Hava Durumu

#Pkk

Yeni Marmara Gazetesi - Pkk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Pkk haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

SMO güçleri tespit ettikleri bomba düzeneklerini etkisiz hale getiriyor Haber

SMO güçleri tespit ettikleri bomba düzeneklerini etkisiz hale getiriyor

Terör örgütü PKK/YPG'li teröristlerin Münbiç'te sivillerin yaşadığı her yeri bomba düzenekleriyle tuzakladıkları ortaya çıktı. Bombaları tespit eden Suriye Milli Ordu (SMO) güçleri düzenekleri etkisiz hale getiriyor.   Terörün asker ve sivil ayırt etmediği Münbiç'te bir kez daha ortaya çıktı. Suriye Milli Ordu (SMO) güçlerinin Münbiç'i ele geçirmesinin ardından şehirden kaçan PKK/YPG'li teröristlerin sivillerin yaşadığı her yere bomba yerleştirdiği ortaya çıktı. Şehir merkezi ve köylerde arama tarama faaliyetlerini sürdüren SMO güçleri, bir çok bomba düzeneği buldu. Köylerin içlerine kadar bomba tuzaklayan teröristlerin sivilleri de katletmeye çalıştığı ortaya çıktı.  Demir kafes ve çuvalların içerisine toprak doldurularak yapılan ve genellikle kontrol noktalarında kullanılan bariyerlerdeki düzenek SMO güçlerini de şaşkına çevirdi. Uzaktan kumanda ile patlatmak için toprağın içerisine düzenek kuran teröristler amaçlarına ulaşamadan bölgeden kaçmak zorunda kaldı.  Bomba düzeneklerini kamufle edilmiş  Etkisiz hale getirilen bomba düzeneklerinin nasıl gizlendiğini aktaran SMO'nun polis kuvveti olan Şurta'da görev yapan Mustafa Kelhüseyin, “Burası sivilleri yaşadığı bölge. Bombaları tuzaklamışlar. Bunun gibi yüzlercesi var. Bir çoğunu çok şükür imha ettik. Alaaddin Binbaşının ekibi olan Çobanbey Şurta'ya çok teşekkür ederiz. Biz de onun askerleriyiz. Onun emri ile bu bombaları temizliyoruz” dedi.  Sivillerin yaşadığı yerlerde tespit edildi  Düzenekleri gösteren Kelhüseyin, “Kablolar burada. İmha ettiğimiz düzenekler bunlar. İçerisi bomba yüklü. Bunun içerisinde çok fazla bomba var. Her yerde bunlardan var. Burası gibi küçük bir bölgede karşı karşıya 3 tane var. Bunlar sivillerin yaşadığı yerler, askerlerin olduğu yerler değil” diye konuştu. 

Dışişleri Bakanı Fidan: “DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde ABD'lilerin burada kalmasına hiçbir lüzum yok” Haber

Dışişleri Bakanı Fidan: “DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde ABD'lilerin burada kalmasına hiçbir lüzum yok”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte. Suriye halkının malını çalmakta ve Türkiye'den, Irak'tan, Avrupa'dan gelmiş PKK mensuplarıyla ve aşırı sol terör gruplarıyla bölgeyi adeta bir terör havzasına çevirmiş durumda” dedi.   Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında soruları cevapladı. Suriye'nin yeniden inşasına ilişkin olarak uluslararası topluma mesajının ne olduğu sorusu üzerine Bakan Fidan, “Bugün sabah Şam'a gelirken Türkiye sınırından Cilvegözü'nden karayolu ile girdik, yaklaşık 5,5-6 saat boyunca bütün şehirleri gördük. Ve maalesef benim 14 sene önce gördüğüm, bıraktığım Suriye gitmiş, yerine savaşla harap olmuş bir Suriye gelmiş. Bugün bu Suriye'nin ayağa kalkması, yerlerinden edilmiş milyonlarca insanın ülkelerine dönmesi, temel hizmetlere kavuşması için uluslararası toplumun, başta bölge ülkeleri olmak üzere topyekûn bir seferberlik içinde olması gerekiyor” dedi. Bir önceki rejim için uygulanan yaptırımların yeni dönemde bir an önce kaldırılması gerektiğini ifade eden Bakan Fidan, yatırım, finansman, altyapı hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetlerinin bir an önce hizmete geçmesi için bunun önemli olduğunu belirtti. Bakan Fidan, “Bölge ülkelerinin üstünde yük oluşturan, Avrupa ülkelerinde ciddi sıkıntı oluşturan göçmenlerin dönebilmesi için yeniden yapılanmaya bir an önce başlanması, altyapının ayağa kaldırılması gerekiyor. Ben bugünkü yaptığım görüşmelerde yeni yönetimde bu konuda güçlü bir irade, güçlü bir vizyon ve çalışma azmi gördüm. Bu irade ve azmin uluslararası toplum tarafından da desteklenmesi gerekiyor. Biz Türkiye olarak hem uluslararası diplomatik alanda hem de kalkınma örgütlerimizle, şirketlerimizle Suriye'nin yeniden ayağa kalkması ve halkının geri dönmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.  Suriye'deki kurumların yeniden yapılandırılmasında Türkiye'nin rolüne ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Suriye'nin yeniden yapılanmasında yardım elini uzatmak istediğimiz gibi, kurumların yeniden yapılanmasında da yeni yönetimle beraber çalışmaya hazırız. Ama ben bugün yaptığım görüşmede değerli dostumun ve arkadaşlarının özellikle yeni sistemin kuruluşu ve geçiş süreci ile ilgili çok net fikirlere sahip olduklarını gördüm. İnşallah bu fikirlerin hayata geçmesiyle bütün Suriyelilere hizmet edeceğine inanıyorum. Süreç içerisinde kurumsal kapasitelerin geliştirilmesi için yani bir desteğe ihtiyaç duyulması durumunda kesinlikle bu desteği vereceğiz. Cumhurbaşkanımızın da bu konuda çok güçlü bir iradesi var ve oldukça da kendisi hassas” dedi.  Terör örgütü PKK/YPG'ye operasyon  Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG'ye yönelik bir operasyon olup olmayacağının sorulması üzerine Bakan Fidan, “YPG ve PKK ile ilgili konuyu da kendileriyle görüştük. Biliyorsunuz şu anda PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte. Enerji kaynaklarının başında oturmakta, Suriye halkının malını çalmakta ve Türkiye'den, Irak'tan, Avrupa'dan gelmiş PKK mensuplarıyla ve aşırı sol terör gruplarıyla bölgeyi adeta bir terör havzasına çevirmiş durumda. Kendilerinin uluslararası topluma sunduğu gardiyanlık hizmeti karşılığında uluslararası toplum da bu hukuksuzluğa göz yumuyor. Böyle bir alışveriş olmuş. Yeni Suriye'de biz Şam'daki yeni yönetimin Suriye'nin toprak bütünlüğünü, siyasi egemenliğini sağlama konusunda uygun adımları atacağını değerlendiriyoruz. Sayın Şara ile bugün yaptığımız görüşmelerde onun çerçevesini de aldık kendisinden. O vizyonu da gördük. Yeni Suriye'de daha fazla kaos, kan, dram olmadan YPG'nin de önümüzdeki süreçte Suriye'nin ulusal bütünlüğünü tehdit etmeyen bir noktaya gelmesi gerekiyor. Oradaki Kürt kardeşlerimizin kendi hayatlarından ve emniyetlerinden emin bir şekilde yaşaması, Suriye'nin geri kalan nüfusu gibi gururla, huzurla, emniyetle bulundukları yerlerde hayatlarını sürmesi ve terör örgütünün pençesinden kurtulmaları önemli. Uluslararası sistemin terör örgütünü kullanmak için gerekçe gösterdiği DEAŞ tutukluları meselesinde de değerli dostum Suriye yönetiminin yeni iradesi adına bu konuda da inisiyatif almaya hazır olduklarını bize söylediler. Gerekirse bu tutukluları devralma konusunda gerekli girişimi yapabileceklerini söylediler” dedi.  “Trump'ın soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum”  ABD'nin yeni dönemde terör örgütü PKK/YPG konusundaki tavrına ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Biz birinci döneminde de Sayın Trump ile çalıştık. Sayın Trump, bu elimizdeki sorunu Sayın Obama döneminden devralmıştı. Sayın Trump'ın çok büyük birkaç özelliği var. Bunlardan birisi, net olması ve sadece ABD'nin çıkarlarını esas alması. Bu probleme, bu denkleme baktığı zaman şunu gördü; DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde ABD'lilerin burada kalmasına hiçbir lüzum yok. Niye oradalar, ABD'ye bunun getirisi ne, bunu bir türlü anlayamadı. Dolayısıyla birkaç defa sisteme talimat verdi. Fakat ABD sistemi, maalesef sadece ABD'nin çıkarını değil, adını vermek istemediğim başka ülkelerin de çıkarlarını gözeten insanlarla dolu. Burada ABD'nin çıkarları açısından bakıldığı zaman, bir matematik hesabı yapıldığı zaman, Türkiye mi önemli, PKK gibi bir terör örgütü mü önemli, Sayın Trump buradaki matematiği hemen görüyor. Ama başka türden niyeti olan, ABD'yi orada tutmakla bölgede istikrarsızlığa neden olan bir terör örgütüne kan vermekle başka bir amaca hizmet edilebileceğini de hesaba katan başka insanlar da var sistem içerisinde. Maalesef o insanlar, Sayın Trump kadar net düşünmediler o dönem. Ben yeni dönemde Sayın Trump'ın daha kararlı, daha güçlü, ABD çıkarlarını ve sadece ABD çıkarlarını öne alan bir irade ile bu soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum” dedi.  Suriye'deki azınlıkların durumu  Suriye'de azınlıkların geleceğine ilişkin soru üzerine Bakan Fidan, “Sayın Şara ve arkadaşları ile yaptığım görüşmelerde şunu gördüm; kendileri geçmiş dönemde Baas rejiminin ülkeleri gruplar üzerinde kurduğu baskı, bu grupları birbirine karşı kullanarak sistemi devam ettirme yönündeki bu zulümden büyük dersler çıkarılmış durumda. Her şeyden önce bu eski uygulamalara son verilmesi, eskilerin hatalarının tekrar edilmemesi için büyük bir hassasiyet içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca ülkedeki vatandaşların bir azınlık tanımlamasından çıkarılarak, herkesin eşit olduğu, ait olduğu etnisiteden veya mezhepten dolayı avantajlılık veya dezavantajlılığın olmadığı bir sistemin inşası konusunda bir vizyonun olduğunu gördüm. Aslında bu hem Türkiye'deki, hem Avrupa'daki, dünyanın gelişmiş demokrasilerinde ortaya konulan anayasal vatandaşlığa uygun bir yöntem. Bütün vatandaşların etnisitelerinden, kimliklerinden, din ve mezheplerinden bağımsız olarak yargı önünde, fırsat eşitliği açısından, her açıdan eşit olması şüphesiz çok ileri bir düşünce. İnşallah bu hayata geçer” dedi. 

Dışişleri Bakanı Fidan: “PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir" Haber

Dışişleri Bakanı Fidan: “PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir"

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “PKK/YPG’ye Suriye’de kesinlikle yer olmadığını bir kez daha vurgulamak istiyorum. PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir" ifadelerini kullanarak, “Baas karanlığından kurtulan Suriye, PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarından temizleyecektir” dedi.   Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye’nin başkenti Şam’a düzenlediği ziyarette temaslarına devam ediyor. Bakan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Fidan, “Bugün, Şam’da bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Suriyeli kardeşlerime Şam’dan sesleniyor olmak, benim için bir onur vesilesidir. Konuşmamın başında 61 yıllık Baas rejimi tarafından katledilen tüm Suriyelileri saygıyla anmak istiyorum. Son 14 yıllık özgürlük mücadelesinde şehit olan tüm kardeşlerimizi, hürmetle yad ediyorum. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.  “Bugün Türkiye olarak tarihin doğru tarafında yer almış olmanın mutluluğunu duyuyoruz”  Suriye halkına Türk halkının selamlarını getirdiğini ifade eden Bakan Fidan, “Sizlere Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın en iyi dileklerini getirdim. 14 sene boyunca sevinciniz sevincimiz, üzüntünüz üzüntümüz oldu. Kardeşlik ve komşuluk hukuku bunu gerektiriyordu. Bugün Türkiye olarak tarihin doğru tarafında yer almış olmanın mutluluğunu duyuyoruz” dedi.  “Türk halkı, Türk devleti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan sizin yanınızdadır”  Suriye’nin en zor, en karanlık döneminin geride kaldığını belirten Bakan Fidan, “İnşallah, daha güzel günleriniz olacak. Suriye’nin bütün etnik, dini ve mezhep grupları daha mutlu ve huzurlu olacak. Bundan sonraki süreçte Suriye’nin geleceğini belirleyecek olan sizlersiniz. Suriye’nin güvenli, özgür ve müreffeh bir ülkeye dönüşmesi sizlerin sayesinde mümkündür. Bugün Şam’dayım, çünkü en dar günlerinizde olduğu gibi bugün de sizleri yalnız bırakmayacağız. Türk halkı, Türk devleti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan sizin yanınızdadır” dedi.  “Sizlerin fedakarlıkları sayesinde Suriye tarihi bir fırsat yakaladı”  Suriye’deki zaferin Suriye halkına ait olduğunu vurgulayan Bakan Fidan, “Bu zafer sizindir ve başka hiç kimsenin değildir. Sizlerin fedakarlıkları sayesinde, Suriye, tarihi bir fırsat yakaladı. Bugün, Suriye’nin yeniden istikrara kavuşması, Suriye topraklarında terör tehdidinin bertaraf edilmesi ve ekonominin güçlendirilmesi mümkündür. Suriye halkının ülkelerine geri dönüşü mümkündür. Sayın Şara ile yaptığımız görüşmede de bu başlıklara odaklandık. Geçiş döneminin düzenli bir şekilde tamamlanmasının önemine değindik. Suriye’de istikrarın tesisinin en öncelikli konu olduğunun altını çizdik. Bunun için, öncelikle, ülkede güvenliğin tesisi gerekmektedir. Hukukun üstünlüğünün sağlanması ve azınlıkların korunması icap etmektedir. Suriyelilerin öncülüğü ve sahipliğinde hiçbir dini veya etnik grubun dışlanmadığı kapsayıcı bir yönetim tesis edilmesi gerekmektedir” dedi.  “Türkiye olarak tecrübelerimizi aktarmaya hazırız”  Herkesin barış içinde yaşadığı ve adaletin hakim olduğu bir ülke kurmanın yeni Suriye’nin en büyük başarısı ve geleceğinin teminatı olacağını ifade eden Bakan Fidan, “Bu amaçları hayata geçirmek için Suriye’de devletin tüm fonksiyonlarıyla ayağa kaldırılması gerekiyor. Türkiye olarak devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması ve kapasite inşası alanındaki tecrübelerimizi aktarmaya hazırız. Keza TİKA, Kızılay ve AFAD gibi kurumlarımızla ve özel şirketlerimizle somut çalışmalara destek vermek istiyoruz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız tüm devlet kurumlarına talimat vermiştir” dedi.  “Zaman ‘bekle ve gör’ dönemi değildir”  Suriye’deki yeni yönetimin verdiği sözleri hayata geçirebilmesi için fırsata ve imkana ihtiyacı olduğunu belirten Bakan Fidan, “Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması, Suriye’nin normalleşmesi ve ülkede güvenliğin sağlanması bakımından son derece mühimdir. Suriye’nin yeniden inşası için de gerekli hazırlıklara bir an önce başlanması gerekmektedir. Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine gönüllü ve güvenli dönüşünü mümkün kılacak ortamın oluşturulması ancak bu şekilde mümkün olabilir. Bu bakımdan uluslararası toplum, yeni yönetime güçlü bir destek sağlamalıdır. Bugünkü ziyaretimizin diğer ülkelerden de üst düzey temasları teşvik edeceğini ümit ediyorum. Başta Arap ülkeleri olmak üzere tüm uluslararası toplum, Suriye’deki yeni yönetimle angaje olmalıdır. Zaman ‘bekle ve gör’ dönemi değildir. Bir an önce harekete geçmeliyiz” dedi.  “PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir”  Suriye’nin toprak bütünlüğüne değinen Bakan Fidan, “Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliği konusunda hiçbir tereddüt yoktur. Asla da olamaz. Bugünkü görüşmemizde bu husustaki ortak irademizi teyit ettik. Bu vesileyle, PKK/YPG’ye Suriye’de kesinlikle yer olmadığını bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu terör örgütü, Suriye halkının topraklarını işgal etmekte ve doğal kaynaklarını çalmaktadır. Bugünkü toplantımızda, Suriye halkının PKK/YPG’yle mücadele konusunda ne denli kararlı olduğunu bir kez daha gördüm. PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir” dedi.  “Suriye halkının DEAŞ’la mücadelesine de en güçlü şekilde destek vermeye hazırız”  Terör örgütü DEAŞ’la mücadeleye değinen Bakan Fidan, “Diğer yandan, Suriye halkının DEAŞ’la mücadelesine de en güçlü şekilde destek vermeye hazırız. Geçmişte olduğu gibi bugün de DEAŞ’ın Suriye’deki durumdan istifade etmesine asla izin vermeyeceğiz. Baas karanlığından kurtulan Suriye, PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarından temizleyecektir” dedi.  “İsrail, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeli”  İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarına değinen Bakan Fidan, “İsrail’in mevcut ortamdan faydalanarak Suriye’nin topraklarını gasp etmesine de kesinlikle müsamaha gösterilemez. İsrail, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeli, bölgesel güvenliği daha fazla riske atmamalıdır. Uluslararası toplum, İsrail’in hukuksuz eylemlerine karşı somut bir tepki ortaya koymalıdır” dedi.  “Katlanmak zorunda kaldığınız acıları gördüm”  Suriyelilerin onurlu ve haklı bir mücadele verdiğini ifade eden Bakan Fidan, “14 sene boyunca her bir gün sizin yaptığınız fedakarlıklara bizzat şahit oldum. Katlanmak zorunda kaldığınız acıları gördüm. Muhalif güçlerin Halep’i terk etmek zorunda kaldığı günü unutamam. Bazı ülkelerin sizi yalnız bırakıp gittiği günü unutamam. Ancak bugün umut dolu yeni bir gündür. Yaşadıklarınız yeni Suriye’yi kurarken size güç vermelidir. Hayatını kaybeden kardeşlerimiz için, gelecek kuşaklar için, barış içinde yaşayan bir Suriye için beraberce çaba göstereceğiz. Sayın Şara’ya bir kez daha teşekkür ediyorum. Suriye’nin yeni idaresine başarılar diliyorum” dedi. 

MİT, PKK/PAJK Cezire Bölge Sözde Genel Sorumlusunu Etkisiz Hale Getirdi Haber

MİT, PKK/PAJK Cezire Bölge Sözde Genel Sorumlusunu Etkisiz Hale Getirdi

 Milli İstihbarat Teşkilatı(MİT), PKK/PAJK Cezire bölge sözde genel sorumlusu Nesrin Amed kod isimli Yayla Kızılkaya’yı Suriye/Kamışlı’da düzenlediği operasyon ile etkisiz hale getirdi.   Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, MİT, PKK kırsal kadrolarına 14 yaşındayken katılan Yayla Kızılkaya’yı, Türkiye, Irak ve Suriye’de gerçekleştirdiği silahlı faaliyetleri sebebi ile hedef listesine aldı. Terörist Kızılkaya, PKK’nın, Suriye’deki kadın kadrolarının idare edilmesinde görevliydi. Yayla Kızılkaya gittiği bölgelerdeki kadın kadrolarla toplantılar yapıyor ve onları teftiş ediyordu. Suriyeli kadınlara yönelik sürdürülen ideolojik faaliyetlerin genel koordinasyonundan da sorumluydu. PKK’lı terörist Kızılkaya, kadın kadrolarının idaresinin yanı sıra Suriye halkının örgüt güdümünde yönlendirilmesi için örgütleme ve katılım faaliyetlerini de organize ediyordu. Özellikle Suriye halkının örgüt ideolojisini benimsemesi, ajite edilmesi ve örgüt lehine hareket etmesini sağlamak için örgütleme eğitimleri veriyordu. PKK/PAJK Cezire Bölge sözde Genel Sorumlusu Nesrin Amed kod isimli Yayla Kızılkaya, MİT tarafından uzun süredir takip ediliyordu. Kızılkaya’ya yönelik düzenlenecek operasyon için en uygun zamanın oluşması ile düğmeye basıldı. Terörist Yayla Kızılkaya, Suriye/Kamışlı’da MİT’in nokta operasyonu ile etkisiz hale getirildi.  Kızılkaya, 1993’te örgütün kırsal kadrolarına katıldı. Irak’ın kuzeyinde Kandil ve Gare bölgesinde, ayrıca Hakkari/Şemdinli kırsalında uzun yıllar PKK/KCK bünyesinde sözde sorumlu düzeyde faaliyet gösterdi. 2015-2017 yılları arasında PKK/YJA Star Kandil Eyaleti sözde Genel Sorumlusu oldu.  2018’de Medya Savunma Alanları yürütmesinde yer aldı. 2019’da örgüt üst yönetimi tarafından PKK/PAJK Mahmur sözde Genel Sorumlusu görevine getirildi. İlerleyen süreçte Suriye’ye geçerek PKK/PAJK Şehba sözde Genel Sorumlusu olarak faaliyet yürüttü. 2024 itibarıyla PKK/PAJK Cezire bölge sözde genel sorumlusu olarak faaliyet yürüttü. 

MİT'ten Kırmızı Listeye Nokta Operasyon Haber

MİT'ten Kırmızı Listeye Nokta Operasyon

Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT), kırmızı kategoride yer alan terör örgütü PKK/YPG'nin sözde Şehba Bölge Sorumlusu Yaşar Hakkari kod adlı Yaşar Çekik'i etkisiz hale getirdi.   MİT, terörden arananlar listesinde kırmızı kategoride yer alan terör örgütü PKK/YPG'nin sözde Şehba Bölge Sorumlusu Yaşar Hakkari kod adlı Yaşar Çekik'i Suriye'nin Tel Rıfat şehrinde etkisiz hale getirdi.  Kırmızı listeye nokta operasyon  Terörist Yaşar Çekik; Türkiye, Irak ve Suriye'de Türk güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirdiği terör eylemleri sebebiyle İçişleri Bakanlığı Terör Arananlar Listesi Kırmızı Kategori'de yer alıyordu. Ayrıca İnterpol tarafından da kırmızı bültenle aranıyordu.  Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre PKK/YPG'li Çekik, MİT'in de öncelikli hedef listesindeydi ve MİT tarafından uzun süredir takip ediliyordu. MİT'in istihbarat ağı sayesinde, Çekik'in bir dönem birlikte sözde Cezire Bölge Sorumluluğu yürüttüğü ve kırmızı listede yer alan Orhan Bingöl kod adlı Ali Dinçer'in MİT tarafından etkisiz hala getirilmesi sonrasında görev yerinin değiştirildiği tespit edildi. Örgüt, terörist Çekik'i Şehba Bölgesi'nde görevlendirdi.  MİT'in istihbari çalışmaları sonrasında terörist Çekik'in Şehba Bölgesi'ne geçtiğinin öğrenilmesi ile operasyon planı yapıldı. Terör örgütü PKK/YPG mensubu Çekik'in etrafında yer alan MİT ajanları teröristin hareketlerini anlık olarak merkeze aktardı. Operasyona uygun ortamın oluşması üzerine düğmeye basıldı. Yaşar Hakkari kod adlı terörist Yaşar Çekik Suriye Tel Rıfat'ta MİT'in gerçekleştirdiği nokta operasyonla etkisiz hale getirildi.  MİT, Çukurca eylemlerinin intikamını aldı  Yaşar Çekik, örgüte katıldığı 1993 yılından bu yana pek çok eyleme katıldı. Hakkari'nin Çukurca'da ilçesinde 20 Temmuz 2010'da sorumluluğundaki örgüt mensupları ile birlikte Çukurca Hantepe Jandarma Karakoluna gerçekleştirilen ve 6 askerin şehit olduğu eylemi düzenledi.  19 Ekim 2011'de Çukurca İlçe Emniyet Müdürlüğü Polis Lojmanları, Çukurca/Asayiş Tepe'de bulunan Çukurca Jandarma Asayiş Komando Bölüğü Komutanlığı ve Çukurca 1.Mekanize Piyade Tabur Komutanlığı'na ait Kekliktepe üs bölgesine yönelik gerçekleştirilen, 24 askerin şehit olduğu 18 askerin ise yaralandığı eylemleri bizzat yönetti.  Terörist Çekik ayrıca 9 Şubat 2012'de Çukurca'da örgüt mensuplarınca altı ayrı noktaya düzenlenen ve bir Jandarma Onbaşı'nın şehit olduğu, 13 Jandarma personelinin ise yaralandığı eylemleri planladı ve talimatlarını verdi. 15 Eylül 2012'de Çukurca'nın Oğul Köyü'ne mücavirinde askeri konvoya yönelik düzenlenen ve 4 askerin şehit olduğu 5 askerin ise yaralandığı saldırıya, eylemi gerçekleştiren örgüt mensuplarının sorumlusu olarak katıldı. Suriye'de, 2021 yılında Şehit Cemşit Tugayı Genel Sorumlusu olarak faaliyet yürüttüğü dönemde BPH Alanındaki ve Şanlıurfa sınır hattında konuşlu Türk güvenlik güçlerine yönelik yapılan eylemlerin talimatını verdi.  2021'de verdiği talimatla içerisine 500-600 kilogram patlayıcı madde yerleştirilmiş 7-8 adet minibüs tarzı araçlar hazırlanmıştı, araçların güvenlik güçlerine karşı fedai eylem veya uzaktan kumanda ile kontrol edilerek kullanılmasını planlanmış ancak güvenlik güçlerinin tespiti üzerine örgüt tarafından eylem gerçekleştirilememişti.  Yaşar Hakkari kod adlı terörist Yaşar Çekik'in özgeçmişi  1993'te terör örgütü PKK/KCK kırsal kadrosuna katılan Yaşar Çekik, örgüt elebaşı Abdullah Öcalan'ın yanında eğitim gördü. Aldığı eğitim sonrasında PKK/HPG'nin sözde Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi sorumlusu oldu. 2005-2006'da Irak/Zap'ta, 2007-2010'da Hakkari/Kato kırsalında, 2010'dan 2014'e kadar da Irak kuzeyinde PKK/HPG bünyesinde sözde sorumlu düzeyde faaliyet yürüttü.  Suriye'ye 2014'te geçen terörist Çekik, Tel Tamir sözde Sorumlusu olarak faaliyet yürütmeye başladı. 2015-2016'da Suriye'de Ş.Arin kadro Tugayı Genel sözde Sorumlusu olarak faaliyetlerine devam etti.  Suriye'den Irak'a 2017'de geçen Yaşar Çekik, Kuzey Irak'ta PKK Özel Güç bünyesinde faaliyet gösterdi. Irak/Gare'de örgüt mensuplarına askeri, siyasi ve ideolojik eğitimler verdi. Haziran 2017'de Irak/Mahmur'da yaralandı. Tedavisi sonrasında faaliyetlerine devam etti. 2019'da PKK/YBŞ Sincar Genel sözde Sorumlusu olarak faaliyet gösterdi ve aynı yıl Suriye'ye geçti.  Terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye Kurumlar Komutanlığı yürütmesine 2019'da düzenlemesi yapıldı ve ilerleyen süreçte örgüt tarafından Ş.Cemşit Kadro Tugayı sözde Genel Sorumlusu olarak görevlendirildi.  Ekim 2021'de örgüt tarafından Cezire Bölge sözde Genel Sorumlusu olarak düzenlemesi yapıldı. Cezire Bölge Sorumluluğunu Orhan Bingöl kod adlı Ali Dinçer (Kırmızı Kategori) ile birlikte yürüttü. MİT tarafından etkisiz hale getirilen, PKK/Halk Savunma Merkezi yönetiminde yer alan Sofi Nurettin Kod adlı Halef El Muhammed'in (Kırmızı Kategori) en yakın arkadaşıydı. Son olarak PKK/YPG Şehba Bölge sözde Genel Sorumlusu olarak faaliyet yürütüyordu. 

MİT'ten PKK'ya Üst Düzey Darbe! Haber

MİT'ten PKK'ya Üst Düzey Darbe!

Milli İstihbarat Teşkilatı, PKK/KCK Gare lojistik aktarım sorumlusu Mervan Hizan kod Serhat Tagay’ı Irak/Gare’de gerçekleştirdiği operasyon ile etkisiz hale getirdi.   Örgüt yöneticilerinin korumasıydı  MİT, yaptığı istihbari çalışmalar sonucunda Serhat Tagay’ın, örgüt üst düzey yöneticilerinin korumalığını yaptığını tespit etti. Terörist Tagay’ın, örgüt yöneticilerinin talimatı doğrultusunda Gare’de Türk güvenlik güçlerine karşı eylemleri ve bu eylemlerde kullanılan tüm silah, mühimmat ve patlayıcı gibi malzemelerin aktarımını organize ettiği belirlendi.  Terör suçlarından hakkında yakalama kararı bulunan terörist Tagay, adım adım takip edilmeye başlandı.  MİT, haber kaynakları vasıtasıyla Serhat Tagay’ın hassas konumunu belirledi. Operasyon için en uygun zamanın oluşması ile düğmeye basıldı ve Mervan Hizan kod Serhat Tagay nokta atışı ile etkisiz hale getirildi.  Mervan Hizan Kod Serhat Tagay kimdir?  Serhat TAGAY, PKK/KCK’ya 2014 yılında katıldı. Örgütün lojistik aktarım faaliyetlerinden sorumlu düzeyde faaliyet gösterdi. 2015-2016 yılında Irak’ın kuzeyinde Gare’de askeri ve ideolojik eğitim aldı.  2017-2019 yılları arasında Irak’ın kuzeyinde Zap alanında görev yaptı. Bu dönemde Türk güvenlik güçlerine karşı birçok eyleme katıldı.  2020-2021 yıllarında Suriye’de YPG içerisinde faaliyet gösterdi. 2022-2023 yıllarında Irak/Gare’de örgütsel faaliyetlerine devam etti.  Son olarak Irak’ta örgütün yönetim kadrosunda faaliyet gösteren üst düzey örgüt mensuplarının korumalığını yaptı. 

MHP Genel Başkan Yardımcısı Durmaz:“Terör örgütünün silahlarını bırakıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne teslim olmaktan başka bir çare kalmamıştır” Haber

MHP Genel Başkan Yardımcısı Durmaz:“Terör örgütünün silahlarını bırakıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne teslim olmaktan başka bir çare kalmamıştır”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sadir Durmaz, terör örgütünün silahlarını bırakıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne teslim olmaktan başka bir çaresinin kalmadığını söyledi.  MHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Sadir Durmaz, MHP Kars İl Başkanlığının ev sahipliğinde Aynalı Köşk'te düzenlenen Belediye Meclis Üyeleri İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısının bir çözülmeye ve ayrışmaya değil, bin yıllık kardeşliği yaşatmaya yönelik tarihi bir çağrı olduğunu söyleyen Durmaz, “Tarihe yön veren bu çağrı, yeni yüzyılda terörün bitmesi, huzurun gelmesi için yapılmıştır. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, ‘PKK Kürtleri temsil edemez’, ‘Dün terörist başının yoldaşı olanlar, şimdi Amerika’nın uşağı olmuşlar’, ‘Joe Biden’in üvey evlatlarına Türk milletinin asil evlatlarını kurban edemeyiz’ ifadeleriyle adeta terörün ve terör örgütlerinin arkasındaki emperyalist şebekenin maskesini düşürmüştür. Terör örgütünün silahlarını bırakıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne teslim olmaktan başka bir çare kalmamıştır” dedi.  “CHP Genel Başkanı Özel’in iddia ettiği gibi bir Kürt sorunu yoktur”  Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’e de göndermelerde bulunan Durmaz, “Ayrıca Türkiye’de CHP Genel Başkanının bölücü örgüt ağzıyla iddia ettiği gibi bir Kürt sorunu yoktur. Bu söylem emperyalizmin bölünme senaryosuna kapı aralamaktır. Sorunun adı bölücü terör sorunudur. Ve Cumhur İttifakı tam bir mutabakat içerisinde terörle mücadeleyi sürdürmeye, ülke gündeminden bölücü terör sorununu söküp atmaya kararlıdır. Türk ve Türkiye yüzyılında aziz milletimizi hak ettiği refaha ve huzura kavuşturmanın, yeni yüzyıla Türkiye Cumhuriyeti’nin ismini altın harflerle yazdırmanın zamanı gelmiştir. Vakit tamamdır, söz konusu vatandır. Söz konusu vatansa Milliyetçi ülkücü hareket için gerisi teferruattır” diye konuştu.  Yapılan konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti. Toplantıya Kars, Ardahan, Iğdır, Artvin, Siirt, Şırnak ve Hakkari illerinden partililer katıldı. 

MHP’li Büyükataman: "Genel Başkanımız başımızı öne eğdirmemiştir ve eğdirmeyeceğine inancımız tamdır" Haber

MHP’li Büyükataman: "Genel Başkanımız başımızı öne eğdirmemiştir ve eğdirmeyeceğine inancımız tamdır"

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 'Kürt sorunu' çıkışına Bursa'dan cevap verip, "Türkiye’de bir 'Kürt sorunu' yoktur, sorunun adı bölücü terör sorunudur" dedi.  MHP, Bursa’da "Bir ve Birlikte Hilal'e Doğru" toplantılarını gerçekleştirdi. Bursa, Çanakkale ve Balıkesir il teşkilatlarının katıldığı toplantıda MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in "Kürt sorunu" çıkışını eleştirdi.  Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıda konuşan MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Etrafımızın yangın yerine döndüğünü hepiniz görüyorsunuz. Doymak bilmeyen küresel emperyalizmin bölgemizi bir savaş alanına çevirme planı devrededir. Terör devleti İsrail’in Filistinli mazlumları hedef alan vahşi saldırıları, Orta Doğu’nun tümünü ve yakın vadede ülkemizin sınırlarını tehdit edecek noktaya gelmiştir. Terör örgütü PYD/YPG’nin ABD sponsorluğunda kurmayı amaçladığı terör devleti, ülkemizin güvenliğine ve bütünlüğüne karşı açık bir tehdit olarak karşımızda durmaktadır. Ülkemizin jeopolitik konumunu ve bölgemizde devam eden savaş atmosferini hesaba katarak, etrafımızın sarıldığını görmek ve emperyalist kuşatmayı yarmak zorundayız. Bu yüzden, devletimizin bekası, milletimizin huzuru ve geleceği için; birleştirici, doğru ve cesur adımlar atmaya ihtiyaç vardır. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli işte bu atmosferde yaptığı tarihi çağrı ile tüm ezberleri bozmuş, Türkiye’yi 1984’ten bu yana meşgul eden terör belasının son bulması, ülkemizin prangalarından kurtulması için cumhuriyet tarihimizin en cesur adımlarından birini atmıştır. Genel Başkanımızın bu hamlesi, tarihe yön veren, Türk milletini geleceğe taşıyacak kutlu bir duruşun, köklü bir 'Devlet Aklı'nın tezahürüdür. Şunu herkes çok iyi bilir; bir yerde Milliyetçi Hareket Partisi varsa orada ihanete geçit yoktur. Devlet Bahçeli bir el uzattıysa o el mutlaka vatanın ve aziz milletimizin menfaatlerine uzatılmıştır. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli bugüne kadar hiçbir konuda başımızı öne eğdirmemiştir ve bundan sonra da eğdirmeyeceğine inancımız tamdır” ifadelerini kullandı.  "Sorunun adı 'bölücü terör örgütü'dür"  CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Kürt sorunu çıkışına cevap veren Büyükataman, “CHP Genel Başkanı, Türkiye’de 'Kürt sorunu vardır' diyerek el yükseltmiş, bölünmeye kapı aralayan eşit vatandaşlık söylemlerini gündeme getirmiştir. Yabancı başkentlerden kumanda edilen bölücü terör örgütünün diliyle konuşmuş, farklı bayraklarımız olduğunu söyleyerek ayrışma ve kutuplaşmaya hizmet ettiğini bir defa daha ortaya koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı eşittir ve eşit haklara sahiptir. Türkiye’de bir ‘Kürt sorunu’ yoktur. Sorunun adı bölücü terör sorunudur. Kürt sorunu diye sürekli önümüze çıkarılan şey esasında dün Osmanlı Devleti’ni bugün ise Türkiye Cumhuriyeti’ni parçalamak için emperyalistler tarafından kurgulanmış yapay bir projedir. Kürt sorunu söylemi emperyalistlerin kanlı tuzağıdır. Kürt kardeşlerimiz bu tuzağın parçası olmayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi Kürt kardeşlerimizi sorun olarak gören ve sömürmek için fitne çarkını çeviren bu dışarıdan kumandalı zihniyete asla geçit vermeyecektir” şeklinde konuştu.  “PKK’nın 3 seçeneği var”  Bölücü terör örgütü PKK’nın 3 seçeneği kaldığını ifade eden Büyükataman, “Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, bölünme ve fitne tezgâhının karşısında büyük Türk milletinde kenetlenmeye el uzatmıştır. Devlet Bahçeli’nin uzattığı el, yeni bir çözüm sürecine ve ayrışmaya değil, Bir ve Birlikte Hilal’e Doğru büyük ve güçlü Türkiye yolculuğunda buluşmaya uzatılmıştır. Bu doğrultuda, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi terör örgütü PKK’nın önünde 3 seçenek vardır, birincisi terör eylemlerine şartsız olarak derhal son vermek, ikincisi silahlarıyla dağdan inip Türkiye Cumhuriyeti devletine teslim olmak ve üçüncüsü Türk adaletinin vereceği hükme razı olarak cezalarını çekmek olacaktır. Bunun dışında herhangi bir çözüm, alternatif bir seçenek yoktur ve asla olmayacaktır. DEM Parti de silah ve siyaset arasındaki seçimini bir an önce yapmak zorundadır. Ülkemizi parçalamak için faaliyet gösteren terör çeteleri eğer teslim olmazlarsa Türk’ün demir yumruğu kafalarına mutlaka inecektir. Milliyetçi Hareket Partisi şehidin şühedanın hakkını sonuna kadar savunacak ve koruyacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın kararlı ve tavizsiz duruşuyla terörle mücadele her alanda devam edecek, terörün kökü kazınacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük ve güçlü bir devlettir, hem coğrafyamızın umudu olma iddiasını sürdürecek hem de terör belasının kafasını ezecek güce sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti devleti tektir, milli ve üniter yapıdadır, ülkesi ve milleti ile bir bütündür. Türklük üst ve vazgeçilmez kimliğimizdir” dedi. 

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Yeni Marmara Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.