla Kıbrıs Zafer Derneği Başkanı Emekli Tümgeneral Cumhur Evcil, Emekli Korgeneral Kemal Yılmaz, Emekli Albay İbrahim Öztek, Emekli Albay Arif Alim, Emekli Albay Mithat Işık, Emekli Albay Atalay Erkin, Kd. Başçavuş Mehmet Ünaldı, Barış Harekatı’nda Doktor Asteğmen olarak görev yapmış olan Prof. Dr. Hasan Serdaroğlu ve Ahmet Saatçılar devlet misafiri olarak Kıbrıs’a gitti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ile bir araya gelen heyet, Lefkoşa Meydanı’nda gerçekleştirilen tören ve resmi geçide de katıldı.  “Kıbrıs zaferinin 50 yılı tüm milletimize kutlu olsun”  20 Temmuz Kıbrıs ve Zafer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Emekli Albay İbrahim Öztek, Kıbrıs Barış Harekatı’na dair düşüncelerini şu cümlelerle paylaştı:  “Kıbrıs adasının geçmiş tarihine bakacak olursak, adaya ilk sahip olan medeniyetlerden biri Hititlerdir. 1571’den beri de yine Türk toprağı olmuştur. Adanın her tarafına yerleşmiş olan Türkler, kültür varlıkları, vakıf eserleri ve camileri ile her yere damgasını vurmuşlardır. Adada Türk varlığına tahammül edemeyen Rum, Yunan, AB ve ABD dün olduğu gibi bugün de haçlı zihniyetini terk edememiştir. Avrupa ve dünyanın birçok yerinde devletleri bölme gayretindeki bu zihniyet, adada Türk’ü Rum’a yamama gayretindedir.  Kıbrıs adası bugün BOP’nin bir parçası haline gelmiştir. Stratejik önemi büyüktür. Doğu Akdeniz’i, Orta Doğu’yu, Süveyş’i hatta uzak doğuyu kontrol edebilecek stratejik yapıya sahiptir. Adanın çevresinde bulunan zengin petro-gaz yatakları ise batının iştahını iyice kabartmıştır. 1925 yılından günümüze adada önce İngilizlerle, sonra da Türklerle savaşan EOKA teşkilatı, Mora ve Girit’te olduğu gibi ENOSİS için Akritas planları çerçevesinde Türk’ü yok etme gayretleri, 1974 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri ve Kahraman Mücahitlerimizin kutlu zaferi ile sona erdirilmiştir.  Kıbrıs Barış harekatı ile soydaşlarımızın can ve mal güvenliği sağlandı. Katliamlar son buldu. Hakları güvence altına alındı. Fakat her zaman olduğu gibi AB ve ABD’yi arkalarına alan Rumlar güneyde ayrı bir devlet kurdular. İki halkın birlikte yaşaması mümkün değildir. Zira 50 yıl önce orada da bir Gazze yaşanıyordu. Barış harekatı sonrası Türk halkı huzur içinde yaşamaktadır. Şimdi artık sıra Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının dünyaca tanınmasına gelmiştir. Bunun için en önemli konular sportif, kültürel ve folklorik etkinlikler, turizm ve eğitimdir. Artık tekvando ve bilardo başta olmak üzere Kıbrıslı Türk sporcular, birçok ülkede kendi bayrakları altında yarışmaktadırlar. Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 20 yerel, 6 adet de uluslararası üniversite bulunmaktadır. Uluslararası üniversitelerde 50 bine yakın yabancı öğrenci eğitim görmektedir. Bunların etkinlik ve tanıtımları artırılmalıdır.  Bazı ülkeler adanın bölünmüşlüğünü haritalarda da göstermektedir. Kıbrıs Türk parlamenterleri BM’de birçok komisyonlarda görev almaktadır. Kıbrıs Türk Cumhuriyeti; Türksoy, Türk Devletler Teşkilatı ve İslam Teşkilatının gözlemci üyesidir. Bu üyelikler ivedi gerçek üyeliğe dönüştürülmelidir. Türkiye’de yapılan her çeşit uluslararası etkinliğe Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekipleri davet edilerek, gelen ülkelerle yakınlaşmaları sağlanmalıdır.  Türkiye, adada stratejik önem taşıyan tesislerin oluşturulmasına önem vermelidir. Ada çevresinde petrol ve gaz aramaları kesintisiz yapılmalıdır. Türkiye ile birlikte Azerbaycan, diğer Türk devletleri, Pakistan, Bengladeş ve yakın ilişki içinde olduğumuz Müslüman ülkelerin Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasında aktif rol almalı, hatta bu konuda Rusya’nın sempatisi kazanılmalıdır.  Kıbrıs Barış Harekatı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Hava, Kara ve Deniz Kuvvetleri’nin birlikte yürüttüğü eşsiz bir zaferdir. İkinci Viyana Savaşı’ndan sonra gerileyen Türk ordusu Kurtuluş Savaşı’ndan sonda Kıbrıs’ta ikinci büyük zaferini kazanmıştır. Tabii ki Çanakkale ayrı bir destandır. Türk milletinin çektiklerini yeni yetişen gençlerimize iyi anlatmalıyız. Unutmayalım ki, su uyur düşman uyumaz.  Kıbrıs zaferinin 50 yılı, o kara günler bir daha yaşanmamak üzere tüm milletimize kutlu olsun.” 

KKTC’nin ilk ve tek klasik araba müzesinde tarihe yolculuk Haber

KKTC’nin ilk ve tek klasik araba müzesinde tarihe yolculuk

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) ilk ve tek klasik otomobil müzesi olan Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) kampüsündeki Kıbrıs Araba Müzesi, sahip olduğu zengin koleksiyonu ile modern dünyanın gelişimini ve tarihini otomobillerin dönüşümü üzerinden gözler önüne seriyor. 150’nin üzerinde otomobilin sergilendiği Kıbrıs Araba Müzesi’nin en eski aracı 1901 model Crestmobile Model C. Müzenin 100 yaşını deviren otomobilleri arasında ayrıca 1903 Model Wolseley, 1909 model Buick, 1918 Ford Model T de yer alıyor. Dönemin Amerikalı otomobil üreticisi Willys-Overland tarafından üretilen ilk model olan 1926 model Whippet ise Kıbrıs Araba Müzesi’nin 100’üncü yaşı için gün sayan otomobilleri arasında yer alıyor. Bu araçlardan, 1903 Model Wolseley, dünyadaki tek örnek. 1900’lerin başından 2000’lere kadar uzanan tarihin her döneminden otomobilleri ziyaretçileri ile bulşturan müzede, 300 km hız sınırını aşan ilk seri üretim otomobil Jaguar, Lamborghini Murcielago Roadster, Dodge Viper SRT10 Final Edition gibi efsane olmuş pek çok spor araba da dikkatleri çekiyor. Dünyanın pek çok ülkesinden ziyaretçilerin geldiği müzede, zengin otomobil koleksiyonunun yanı sıra çeşitli makine parçalarından yapılan oyuncaklar, maket araba koleksiyonu ve pedallı arabalar da bulunuyor. Ayrıca Formula 1’in iki efsane pilotu Alman Michael Schumacher ve Brezilyalı Ayrton Senna, hiperrealist silikon heykelleri de müzede ziyaretçilerini bekliyor. “Müzelerimizle, KKTC’yi bölgenin en önemli kültür sanat merkezine dönüştürüyoruz” Klasik otomobil müzesinin 2007 yılında başlayan bir serüven olduğunu belirten Yakın Doğu Oluşumu Müzeler Daire Başkanı Prof. Dr. Ali Efdal Özkul, “Müzelerimizle, KKTC’yi bölgenin en önemli kültür sanat merkezine dönüştürüyoruz... İnanıyoruz ki insanlığın tanımı sanattadır. Her alanda bir sanat var. Müzemizdeki her arabanın tasarımında da sanatın ve inceliğin olduğunu net bir şeklide görüyoruz. Bunun yanı sıra teknolojinin ve otomotiv sektörünün yıllar içerisinde nasıl geliştiğini de görüyoruz. KKTC’nin yerli ve milli otomobili, yüzde 100 elektrikli GÜNSEL’i de bu dönüşümün son halkalarından biri olarak görüyoruz” dedi. “Bütün arabalar çalışıyor” Müzede birçok dönemden araba olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ali Efdal Özkul, “Her araba kendi alanında özel. En büyük özellikleri ise hepsinin çalışıyor olması. Klasik arabalarımız Kıbrıs’ta yapılan klasik araba yarışlarına da katılıyor. Müzelerimizle amacımız Türk dünyasını Kuzey Kıbrıs’la birleştirmek. Sanat ve kültürle bir merkez oluşturmaktır. Araçların tamamına yakını dünyanın belli başlı ülkelerinden getirildi. Kıbrıs adasından da olan arabalar var. Ayrıca Kıbrıs Türkü siyasetçisi Dr. Fazıl Küçük’ün de makam ve özel aracı müzemizde sergileniyor” diye konuştu.

KKTC'den Almanya özel kuvvet birliklerinin Güney Kıbrıs'a gelmesine tepki Haber

KKTC'den Almanya özel kuvvet birliklerinin Güney Kıbrıs'a gelmesine tepki

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) kontrol ettiği bölgelere Almanya özel kuvvet birliklerine bağlı askerlerin gelmesine tepki göstererek, "Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantörü olan Türkiye ile ortağı olan bizim iznimiz ve onayımız olmadan yabancı askeri kuvvetlerin Ada'ya gelmesi uluslararası anlaşmalara aykırıdır." dedi. Açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, İsrail-Filistin çatışması üzerine Güney Kıbrıs'ta askeri hareketlilik yaşandığını hatırlatarak, Alman özel kuvvet birliklerine bağlı askerlerin GKRY'nin kontrolündeki bölgelere geldiğini, sadece Almanya'nın değil diğer ülkelerin askerlerinin de Türkiye ve KKTC'nin izni ve onayı olmadan Kıbrıs'ta konuşlandırılamayacaklarını kaydetti. Tatar, Zürih ve Londra garanti anlaşmalarına dikkati çekerek GKRY'deki askeri hareketliliği yakından takip ettiklerini, KKTC'nin bu konuların tamamında Türkiye Cumhuriyeti ile istişare halinde olduğunu söyledi. Kıbrıs'ın genelinde askeri her gelişmeden mutlak surette Türkiye'ye bilgi verilmesi gerektiğinin altını çizen Tatar, "Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantörü olan Türkiye ve bizim iznimiz ve onayımız olmadan yabancı askeri kuvvetlerin Ada'ya gelmesi uluslararası anlaşmalara aykırıdır. Bunun Almanya veya başka bir ülke olması fark etmez. Kıbrıs'ın garantörleri Türkiye, İngiltere ve Yunanistan'dır. Buna dikkat edilmesi gerekir." ifadelerini kullandı. "İngilizler üsleri kullanırken dikkat etmeli" Tatar, Kıbrıs'ta bulunan İngiltere'ye ait askeri üslerin anlaşmalar çerçevesinde Ada'da bulunduklarına işaret ederek, "İngilizler üsleri kullanırken dikkat etmeli. Bu üsler, İngiltere'nin ulusal çıkarları için kullanılırken Kıbrıs'ta bulunan Türkler ve Rumlara zarar vermeyecek şekilde olmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.