Mi̇ni̇k Haberleri - Son Dakika Mi̇ni̇k Haber Güncel Gelişmeler

MİNİK KALPLER BÜYÜKLERE DOKUNDU

İzzet Şadi Sayarel ile İnci Taner Altın Makas Huzurevi sakinlerini ziyaret ederek Yaşlılar Haftası’nı kutladı. Nilüfer Belediyesi’nde ’18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası’ unutulmadı. Nilüfer Belediyesi’ne ait Burak Berk ve Çamlıca kreşlerindeki minikler, İzzet Şadi Sayarel ile İnci Taner Altın Makas Huzurevi sakinleriyle bir araya gelerek renkli görüntüler oluşturdu. Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Özer ve Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü personelinin de hazır bulunduğu etkinlikte minikler, cıvıl cıvıl ve sevgi dolu halleriyle yaşlıların gönlünü fethetti. Yaşlılara çiçek vererek hep birlikte ‘İzmir Marşı’nı söyleyen çocuklar alkış aldı. Nilüfer Belediyesi 18-24 Mart Yaşlılara Saygı Haftası’nı çeşitlik etkinlikler kutlamaya devam edecek.

HİSARCIK’TA MİNİK YÜREKLER OKUL HARÇLIKLARINI DEPREMZEDELERE BAĞIŞLADI

Hisarcık Atatürk İlkokulu öğrencileri kumbaralarında biriktirdikleri harçlıkları Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen depremlerin ardından afetzedelere gönderilmek üzere bağışladılar.Atatürk İlkokulu 3/B sınıfı öğrencileri kumbaralarında biriktirdikleri harçlıkları depremzede arkadaşlarına ulaştırılması Okul Müdürü Pelin Solak ve Sosyal Yardımlaşma Kulübü Öğretmeni Ali Sevinç’e teslim ettiler.Minik öğrencilerin anlamlı bağışlarını kabul eden Okul Müdürü Pelin Solak, örnek davranışlarından dolayı 3/B sınıfı öğrencilerini ve öğretmenleri Şevket Şen’i tebrik etti.

KENDİ YAZDIĞI ŞİİRİ OKUYAN MİNİK SERRA DUYGULANDIRDI

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı korona salgını sebebiyle iptal olurken, bayram coşkusu bu yıl evlerde yaşandı. Altınşehir Mahallesi’nde oturan Serra Avcı, sınıf öğretmeninin ödev olarak vermiş olduğu 23 Nisan şiirini bir günde yazdı. Şiirini, ağzına maske takıp ailesine okuyan minik Serra Avcı, 'Bu sene korona virüs sebebiyle 23 Nisanı evde şiir ve şarkılar okuyarak, aile içinde kutladık, ama yine de coşkumuzu kaybetmedik. Dünyaca zor günler geçiriyoruz, inanıyorum ki bu günleri atlatacağız. Evde kal Türkiye' dedi.

BAŞKAN YILMAZ MİNİK KIZIYLA İSTİKLAL MARŞI OKUDU

Koronavirüs salgınının neden olduğu olumsuzluklar nedeniyle, 23 Nisan 1920 günü açılışı gerçekleştirilen Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 100. yıl dönümü ve dünya çocuklarına armağan edilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları ertelenirken, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz kızı Hümeyra ile birlikte Türk Milleti’nin bağımsızlık sembolü İstiklal Marşı’nı okuyarak evinin pencerelerini Türk Bayraklarıyla süsledi. İlkokul öğrencisi olan Hümeyra, İstiklal Marşı’nın 10 kıtalık şiirini okurken Başkan Yılmaz da kendisine eşlik etti. Kızı Hümeyra ile birlikte İstiklal Marşı’nı seslendiren Başkan Yılmaz, daha sonra evinin penceresini Türk Bayraklarıyla donattı. ‘ŞEHİTLERİMİZE VE GAZİLERİMİZE BORÇLUYUZ’ 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamanın gururunu ve mutluluğunu yaşadıklarını belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Kıymetli hemşehrilerim, sevgili çocuklar atalarımızın bizlere Türkiye gibi güçlü, büyük ve güzel bir emaneti var. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu emanetin bizlere ulaşmasını canlarıyla ve kanlarıyla ödeyen şehitlerimizi, gazilerimizi ve tüm ecdadımızı rahmet ve minnetle yad ediyorum. Bu vesileyle yeryüzündeki tüm çocukların açlıktan, şiddetten ve her türlü korkudan kurtulacağı bir dünya temenni ediyorum. Evde kalın, sağlıcakla kalın” diye konuştu.

MİNİK KALEMLER

ÖZLEDİM 27 Aralık 2019 yılında Çin'in Wuhan kentinde Corona virüsü çıktığı zaman pek umursamadım, hemen tedavisi bulunur zannettim ama haberlerde hastalananların sayıları arttıkça ölümler başladı, olay çığ gibi büyüdü. Ailecek çok korktuk çünkü bütün dünyaya yayılma tehlikesi vardı. Almanya, İspanya, İtalya dünyanın birçok yerinde yayıldı. Bir gün haberleri dinlerken bu virüsün Türkiye'ye geldiğini duyduk, çok panik oldum. Birkaç gün içinde okullar tatil edildi. Ve hastalananlar görülmeye başlandı. Öğrenime EBA’dan devam edileceği söylendi. İnsanlar sokağa çıkmasın diye haberlerde uyarılar yapıldı. Biz altı gün dışarıya çıkmadık annem sadece evin ihtiyaçlarını almak için çıkıyordu. Canımız o kadar çok sıkılıyordu ki babam bizi Mudanya götürüp kumsalda yürüyüş yaptırdı ama hep tedirgin korku içinde. Hemen eve geldik. Geçtiğimiz günlerde 65 yaş üstü yaşlılar için dışarıya çıkamaz yasağı geldi ama annemle babam bugün pazara gittiler ve pazarda yaşlı adam ve yaşlı kadınlar varmış. Annem babama demiş ki kimse kurala uymuyor. Bu virüsün ailecek ne zaman biteceğini çok merak ediyoruz. Arkadaşlarımla sokağa çıkıp oyun oynamayı özledim. Bu virüsün bir an önce tüm dünyayı terk etmesini ve bir daha gelmemesini istiyorum... Eda Esma Seyrek 8/E ************************ BİLİNMEZLİK Bilinmezlik başlığını kullanmamın sebebi gündemimizdeki virüs tehdidi. Aslında insanların virüsle ilgili yanlış düşünceleri, gittikçe hastalıktan daha beter hale geliyor. Duydukları herşeye inanıyorlar. İnsanların yanlış düşünceleri kendi komplolarını kurmalarına sebebiyet veriyor. Bundan dolayı insanlar COVİD-19'dan değil kendi akıllarına getirdikleri sonlarından dolayı hastalıktan korkuyorlar. Eğer insanlar hastalıktan korkmak istemiyorlarsa kendi düşündüklerine değil bu alanda uzman olan kişilere güvenmek zorundadırlar. Kulaktan dolma bilgilere değil uzmanların tavsiyelerine uyarak ve evde kalarak bu virüsü yenelim… Berke Sinan Arslanboğan 8/E *************************** SEVGİ Sevgi gözle göremediğimiz, elle tutamadığımız ama varlığını her zaman hissettiğimiz soyut bir kavramdır. Sevgi, duyguların en masum halidir. Parayla pulla satın alınamayacak kadar değerli ve güzeldir sevgi. Sevmek ve sevilmek ise insana en iyi gelen şeydir. İnsan; sevilmeyi, sevmeyi hissettikçe kendini daha da iyi hisseder. Hayata karşı daha pozitif ve iyimser bir bakış açısıyla bakar. Çoğu insan sevgisini karşısındaki insana belli edemez. Oysa ki hayatımız boyunca sevdiğimiz insanlara sevgimizi belli etsek daha da güzel olmaz mı? Tüm bu nedenlerden dolayı; İçimizdeki o güzel sevgiyi hiçbir zaman yok etmemeliyiz. Irmak Kaya 8/F *************************** GİZLİ ÇOCUK Her insanın içinde çocuk saklı. Bazı insanlar çocukla çocuk olur Çocuklarıyla oyun oynayıp güler. Çocuklarını parka götürür kendileri daha çok eğlenir. Çocuklara oyuncak alırken kendileri de oyuncaklardan gözünü ayırmaz. İçindeki çocukluğu saklamazlar. Çocuklar annelerini babalarını böyle örnek alırlar. İleride de çocuklarına böyle davranır. İçindeki gizli çocuğu saklamaktan korkmazlar. Bazılarının içinde ise unutulmuş bir çocuk saklıdır. Tamamen içindeki çocukluğu unutmuştur. Etrafına bambaşka bakar. Çocuklarıyla vakit geçirmez. Parka bile zorla giderler. Parka gittiklerinde ise bir yere oturup bazıları ellerinde telefonlarına bakar. Dışarıda vakit geçirirler ama çocuklarıyla geçirmezler. Eve geldiklerinde telefondan başını kaldırmazlar. İleride çocukları da bu durumu örnek alıp ne öğrendilerse aynılarını da çocuklarına uygularlar. İçindeki çocukluğu çocuklarıyla yaşamaktan korkarlar ve unuturlar. Zahide Öner 6/F

#Mi̇ni̇k

MİNİK KALPLER BÜYÜKLERE DOKUNDU

HİSARCIK’TA MİNİK YÜREKLER OKUL HARÇLIKLARINI DEPREMZEDELERE BAĞIŞLADI

KENDİ YAZDIĞI ŞİİRİ OKUYAN MİNİK SERRA DUYGULANDIRDI

BAŞKAN YILMAZ MİNİK KIZIYLA İSTİKLAL MARŞI OKUDU

MİNİK KALEMLER