Sanayi şehri olarak bilinmesi, Bursa’nın her daim diğer önemli değerlerini bir türlü öne çıkaramadı. Aslına bakılırsa bu kadim şehirde yaşayanların çoğunluğu, belki türbelerin varlığı ile Osmangazi ve Orhangazi’yi öğrenir ve de Osmanlı’nın ilk başkenti olma özelliği ile yaşadığı kenti benimsemişse gurur duyar.
Hepsi bu kadar. Bilinse bilinse Ahmet Vefik Paşa’nın sıra dışı valiliği ile kurduğu tiyatro bir kısım Bursalı’nın kulağına girmiştir. Hepsini geçtim, Gazi Mustafa Kemal’in Kurtuluş Savaşı bitiminden, ölümüne kadar en fazla geldiği şehir oluşu bile son yıllarda konuşulan konular arasındadır. Oysa şehrimizin çok sayıda gizli kalmış, tarihi değerleri belki bilerek, belki bilmeyerek yok edilmiş olabilir. Oysa mübadele ile yurdumuzu terk eden Rum asıllıların, özellikle ovadaki köylerinin adı bile çok şey anlatabilir Bursalılar’a...
Geçtiğimiz günlerdeki bir makalemde değindiğim Hıristiyanlık için çok önemli kararların alındığı İznik’teki katedral bile turizm açısından hiç değer kazanmamıştır. Bunlar benim gibi amatör bir araştırmacının bilebildiği gerçekler... Oysa Bitinlerin başkenti Bitinya, daha sonra Prusa adını almış ve belki de sahip değiştirmiştir. Osmanlı fethettikten sonra da son adı Bursa doğmuştur. Ama, Sur içindeki şehrin dışında, keşişlerin, inzivaya çekildiği mağaralar ve özellikle çevredeki ilçe ve köylerdeki tarih izleri kim bilir neler anlatıyor bizlere, ama hiç birimizin bundan haberi yok. İşte bu gerçeklerin ışığında, TBMM çatısı altında bütçe maratonu yaşanırken, Bursa milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun Turizm Bakanına sorular yönelttiği haberi önüme düştü. Yarıda kalmış bir çalışmanın bir daha ne zaman başlayacağını da sormuş. Yani konu Orhangazi Ilıpınar Höyüğü imiş. Höyüğün tarihi tam 8 bin yıl öncesine aitmiş. Burada daha önce çalışma yapılmış ama, sonra durmuş olacak ki, çalışmalara ne zaman devam edileceğini sormuş milletvekili Kayışoğlu... Bakan bu konuda kendisine yazılı bir yanıt vermiş. Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan gelen yanıtta, 1988 yılında 1. Derece Arkeolojik SİT Alanı ilan edilen Ilıpınar Höyüğü’nde uzunca bir süre önce sonlandırılmış kazı çalışmalarına, 2025 yılı içerisinde başlanabilmesi için çalışmalara başlanıldığının bilgisinin yer aldığını dile getirmiş Altaca Kayışoğlu. Ayrıca Bakan, ‘Ilıpınar Höyüğü’nde 1987-2002 yılları arasında Bakanlığımız ve Hollanda Arkeoloji Enstitüsü adına Dr. Jacob Roodenberg başkanlığındaki bir ekip tarafından kazı çalışmaları yürütülmüştür. Ilıpınar Höyüğü’nde arkeolojik kazı çalışmalarının 2025 yılında yeniden başlatılmasına yönelik ön planlama çalışmalarına başlanılmıştır’ bilgisini vermiş. Kayışoğlu bu yanıtın değerlendirmesini de şöyle yapıyor; “Uzun süredir unutulmuş Ilıpınar Höyüğü ve Orhangazi için iyi bir haber bu. Takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bizim isteğimiz Ilıpınar Höyüğü’nün bir açık hava müzesine dönüştürülmesidir. Daha önce yapılan kazılardan çıkarılan eserlerin kendi topraklarında sergilenmesine ön ayak olmaktır. Ilıpınar Höyüğü’ndeki kazılardan çıkarılan eserler bugün İznik Müzesi’nde yer alıyor. Ne kadarı sergileniyor ne kadarı depolarda? Orhangazi ve Bursa’ya değer katacak çalışmaların bir an önce başlaması için yerel yönetimlerin de devreye girerek, bu girişimlerimizi öne çıkarması Ilıpınar’ın geleceği için çok önemli. Ilıpınar, ben-sen-o değerlendirmelerinin çok ötesinde bir öneme sahip” diyor. CHP Bursa milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun, bu önemli konuda aldığı yazılı yanıt ve görüşü böyle. Bunun yanı sıra, bu değerli tarihi buluntuların sergilenmesi de, en az bulunması kadar önemli. Bu tür birikimlerin toplumun ve diğer dünya ülkelerinin dikkatine sunulması da işin diğer boyutu. Ama yine önemli sayılacak bir girişim Bursa adına... Bu çalışmalar yerinde ve zamanında bitirildiğinde şehrimiz için yeni bir özellik ve de gelişme kanalı açılmış olacaktır diye ümit ediyorum.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İSMAİL KEMANKAŞ
Bursa’nın turizm değerleri nihayet mecliste!
Sanayi şehri olarak bilinmesi, Bursa’nın her daim diğer önemli değerlerini bir türlü öne çıkaramadı. Aslına bakılırsa bu kadim şehirde yaşayanların çoğunluğu, belki türbelerin varlığı ile Osmangazi ve Orhangazi’yi öğrenir ve de Osmanlı’nın ilk başkenti olma özelliği ile yaşadığı kenti benimsemişse gurur duyar.
Hepsi bu kadar. Bilinse bilinse Ahmet Vefik Paşa’nın sıra dışı valiliği ile kurduğu tiyatro bir kısım Bursalı’nın kulağına girmiştir. Hepsini geçtim, Gazi Mustafa Kemal’in Kurtuluş Savaşı bitiminden, ölümüne kadar en fazla geldiği şehir oluşu bile son yıllarda konuşulan konular arasındadır. Oysa şehrimizin çok sayıda gizli kalmış, tarihi değerleri belki bilerek, belki bilmeyerek yok edilmiş olabilir. Oysa mübadele ile yurdumuzu terk eden Rum asıllıların, özellikle ovadaki köylerinin adı bile çok şey anlatabilir Bursalılar’a...
Geçtiğimiz günlerdeki bir makalemde değindiğim Hıristiyanlık için çok önemli kararların alındığı İznik’teki katedral bile turizm açısından hiç değer kazanmamıştır. Bunlar benim gibi amatör bir araştırmacının bilebildiği gerçekler... Oysa Bitinlerin başkenti Bitinya, daha sonra Prusa adını almış ve belki de sahip değiştirmiştir. Osmanlı fethettikten sonra da son adı Bursa doğmuştur. Ama, Sur içindeki şehrin dışında, keşişlerin, inzivaya çekildiği mağaralar ve özellikle çevredeki ilçe ve köylerdeki tarih izleri kim bilir neler anlatıyor bizlere, ama hiç birimizin bundan haberi yok. İşte bu gerçeklerin ışığında, TBMM çatısı altında bütçe maratonu yaşanırken, Bursa milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun Turizm Bakanına sorular yönelttiği haberi önüme düştü. Yarıda kalmış bir çalışmanın bir daha ne zaman başlayacağını da sormuş. Yani konu Orhangazi Ilıpınar Höyüğü imiş. Höyüğün tarihi tam 8 bin yıl öncesine aitmiş. Burada daha önce çalışma yapılmış ama, sonra durmuş olacak ki, çalışmalara ne zaman devam edileceğini sormuş milletvekili Kayışoğlu... Bakan bu konuda kendisine yazılı bir yanıt vermiş. Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan gelen yanıtta, 1988 yılında 1. Derece Arkeolojik SİT Alanı ilan edilen Ilıpınar Höyüğü’nde uzunca bir süre önce sonlandırılmış kazı çalışmalarına, 2025 yılı içerisinde başlanabilmesi için çalışmalara başlanıldığının bilgisinin yer aldığını dile getirmiş Altaca Kayışoğlu. Ayrıca Bakan, ‘Ilıpınar Höyüğü’nde 1987-2002 yılları arasında Bakanlığımız ve Hollanda Arkeoloji Enstitüsü adına Dr. Jacob Roodenberg başkanlığındaki bir ekip tarafından kazı çalışmaları yürütülmüştür. Ilıpınar Höyüğü’nde arkeolojik kazı çalışmalarının 2025 yılında yeniden başlatılmasına yönelik ön planlama çalışmalarına başlanılmıştır’ bilgisini vermiş. Kayışoğlu bu yanıtın değerlendirmesini de şöyle yapıyor; “Uzun süredir unutulmuş Ilıpınar Höyüğü ve Orhangazi için iyi bir haber bu. Takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bizim isteğimiz Ilıpınar Höyüğü’nün bir açık hava müzesine dönüştürülmesidir. Daha önce yapılan kazılardan çıkarılan eserlerin kendi topraklarında sergilenmesine ön ayak olmaktır. Ilıpınar Höyüğü’ndeki kazılardan çıkarılan eserler bugün İznik Müzesi’nde yer alıyor. Ne kadarı sergileniyor ne kadarı depolarda? Orhangazi ve Bursa’ya değer katacak çalışmaların bir an önce başlaması için yerel yönetimlerin de devreye girerek, bu girişimlerimizi öne çıkarması Ilıpınar’ın geleceği için çok önemli. Ilıpınar, ben-sen-o değerlendirmelerinin çok ötesinde bir öneme sahip” diyor. CHP Bursa milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun, bu önemli konuda aldığı yazılı yanıt ve görüşü böyle. Bunun yanı sıra, bu değerli tarihi buluntuların sergilenmesi de, en az bulunması kadar önemli. Bu tür birikimlerin toplumun ve diğer dünya ülkelerinin dikkatine sunulması da işin diğer boyutu. Ama yine önemli sayılacak bir girişim Bursa adına... Bu çalışmalar yerinde ve zamanında bitirildiğinde şehrimiz için yeni bir özellik ve de gelişme kanalı açılmış olacaktır diye ümit ediyorum.