Bursa Aydınlar Ocağı Başkanı Ali Seydi Çakırel: “SORUNUMUZ İDEOLOJİK KÖRLÜKTÜR”
Aynı zamanda Yeni Marmara Gazetesi köşe yazarı da olan Ali Seydi Çakırel On Medya ekranlarında yayınlanan On’ da Son Nokta Programının konuğu oldu. Gazeteci Cemal Kırgız’ın hazırlayıp sunduğu On ’da Son Nokta Programında Türkiye’nin aydın sorununun yanı sıra, yüksek yargıda yaşanan krizi ve ülke sorunlarını da masaya yatıran Ali Seydi Çakırel, Aydınlar Ocağı çalışmalarını da anlattı.
Türkiye’de 1973 yılında kurulan Aydınlar Ocağı’nın Bursa’da da 1983’te faaliyete geçtiğini anımsatan Avukat ve Yazar Ali Seydi Çakırel, her ilde şube olarak değil, birbirinden bağımsız müstakil olarak kurulduğunu kaydetti. Çakırel, Aydınlar Ocaklarının Milli ve tarihi duruş gereğince Türk Milliyetçisi aydınlar olarak, her zaman ve zeminde insanımızın ihtiyacı olan Türk – İslam Ülküsünü korumak, savunmak ve yaymak yönünde etkin faaliyetlerde bulunduğunu söyledi. Türkiye’de aydın olmanın zorluklarını da açıklayan Ali Seydi Çakırel, “Aydın denildiğinde, ideolojik, siyasi, mezhepsel, dini açıdan soyutlanmış olması gerekir. İnsan olarak bakmalıdır. Ben Türk’üm, Filistin diye bir meselem olmaz diyemezsin. Mazlumun yanında duruş bir aydın tavrıdır. İdeoloji insanı kör eder. Ben aydınım diyen hak, hukuk, adalet duygularıyla yaklaşmalıdır. Aydın tepki gösterir, vicdanlı olur. Aydın olmak ekonomik olarak zenginlik, konfor, medeniyet değildir. Felsefe bilmeyen, eleştirel düşüncesi olmayan, soru sormayan, vicdanı olup, duruşu olmayan aydın olamaz. Türkiye’nin en büyük sorunlarından birisi ideolojik körlüktür. Empati ve hoşgörü eksikliğidir” dedi.
Yüksek yargıda yaşanan tutuklu TİP Milletvekili Can Atalay konusunda, çözümün ‘devletin dini adalettir’ ilkesiyle mümkün olduğuna dikkat çeken Ali Seydi Çakırel, Anayasa Mahkemesinden bireysel başvuru hakkının alınıp, insan hakları mahkemesi kurularak düzenlenebileceğini bildirdi. Can Atalay nezdinde yaşanan krizinde yüksek yargıya gerek kalmadan TBMM’de çözülebileceğine işaret eden Çakırel, “TBMM seçildikten sonra tutuklu kalamaz, vekildir diyebilir. Sorun böylece yargıda krize sebebiyet vermeden, TBMM’de çözülebilir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde de Kuvvetler Ayrılığı ilkesi bulunduğunu savunan Ali Seydi Çakırel, “Adalet, yargı, denge ve denetim düzgün bir yere oturtulamadı. Oysa Başkanlık sisteminde de Kuvvetler Ayrılığı vardır. Denetlenebilir, sorgulanabilir, tam bağımsız yargı olmalıdır. O zaman, anayasa, yasalar veya 50 artı bir gibi konular tartışılmaz. Bence 50 artı birden de vazgeçilmemelidir” dedi.
Bilge Oğuz yayınlarından çıkan ve ikinci baskısını yapan, “Pütürgeli Ali. Bir Eylemcinin Anıları” isimli kitabı konusunda da bilgiler veren Bursa Aydınlar Ocağı Başkanı, Avukat ve Yazar Ali Seydi Çakırel, NATO içindeki Gladio yapılanması, MİT’in CIA emrindeki süreçleri, sokak eylemlerini tırmandıran Gladio neferlerini; kendi anılarıyla pekiştirdiği kitabının günümüzde yaşananlara da ışık tuttuğunu belirtti. NATO, CIA VE GLADİO üçlüsüne dikkat çeken Çakırel, “FETÖ denilen terör örgütünün de arkasında CIA ve bunlar vardır” diye konuştu.