Hava Durumu

#Tören

Yeni Marmara Gazetesi - Tören haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tören haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Christoph Daum İçin Anma Töreni Haber

Christoph Daum İçin Anma Töreni

Geçtiğimiz ay hayatını kaybeden Alman çalıştırıcı Christoph Daum için Almanya'nın Köln şehrinde bulunan Köln Stadyumu’nda tören düzenlendi.   Türk futbolunda iz bırakan ve 25 Ağustos'ta hayatını kaybeden Alman çalıştırıcı Christoph Daum için Almanya’da cenaze töreni düzenlendi. Köln Stadyumu’nda yapılan törene Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Çağlan Kızılhan, Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Hulusi Belgü, eski futbolculardan Volkan Demirel, Tuncay Şanlı, Selçuk Şahin, Can Arat, Recep Biler ile futbol dünyasından çok sayıda isim katıldı.  "Fenerbahçe’ye olan bağlılığını her zaman hatırlayacağız"  Anma töreninde konuşan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Christoph Daum'un Fenerbahçe ve Türk futboluna iz bıraktığını söyledi. Ali Koç, "Bugün hepimiz büyük bir lidere veda etmek için toplandık. En önemlisi mesleğinde tarih yazan, profesyonelliği ile de birçok insanın kalbine dokunan bir insandı. Daum’un Türkiye’deki kariyeri başarılarla doluydu. 3 kulüpte hizmet ettiği toplam 7 sezonda 3 lig şampiyonluğu, 3 de kupa kazandı. Kulübümüz onun liderliğinde geçirdiği dört sezon boyunca arka arkaya lig şampiyonlukları yaşadı ve iki şampiyonluğu da dramatik bir şekilde son hafta maçlarında kaybetti. Kısacası Christoph, Türk futboluna hak ettiği bir iz bıraktı ve adını Fenerbahçe’nin tarihine güçlü bir şekilde yazdırdı. Bir teknik direktör olarak olağanüstü niteliklere sahip gerçek bir liderdi. Son derece çalışkan, kendini takımına adamış, tutkulu, disiplinli bir teknik direktördü. Hem ekibinden en iyi performansı hem de oyuncularından bireysel olarak en iyi performansı ortaya çıkarma becerisine sahipti. Bugün Fenerbahçe’yi çalıştırdığı dönemden bazı oyuncuları, efsanevi teknik direktörlerine saygıyla veda etmek için buradalar" dedi.  "Daum, akıl hocası ve harika bir öğretmendi"  Christoph Daum'un, takım çalışması, dayanıklılık ve dürüstlük gibi değerleri benimseyen bir teknik direktör olduğunu belirten Başkan Koç, "O bir akıl hocası ve harika bir öğretmendi. Takımı motive edecek ve özellikle çok önemli maçlarda en iyi sonuçları ortaya çıkaracak alışılmışın dışında yöntemleri ve yaklaşımları vardı. Fakat harika kariyerinin yanı sıra harika liderliği ve hepsinden önemlisi müthiş hikayeleri de var. Hangi takımı desteklediğine bakılmaksızın Türk halkı tarafından çok sevildi ve saygı duyuldu. Peki neden bu kadar çok sevildi? Çünkü Türkiye’ye adanmıştı. Ülkemizin değerlerine bağlıydı, tarihimizi biliyor, insanımızı anlıyordu. Türkçe konuşmaya çaba gösteriyor, İstiklal Marşımızı söylüyordu. İster ülkemizde çalışsın ister çalışmasın Türkiye’den tüm gelişmeleri almak için hep bağlı kalıyordu. O gerçek bir Türk dostuydu ve halkımız onu ayrı bir yere koyuyordu. Onu herkesten ayıran en önemli şey; Dünya tarihinin en büyük liderlerinden biri olan Mustafa Kemal Atatürk’e ve değerlerine olan sevgisi, saygısı ve sarsılmaz bağlılığıydı" ifadelerini kullandı.  "Fenerbahçe ile sürekli iletişim halindeydi"  Sarı-lacivertli taraftarların Daum'a büyük bir saygı duyduğunu da aktaran Ali Koç, sözlerini şu şekilde tamamladı:  "İkinci vatanı olan ülkemizde Fenerbahçe ile sürekli iletişim halindeydi. Fenerbahçe’de görev yaptığı dört sezonun tamamında ben yönetim kurulu üyesiydim. Daha sonra ben başkan oldum. İletişimde kalmaya devam ettik. Kendisini Almanya’da gördüm ve telefonda da görüştük. Fenerbahçe’ye o kadar bağlıydı ki son sosyal medya paylaşımlarından biri Fenerbahçe hakkındaydı. Geride bıraktığımız haziran ayında kulübümüzde seçimimiz vardı. Christoph’un Fenerbahçe’de çalıştığı dönemde başkanlığını yapan Sayın Aziz Yıldırım’a karşı yarışıyordum ve kendisi ikimize de başarılar dilediği ve bizi bir arada görmekten mutlu olduğunu belirttiği bir paylaşım yapmıştı. Hem kişisel hem de profesyonel bir ilişkimiz vardı. İnanın bana yapabilseydim, başkanlığım sırasında onu üçüncü kez Fenerbahçe teknik direktörü olarak görmeyi çok isterdim. Gerek yönetim kurulu üyesi gerekse başkan olarak onun dostluğunu, Fenerbahçe’ye olan bağlılığını ve paha biçilemez rehberliğini her zaman hatırlayacağız. Christoph, sen Fenerbahçe taraftarları tarafından her zaman büyüklüğünle, muhteşem zaferlerinle, şampiyonluklarınla, kupalarınla ve aynı zamanda muhteşem insani özelliklerinle hatırlanacaksın. Mekanın cennet olsun. Daum ailesine bu zorlu günlerde sabır ve güç diliyorum." 

Tarımda marka kentte hasat bereketi Haber

Tarımda marka kentte hasat bereketi

Bu sene zeytin üreticilerinin üründen ve fiyatlardan büyük memnuniyet duyduğunu görmenin mutluluk verdiğini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Tüm imkanlarımızı tarım için seferber ediyoruz. Yeter ki tarımla alakalı standartlarımızı arttıralım” dedi. Bursa’da kırsal kalkınmanın sağlanması hedefiyle kaliteli fide, fidan dağıtımı ve ekipman destekleri başta olmak üzere her alanda çiftçiye destek olan Büyükşehir Belediyesi, Gemlik’in ardından İznik ilçesinde de zeytin hasadını başlattı. Elbeyli Mahallesi’ndeki hasat törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Bursa Milletvekili Mustafa Varank, İznik Kaymakamı Recai Karal, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Demokratik Sol Parti İl Başkanı Cahit Akıncı, İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta, Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın, İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, mahalle muhtarları ve çiftçiler katıldı. Tören öncesinde zeytin bahçesine geçen Başkan Alinur Aktaş, Milletvekili Mustafa Varank ve beraberindekiler, çiftçilerle sohbet etti. Daha sonra Başkan Aktaş ve Milletvekili Varank ağaca çıkarak zeytin topladı. DESTEKLER SÜRÜYOR Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, sezonun bereketli ve dolu dolu geçmesini diledi. Bu sene zeytin üreticilerinde memnuniyetin olduğunu görmenin kendilerini de mutlu ettiğini söyleyen Başkan Alinur Aktaş, sürecin diğer ürünlerde de devam etmesini temenni etti. Tarımın belediyenin asli konusu olmamasına rağmen Tarım AŞ ve Hagel marifetiyle fide-fidandan tohum desteğine ve malzeme desteğine varana kadar ciddi destekler verdiklerini ifade eden Başkan Aktaş, 2017’de Bursa’nın tarım ihracatı 184 milyon dolarken geçen sene bu rakamın 569 milyon dolara ulaştığını dile getirdi. Yapılan çalışmalar neticesinde siyah incirin, ahududunun, yaban mersininin, zeytinin, nektarinin ciddi talep gördüğünü anlatan Başkan Aktaş, “Bursa’nın toplam yüzölçümünün yüzde 34’ü tarım alanıdır. Bunun da yüzde 12’lik kısmı zeytinlik. Bursa’da meyve veren zeytin ağacı sayısı 11 milyon 821 bin. İznik’te ise 1 milyon 950 bin meyve veren ağaç bulunuyor. Ağaç sayısı her geçen gün artıyor. Bursa’da 2022 yılı zeytin rekoltesi 187.692 ton iken, bunun 33.428 tonu İznik’te üretildi. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak erken uyarı sistemi yaptık. Bunu İl Tarım Müdürlüğü’nün sistemine dahil ediyoruz. Ürünün geliştirilmesiyle alakalı gerekli destekleri veriyoruz. Bu sene fiyatın da iyi olduğunu görüyoruz. Umarım sonuna kadar bu şekilde devam eder. Tarım AŞ aracılığıyla verdiğimiz hibe oranını yüzde 50’den yüzde 60’a çıkarttık. Zeytin fidanı dağıtımları da yapıyoruz” diye konuştu. “İMKANLARIMIZI TARIM İÇİN SEFERBER EDİYORUZ” Tarımla ilgili daha çok kat edilecek mesafe olduğunu belirten Başkan Aktaş, Bursa’nın 1060 mahallesinde de yatırımları tüm hızıyla sürdürdüklerini anlattı. Göletlerden sulama tesislerine, altyapıdan mahalle konaklarına kadar her konuyla ilgilendiklerini söyleyen Başkan Aktaş, “Tarım konusunda İl Tarım Müdürlüğü başta olmak üzere kurumlarla ortaklaşa çalışıyoruz. Tüm imkanlarımızı tarım için seferber ediyoruz. Yeter ki tarımla alakalı standartlarımızı arttıralım. Sahip olduğumuz gerçek kapasiteyi değerlendirmemiz lazım. Modern teknikleri kullanarak iyi ürün üretip iyi pazarlamalıyız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İnşallah 2024 yılında İznik, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giriyor. Bu müjdeyi almamıza da çok az kaldı. Birkaç sene içerisinde İznik’te yıllardır beklenen turizm patlamasının yaşanacağına inanıyorum. Hasadımızın ve sezonumuzun bereketli olmasını diliyorum” dedi. "HASADIMIZ BEREKETLİ OLSUN" Bursa Milletvekili Mustafa Varank, güzel hizmetleri ilçeye ve mahalleye kazandıran Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ve İznik Belediyesi’ne teşekkür etti. Bursa’nın tarımı, turizmi, sanayisiyle potansiyeli yüksek bir şehir olduğunu anlatan Mustafa Varank, hükümetin, milletvekillerinin ve yerel yönetimlerin bu şehre hizmet için yoğun şekilde çalıştığını ifade etti. Yapılan işlerin sadece Bursa’da kalmadığını, ülkenizin diğer ülkelerle olan ilişkilerinin de ekonomiyi etkilediğini dile getiren Varank, “Ürünü daha değerli hale getirmek için şirket kurmak yerel yönetimlerin sorumluluğunda değildir. Ama Bursa Büyükşehir Belediyesi bir vizyon ortaya koymuş. Çiftçinin daha fazla kazanması, daha katma değerli ürün ortaya çıkarması için gayret gösteriyor. Bu vizyonu için Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ediyorum. Tarım anlamında bu şehrin imkanlarını arttırmaya devam edeceğiz. Çiftçilerimiz de ileride büyük getirisi olacak yatırımlardan kaçınmasın. Ürünü arttıracak yatırımlar yapın. Hep beraber Bursa’yı, Türkiye’nin bir numaralı tarım şehri yapalım. Hasadımız bereketli olsun” diye konuştu. İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta, bu sene ürünün de fiyatın da güzel olduğunu ve üreticilerin memnun kaldığını belirtti. İznik genelinde ve Elbeyli de yatırımların sürdüğünü söyleyen Usta, desteklerinden dolayı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür etti. Muhtar Ahmet Değirmenci, desteklerinden dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ve İznik Belediyesi’ne teşekkür etti. Törenin ardından Başkan Aktaş, Milletvekili Varank ve beraberindekiler, zeytin ayıklama deposuna geçerek çalışmalar hakkında bilgi verdi. Daha sonra Marmarabirlik zeytin alım yerini ziyaret eden Başkan Aktaş ve protokol üyeleri, ardından Boyalıca Ürün Toplama Merkezi zeytin alım yerini de uğrayarak çalışmaları yerinde inceledi.

Atatürk vefatının 85. yılında gururla kutlandı Haber

Atatürk vefatının 85. yılında gururla kutlandı

Nilüfer Belediyesi Halk Evi önündeki Nilüfer Cumhuriyet Meydanı’nda ve Alaaddinbey Hizmet Binası önünde düzenlenen törenlerde bütün çalışanlar katıldı. Cumhuriyet Meydanı’ndaki anma törenine Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ile eşi Zeynep Terzioğlu Erdem, CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Dr. Mehmet Hasanoğlu, Nilüfer Belediyesi çalışanları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’in Atatürk anıtına çelenk sunmasıyla başlayan törende saatler 09.05’i gösterdiğinde hayat durdu, meydanı dolduranlar iki dakikalık saygı duruşunda bulundu ardından da İstiklal Marşı okundu. Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Türkiye Cumhuriyeti’nin henüz 15 yaşındayken kurucu liderini kaybettiğini belirterek, “O’nun kaybı Cumhuriyet’in siyasi geleceği hakkında endişeler de oluşturdu. Ama öyle sağlam temeller attı ki, nice badireler atlatsa da Cumhuriyetimiz, Atatürk ilkeleri doğrultusunda 100 yıldır ayakta. Bu da Atatürk’ün ne kadar benzersiz ve yeri doldurulamaz, gerçek bir lider olduğunun göstergesi. Zaferle sonuçlanan Kurtuluş Savaşı’nın sonunda kendisine “Başardınız Paşam” diyenlere, “asıl mücadelemiz şimdi başlıyor” diyerek Türk ulusunun aydınlanma sürecini başlattı Bize yurttaş olmayı öğretti. Özgürlüğü öğretti. Direnmeyi ve güzel günlere inanmayı öğretti” diye konuştu. Cumhuriyet’i ikinci yüzyıla taşırken, akıl ve bilimin ışığında ilerlemeye, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmaya devam edeceklerini vurgulayan Başkan Turgay Erdem, “Bugün Cumhuriyetimizin 100. yılını gururla kutlarken, biliyoruz ki asıl mücadelemiz henüz bitmedi. Atatürk ilkeleri yolumuzu aydınlatmaya devam edecek” dedi. Başkan Erdem konuşmasını, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm şehitleri rahmet ve şükranla anarak bitirdi.

Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması sonuçlandı Haber

Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması sonuçlandı

Farklı zamanlarda Balkanlardan Bursa’ya göç eden muhacirlerin hikâyelerinin ele alındığı yarışmanın ödül töreni 30 Ekim Pazartesi günü yapılacak. Bursa’da altyapıdan ulaşıma kadar birçok alanda çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, şehrin kültür ve sanat hayatına da katkı sunmaya devam ediyor. Balkanlardan Kafkaslara, Türkistan’dan Kırım’a ve Türkiye’nin dört bir tarafından göç alarak adeta bir çiçek bahçesini hatırlatan Bursa’nın daha yaşanılabilir bir şehir olmasını hedefleyen Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyet’in ve Lozan Mübadelesi’nin 100’üncü yılı münasebetiyle ‘Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması’ düzenledi. Yarışmanın Seçici Kurulu’nda, Bursa Uludağ Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nesrin Karaca, Türk hikâyeciliğinin son dönem önde gelen isimlerinden Mustafa Çiftci, Bursa’nın yaşayan hafızası olarak bilinen şair ve yazar Nevzat Çalıkuşu, tarihî romanları ve hikâyeleriyle Türk tarihini sevdiren Hasan Erdem ile romanları ve hikâyeleriyle Türk edebiyatının önemli isimleri arasında yerini alan Güray Süngü yer aldı. Seçici Kurul tarafından değerlendirme toplantısında; ‘Hayal Meyal’ müstear isimli Saadet Küçük birinci, ‘Avni Muradi’ müstear isimli Oğuz Mutlu ikinci, ‘Kebikeç’ müstear isimli Seval Özdemir üçüncü oldu. ‘Gemlik35’ müstear isimli Nilar Gök ile ‘Hayalci’ müstear isimli Hatice Öztop Büber ise teşvik ödülüne lâyık görüldü. Yarışmada birinciye 15 bin, ikinciye 10 bin, üçüncüye 5 bin, teşvik alan iki kişiye de 2 bin 500’er TL para ödülü verilecek. ‘Cumhuriyet’in 100. Yılı Etkinlikleri’ çerçevesinde, 30 Ekim 2023 Pazartesi günü Mudanya’da gerçekleştirilecek ödül töreninde dereceye girenler ödüllerine kavuşacak.

Bursa'ya çok yakışacak!  98 yıl sonra ilk semâ Haber

Bursa'ya çok yakışacak! 98 yıl sonra ilk semâ

Üftade Cami’nden başlayan Mevlevi Alayı’na katılan Mevlevi dervişleri, kapatılmasından tam 98 yıl sonra Bursa Mevlevihanesi’nde ilk semâ ayinini yaptı. Bursa’da 8 bin 500 yıllık arkeoparktan 2 bin 300 yıllık Bitinya surlarına, 700 yıllık Osmanlı eserlerinden Cumhuriyet dönemi sivil mimarlık örneği yapılara kadar her alanda eşsiz eserlere sahip olan Bursa, Büyükşehir Belediyesi marifetiyle adeta açık hava müzesine dönüşüyor. Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatıldıktan sonra bir süre farklı niyetlerle kullanıp ve türbe dışındaki bölümleri yok olan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü özgün kimliğiyle yeniden ayağa kaldırıldı. ‘Semahane’, ‘Türbe, Meydan-ı Şerif ve Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri ve Selamlık’ olmak üzere 3 bölümden oluşan yapı, özgün kimliğiyle Bursa’ya değer kattı. Bursa Mevlevihane’sinin kubbe yazıları, orijinalinin aynısı olarak talik tarzda hattat Mahmut Şahin tarafından kaleme alındı. Mevlevihane’nin özellikle Semahane bölümündeki tavan işlemeleri ve ahşap oymaları göz kamaştırırken, Matbah-ı Şerif bölümü Mevlevilik kültürünün tüm yönleriyle anlatıldığı bir müzeye dönüştürüldü. Dedegan Hücreleri ve Selamlık bölümünde Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle uzmanlık seviyesinde musiki ve hat derslerinin verileceği Mevlevihane, haftalık sohbet programları, sema gösterileri, musiki ve hat dersleri ile Mevlevi kültürünün tüm yönleri ile yaşatılacağı bir merkez oldu. KÜLLERİNDEN DOĞDU Bursa’nın tarihi ziynetlerine yeni bir halka olarak eklenen Bursa Mevlevihanesi, resmi açılış töreni öncesi kapılarını görkemli bir etkinlikle Bursalılara açtı. Bursa’da tasavvuf rüzgarı estiren etkinlik, Üftade Tekkesi ve Camii önünden Mevlevi Alayı ile başladı. Başkan Aktaş ve Bursa protokolünün de eşlik ettiği Mevlevi dervişleri, yürüyerek Bursa Mevlevihanesi’ne geldi. Burada düzenlenen törene Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Bursa Milletvekilleri Mustafa Varank, Ayhan Salman, Refik Özen, Osman Mesten, Ahmet Kılıç ve Mustafa Yavuz, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, ilçe belediye başkanları ve tasavvufa gönül veren çok sayıda vatandaş katıldı. Sunuculuğunu Ali Bektaş’ın yaptığı törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Mevlevihanesi’nin küllerinden doğuşunun coşkusunu yaşadıklarını söyledi. Tarihî Hisar bölgesindeki Bursa Mevlevihanesi’nin, âsitane olarak tanımlanan büyük dergâhlar arasında yer aldığını ifade eden Başkan Aktaş, “1615 yılında Sultan 1. Ahmed’in emriyle Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan dergâh, dört asır boyunca Hakk’ın sesinin gök kubbede deveran ettiği bir mekân olmuştur. Tekkelerin sırlanmasıyla birlikte Bursa Mevlevihanesi de 20. yüzyıldan itibaren mescit, karakol, askeri depo ve son olarak su deposu gibi farklı işlevler için kullanılmıştır. Mevlevihane binaları yıllar içinde bakımsızlıktan dolayı metruk bir hâle gelmiş, nihayetinde de zamana yenik düşerek yıkılmıştır” dedi. ULVİ VE ASLİ VAZİFEMİZ Bursa Mevlevihanesi’nin bu hâlinin kendilerini mahzun ettiğini kaydeden Başkan Aktaş, “Ecdadımızın mirasına sahip çıkmak bizim ulvi ve asli vazifemiz. Bugün burada Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kapanışından 98 yıl sonra şehrimize bir vefa borcu addederek Bursa Mevlevihanesi’ni açmanın ve gelecek kuşaklara miras bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bursa Mevlevihanesi; semahane, matbâh-ı şerîf, Cünûnî Ahmed Dede Türbesi ve haziresi (yani hâmûşân), dedegân hücreleri ve selamlık bölümlerinden oluşan dinî, sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerin yürütüldüğü bir kompleks işlevine sahip olacak. Tarihî belgeler ışığında aslına uygun şekilde yeniden ayağa kaldırılan her bir yapının bir işlevi ve manası var. Biz buranın ruhunun da dört asır öncesindeki gibi korunarak devam etmesi için çalışacağız. Mevlânâ Hazretleri’nin vuslatının 750'nci yıl dönümü olan 2023 yılı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından genelgeyle 'Mevlânâ Yılı' ilan edildi.  Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşasının bu önemli yıla denk gelmesi de tarihe not düşmek bakımından ayrıca önemli. Bursa Mevlevihanesi’nin ihyasında emeği geçen değerli isimlere, mesai arkadaşlarıma, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. 750. vuslat yıl dönümünde Hazret-İ Mevlânâ’yı da rahmet ve hürmetle yâd ediyorum. 19,5 yıllık belediye başkanlığım süresince onlarca yüzlerce açılışa, güzelliğe, hizmete vesile oldum, aracı oldum, öncü olmaya çalıştım ama beni en çok etkileyen eserlerden bir tanesinin bu olduğunu ve inşallah bugünden sonra bu güzel mekanın Bursa'nın caddelerine sokaklarına dalga dalga yayılacağına yürekten inanıyorum” diye konuştu. TAKDİRE ŞAYAN Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay da Hz Mevlana'nın insanlara rehberlik eden, öğretilerini ve kadim değerlerini yaşatma yolunda oldukça önemli bir adım atıldığını söyledi. ‘Takdire şayan’ olarak nitelediği Bursa Mevlevihanesi’nin medeniyet mirasına yeniden kazandırılmasına emeği geçen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür eden Altay, “Buranın dün olduğu gibi bugün yeniden binlerce insanın ruhuna şifa olacağına yürekten inanıyorum. Anadolu topraklarının İslam düşüncesinin ana merkezi haline gelmesinde Mevlana Hazretlerinin ortaya koyduğu fıkıh, itikat ve tasavvuf anlayışının katkısı çok büyüktür. Mevlana hazretleri savaşı barışa, düşmanlığı sevgiye, zulmü adalete, çirkinliği ise güzelliğe tercih etmiştir. Tüm insanlığa yol gösteren öğretileri de asırların oluşturduğu engellerin içinden sıyrılıp bugün daha güçlü bir şekilde bütün medeniyetler tarafından işlenmektedir. Dünyada nice hükümdarlar gelip geçti. Fakat hiçbiri gönülleri sevgiyle fetheden Mevlana Hazretleri kadar hatırlanmadı, tanınmadı ve anılmadı. Şunu hiçbir zaman unutmamalıyız ki tüm zorlukları ancak Hazreti Mevlana'nın yaptığı gibi paylaşarak, birbirimize kenetlenerek ve dost olarak aşabiliriz” diye konuştu. MEKANLARIN ÖNEMİ BÜYÜK Törene katılan Bursa Milletvekilleri adına söz alan Milletvekili Mustafa Varank da Bursa Mevlevihanesi’nde yüzyıllar sonra tekrar sema mukabelesinin yapılmasından, bu mekanları zikrullahla buluşturmaktan büyük bir şeref duyduklarını söyledi. Emeği geçen herkese teşekkür eden Varank, “Eskiler şerefü’l-mekan bi’l mekin demişler. Mekanın şerefi içerisindekilerden gelir demişler. Buna rağmen aslında mühim olan bir iklim oluşturabilmek. Kültürü, medeniyeti yaşatabileceğiniz teknolojiyi, kalkınmayı gerçekleştirebileceğiniz bir iklim oluşturabilmek. Onun için o iklimi oluştururken de mekanların gerçekten büyük önemi var. Bu manada da işte burada bir Mevlevihaneyi tekrar ihya ediyoruz. İnşallah bunun gibi 21 yıldır yaptığımız hizmetlerle Türkiye’nin ikinci yüzyılında gerçekten her anlamda medeniyet değerleriyle, kültürüyle, sanatıyla, kalkınmasıyla farklı bir Türkiye’yi oluşturabilmek. Onun için Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gayret gösteriyoruz. İşte Büyükşehir Belediye Başkanımız da ondan aldığı ilhamla Bursa’ya önemli bir hizmeti bu vesileyle kazandırmış oluyor” dedi. SEMAZENLER VE MUSİKİ Bursa Mevlevihanesi’nde sema icra edecek olan semazenleri yetiştiren Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluğu Müdürü Postnişin Fahri Özçakıl da mevlevihanenin gerçek hüviyetinde hizmet etmesinin önemine değildi. Özçakıl, “Yüzyıllardır kaynağını Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin sünnetinden alan Hazreti Mevlana’nın yaşantısı, vasiyeti ve tavsiyelerinin uygulandığı, kamil insan yetiştirme okulları, ilim ve irfan merkezleri olarak İslam’ın estetik güzelliğini ortaya çıkararak gönüllere hitap eden Mevlevihanelerin yeniden insanlığa hizmet etmesi son derece bahtiyar olduğumuz bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Bu nedenle bu güzel Mevlevihanenin hayata geçirilmesini sağlayan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve emeği geçenlere şükranlarımız arz ediyorum. Bu tür mekanların fiziki olarak yapılması elbette çok önemli olsa da içinin doldurularak gerçek Mevlevihane hüviyetinde faaliyet göstermesi de bir o kadar önem arz etmektedir. Mevlevihanelerde ilk gözümüzün aradığı en önemli hususlardan bir tanesi sema eden semazenler ve musikinin bir arada olmasıdır. Mart ayı itibariyle Bursa Mevlevihanesinde semazenlerin yetiştirilmesi için semazen adaylarıyla sema talimlerine başladık. Bugün itibariyle sema talimlerini tamamlamış olduk. Mevlevi mukabelesinde birbirini tamamlayan iki husus var. Sema ile birlikte musikinin bir arada olması. Mevlevi ayinini icra eden mutrip heyetini oluşturan Bursa Türk Müziği Topluluğu profesyonel ayinhanların bir arada olduğu hanende ve sazendelerin yer alması bizim için büyük bir şans olmuştur” dedi. Törene katılan Hz. Mevlana’nın 22. kuşaktan evlatları Esin Çelebi Bayru ise, “Hz. Mevlana’nın değdiği gibi ‘madem ki bir ağaç diktin onu sula’. İşte maddi manevi çalışmaların karşılığını bulması gerekir. Bu gönül ve kültür mekanının amacı çerçevesinde, ehil kişilerin ellerinde kültürümüzü yaşatması ve insanımıza faydalı olması en büyük dileğimiz ve duamızdır. Bursa Mevlevihanemizin 400 yıllık tarihinde yeniden vücut bulmasında katkıları bulunan tüm dostlara, atsız kahramanlara çok teşekkür ederim” dedi. Bursa Mevlevihanesinin yeniden gün yüzüne çıkarılmasına katkı veren gönüllülerden olan yazar Safiyüddin Erhan da, “Eski Bursalılar olarak bu mekanın ihyasını sürekli mevzu ettik. Hayli müracaatlar yaptık. Neticede bu mekanı bize kazandıran Büyükşehir Belediyesi’ne, değerli Başkanı Alinur Beyefendiye ve hizmeti geçen herkese şükranlarımızı arz ederiz” dedi. Konuşmaların ardından mevlevihanenin ortaya çıkmasında emeği geçen Safiyüddin Erhan, Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan, Prof. Dr. Mustafa Kara, Hüsnühat ustası Hattat Hüseyin Kutlu, Konya Türk Tasavvuf Topluluğu ve Bursa Mevlevihanesi Postnişi Fahri Özçakıl, Doç. Dr. Muhammet Zinnur Kanık, Bursa Mevlevihanesi son postnişi Mehmet Şemsettin Dede’nin 4. kuşak torunu Nesibe Günalkal ve Bahri Hüda Tanrıkorur’a protokol üyeleri tarafından günün anısına hediye ve ipek tablo hediye edildi. Tören daha sonra çerağ uyandırma merasimi ile devam etti. Prof. Dr. Mustafa Kara ve Safiyüddin Erhan tarafından ebced hesabıyla hazırlanan kitabe dualar eşliğinde semahanenin duvarına asıldı. Tören, sikke tekbirleme ve Mevlevi mukabelesi ile tamamlandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.