#Ticaret Odası

Yeni Marmara Gazetesi - Ticaret Odası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ticaret Odası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı: "Firmaların siyasi çatışmaların parçası haline getirilmesi şirketlere ve ülke ekonomisine büyük zararlar verir" Haber

Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı: "Firmaların siyasi çatışmaların parçası haline getirilmesi şirketlere ve ülke ekonomisine büyük zararlar verir"

Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, "Ekonomik büyüme için üretim yapan ve dünya ile rekabet eden firmalarımızın siyasi çatışmaların parçası haline getirilmesi hem bu şirketlere hem de ülke ekonomisine büyük zararlar verir. Bu tür girişimler, iş dünyamızın faaliyetlerini zorlaştırmakla kalmaz, aynı zamanda ekonomimizin temel dinamiklerini sarsar" dedi.   Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, boykot çağrıları ile ilgili basın açıklaması yaptı.  Üretim yapan firmaların son dönemde siyasi tartışmalara dahil edilerek hedef gösterilmesi ve boykot edilmesine yönelik gelişmeler hakkında değerlendirmelerini paylaşmak üzere bir araya geldiklerini belirten Matlı, "Bursa Ticaret Borsası olarak, ülkemizin ekonomik istikrarı ve sürdürülebilir kalkınması için üretici firmalarımızın siyasi gündemin dışında tutulması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyoruz. İş dünyası, ülke ekonomisinin en temel yapı taşlarından biridir. Bu firmalar, üretim, iş gücü ve ihracat odaklı çalışarak Türkiye'nin büyümesine katkı sağlamaktadır" diye konuştu.  "Firmaların siyasi çatışmaların parçası haline getirilmesi ekonomiye büyük zarar verir"  Firmalara yapılan boykotun ekonomiye kötü bir şekilde yansıdığını belirten Matlı, "Ekonomik büyüme için üretim yapan ve dünya ile rekabet eden firmalarımızın siyasi çatışmaların parçası haline getirilmesi hem bu şirketlere hem de ülke ekonomisine büyük zararlar verir. Bu tür girişimler, iş dünyamızın faaliyetlerini zorlaştırmakla kalmaz, aynı zamanda ekonomimizin temel dinamiklerini sarsar. Bu fikirde, iş dünyasının her zaman desteklenmesi ve büyümesi teşvik edilmelidir. Özel sektör, Türkiye'nin ekonomik kalkınmasında kilit rol oynamaktadır. Üretici firmalarımız, sadece ülke ekonomisine katkı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda milyonlarca insanımıza iş imkânı sunar. Bu nedenle, iş dünyasının hedef alınması, yalnızca firmaların değil, toplumun her kesiminin yaşam standartlarını da olumsuz etkiler" şeklinde konuştu.  ''Ortak bir duyarlılık gelişmesi gerekmektedir''  "Ülkenin ekonomik geleceği üretici firmaların güçlü bir şekilde varlık göstermelerine bağlı" diyen Matlı, "Siyasi kutuplaşmaların, iş dünyasına zarar vermemesi için ortak bir duyarlılık geliştirilmesi gerekmektedir. Ülkemizin ekonomik geleceği, üretici firmalarımızın güçlü ve sürdürülebilir bir şekilde varlık göstermelerine bağlıdır. Bu firmaların üretime ve iş gücüne katkı sağlamaları, ülkenin dışa bağımlılığını azaltarak rekabet gücünü artırmaktadır. Bu doğrultuda, kişisel tepkiler ve olumsuz çağrılar, sadece firmalarımızı değil, Türkiye'nin ekonomik gücünü de tehlikeye atmaktadır. Unutulmamalıdır ki, ekonomik büyüme ve iş gücünün sürekliliği için üretim yapan, iş gücü sağlayan ve ülkeye katma değer sunan firmalarımızın desteklenmesi hepimizin sorumluluğudur" dedi.  "Gerekli adımlar atılmalıdır"  "Sorunları büyütmek değil ortak hareket ederek sağlam ve sürdürülebilir bir gelecek kurmak önceliğimiz olmalıdır" diyen Matlı, "Siyasi gündemin ötesinde, bu işletmelerin büyümesi ve gelişmesi için gerekli tüm adımlar atılmalıdır. Demokratik toplumlarda eleştiri bir haktır ancak çözüm, yıkıcı tavırlardan değil, yapıcı yaklaşımlardan doğar. Mevcut sorunları büyütmek yerine, çözüm odaklı bir bakış açısıyla hareket ederek ülkemizi daha güçlü kılmak hepimizin sorumluluğudur. Sorunları büyütmek değil, birlik içinde hareket ederek daha sağlam ve sürdürülebilir bir gelecek kurmak önceliğimiz olmalıdır" ifadelerine yer verdi. 

BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay: "Üniversiteler büyürse Bursa ve Türkiye büyür"  Haber

BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay: "Üniversiteler büyürse Bursa ve Türkiye büyür" 

 Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, küresel sermaye yapısındaki değişime dikkat çekerek "İş dünyası olarak bu süreci iyi okumalıyız" dedi. Burkay, ortaya koydukları vizyon ve projelerle Bursa'yı yeni ekonomiye hazırladıklarını, ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür' mottosunun artık bir iddia değil realite haline geldiğini söyledi.  Bursa iş dünyasının ortak aklını temsil eden ‘BTSO Sektör Konseyleri'nin Başkanları Bursa Business School'da bir araya geldi. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Meclis Başkanı Ali Uğur ve Yönetim Kurulu Üyelerinin ev sahipliği yaptığı toplantıya Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, kamu kurumlarının il müdürleri ve akademisyenler katıldı. Toplantının açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Odanın 70 meslek komitesi ve 155 meclis üyesi ile Bursa iş dünyasının bütün dinamiklerini temsil eden bir yapıya sahip olduğunu söyledi. İş dünyasının akıl ve tecrübesini, akademi ve kamu kurumları ile bir araya getirmek amacıyla 2013 yılında Türkiye'de bir ilke imza atarak sektör konseylerini oluşturduklarını ifade eden Başkan Burkay, "İş dünyası olarak bizim hayallerimiz ve hedeflerimiz olabilir. Ancak kamu ve üniversitelerimiz bu hedefleri paylaşmıyor ve desteklemiyorsa bir değer üretmeniz mümkün olmaz. Sektör konseylerimiz, ‘triple helix' olarak adlandırılan bu üçlü yapıyı bir araya getiren önemli platformlar haline geldi. 22 sektör konseyimiz ile birlikte hem sektörel hem de bölgesel yol haritalarımızı hazırlamak amacıyla önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz" dedi.  "Üyelerimizi yeni iş modellerine hazırlıyoruz"  BTSO'da yönetime geldikleri günden bu yana konseylerin ortaya çıkardığı stratejik yol haritalarını uygulamak adına gayret gösterdiklerini belirten Başkan Burkay, Bursa Business School, TEKNOSAB, GUHEM, BUTEKOM VE TEKNOSAB Lojistik Teknopark Girişim Sermayesi Yatırım Fonu gibi birçok projenin sektör konseyleri tarafından ortaya konduğunu vurguladı. Söz konusu projelerin her birinin Bursa'nın dönüşümündeki en önemli mihenk taşları olduğunu kaydeden Burkay, konuşmasına şöyle devam etti: "Bunları hep birlikte yapıyoruz. Ortaya koyduğumuz vizyon ve projelerle şehrimizi dönüştürmeye çalışıyoruz. Bugün ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür' mottomuz bir iddia değil realite haline geldi. Türkiye ve Bursa'nın ekonomi göstergelerine baktığınızda bunu anlayabilirsiniz. Bu yüzden sanayide ve ticarette bir dönüşüm olacaksa Bursa'dan başlamalı diyoruz. Şu anda E-Ticaret ve Dijitalleşme, Bilgi İşlem ve Otomasyon Teknolojileri ile Perakende Ticaret Konseylerimiz, Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi'ndeki 8 bin işletmemizi dijital dönüşüme hazırlıyor. Payitaht Çarşı Dijital Dönüşüm Merkezi projemizle üyelerimizi ticarette konvansiyonel ve pasif yapıdan çıkarmayı hedefliyoruz. Yeni iş modellerine üyelerimizi hazırlayamazsak, bu dönüşümü sağlayamazsak görevimizi yapmamış oluruz."  Konseyler ve komitelerimiz en büyük gücümüz  BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, "Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak en büyük amacımız, şehrimizin ekonomik gücünü daha ileri taşımak ve sektörlerimizin önündeki engelleri kaldırmak" dedi. Bu doğrultuda konseylerin kritik bir rol üstlendiğini belirten Uğur, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Konseylerimiz, Meslek Komitelerimizle birlikte Odamızın en büyük gücünü oluşturuyor. Buradaki toplantılarımız, sektörlerimizin sorunlarını ele almak, çözüm üretmek ve geleceğe dair stratejiler geliştirmek için önemli bir platform sunuyor. Gıdadan turizme, tekstilden makineye, enerjiden hizmet sektörüne kadar her alanda güçlü bir ses olmaya çalışıyoruz. Çünkü hepimiz biliyoruz ki Bursa, Türkiye ekonomisinin kalbi ve burada bulunan herkes, bu kalbin atmasını sağlayan en önemli aktörler. Hep birlikte şehrimiz için daha güzel bir gelecek inşa etmeye devam edeceğiz."  "Üniversiteler büyürse Bursa ve Türkiye büyür"  Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, üniversite ve iş dünyası arasındaki işbirliklerini güçlendirmeyi hedeflediklerini kaydetti. Bu kapsamda BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay'ın da yer aldığı Üniversite Danışma Kurulu'nu oluşturduklarını söyleyen Rektör Çağlar, Bursa üniversiteleri büyüdükçe Bursa ve Türkiye'nin de büyüyeceğini vurguladı.  Toplantı açılış konuşmalarının ardından BESFİN CEO'su Ferda Besli'nin moderatörlüğünde gerçekleşen çalıştayla devam etti. Besli, Bursa'nın son 5 yıllık döneme ilişkin gayri safi yurt içi hasılası, ihracat ve ithalat rakamları ile diğer ekonomik göstergelerini kapsayan bir sunum gerçekleştirdi.  Bursa'nın toplam GSYH'den aldığı pay 30 baz puan geriledi  Bursa'nın 2023 yılında GSYH'sinin 1,4 trilyon TL olarak kayıtlara geçtiğini ifade eden Besli, kentin Türkiye'nin toplam GSYH'si içinden aldığı payın ise son 5 yılda 30 baz puan gerilediğini belirtti. Bursa'nın 2023'te yüzde 3,95'lik payla İstanbul, Ankara, İzmir ve Kocaeli'nin ardından 5'inci sırada yer aldığını söyleyen Besli, "Bursa'nın Türkiye'nin toplam GSYH içindeki payı son 5 yılda yüzde 4,25'ten 3,95'e geriledi. Bunu yeniden yüzde 5'ler düzeyine taşımak için yapılması gerekenler neler münazara edilmesi gerekiyor. Bu dönemde özellikle sektör bazında baktığımızda imalat sanayiindeki düşüş dikkat çekiyor. 2018-2023 döneminde imalat sanayi payı 8,33'den 7,32'ye düşmüş. Sanayinin gelişmemiş olması kenti geriye çekiyor. Diğer taraftan Bursa'da son 5 yılda ihracat yüzde 11 artarken, ithalat yüzde 33 artış göstermiş. Bursa ekonomisinin sürdürülebilirliği açısından bu önemli bir uyarı niteliği taşıyor. İthalatın yüksek artış hızının uzun vadede yerel ekonomiyi kırılgan hale getirebileceği ve dışa bağımlılığı artırabileceği göz önünde bulundurulmalı. Bu noktada, yerel yönetimlerin ve iş dünyasının, ihracatın artırılmasına yönelik stratejik adımlar atması kritik önem taşıyor. Daha yüksek katma değerli üretim, yerli teknolojinin desteklenmesi ve sanayi yapısının dönüşümü gibi politikalar, bu dengenin sağlanmasında kilit rol oynuyor." dedi.  Yaklaşık 4 saat süren toplantıda Konsey Başkanları ve Başkan Yardımcıları da sektörlerine ilişkin görüş ve önerilerini paylaştı. 

Rehberlik ve Teftiş Başkanı Bekir Aktürk: "Teftişlerde rehberlik yaklaşımını benimsiyoruz" Haber

Rehberlik ve Teftiş Başkanı Bekir Aktürk: "Teftişlerde rehberlik yaklaşımını benimsiyoruz"

 Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı tarafından, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ev sahipliğinde "İş Teftiş Faaliyetleri Farkındalık Bilgilendirme Toplantısı" düzenlendi. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, "Denetime dönük çalışmaları, işletmelerimize yük getiren bir zorunluluk olarak değil, eksikliklerimizi görmemizi sağlayan bir rehberlik hizmeti olarak değerlendirmeliyiz. Bu farkındalığın artmasına katkı sağlayan Rehberlik ve Teftiş Başkanlığımıza teşekkür ediyorum" dedi.   Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı himayesinde, BTSO Akademi projesi çerçevesinde düzenlenen "İş Teftiş Faaliyetleri Farkındalık Bilgilendirme Toplantısı" BTSO Hizmet Binası'nda gerçekleştirildi. Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı'nın rehberlik ve önleyici teftiş anlayışı çerçevesinde düzenlenen toplantıda çalışma hayatındaki sorunların çözümüne yönelik bilgiler aktarıldı. Toplantıya BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve Rehberlik ve Teftiş Başkanı Bekir Aktürk'ün yanı sıra çok sayıda iş dünyası temsilcisi katıldı.  "Denetimleri rehberlik hizmeti olarak değerlendirmeliyiz"  Toplantının açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, güvenli çalışma alanları oluşturmanın iş dünyasının en temel sorumlulukları arasında yer aldığını söyledi. İşletmelerin denetimi bir yük olarak görmesini iş dünyasının karşı karşıya olduğu en büyük risklerden biri olarak nitelendiren Burkay, denetimin firmalara eksiklerini görme fırsatı sunduğunu, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının yaklaşımının da bu bakış açısına dayandığını vurguladı. Başkan Burkay, "Buradaki amaç, cezalandırmak değil, iş yerlerimizi daha güvenli, üretim süreçlerimizi daha sağlıklı hale getirmektir. Gelişmiş ekonomilerde, iş güvenliği bir kültür olarak benimsenmiş, bu durum daha sürdürülebilir ve daha verimli bir üretimin yolunu açmıştır. Çünkü sağlıklı bir çalışan, verimli bir üretimin, dolayısıyla ekonominin temelini oluşturmaktadır. Bu nedenle denetime dönük çalışmaları, işletmelerimize yük getiren bir zorunluluk olarak değil, eksikliklerimizi görmemizi sağlayan bir rehberlik hizmeti olarak değerlendirmeliyiz. Bu farkındalığın artmasına katkı sağlayan Rehberlik ve Teftiş Başkanlığımıza teşekkür ediyorum" diye konuştu.  "Teftiş yapmıyoruz, rehberlik ediyoruz"  Rehberlik ve Teftiş Başkanı Bekir Aktürk, Bursa'nın Türkiye ekonomisi açısından önemine işaret etti. Bursa'nın sanayisi, ticareti, tarihi ve kültürü ile çok zengin bir şehir olduğunu belirten Aktürk, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde düzenledikleri farkındalık toplantısı ile teftiş süreçleri ve iş dünyası temsilcilerinden beklentilerini paylaşmayı hedeflediklerini kaydetti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak çalışma hayatını düzenleyici, işçi ve işveren ilişkilerinde çalışma barışını temin etmek için kolaylaştırıcı tedbirler almaya çalıştıklarını ifade eden Aktürk, "Başkanlık olarak ise çalışma hayatının izlenmesini ve denetlenmesini sağlıyoruz. Bizler aslında teftiş yapmıyoruz, rehberlik ediyoruz" dedi.  "İş sağlığı güvenliği ve çalışma kültürü tesis etmeyi amaçlıyoruz"  Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı yapısı ve faaliyetlerinden bahseden Aktürk, Başkanlığın bine yakın müfettişi bünyesinde barındıran güçlü bir teşkilat olduğunu ifade etti. "Türkiye genelinde Bursa, Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana'da 5 grup başkanlığımız var" diyen Aktürk, klasik bir teftiş ve denetim yaklaşımı sergilemediklerinin altını çizdi. Önlemeyi, eğitmeyi, yönlendirmeyi ve eksikleri gidermeyi esas alan bir yaklaşım ortaya koyduklarını belirten Aktürk, "Teftişler çok geniş bir alanı kapsıyor. Özellikle iş sağlığı ve güvenliği, çalışma süreleri ve ücretlerin zamanında ödenmesi konusuna çok önem veriyoruz. Yaptığımız teftişlerde de rehberliği esas alarak, önleyici bir yaklaşım ortaya koyuyoruz. Biz öncelikle işletmenin fotoğrafını çekiyor ve bunu işverenle paylaşıyoruz. Eksiklerin giderilmesi için belirli bir süre veriyoruz. Süre sonunda ikinci bir kontrole gidiyoruz. Eğer eksikler giderilmişse müeyyide uygulamıyoruz. Ancak tamamlanmadığı durumda idari yaptırım uygulamak zorunda kalıyoruz. Amacımız eksikleri giderebilmek. Çalışanlar ve işletme sahipleri açısından çalışma barışını tesis etmek istiyoruz. İşletmelerimize ceza vermek yerine, iş sağlığı güvenliği ve çalışma kültürü oluşturabilmeyi amaçlıyoruz" şeklinde konuştu.  Teftişleri iş gücü piyasası dinamiklerinin öncelikli risk alanları doğrultusunda belirlediklerini kaydeden Aktürk, 2024'te 17 farkındalık toplantısı ve 121 seminer düzenlediklerini ifade ederek, bu faaliyetler sonucu işletmelerde yüzde 90'ın üzerinde iyileştirme sağladıklarını sözlerine ekledi.  Açılış konuşmalarının ardından İş Başmüfettişleri Dr. Volkan Avcı ve Muhammed Öztürk, Başkanlığın çalışma ortamı ve çalışma şartlarına yönelik teftiş faaliyetlerine ilişkin bilgiler verdi. 

Bursa Düşük Karbonlu Üretime Odaklanacak Haber

Bursa Düşük Karbonlu Üretime Odaklanacak

 Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile işbirliğinde ‘Yeşil Dönüşüm ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Bilgilendirme ve İstişare Toplantısı’ düzenledi.   İş dünyasının eğitim ve gelişim platformu BTSO Akademi kapsamında İklim Değişikliği Başkanlığı ile birlikte gerçekleştirilen toplantı BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, BTSO Meclis Üyeleri ve iş dünyası temsilcilerinin yoğun katılımıyla düzenlendi. Programda İklim Değişikliği Başkanlığı Başkan Yardımcısı Mehrali Ecer ve alanında uzman isimler, Yeşil Dönüşüm ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ve Ulusal Taksonomi, Sanayide Yeşil Dönüşüm ve Yeşil Dönüşüm Finans Araçları gibi önemli konularda bilgiler verdi. Programın açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, BTSO Akademi Projesi ile şimdiye kadar 700’ün üzerinde düzenlenen eğitim organizasyonlarından yaklaşık 110 bin BTSO üyesinin faydalandığını söyledi. Batmaz, söz konusu eğitim programlarında iş dünyasını ticarette yaşanan değişim ve dönüşüm sürecine hazırlamak istediklerini ifade etti.  “İhracatçıların maliyetleri artabilir”  Ticaretin kurallarının artık sadece üretim miktarı ve kaliteyle değil, aynı zamanda çevreyle uyumlu, sürdürülebilir bir yapıyla yeniden yazıldığını belirten Batmaz, “Bu yeni düzenin en somut adımlarından biri, Avrupa Birliği tarafından hayata geçirilen Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasıdır. 1 Ocak 2026’da yürürlüğe girecek olan bu mekanizmayla birlikte karbon ayak izine duyarlı bir üretim anlayışı, tüm sektörlerimiz için kaçınılmaz hale gelecektir. Bu yeni döneme hızla uyum sağlamamız gerektiği aşikârdır. Aksi takdirde, ihracatta ciddi maliyet artışlarıyla karşılaşma riskimiz bulunmaktadır. Uzmanların öngörülerine göre, bu maliyetler %30’lara kadar yükselebilir. Ancak, her kriz aynı zamanda yeni fırsatları da beraberinde getirir. Bursa iş dünyası olarak bizler, bu süreci bir tehdit değil, bir fırsat olarak görmeliyiz. Yeşil dönüşüm, Bursa’nın yalnızca çevre dostu üretim kapasitesini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda uluslararası rekabette elini güçlendirecektir.” diye konuştu.  “Bursa’nın sadece bugünü değil, yarını da şekillenecek”  Bu durumu avantaja çevirmek için yapılması gerekenleri paylaşan Batmaz, “Öncelikle, üretim süreçlerimizde enerji verimliliğini artırmalı ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş yapmalıyız. Karbon emisyonlarını ölçerek, bunları azaltmaya yönelik stratejiler geliştirmeliyiz. Döngüsel ekonomi ilkelerini benimsemeli, atık yönetimimizi iyileştirmeliyiz. Çevre dostu üretim standartlarını uygulayarak uluslararası sertifikalarımızı tamamlamalıyız. Bu büyük dönüşümleri bireysel çabalarla gerçekleştirmek elbette kolay değil. İşte burada İklim Değişikliği Başkanlığı ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası gibi kurumlar devreye girmektedir. Gerçekleştirdiği projelerle sadece bugünü değil geleceği de kurgulayan Odamız, Bursa’da yeşil dönüşüme de rehberlik eden bir merkez haline gelmiştir. BTSO olarak firmalarımızın sunduğumuz hizmetlerden çok daha aktif bir şekilde faydalanmasını arzu ediyoruz. Çünkü attığımız her adım, yalnızca bugünü değil, Bursa’nın yarınlarını da şekillendirecektir. Hep birlikte Bursa’yı, çevre dostu üretimin ve sürdürülebilir kalkınmanın merkezi haline getireceğimize inancım tam.” dedi.  “1 Ocak 2026’da SKDM mali yükümlülükleri başlıyor”  Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkan Yardımcısı Mehrali Ecer, Başkanlık koordinasyonunda yapılan “Yeşil Dönüşüm ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Bilgilendirme ve İstişare Toplantıları’nın 14’üncüsünü Bursa’da düzenlediklerini belirterek, toplantıya ev sahipliği yapan BTSO’ya teşekkür etti. Bursa’nın Türkiye’nin ihracatında önemli bir paya sahip olduğunu belirten Ecer, “Bursa birçok sektörde üretim yapan ve özellikle Avrupa Birliği’ne ihracat gerçekleştiren bir şehir. Dolayısıyla Bursa’da yeşil dönüşüm için hazırlıklara hız vermemiz gerekiyor.” dedi. Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat ile 2050 yılı için net sıfır emisyon hedefi belirlediğini hatırlatan Ecer, konuşmasına şöyle devam etti: “Avrupa Birliği’nin yeni büyüme stratejisi olan bu anlaşmada bizi ilgilendiren en önemli kısım, sınırda karbon düzenleme mekanizması. Üretiminiz bu mekanizmanın şartlarını yerine getirmiyorsa artık mali yükümlülükleri karşılamak zorundasınız.”  “Yeşil Dönüşüm fonları 3,3 Trilyon dolara ulaştı”  Ülke olarak yaşanan paradigma değişimini aşabilmek adına hazırlık yaptıklarını kaydeden Ecer, Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi’ni (ETS) kurmak üzere çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Bu sistemde artık son aşamaya geldiklerinin bilgisini veren Ecer, “Bu çalışmayı 2015 yılında başlattık. Sera gazı emisyonlarını izliyoruz. Türkiye’nin emisyonları 550 milyon ton seviyesinde ve dünya emisyonlarının yüzde 1’ine tekabül ediyor. Biz 270 milyon ton emisyonu tesis bazında biliyoruz. Bu sistem sayesinde SKDM mali yükümlülükleri karşısında üreticilerimizi korumuş olacağız.” dedi. Yeşil dönüşüm için en önemli araçlardan birinin de finansman olduğunu ifade eden Ecer, dünya genelinde yeşil finansman fonlarının 3,3 trilyon dolara ulaştığını vurguladı. Paris İklim Anlaşması gereğince gelişmiş ülkelerin her yıl gelişmekte olan ülkelere 300 milyon dolar seviyesinde finansman sağlamak zorunda olduğunu kaydeden Ecer, bu finansmana erişim için Türkiye Yeşil Taksonomi Yönetmeliğini hazırladıklarını ve yakın zamanda yayınlayacaklarını sözlerine ekledi.  “İş Dünyasına rehberlik ediyoruz”  BTSO AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi Başkanı Vedat Kılıç, konsey olarak sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm çerçevesinde küresel ticarette ortaya çıkan yeni sistemlerin sektörler adına oluşturacağı risk ve fırsatları değerlendirdiklerini ve bu doğrultuda iş dünyasına rehberlik edecek çalışmaların koordinasyonunu sağladıklarını belirtti. Özel sektör, kamu kurumları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerle ortak akıl ve katılımcılık anlayışıyla hareket ettiklerini ifade eden Kılıç, “Temel amacımız küresel ve ulusal gelişmeleri takip ederek sürdürülebilir üretimin yaygınlaşmasını ve sanayide farkındalık oluşturulmasını sağlamak. Son yıllarda hayatımıza giren ‘Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’ ve ‘Yeşil Mutabakat’ gibi kavramları firmalarımız için çok önemli. Bu uygulamaların getirdiği soru işaretlerini gidermek adına mevcut durumun değerlendirilmesi tüm iş dünyası temsilcileri için şart.” dedi.  “Üretim anlayışımızda köklü değişikliler şart”  Sanayi devriminden bu yana süregelen “üret-kullan-at” modelinin çevresel ve kaynak sorunlarına yol açtığını belirten Kılıç, “Dünya genelinde yılda 103 milyar ton hammadde kullanıyoruz, ancak bunun sadece yüzde 10’unu geri dönüştürebiliyoruz. Kaynaklarımız sınırsız değil. Bu nedenle fosil yakıtların yerine yenilenebilir enerji kullanımını artırmalı, atık kaynaklarını geri dönüştürerek üretimde kullanmalıyız. Çevreci ve sürdürülebilir bir ekonomik modelin artık kalıcı hale gelmesi gerekiyor. Üretim anlayışımızda köklü değişiklikler yapmak şart. Konsey olarak Bursa ve ülkemizin sanayisini bu yeni sürece hazırlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu süreçlere katkı sağlayan tüm paydaşlara teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı. 

Hayırseverlerin Destekleri ile Hazırlanan İnsani Yardım Malzemesi Taşıyan 24 Tır Suriye’ye Uğurlandı Haber

Hayırseverlerin Destekleri ile Hazırlanan İnsani Yardım Malzemesi Taşıyan 24 Tır Suriye’ye Uğurlandı

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde, hayırseverlerin destekleri ile hazırlanan insani yardım malzemesi taşıyan 24 tır Suriye’ye uğurlandı.   Bursa Uluslararası Fuar Merkezi’nde düzenlenen programa Bursa Valisi Erol Ayyıldız, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BEKSİAD Başkanı Servet Yılmaz, BUTTİM Başkanı Sadık Şengül ile BTSO Meclis ve Komite Üyeleri katıldı. Gıda, giyim ve hijyen malzemelerinin bulunduğu 24 yardım tırının bölgeye uğurlandığı programda konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Suriye’de yeni bir dönemin başladığını söyledi. “Suriye’nin ve Suriyeli kardeşlerimizin yeniden ayağa kalkmasında en büyük destekçisi bizler olacağız” diyen Başkan Burkay, Bursa iş dünyasının Suriye’ye insani yardımlarının sürdüğünü vurguladı. İş dünyasının ve sivil toplum kuruluşlarının destekleri ile hazırlanan yardımların kardeşin kardeşe hediyesi olduğunu söyledi. Başkan Burkay, “Önümüzde çetin kış şartları var. Biz sadece bugün değil bundan sonra da Suriyeli kardeşlerimizin yanında olacağız. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Türkiye’nin Suriye politikasında ne kadar haklı olduğunun ortaya çıktı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın bu süreçte sabrını ve liderliğini bir kez daha görmüş olduk. Şükürler olsun ki komşumuz Suriye’de kardeşlerimiz özgürlük yolunda çok büyük bir adım attı. Bunun en büyük mimarı Türkiye Cumhuriyeti oldu. Bununla ne kadar gurur duysak az” diye konuştu.  Suriye’nin yeniden toparlanması için bundan sonraki sürecin önemli olduğuna vurgu yapan İbrahim Burkay, “Bölgenin bir an önce normale dönmesi için elimizden gelen ne varsa yapacağız. İş dünyası olarak Suriye’nin yeniden imarı ve kalkınması için katkılarımızı sürdüreceğiz. Bu anlamda yardım kampanyamıza destek veren tüm üyelerimize ve kurumlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.  Konuşmaların ardından yapılan dua ile birlikte yardım konvoyu, Suriye’ye doğru yola çıktı. 

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Yeni Marmara Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.