Hava Durumu

#Özgür Özel

Yeni Marmara Gazetesi - Özgür Özel haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Özgür Özel haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

CHP Genel Başkanı Özel'den 'Ankara Büyükşehir Belediyesine kayyum atanacağı' İddiasına Sert Cevap Haber

CHP Genel Başkanı Özel'den 'Ankara Büyükşehir Belediyesine kayyum atanacağı' İddiasına Sert Cevap

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan hakkında başlatılan soruşturma ile ilgili, “Sayın Bakırhan'ın ifade ettiği görüşlere katılmıyorum. En sert şekilde de bu görüşlere karşı çıkıyorum. Fakat bir söz söyledi ve sözün cevabının söz ile verilmesi gerekir" dedi.  CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yayıncı İlhan Erdost'un kabri başında düzenlenen anma programına katıldı. Erdost'un ailesi ve sevenlerinin katıldığı programda Erdost'un mezarına güller bırakılarak, şiirler okundu. Anma etkinliği sonrasında basın mensuplarının sorularını cevaplayan Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan hakkında başlatılan soruşturma ile ilgili soru üzerine, “Sayın Bakırhan'ın ifade ettiği görüşlere katılmıyorum. En sert şekilde de bu görüşlere karşı çıkıyorum. Fakat bir söz söyledi ve sözün cevabının söz ile verilmesi gerekir. Bir siyasi partinin genel başkanına kullanmış olduğu ifadelerden dolayı soruşturma başlatalım, onu yollayalım, sonra dokunulmazlık tartışması başlatalım gibi ülkeyi bu tip yönetme pratiğinin Türkiye'yi ne hale getirdiği ortada. Tuncer Bakırhan'ın söylediği o cümlelerin, o tartışılan cümlelerin herhangi bir yeriyle bir mutabakatım olmadığı gibi en sert şekilde karşı çıkıyorum” ifadelerini kullandı.  'Ankara Büyükşehir Belediyesine kayyum atanacağı' iddiası  Esenyurt Belediyesi ile başlayan kayyum atamalarının diğer belediyelerle devam edeceği, bunlardan birisinin de Ankara Büyükşehir Belediyesi olacağı iddiaları ile ilgili soru üzerine Özel, “Esenyurt meselesindeki tavrımız, tutumumuz; hangi partinin belediyesi olursa olsun halkın seçtiği halka hesap verir. Suç işlediyse de mahkemeye hesap verir. Mahkeme sonuçlanıp kesinleşince halk adına, Türk milleti adına kararını ilan eder. O güne kadar soruşturmanın başladığı gün kayyum atamak mahkemeyi de tanımamaktır, halkı da tanımamaktır ve son derece yanlış bir iştir. Melih Gökçek'in trol orduları, birtakım operasyon adamları ve hesapları şimdi de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız, geçtiğimiz hafta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız üzerine yoğunlaşan bir ateş vardı. Şimdi de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız hakkında geçmişte olmuş ve soruşturmaya dahi gerek duyulmamış hususlara ilişkin birtakım soruşturmalar yürütülüyor gibi duyuyorum. Bir taraftan da şunları duyuyorum; Milli İstihbarat Teşkilat'ına (MİT) verilen bir talimat ile 'eşeleyin, deşeleyin aman bir şeyler bulun, işte bir türlü ilişkilendirmeler yapalım' filan. Hiç bunlara kalkışmasınlar. Gözümüz üzerlerinde, her şeyden haberimiz var” diye konuştu.  Süleyman Soylu'nun açıklamaları  Özel, Süleyman Soylu'nun bir röportajda "Bahçeli'nin ortaya koyduğu son çıkış, Türkiye'nin önüne konulmuş büyük bir fırsattır. Samimidir, önümüzdeki yarım asrın ne olacağına yönelik bir anlayışın bütün dünyaya ve Türkiye'ye sorusudur" şeklindeki sözlerini nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine şöyle konuştu:  “Süleyman Soylu tam da budur. Süleyman Soylu, siyasi bukalemundur. Süleyman Soylu geçmişte Erdoğan'a neler diyordu. Yanına çağırdı, koşarak gitti. Erdoğan'ı en çok savunan oydu. Geçmişte çözüm süreci konusunda önce olumlamaları vardı, sonra çözüm süreci terk edildikten sonraki en sert ve hak ihlalleriyle dolu, demokrasiyi ayaklar altına alan süreci de en çok savunan, o sürecin cellatlarından biriydi. Seçimlerde de meydan meydan gezip, ‘Ankara'yı Mansur Yavaş kazanırsa su faturalarını DHKP-C militanları dağıtacak' diyordu. 'İstanbul'u Ekrem İmamoğlu kazanırsa İSPARK'ı PKK'ye verecekler' diyordu. En son seçimde de 'Eğer CHP iktidar olursa, Apo'yu salma planları var' diyordu. ‘Bunun sözünü verdiler' diyordu. Bugün kimin ne söz verdiğini görüyoruz. Sayın Bahçeli'nin ifadelerini bu sefer de Süleyman Soylu söylüyor. Soylu, siyasi bukalemundur. Bunda şaşıracak bir şey yok. Hayvanat bahçesini gezerken atın renk değiştirdiğini görürseniz şaşırırsınız. Bukalemunun renk değiştirmesine kim niye şaşırsın.'' 

CHP Genel Başkanı Özel:'' Partimiz iktidarı alacak.'' Haber

CHP Genel Başkanı Özel:'' Partimiz iktidarı alacak.''

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, "31 Mart seçimlerinde bu ülkenin kurucu partisi, 47 yıl sonra birinci parti olmuşsa ve yine bu ülkenin kurucu partisi önümüzdeki seçimlerde iktidara adaysa, iktidarı alacak. Öz güvenli bir siyasetle, bu ülkedeki 83 milyonu kucaklayarak, Türkiye'yi de Türkiye İttifakı kazanacak" şeklinde konuştu.   Mudanya Mütarekesi'nin 102'nci yılı etkinliklerine katılmak üzere Bursa'ya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Öncelikle sözlerime bir özür ve bir eksikliği gidererek başlamak isterim. Kürsüye çıkarken çalan şarkı, partimizin toplantılarında çaldığında, çok hoşumuza giden bir şarkı. Burası bir kamusal alan, burası bir belediyenin etkinliği. Aksini görüyorsunuz, biliyorum. Devlet parti ayrımı kalmadı. Ülkenin cumhurbaşkanı, bir başka partinin genel başkanı ve maalesef bu iç içe geçmişlik, zaman zaman bize de bu hataları yaptırtıyor. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi, birazdan bahsedeceğimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten başlayarak İsmet Paşa'yla birlikte cumhuriyet kurmuş, devlet kurmuş, demokrasi kurmuş. Başka parti yokken bile devletle partinin işlerini ayırmayı ilke edinmiş ve en sonunda çok partili rejime geçip, ülkeyi demokrasiye teslim etmiş olan, bu anlayıştaki insanların partisi, kötü örnekler bir yana, partiyle devlet işini ve kamusal alanda, tüm siyasi partilerin davetli olduğu alanlarda, bu işlere çok dikkat edeceğiz. Ben bu kusuru, minicik bir nazar boncuğu olarak çok başarılı Mudanya Belediye Başkanımızın yakasına takıyorum. İnerken bir daha çalarsanız bu sefer ayıp olur başkanım mahcup edersiniz, başka bir müzik ayarlayın" dedi.  Mudanya Mütarekesi'nin cephede kazanılan başarının, masada büyük bir kazanıma dönüştürüldüğü 9 günlük çok önemli bir süreç olduğunu ifade eden Özel, "İsmet Paşa buraya Batı Cephesi Komutanı olarak gelmiştir. Ancak buradan Lozan'a, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedini kabul ettirecek, özgüveni yüksek bir müzakereci olarak buradan ayrılmıştır. İsmet Paşa'nın bu diplomatik zekasıyla Trakya'daki işgal kurşun atılmadan sona ermiş. Doğu Trakya ana vatana dahil edilmiştir. Sahada kazanılmış olan askeri zafer, Mudanya'daki diplomatik zaferden sonra, Lozan'a gidecek İsmet Paşa'ya büyük bir güç vermiştir" diye konuştu.  Atatürk ve İsmet İnönü'nün iktidarı değil, itibarı seçen demokrasi kahramanları olduğunu belirten Özgür Özel, "14 Mayıs 1950 günü seçimleri kaybedip, bundan 8 gün sonra eliyle kaleme aldığı mektupla, kendi el yazısıyla, oğlu Erdal'a yazdığı mektupta, 'bu seçim memlekette hayat tarzı kurmak için giriştiğimiz teşebbüste, ne kadar ciddi ve samimi olduğumuzu ispat etmiştir. Memleket için, hepimiz için bu bir şeref olmuştur' diyor. Dediği şu; bundan önce memleketi yönetenler, sarayda oturuyorlar. Bütün yetkiler elinde. Yetkileri, vefatlarıyla birlikte evlatlarına geçiyor. Eğer ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk sarayı seçseydi, eğer ki 'hangi yönetimi benimsiyorsunuz Sayın Kemal? Amerikan tipi başkanlık mı?' O devirlerde Amerika'da başkanlık 70 yıldır var. 'İngiliz tipi bir monarşi mi, yoksa padişahlığa saraydan devam mı' diyenlere, 'biz 23 Nisan'da, 1920'de bir meclis kurduk. O meclisin verdiği görevleri yapıyoruz. Ne görev verirse meclisimiz ve milletimiz o görevi yaparız' deyip elinin tersiyle otoriter bir lider olmayı, tek adam olmayı, padişah olmayı, kral olmayı ya da çok yetkili bir başkan olmayı itip, cumhurun seçtiği, Millet Meclisi'nin verdiği yetkiyle cumhurbaşkanı olmayı tercih etmiştir. Onun ölümünden sonra yerine geçen en yakın arkadaşı, en büyük mücadele arkadaşı ve silah arkadaşı İsmet Paşa da ülkeyi yönetmiş, yönetirken çok partili rejim ihtiyacının demokrasinin olmazsa olmazı olduğunu görmüş, 1946'da çok partili yarışa geçilmiş, 1950'de Milli Mücadele kahramanı İsmet Paşa, girdiği genel seçimlerde partisi ikinci olmuş, seçimleri kaybetmiştir. Dünya, bütün dünya o konjonktür, ondan sonra daha neler yaşanacak, ne tek adamlar gelecek, ne faşizmler kurulacak, ne o faşist tek adamlar, ülkelerine, Avrupa'ya, dünyaya ne felaketler yaşatacaklar. Ama İsmet Paşa öyle bir bilinçle geliyor ki 1918'den Mondros'tan, 1920'den Ankara'da meclisin kurulmasından, 1922'den savaşlardan, mücadelelerden, meydan mücadelelerinden, 1923'te cumhuriyet ilanından geldiği için, İsmet Paşa çağında yaşayanlar gibi, ne Gazi Mustafa Kemal'in tek adamlığa yeltenmediğini görmüş, ondan aynı rüyayı görmüş, aynı hayali kurmuş, günü gelince de 'yönetimi teslim etmem' dememiş, aksine 'bu benim en büyük yenilgim ama demokrasimizin en büyük zaferidir' deyip Demokrat Parti'ye yaveriyle haber yollamış, 'Paşa devir teslime hazırdır' deyip, oğlu Erdal'a 1 hafta sonra bu kalemle, bu yazıları yazmıştır. Söylemek istediği, memlekette kurmak istediğimiz yeni hayat tarzı dediği, bunun kendisidir" dedi.  Türkiye'nin bulunduğu coğrafi konuma rağmen ayakta kalabilmesini Atatürk ve İsmet Paşa'ya borçlu olduğunu söyleyen Özgür Özel, "Artık millet kendini yöneteceklerini kendi seçiyor. İktidarlar değişebiliyor. Milletin yetki verdikleri, oy verdikleri yönetime gelip, oy vermedikleri gidebiliyor. İktidarlar kalıcı değil, kalıcı olan milletin iradesi. İşte biz cumhuriyeti de demokrasiyi de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e, İsmet Paşa'ya borçluyuz. Ve bugün Türkiye'de birileri arasında mezhep savaşları çıkmıyorsa, Türkiye'de taraflar arasında etnik savaşlar çıkmıyorsa, birileri birinin kalbini söküp, o vahşi IŞİD'çilerin o coğrafyaya yaşattıkları bu ülkede yaşanmıyorsa, bu ülkede her şeye rağmen bir belediye başkanı çıkıp Barış Festivali düzenliyor, Barış Ödülü dağıtıyor, 'Yurtta barış, cihanda barış' diyorsa, bu ülkenin iktidarı da ana muhalefet partisi de bütün çelişkilerine rağmen 'Filistin'de barış olsun' diye bütün dünyaya seslenebiliyorlarsa, bu ülkenin kurucu partisi, Ukrayna savaşına da, Filistin'deki savaşa, mezalime, soykırıma da aynı şekilde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten miras, 'yurtta barış, cihanda barış' yaklaşımıyla yaklaşabiliyorsa ve 31 Mart seçimlerinde bu ülkenin kurucu partisi, 47 yıl sonra birinci parti olmuşsa ve yine bu ülkenin kurucu partisi önümüzdeki seçimlerde iktidara adaysa, iktidarı alacak ve bu ülkeyi bir kez daha demokrasiyle, bu sefer ayrımsız, katıksız, bütün yıpratılmışlıklarına rağmen, kuvvetler ayrılığının tam olarak sağlandığı, parlamentonun yeniden güçlendiği, milletin birini seçip gerisine karışmadığı değil, milletin seçtiği parlamentonun her türlü denetim imkanına sahip olduğu, kendi içinden başbakan çıkardığı, kendi içinden hükümet çıkardığı, adet olsun diye masasında, kürsüsünde bir yemin edilip, sonra hiçbir sorumluluğu olmayan, bir kalemin ucundan çıkan bakanların değil, parlamentodan çıkan bakanların parlamento eliyle denetlendiği, hesap sorulduğu, gensoru verildiği, güven oylamasında güvensizlik oyu alan bakanın gittiği, bakanların istifalarının birinin uygun görmesiyle değil, bakanların göreve gelişinin de gidişinin de Millet Meclisi'nce karara bağlandığı gerçek demokratik bir Türkiye'yi yeniden kurmak istiyoruz. Bütün ümidimiz, bütün yaklaşımımız buna dairdir" diye konuştu.  Türkiye İttifakı'nın iktidarına talip olduklarını ve bu nedenle öz güvenli bir siyaset yürüttüklerini söyleyen Özel, "O yüzden öz güvenli bir siyasetle, bu ülkedeki 83 milyonu kucaklayarak, daha önce Mudanya'da söylemiştim, Mudanya'yı Mudanya İttifakı kazandı. Bursa'yı Bursa İttifakı kazandı. Türkiye'yi de Türkiye İttifakı kazanacak. Türkiye İttifakı renklerini ay yıldızlı al bayraktan alır. Türkiye İttifakı Türkiye'nin sosyal demokratlarını, muhafazakar demokratlarını, milliyetçi demokratlarını, Türk demokratlarını, kimsenin mezhebine bakmadan, Türkiye'nin bütün demokratlarını kucaklar, hedefi Türkiye'ye gerçekten güçlü bir parlamento, güçlü bir yürütme, bağımsız bir yargı, tam bir kuvvetler ayrılığı ve en nihayetinde güçlenen ve zenginleşen bir Türkiye'yi yeniden hediye etmektir. Mudanya'daki her görüşten herkesi yürekten kucaklayarak, 102'nci yılda burada olmanın onurunu yaşıyorum. Nice 10 yıllarda, yüzyıllarda Mudanya'da bu törenler yapılacak, İsmet Paşa anılacak, Gazi Mustafa Kemal anılacak. Cumhuriyet ilelebet payidar kalacak. Cumhuriyetin kıymetini bilenleri kıymetle, hürmetle selamlıyorum" şeklinde konuştu.  Konuşmaların ardından yapılan gösteriler, katılanlar tarafından büyük alkış aldı. Özel, daha sonra müzeyi gezdi. Programa, Sosyal Demokrat Halk Partisi Eski Genel Başkanı Murat Karayalçın, İsmet İnönü'nün kızı Özden İnönü Toker, torunu Gülsün Bilgehan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Osmangazi Belediye Belediye Başkanı Erkan Aydın ve CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş da katıldı. 

Özgür Özel'den Erken Seçim Vurgusu Haber

Özgür Özel'den Erken Seçim Vurgusu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Kim 'geçinemiyoruz' diyorsa, aldığı maaşa itiraz ediyorsa, ürünü para etmeyip buna itiraz ediyorsa onların yanında olalım. Çünkü muhalefeti 'parlamento içindeki muhalefet', 'dışındaki muhalefet' ayrımı olmaksızın hep birlikte toplumsal bir muhalefete dönüştürmek ve bu iktidarı bir şekilde erken seçime zorlamak durumundayız" dedi.   CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çanakkale'de 14 büyükşehir belediye başkanı olmak üzere toplam 21 belediye başkanının katıldığı il belediye başkanları toplantısında açıklamalar yaptı.  CHP'nin, Türkiye'nin 7 bölgesinde il belediyesi bulunan tek parti olduğunu ifade eden Özel, "Hep söylüyorum, bizim belediye başkanlarımızın ellerinde, ceplerinde, kadın belediye başkanlarımızın çantalarında birer anahtar var. Bu anahtar belediyelerinin kapısını ya da kasasının ya da şehrin altın anahtarı değil, Cumhuriyet Halk Partisi'nin gelecekteki iktidarının, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partinin, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında gireceği ilk seçimlerdeki iktidarının anahtarı. İl belediye başkanları aylık ya da 45 günlük periyotlarla bir araya geliyor. Çok önemli bir gündemle çalışıyorsunuz, sunumlar alıyorsunuz. Deneyimlerinizi aktarıyorsunuz, tecrübeleri paylaşıyorsunuz, projelerde ortaklaşıyorsunuz. Buradan evinize giderken benzer özellikler arz eden ve içeren 20 farklı ilin görüşünü, tecrübesini, deneyimini, projelerini öğrenmiş olarak ve vizyonunuza vizyon katmış olarak, zihniniz ilinize daha iyi hizmet etme noktasında daha da berraklaşmış daha bu konuda motive olmuş olarak dönüyorsunuz. Bu çok kıymetli toplantıları çok önemsiyorum. Bundan sonra da bu toplantıların aynı rutinde aksamadan, aynı ciddiyette bu başarılı sonuçları üreterek devam edeceğine inanıyorum. Merkezin yerele yapacağı katkılar ya da vereceği talimatlar kıymetlidir ama bunun yerelde bir yerel lider olduğu ve o yerel liderin sorunlar ortaya çıktığında buna yerelden ilk reaksiyonu veren ve orada liderlik eden, önderlik eden ve güven veren kişi olduğunu sizler gösterdiniz. Pandemiden geriye, AK Parti'li herhangi bir belediye başkanının yaptığı hiçbir şey kalmadı. 'Pandemide ne yaptık' deyince, merkezi olarak yapılan, yapılamayan şeyler konuşuluyor ama 'Pandemide bunun dışında ne yapıldı' derseniz, her noktasında Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları var, belediyelerin yapmış olduğu işler var" şeklinde konuştu.  "Bunun Çanakkale'de olmadığını öğrenmek kadar gurur verici bir şey yok"  İl belediye başkanlarının 6 aylık çalışmalarından gurur duyduğunun altını çizen Özel, "Çanakkale'de ilkokulda okuyan çocukların hiçbiri boş beslenme çantasıyla okula gitmiyor. Çünkü Çanakkale Belediyesi yoksul çocukların beslenme çantasını dolduruyor. Türkiye'de 3 çocuktan 1'i beslenme çantasız okula gidiyor. Kantinden alışveriş yapmayan çocukların sayısı yüzde 66. Yani 3 çocuktan 2'si kantine hiç uğramıyor. 3 çocuktan 1'i okula aç gidiyor, aç dönüyor. Bunun Çanakkale'de olmadığını öğrenmek kadar gurur verici bir şey yok. Beyoğlu Belediyesi'nin okullarda başlattığı su sebili uygulamasını, diğer belediyeler arasında da yayılmaya başladı. Çanakkale'de çeşmeden akan su içilebiliyor. Çünkü biz Çanakkale Belediyesini 2019'da AK Parti'den almadık. Alsaydık, AK Parti'den aldığımız bütün belediyelerde olduğu gibi içilemez, çamur gibi su akıyor olacaktı. Her birinize genel başkanınız olarak söylüyorum; şehrinizde çeşmeden su akmıyorsa, akan su içilebilir değilse, okulda babasının, annesinin durumu iyi olanların iyi su alıp içtiği, diğerlerinin çeşmeye dayanıp hastalığı ağzına dayadığı bir şeye izin vermeyin. Okul sebili uygulamasını hızla yaygınlaştırmanızı ve bu ülkenin yoksul ailelerinin evlatlarının temiz su içme hakkına ve sağlıklarına sahip çıkmanızı özellikle arzu ediyoruz" diye konuştu.  "Bu en çok zorlandığımız konu"  25 şehirde 57 kent lokantası açtıklarını belirten Özel, "Bu sayının daha artması gerekiyor. CHP'li belediyeler 6 ayda 77 kreş açtı. Bunu önemsiyoruz. Bu kadınların çalışma hayatına katılması ve çocukların hayata hazırlanması yönünden imkan sağlıyor. Yerel yönetimlerin çözebildiği ve çözemediği sorunlar var. Çözemediğimiz sorun işsizlik çünkü yerel yönetimler istihdam oluşturma imkanı olan ama an itibarıyla zaten geçmiş dönemde de bu kadar büyük işsizlik varken hangi partiden olursa olsun belediyenin tüm istihdam imkanlarının kullanıldığı, dolduğu hatta hepimiz biliyoruz ki aşıldığı süreçleri yaşıyoruz. Belediyelerde inanılmaz personel fazlası var. Bir yandan da her bir belediyemizde binlerce, on binlerce belediyenin boyutuna göre, yapısına göre iş başvuruları var. Bu en çok zorlandığımız konu. Bunu biliyoruz. Bu sorunu çözmek için de CHP iktidarı için gün sayıyoruz. Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) işsizlik rakamlarını açıkladı. 0,3'lük bir düşüşten, yüzde 8,5'luk bir işsizlikten bahsediyorlar. TÜİK'in de rakamlarında gizlemediği, DİSK'in detaylı araştırmalarında tüm kesimler tarafından doğrulandığı şekilde Türkiye'de gerçek anlamda işsizlik 8,8 milyondan 11 milyona çıkmış. Yani sadece 2023 Ağustos'tan, 2024 Ağustos'a kadar 2,2 milyon yeni işsizin eklenmesiyle geniş tabanlı işsizlik 11 milyona çıkmış durumda. Kim 'geçinemiyoruz' diyorsa, aldığı maaşa itiraz ediyorsa, ürünü para etmeyip buna itiraz ediyorsa onların yanında olalım. Çünkü muhalefeti 'parlamento içindeki muhalefet', 'dışındaki muhalefet' ayrımı olmaksızın hep birlikte toplumsal bir muhalefete dönüştürmek ve bu iktidarı bir şekilde erken seçime zorlamak durumundayız" değerlendirmesini yaptı.  Belediye başkanları toplantısının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çanakkale Belediyesi Yeşil Yerel Yönetim Binası ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Ulusal Çanakkale Roman Çalıştayı'na katıldı.  Çalıştayda açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Özel, "Ulusal Çanakkale Roman Çalıştayını gerçekleştiriyoruz. Bundan sonra bunları devam ettireceğiz. Ancak bu süreç, bugün başlayan bir süreç değil. Cumhuriyet Halk Partisi'nin uzun yıllardır üzerinde durduğu, bazen çok ivmelenen bazen yavaşlayan bazen memnuniyetlerin bazen tatsızlıkların ifade edildiği, birazcık kişiler üzerinden belli noktalardan ilerleyen bir süreci artık kurumsallaştırma ve bundan sonraki süreci hep beraber yönetme kararlılığındayız. Ben mart ayında İzmir'de bütün Roman kardeşlerimi siyasete katılmaya, Cumhuriyet Halk Partisi'ne gelmeye, belediye meclis üyeliklerine, belediye başkanlığına, milletvekilliğine talep açmaya, CHP'de siyaset yapmaya davet etmiş ve demiştim ki, 'Bundan sonra hep birlikte olacağız. Kurumsal yapılar oluşturacağız. Siz çalışmak, siyaset yapmak istedikçe Genel Başkanınız sonuna kadar arkanızda duracak.' Bugün önemli bir adım attık. Burada birlikteyiz bu kıymetli hazirunla. Tabi ulusal bir çalıştay ama aslında uluslararası boyutları da var. Ben İzmir'de de ifade etmiştim. Kadınların, gençlerin ve kırılgan grupların Cumhuriyet Halk Partisi'nde önünü açmak benim boynumun borcu. Çanakkale'de bugün Roman Çalıştayı yapıyoruz, İzmir'de de söylediğim gibi sol ve sosyal demokrat bir partiyiz. Mustafa Kemal Atatürk'ün 101 yıl önce kurduğu partiyiz. Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ülkede 86 milyona ulaştık. Bizim görüşümüze, anlayışımıza göre her vatandaşımızın Anayasa'da olduğu gibi eşit, ayrımcılığa uğramadan, bütün imkanlardan eşit yararlanarak, eşit ve onurlu yurttaşlar olarak yaşadıkları bir Türkiye'yi ortaya koymak hepimizin görevi. Bugün Türkiye'de baktığınızda Anayasa'ya göre herkes eşit ama baktığınız da bazıları daha eşit, bazıları daha az eşit. Biraz önce burada bir takım ifadeler kullanıldı. Dediler ki, 'Ayrımcılığa uğruyoruz.' Dediler ki, 'Ciddi sorunlarımız var ve bu sorunlara çözüm getirmesi için Cumhuriyet Halk Partisi'nin önemli adımlar atmasını istiyoruz.' Bir yerel örnek verildi. Benim bir tarafımda Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek oturuyor. Bir tarafımda da övgüyle bahsedilen, desteklenen hem mahallesinin muhtarı, Muharrem Erkek tarafından Çanakkale Belediyesi'nde koordinatör olarak atanmış, iki kadın yardımcısı var. Çanakkale'deki Romanlarla belediye arasında koordinasyonu sağlıyor, köprüyü sağlıyor. Burada kullanılan ifadelerden Çanakkale'de Romanlar, artık kendilerinin gidip belediyenin gidip kapısında dert anlatacak, muhtar ne yapacak, gidip belediye de sorunları anlatacak, mahallenin sorunları çözülsün. Muhtar belediyenin koordinatörü olmuş. Mahallenin sorununu görüyor, belediyedeki bir görevli olarak da o sorunu hızla çözüyor. Bu iyi örneği Cumhuriyet Halk Partili bütün belediyelere öneriyoruz. Bu konuda gerekli yazılı talimatları da vereceğiz" dedi. 

CHP Lideri Özgür Özel'den Sürpriz Ziyaret Haber

CHP Lideri Özgür Özel'den Sürpriz Ziyaret

 Antalya Büyükşehir Belediyesini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, başarılı çalışmalarından dolayı Başkan Muhittin Böcek’i kutlayarak, “Üst üste ikinci kez seçilmeyi başararak bir kısır döngüyü kırdınız. Zoru başardınız. Turizmden sağlığa, kentsel dönüşümden spora kadar eksiksiz her alanda ortaya koyduğunuz vizyon, gayret ve iradeyle bu başarıyı sonuna kadar hak ettiniz” dedi.  Antalya’da bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i makamında ziyaret etti. Başkan Muhittin Böcek tarafından Belediye Hizmet Binası önünde Büyükşehir Belediyesi Zabıta Tören Mangası ve bando eşliğinde karşılanan Genel Başkan Özel, Büyükşehir Belediyesi anı defterini imzaladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yaptığı açıklamada, “Bugün Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Muhittin Böcek’i, bu şehrin üst üste ikinci kez seçilmeyi başaran ilk Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ziyaret etmenin mutluluğunu yaşıyorum. Siz bu kısır döngüyü kırdınız, zoru başardınız. Siz ve ekibiniz turizmden sağlığa, kentsel dönüşümden spora kadar eksiksiz her alanda ortaya koyduğu vizyon, gayret ve iradeyle bu başarıyı sonuna kadar hak etti. Şahsında tüm siyasi partilerden seçilen tüm belediye meclis üyelerimizi kutluyor, dünyanın en güzel kentine en güzel hizmetleri sunmaları için başarılar diliyorum” dedi.  "Fevkalade memnunum"  Başkan Böcek’i başarılı çalışmalarından dolayı kutlayan CHP Genel Başkanı Özel, şöyle konuştu:  "Siz ata sporlarından tutun da su sporlarına, kentsel dönüşümden tutun sosyal belediyecilik uygulamalarına bütün zorluklarınıza rağmen hepsini dört dörtlük yerine getirdiniz. Sahil kenarından Toroslar'ın en tepesine kadar yetişmeyi, erişmeyi başardınız. Bu tabii emek demek. Şahsınızı kutluyorum. Antalya’da adeta Cumhuriyet Halk Partisi rüzgarı esiyor. Bir başka parti Antalya’da halka dokunamıyor. Bu açıdan fevkalade memnunum.”  “Size yürekten inanıyorum”  Özel, şöyle devam etti:  “İleride çok özlediğimiz günlere geleceğiz. Ben Antalya’da 10 milletvekili, 9 milletvekili çıkarmanın hayal olmadığını düşünüyorum. Bu da şu sonucu doğuracak. Antalya hak ettiklerine kavuşacak. '26-27 yıllık atık su parasını ver, sana bir arıtma yapayım' olmayacak. Onu da doğru dürüst işletemediler, etrafa koku sarıyor.  Antalya’ya hizmette sizin için artık kolaylaştırıcı, katkı sağlayıcı bir noktada olacak. İlk seçimlerde Antalya halkı genel iktidara da Cumhuriyet Halk Partisi’ni getirerek kendi önünü açacak. Burası hiç şüphesiz Atatürk’ün dediği gibi en güzel kenti ama dünyanın en önemli ve en önde giden turizm merkezi olacak. Çok döviz bırakacak turisti çekeceğiz. Antalya esnafı da Antalya halkı da en güzel günlerini yaşayacak. Bu vizyon sizde var, bizde var, milletvekillerimizde var, örgütümüzde var. Antalya size inandı, ilk genel seçimlerde bunun karşılığını hep beraber alacağız. Bir kez daha başarılar diliyorum. Ailenizi kutluyorum. Antalya’ya en güzel hizmetleri sağlayacağınıza yürekten inanıyorum.”  “Hep birlikte tarih yazdık”  Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, şunları söyledi:  “Şehr-i emin olarak Antalya Büyükşehir Belediyesi ziyareti için Genel Başkanıma teşekkür ediyorum. Beni ikinci döneme aday eden Genel Başkanımızı makamında ziyaret ettiğimde kendisine, 'Antalya’mızın plakası 07. Yedi ile on arası fark ile kazanamazsam Antalya’yı kazandık demeyin Sayın Genel Başkanım' demiştim. Kendisi de en kısa zamanda adaylığımızı açıklayacağını söylemişti. Genel Başkanıma, Antalyalılara, Antalya ittifakına teşekkür ediyorum. Geçen dönem ittifakla 714 bin oy almıştım. Son seçimde 706 bini tek başımıza aldık. Bu anlamda bize emek veren, destek veren, il başkanım başta olmak üzere herkese teşekküre diyorum.”  5 yıl daha herkesin belediye başkanı olmaktan bir an olsun vazgeçmeden azimle gururla Antalya’ya hizmet edeceğini ifade eden Böcek, “Antalya’da iktidar partisi 20 belediyenin 18’ini kaybetmiştir. Antalya’mızın yüzde 96,7’sini CHP’li belediyeler yönetmektedir. Bu bir tarihtir. Tarihi hep birlikte yazdık. Başta Genel Başkanım yazdırdı bize. Türkiye ve Antalya kırmızıya boyandı. Genel Başkanıma ziyareti için teşekkür ediyorum. Sizi mahcup etmeden 5 yıl boyunca Antalya’ya hizmet etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.  Toros fıstığı ve ipek kravat hediye edildi  Ziyaretin sonunda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e nazar boncuğu ile Büyükşehir Belediyesi tarafından Antalya’ya uyarlanıp Toroslarda yetiştirilen "Toros fıstığı" adı verilen Antep fıstığının ilk hasadını ve Büyükşehir’in Alanya Sapadere’de kurduğu ipek böcekçiliği merkezinde işlenen ipekten dokunan bir kravatı hediye etti. 

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.