Hava Durumu

SU HAYATTIR AMA SAHİP ÇIKARSAK..!

Yazının Giriş Tarihi: 22.03.2022 16:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.03.2022 16:45

Birleşmiş Milletler; 1983 yılında aldığı bir kararla 22 Mart tarihini Dünya Su Günü olarak belirlemiştir. Kim ne derse desin; ağır çevre sorunları, küresel iklim değişikliği, göç ve artan dünya nüfusu nedeniyle; dünyada su sorunlarının da yaşanmaya başladığı bir süreçte oldukça önemli bir gündür 22 Mart…

Dün; Dünya Su Günü’ydü. Konu ile ilgili sorunların bilincine varmak, ne gibi bir tehlike ile karşılaştığımızı iyice anlamak ve bununla ilgili çözüm yolları bulmak için bir fırsat günü de sayılabilirdi.

Bugün ise; ne yazık ki dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 32’si, su kaynaklarına kolayca ulaşamamanın sorunları ile boğuşuyor. Bu yüzden de suyun önemi her geçen gün artıyor. Su yüzünden savaşların bile çıkabileceği büyük bir olasılık olarak hala gündemini korurken, tabii ki suya sahip olan ülkelerde bu büyük avantajını korumaya çalışıyor.                                      

Evliya Çelebi’nin yıllar öncesinde Bursa’yı “bir su kenti” olarak ilan eden “Velhasılı Bursa; sudan ibarettir” tespitini dikkate aldığımızda; yaşadığımız kentin bile yaz aylarında büyük su sorunları yaşadığını görüyoruz son tahlilde…

Suyun önemini anlamakVe de bunu doğru anlatmak için herkese görev düşüyor böyle bir ortamda…Su; tabii ki HAYATTIR ama onu koruyabilirsek ve sahiplenebilirsek..!

                   JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI’NIN DOĞRU TESPİTLERİ

22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası’nın bir açıklaması ulaştı elimize…

İç karartıcı ama gerçek tespitleri içeren bu açıklamada “Denizlerimize ve sulak alanlarımıza kesinlikle sahip çıkmamız gerektiği” belirtilerek, son 50 yılda 70 gölümüzün kuruduğu ,bir çok nehrin ise sanayi kirliliği nedeniyle yok edildiği görüşü belirtildi.

Şimdi bu açıklamadan bazı altı çizilebilecek pasajları sizlere sunuyorum sorunun büyük fotoğrafını sizlere hatırlatabilmek için: ”Her insanın yeterli ve teniz suya erişimini ‘temel insan hakkı’ olarak kabul eden Birleşmiş Milletler,750 milyondan fazla insanın temiz içme suyundan yoksun yaşadığını açıkladı. UNİCEF tahminlerine göre de; yeryüzünde temiz ve hijyenik suya erişemeyen 5 yaşından küçük 1.400 çocuk, her gün yaşamını yitiriyor. Su fakiri sayılabilecek ülkemizde de; denizlerimiz, kıyı alanlarımız, nehirlerimiz, derelerimiz, orman alanlarımız, vadilerimiz, dağlarımız ve sulak alanlarımız gibi jeo çeşitliliği oluşturan kaynaklarımızı tüketmeye ve kirletmeye devam ediyoruz. Son 50 yılda ülkemizdeki 70 göl kurudu. Tuz Gölü, Eğirdir Gölü, Burdur Gölü, Bafa Gölü, Manisa Marmara Gölü kurumaya bırakıldı. Ergene Nehri başta olmak üzere Amik Çayı, Büyük Menderes ve Küçük Menderes Nehirleri, Susurluk Çayı, Gediz Nehri gibi su kaynaklarımız evsel ve sanayi kirliliği nedeniyle tüm özelliklerini yitirmek üzeredir. 410 Bini ruhsatlı toplam bir milyon kaçak kuyu ile yeraltı sularımız da yok edilmek üzeredir. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak; jeo çeşitliliğimizi oluşturan kaynak ve değerlere sahip çıkmaya kararlıyız. Herkesi de bu konuda görevini yapmaya çağırıyoruz”.

                                    DENİZ KİRLİĞİ VE MUSİLAJ SORUNU                

Herkes çok iyi bilmeli ki “su vazgeçilmezdir” aynı zamanda…Şu COVİD-19’lı günlerde de maske ve mesafeden sonra en önemli tedbir; temizliktir ve de bunun için su gerekiyor insana…

Küresel iklim değişikliği kaynaklı kuraklık bir yandan, pandemi nedenli su tüketimi artışı öbür yandan kentlerin su rezervlerini fazlasıyla zorluyor. Bereket ki bu kış yağışlı geçti ve bu yaz su sorunu görünmüyor ufukta…

Bu köklü sorunun en önemli çözüm yolu; tabii ki tasarruftur. Suyun daha dikkatli ve tasarruflu kullanımı için, yeni bilinçlendirme kampanyalarına da ihtiyaç bulunmaktadır.

Öte yandan da sahip olduğumuz sulak alanları ve kaynakları korumak gerekiyor. Denizlere ulaşan kirlilik, geçtiğimiz yıl kendisini musilaj olarak gösterdi ve tüm kamuoyunun dikkatini çekti.

Musilaj sorunu ile; derelerimizi, göllerimizi ve denizlerimizi yeterince korumadığımız gerçeği, bir tokat gibi patladı suratlarımıza…

Acı gerçeklerle karşılaşmak; yoruyor insanı ama akıllandırıyor da bazen…

Kısacası; suyu tasarruflu kullanmak ve geleceğimize sahip çıkmanın tam zamanı…Yoksa işimiz iş…3 Tarafı denizlerle çevrili bu ülkede bile, su fakirliğini fazlasıyla yaşayabiliriz yakın gelecekte…Aklımızı başımıza almamız gerek bu günden sonra…

----------------------------------------------------------------------------------------------------------                    

Özlü sözler: Kelimeler; duvar da olabilir, köprü de…Onları insanları ayırmak için değil, birleştirmek için kullanmak önemlidir. (Anthony ROBBINS)

            NİLÜFER’E DE ARAÇ MUAYENE İSTASYONU ŞART..!

Bu köşenin devamlı okurlarından bir hemşerimiz, geçtiğimiz hafta bana bir ileti göndererek Nilüfer ilçesine de bir araç muayene istasyonu kurulması talebini iletti.

İstasyonların yoğun olduğunu ve ancak 2 hafta öncesinden randevu alındığına dikkat çeken değerli okurum, oturduğu ilçeden Kestel, Karacabey, İnegöl veya Gemlik’e gidiş-geliş yaklaşık 100 km. yol kat edildiğini, bunun da 5-6 litrelik yakıt harcamasına neden olduğunun altını çizerek: ”Nilüfer’e bir araç muayene istasyonu şarttır. Geçen yıl bu konuyu CİMER’e ilettim. Mevcut istasyonların kapasitelerini artırarak sorunun çözüleceğini bildirdiler. Ama şimdi de COVİD nedenli uygulamalar nedeniyle, istasyonlar tam kapasite çalışmıyor. Kontrol süreleri uzuyor, sürücüler mağdur oluyor. Akaryakıt fiyatlarının giderek yükseldiği bu dönemde; Nilüfer’den mevcut muayene istasyonlarına oldukça pahalı ulaşıyoruz. Bu sorunun çözümü için araç sayısının hayli fazla olduğu Nilüfer’e de bir muayene istasyonu açılmasını arzu ediyoruz” demiş iletisinde…

Bize de bu talebi kamuoyuna aktarma görevi düştü. Kestel, Gemlik, Karacabey, İnegöl, M.K.Paşa ve Orhangazi’den sonra, Nilüfer’e de bir TÜV Araç Muayene İstasyonu açılır mı acaba..?

517 Bini otomobil olmak üzere 916 bin 200 aracın bulunduğu Bursa’ya 7.muayene istasyonu açılabileceği konusunda, yaklaşık 50 kişi ile telefon ile küçük araştırma yaptım. Konuya olumlu bakanların sayısının da çok olduğunu söyleyebilirim.

Özellikle kadın sürücüler, bu projeye sağlam destek verdiler.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.