Enver Yılmaz'dan Numan Kurtulmuş'a sert sözler!
2018 yılında Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı’yken dönemin Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’la yaşadığı tartışma sonrası görevinden istifa ettirilen ve 2024 yılında İYİ Parti’ye geçen Enver Yılmaz, Anayasa’nın 3. Maddesi’yle ilgili yaptığı açıklamadan dolayı Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’a yüklendi.
Numan Kurtulmuş’la birlikte bürokraside ve AK Parti kadrolarında görev alan kişilerin de kendi çıkarlarını düşündüğünü söyledi.
İşte o paylaşım:
“Bugün Türkiye’nin en temel sorunlarından birisi liyakatsizliktir. Zira liyakatin belirleyici bir kıstas görülmediği bir işleyişten ilerlemenin, gelişmenin ve kalkınmanın hâsıl olması mümkün değildir.
Liyakatin tamamlayıcı unsuru olmak üzere 'Millî Bilinç ve Tavır' sahibi olmak, hem siyaset hem de bürokrasi kadrolarında aranması gereken asli özelliklerdendir. Yani, Türkiye’yi ancak milli bilinç ve tavıra sahip liyakatli insanlar ilerletip yükseltebilir.
Türkiye’de liyakatin, milli bilinç ve tavır sahibi olmanın ne kadar önemli, bunlardan yoksun bulunmanın ne ölçüde yaygın ve zararlı olduğu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili yaptığı talihsiz beyan vesilesiyle bir kez daha görülmüştür.
Türk tarihinin en parlak sayfalarından olan Milli Mücadele’nin karargâhı, Kurtuluş Savaşımızın merkezi olan TBMM’nin Başkanlık makamını işgal eden bir kişinin, milli kimliğimizin özeti ve somut ifadesi olan değişmez maddeleri tartışmaya açması, üzerinde ciddiyetle ve ibretle durmayı hakeden vahim bir durumdur.
Bir yandan Türkiye’nin büyük dış tehditlerle karşı karşıya olduğunu söyleyip diğer yandan milli kimliğimize ve devletimizin asli niteliklerine yönelik bu türden tartışmalı söylemler içinde olmak, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un samimiyetinden, ciddiyetinden ve liyakatinden şüphe duyulmasına ve tavırlarının endişeyle takip edilmesine yol açmaktadır.
Fakat bilmeliyiz ki, Numan Kurtulmuş bütün bu milli bilinç ve tavır yoksunu, liyakatsizlikle malûl hallerinde yalnız değildir.
Bugün devlete ve siyasete sızmış bir azınlık, devleti gerileten ve zayıf düşüren bir sapmanın örnekleridir.
Bir kısmı Numan Kurtulmuş’un çevresinde öbeklenmiş bazı siyasetçiler ve bürokratlar için devlet ve siyaset, millete hizmet vesilesi değil, şahsi çıkarları temin fırsatıdır.
Bu gayrımilli ve liyakatsiz kadroyu tasfiye etmeden, Türkiye’yi kudretli, milletimizi müreffeh, ülkemizi bayındır kılmak mümkün olmayacaktır.
Göreve geldiği günden bu yana milletimizin iradesi üzerinde yükselen yüce meclisimizi krizlerle anılır hâle getiren, kendi sözlerinin bile arkasında durma iradesinden yoksun, TBMM’yi idare edebilecek liyakate sahip olmayan ve bu makamı kariyer planlamasında bir sıçrama tahtası olarak gören Numan Kurtulmuş, milli bilinç ve tavra aykırı bir tutum içindedir.
Türkiye’nin hakettiği güce ve saygınlığa kavuşması, milletin acil sorunlarının çözümlenmesi için aslolan hamle, Numan Kurtulmuş ve benzerlerinin söz ve eylemlerinde tecessüm eden anlayışın tasfiyesi ile mümkündür.
Türkiye, liyakatsizliği de, milli bilinç ve tavırdan yoksun konjonktürel siyasetçileri de aşacaktır.
Türkiye’ye yakışan Anayasa, ilhamını Milli Mücadele ruhundan ve millî kimliğimizden alan bir metin olacaktır.
Aksi düşünenler, buna mani olmak için sinsice gayret sarfedenler, hangi makamda olurlarsa olsunlar milletin feraseti ve basireti karşısında mağlup olacaklardır.” dedi.