TBMM’DE OLAY YARATAN TARTIŞMA!
Tartışma, Sakık'ın Pençe-Kilit operasyonu sonucu hayatını kaybeden askerlerle ilgili konuşmasına, Soylu'nun tepki göstermesiyle başladı. Sakık, Soylu'ya "Haddini bil, terbiyesiz adam" diyerek tepki gösterirken, Soylu ise Sakık'a "Hadi oradan! Hadi oradan!" şeklinde karşılık verdi. Sakık, TBMM'nin sorunları çözme görevine dikkat çekerek, "Savaşmayana savaş güzeldir" ifadeleriyle askerlerin durumuna vurgu yaptı. Soylu ise Sakık'a PKK'ya laf söylemesini istedi ve "Senin kim olduğunu biliyorum" dedi. Tartışma sonrasında TBMM Başkanı oturuma 20 dakika ara verdi. Sakık, Türkiye'nin bu tür şiddet üzerinden prim yapan kişilere değil, vicdan sahibi olanların sesine ihtiyaç duyduğunu belirtti ve barışın inşa edilmesi için çağrıda bulundu.
İŞTE OLAY YARATAN O TARTIŞMA DİYALOGLARI;
"SAVAŞ, SAVAŞMAYANA GÜZELDİR"
Sakık, Ankaralı teğmen Alperen Emir’in hayatını kaybetmeden bir hafta önce sosyal medyada yaptığı paylaşımı da Meclis kürsüsünde okuyarak, “Ne diyor biliyor musunuz, sizlere sesleniyor, diyor ki: ‘Savaş, savaşmayana güzeldir’ Asıl burada sizleri kastediyor, sizleri; bu savaşta yaşamını yitiren birisi” dedi.
Gazete Duvar'ın aktardığına göre ikili arasındaki tartışmada şunlar söylendi:
Sırrı Sakık: Bugün bu Parlamentoyu, hepinizi, 600 milletvekilini, bütün siyasi parti liderlerini göreve davet ediyoruz. Böylesi günlerde çıkıpf sokakları tetiklemek yerine çözümü ortaya koyma… Ya, orada, eksilerde, bir metre karın içinde o askerler niye orada? Yok mu, oturup konuşamayız mı? Oturup çözemeyiz mi? (AKP sıralarından gürültüler) Lütfen laf atmayınız. Ben yürekten sizleri göreve davet ediyorum. Ben bu topraklarda barışın inşa olmasını hayat bulmasını istiyorum.
Süleyman Soylu: Ya, ne göreve davet ediyorsun?
Sırrı Sakık: Bırak, orada sabahtan beri…
Süleyman Soylu: Savaş devletler arasında olur.
Sırrı Sakık: Bak, bağırma, bağırma, bağırma, haddini bil! Haddini bil! Terbiyesiz adam! Terbiyesiz adam!
Süleyman Soylu: Hadi oradan! Hadi oradan!
Sırrı Sakık: Sabahtan beri insanlar konuşuyor, sen orada hamaset yapıyorsun. Terbiyesiz adam!
Başkan: Sayın Sakık, kaba bir dille konuşmayın, siz yaralayıcı bir dil kullanıyorsunuz, yapmayın.
Sırrı Sakık: Kendisi laf atıyor, ona söyleyeceksin. Alışmışsın değil mi, alışmışsın?
Başkan: Sayın Sakık, Genel Kural'a hitap edin.
Sırrı Sakık: Ben Genel Kural'a hitap ediyorum, kendi sabahtan… Bu Parlamentoda bir yaylacılar var, otururlar oraya, etraflarına toplarlar milletvekillerin ve sonrası hamaset yapalar. İşte, asıl Türkiye'nin bundan… Bakın, ben Erdoğan'ı, ben Bahçeli’yi göreve davet ediyorum.
Süleyman Soylu: Kimseyi göreve davet etme, sen PKK’ya laf söyle. Senin kim olduğunu biliyorum.
Sırrı Sakık: Bana parmak sallama.
Süleyman Soylu: Hadi oradan!
Sırrı Sakık: Haddini bil! Sen haddini bileceksin.
Meral Danış Beştaş: Sırrı Bey, lütfen konuşmanıza döner misiniz?
Süleyman Soylu: Sen haddini bil!
Sırrı Sakık: Sen haddini bileceksin, terbiyesiz adam.
Başkan: Sayın Sakık… Sayın Soylu..
Sırrı Sakık: Başka hiçbir şey bildiğin yok. Bu sokakları, şu masayı tetiklemekten başka hiçbir şey bilmiyorsun. Terbiyesiz adam!
Süleyman Soylu: Hikaye anlatma.
Sırrı Sakık: Şimdi, son sözümdür arkadaşlar, bunu zaten tanırız, biliriz; tükenmiş, bizim üzerimizden var olmaya çalışıyor. Ben, buradan, bakın, 2012 yılında evladımı kaybettim. Sayın Cumhurbaşkanı o dönem Başbakandı, yurt dışındaydı, beni aradı; taziyelerini bildirdi, kendisine şunu söyledim: “Ben, acılardan süzülerek geldim, evlat acısının ne olduğunu biliyorum. Sizden tek bir ricam var, bu topraklarda barışı sağlayın. Gelin, bu toprakların azizi olun” dedim. Bugün de bunu yeniden seslendiriyorum: Bu toprakların, bu tür, sadece şiddet üzerinden prim yapanlara değil… Gerçekten vicdan sahibi olanların sesi dinlenmelidir. Ve bunlarla birlikte, biz, hayatı gelin, birlikte inşa edelim. Gelin, bu topraklarda kanı ve şiddeti birlikte durduralım. Biz, gerçekten bu konuda samimiyiz. Samimiyetimizle ilgili ne istiyorsanız hodri meydan, gelin… Sürekli kavga ve şiddeti değil, müzakereyi masaya yatıralım diyor hepinize saygılar sunuyorum.
TBMM'de tansiyonun gerilmesi üzerine oturuma 20 dakika ara verildi.
HABER:FATMA ÖZTÜRK