Kayseri olaylarının üzerinden çok vakit geçmedi. Sanırım yeniden gündemde tutulmak da isteniyor. Ünlü tarihçi İlber Ortaylı, iki yıl önce “400 kağıda vatandaşlık olmaz” cümlesini bir mecrada sarf etmiş.Yani okkalı bir çıkış yapmış. Bu görüşünü 2023 yılında Candan Tolga Işık’ın programında da yinelemiş. Ama şu günlerde bu konuya dair fikir yürütmeden yine gündeme getirilmiş bu konu…Sanki ucunda provakasyon var gibi…Üstelik Hoca, Hürriyet gibi “ülke ve iktidarın amiral gemisi” Hürriyet Gazetesi’nde yazılar kaleme alıyordu. Pazar günleri ilginç bir tarihi konuyu ele alırdı ama, birkaç haftadır göremiyorum. Eğer artık yazmasına engel konduysa bilemem. Tatilde de olabilir. Ama, yeniden ona atfedilen ve piyasaya sürülen öyle bir cümle var ki, İktidar açısından yenilir, yutulur gibi değil. “400 bin kağıda vatandaşlık olmaz. Balkan ülkelerinden kaçarak gelen ve seçtikleri inanç ve memleket uğruna bedel ödeyerek bu topraklara gelenler ile bu son göçü aynı görmek doğru değil” demek istemiş sanki İlber Ortaylı… İyi de,sarf edildiğinde oldukça şaşırdığım ve geçmişte benim için de sarf edilen bir cümle de var “Her doğru her yerde söylenmez” gibi bir şeydi sanırım ! Bu da ona benziyor. Hoca’nın iki yıl önce söylediği ve bir yıl önce yinelediği cümleleri, hakikatin ta kendisi zaten.A ma, değerlendirmeler ve çarpıcı sözler zaman ve zemine göre anlam değiştirebiliyor. Çünkü bu kez Kayseri için kurulan cümlelerde sanki kasıt kokusu var gibi. Çıkan olaylar güçlükle bastırılmıştı bildiğimiz gibi. Bu arada yöre politikacılarının bu konudaki gerçekçi görüşlerini de öğrendik ve onların ileri sürdüğü “Yurdun her köşesinden Suriyeliler Kayseri’ye geliyor. Her ilden fazla göçmen burada var.” demişlerdi o çirkin olayların ardından. Acaba neden Kayseri seçiliyor? Bu da benim sorum olsun.Yani şunu demek istemişlerdi “Kayseri sanayi kenti,iş bulmak daha kolay ve ülkenin tam ortasındayız o nedenle tercih ediliyoruz.” demek istedilerse, o zaman iş değişiyor. Bu gerçeği biraz tersten okumak istediğinizde ve politikacıların iddiasını dikkate aldığınızda, Kayseri “kayıt dışı iş gücü merkezi” olarak da nitelenmez mi acaba?
Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, parayla vatandaşlık satılmasına tepki gösterdiği, iki yıl önceki bir yayındaki sözlerinin, sosyal medyada yeniden gündem olmasının bununla bir ilgisi olabilir mi? Bu kez 2023 yılında, Kafa TV’de Candaş Tolga Işık’ın programına katılan İlber Ortaylı, Türkiye’de para karşılığı vatandaşlık satılmasına yine değinmiş ve şunları söylemiş: “Vatandaşlık satılıyor bu memlekette, bu büyük bir rezalettir. Türkiye vatandaşı olmak için bu tarihin çilesini çekmek lazım. 500 bin dolara 400 bin dolara 250 bin dolara vatandaşlık satılmaz. Ayrıca ev de satılmaz. Türkiye yabancılara mesken satacak konumda değil.”
Gerçekten çok girift bir konu…Hemen çözülmesi de olası değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Sayın Esed ile görüşebiliriz” cümlesini kurduktan sonra, bu gibi eski yayınlardaki sözler süreci hızlandırmak için mi yine gündeme getirildi, bu da belli değil. Belli olan da çok açık ve seçik ! Erdoğan’ın bir cümlesi bile yetti bazı odaklar için… ABD yetkilileri böyle bir buluşma ve yumuşama sürecini onaylamadı. Üstelik Cumhur İttifakı’nın diğer ortağı MHP’nin Genel Başkanı Bahçeli’nin bu konudaki açık hükmü henüz belirsiz. Bakın burası çok önemli !!!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İSMAİL KEMANKAŞ
Ortaylı’nın para ile vatandaşlık eleştirisi
Kayseri olaylarının üzerinden çok vakit geçmedi. Sanırım yeniden gündemde tutulmak da isteniyor. Ünlü tarihçi İlber Ortaylı, iki yıl önce “400 kağıda vatandaşlık olmaz” cümlesini bir mecrada sarf etmiş.Yani okkalı bir çıkış yapmış. Bu görüşünü 2023 yılında Candan Tolga Işık’ın programında da yinelemiş. Ama şu günlerde bu konuya dair fikir yürütmeden yine gündeme getirilmiş bu konu…Sanki ucunda provakasyon var gibi…Üstelik Hoca, Hürriyet gibi “ülke ve iktidarın amiral gemisi” Hürriyet Gazetesi’nde yazılar kaleme alıyordu. Pazar günleri ilginç bir tarihi konuyu ele alırdı ama, birkaç haftadır göremiyorum. Eğer artık yazmasına engel konduysa bilemem. Tatilde de olabilir. Ama, yeniden ona atfedilen ve piyasaya sürülen öyle bir cümle var ki, İktidar açısından yenilir, yutulur gibi değil. “400 bin kağıda vatandaşlık olmaz. Balkan ülkelerinden kaçarak gelen ve seçtikleri inanç ve memleket uğruna bedel ödeyerek bu topraklara gelenler ile bu son göçü aynı görmek doğru değil” demek istemiş sanki İlber Ortaylı… İyi de,sarf edildiğinde oldukça şaşırdığım ve geçmişte benim için de sarf edilen bir cümle de var “Her doğru her yerde söylenmez” gibi bir şeydi sanırım ! Bu da ona benziyor. Hoca’nın iki yıl önce söylediği ve bir yıl önce yinelediği cümleleri, hakikatin ta kendisi zaten.A ma, değerlendirmeler ve çarpıcı sözler zaman ve zemine göre anlam değiştirebiliyor. Çünkü bu kez Kayseri için kurulan cümlelerde sanki kasıt kokusu var gibi. Çıkan olaylar güçlükle bastırılmıştı bildiğimiz gibi. Bu arada yöre politikacılarının bu konudaki gerçekçi görüşlerini de öğrendik ve onların ileri sürdüğü “Yurdun her köşesinden Suriyeliler Kayseri’ye geliyor. Her ilden fazla göçmen burada var.” demişlerdi o çirkin olayların ardından. Acaba neden Kayseri seçiliyor? Bu da benim sorum olsun.Yani şunu demek istemişlerdi “Kayseri sanayi kenti,iş bulmak daha kolay ve ülkenin tam ortasındayız o nedenle tercih ediliyoruz.” demek istedilerse, o zaman iş değişiyor. Bu gerçeği biraz tersten okumak istediğinizde ve politikacıların iddiasını dikkate aldığınızda, Kayseri “kayıt dışı iş gücü merkezi” olarak da nitelenmez mi acaba?
Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, parayla vatandaşlık satılmasına tepki gösterdiği, iki yıl önceki bir yayındaki sözlerinin, sosyal medyada yeniden gündem olmasının bununla bir ilgisi olabilir mi? Bu kez 2023 yılında, Kafa TV’de Candaş Tolga Işık’ın programına katılan İlber Ortaylı, Türkiye’de para karşılığı vatandaşlık satılmasına yine değinmiş ve şunları söylemiş: “Vatandaşlık satılıyor bu memlekette, bu büyük bir rezalettir. Türkiye vatandaşı olmak için bu tarihin çilesini çekmek lazım. 500 bin dolara 400 bin dolara 250 bin dolara vatandaşlık satılmaz. Ayrıca ev de satılmaz. Türkiye yabancılara mesken satacak konumda değil.”
Gerçekten çok girift bir konu…Hemen çözülmesi de olası değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Sayın Esed ile görüşebiliriz” cümlesini kurduktan sonra, bu gibi eski yayınlardaki sözler süreci hızlandırmak için mi yine gündeme getirildi, bu da belli değil. Belli olan da çok açık ve seçik ! Erdoğan’ın bir cümlesi bile yetti bazı odaklar için… ABD yetkilileri böyle bir buluşma ve yumuşama sürecini onaylamadı. Üstelik Cumhur İttifakı’nın diğer ortağı MHP’nin Genel Başkanı Bahçeli’nin bu konudaki açık hükmü henüz belirsiz. Bakın burası çok önemli !!!