Başlıkta da belirttiğim gibi, bu önemli günün tarihi üzerinde tam bir mutabakat yok gibi görünüyor. Egemen ülkeler kendilerine göre bir tarihte barış günü kutlaması yapmışlar. Telefonuma buna dair bazı siyasilerden mesaj düştüğüne göre, Türkiye’nin tercihi sanırım 1 Eylül’den yana…Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1981'deki 57. birleşiminde, genel kurulun açılış günü olan her eylülün üçüncü salı gününü “Uluslararası Barış Günü” ilan etmiştir. Yıllar sonra Genel Kurul'un 2001 yılındaki kararı ile de 21 Eylül Barış Günü olarak ilan edilir.Birleşmiş Millet tarafından bir Dünya Barış Günü kabul edilinceye dek, Sovyetler Birliği ve Varşova Paktı üyesi ülkeler, barış içinde bir dünya mücadelesi görevini hatırlatmak amacıyla Almanya'nın 1939 yılında Polonya'yı işgal ederek İkinci Dünya Savaşı'nı başlattığı tarih olan 1 Eylül'ü “Dünya Barış Günü” olarak ilan edip kutlamıştır.
Yurtta sulh Dünya’da sulh
Bu çok önemli cümleyi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Birleşmiş Milletler kararından yıllar önce 20 Nisan 1931 yılında partisinin seçim beyannamesinde belirterek ;"Cumhuriyet Halk Fırkasının müstakar umumî siyasetini şu kısa cümle açıkça ifadeye kâfidir zannederim: Yurtta sulh, cihanda sulh için, çalışıyoruz." İşte size barış günü için en değerli bir açıklama.. Batı dünyası ise, böyle günler ilan ederken, emperyalizm alışkanlığından yine de kurtulamamıştır.
Bu ifade ve dünyanın geleceği için Atatürk’ün bu veciz cümlesini bu gün daha iyi anlıyoruz. Günümüzde başta Gazze ‘de yaşanan ve binlerce insanın ölümü ile devam eden katliamlar varken, bu cümlenin ne kadar gerçekçi ve doğru olup olmadığı da tartışma konusudur. Barış gününü ilan eden o çok önemli kuruluşlar, yaşananlar karşısında ancak izleyici konumundadır. Böylesi bir konuda ilk cümleyi kuran Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu cumhuriyetin bir ferdi olarak, ne kadar övünsek/övünsem azdır.
Bursa’da bir kral devrildi
Takvimler 1 Eylül 1969 gününü gösteriyor. Bursa'nın simgesi ÇelikPpalas Oteli’nin havuzunda yüzen bir çok ünlü sima arasında bir de kral var... Adı idris el Sunusi...Libya'nın ilk kralı.Senusi tarikatının liderliğini 1916 yılında fiilen devralan İdris El Sunusi, ülkesini işgal eden İtalya ile, önce anlaşma yapıyor. Buna rağmen işgal sürünce Mısır'a geçerek diplomatik yolla mücadele ediyor. Sonra da, çok sayıda kabile, nüfuzlu çevreler ve dış dünyanın desteğiyle 24 aralık 1951 tarihinde krallığını ilan ediyor. Böylece Libya özgürlüğüne kavuşuyor.Yıl 1969... 79 yaşındaki İdris El Sunusi, Bursa'nın kaplıcalarında şifa ararken, 1 Eylül pazartesi günü, öğle saatlerinde gelen bir habere göre, Libya'da genç bir albay, arkadaşlarıyla ülke yönetimine el koyuyor..Ve bu haber Bursa'ya da ulaşıyor.Yaşlı kral, olayı serinkanlılıkla karşılayarak, günlük programını aynen uyguluyor ve 16 günden beri kalmakta olduğu Çelik Palas'ta yine geceliyor. Ertesi gün harekete geçen Bursa polisi, Kral El Sunusi'yi, banyo kısmındaki bir kapıdan arka sokağa gizlice çıkarıyor ve otomobile bindiriyor. Gazetecileri atlatmayı başaran polis, kral Sunusi'yi Mudanya limanına götürüyor. Devrik kral , eşi, ailenin diğer fertleri, hizmetkarları ve Libya'nın Atina büyükelçisi Tahir Karamanlı eşliğinde Yunan bandıralı Knossos yatına bindiriliyor.Sunusi ve beraberindekiler, Yunanistan'ın Volos limanına doğru hareket ediyor. İdris El Sunusi, darbeci genç subaylara, hareket öncesi Bursa'dan bir de çağrı yaparak derhal görev yerlerine dönmelerini istiyor. Bu çağrı da yanıtsız kalıyor. Libyalı genç subaylar ve önderleri Albay Muammer Muhammed Abu Minyar el- Kaddafi, krallığın sona erdiğini ve Libya Halk Cumhuriyeti'nin kurulduğunu ilan ediyor. Benzeri az görülen bir ihtilal ve Bursa... 1969 yılı sonbaharının ilk gününde, Libya'nın krallıktan, Halk Cumhuriyeti'ne geçiş yaptığı bir ihtilali, tüm dünyadan önce ve canlı olarak Bursa yaşıyor. Çelik Palas tatilini yarıda keserek Atina'ya uçan İdris El Sunusi de, havuzda kaplıca kürü yaparken devrilen ilk kral olarak tarihe geçiyor.İki cümle de bu darbenin tarihi ve Kaddafi için…1 Eylül 1969 günü 1 Eylül’ü Dünya Barış Günü ilan eden Batı dünyası, bu ihtilale sadece kulak tıkıyor . Libya lideri Muammer Kaddafi’nin hunharca ölümüne de sessiz kalıyor..
Ve bu güne insanlık barış adını takıyor!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İSMAİL KEMANKAŞ
Tarihi sıkça değişen Dünya Barış Günü
Başlıkta da belirttiğim gibi, bu önemli günün tarihi üzerinde tam bir mutabakat yok gibi görünüyor. Egemen ülkeler kendilerine göre bir tarihte barış günü kutlaması yapmışlar. Telefonuma buna dair bazı siyasilerden mesaj düştüğüne göre, Türkiye’nin tercihi sanırım 1 Eylül’den yana…Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1981'deki 57. birleşiminde, genel kurulun açılış günü olan her eylülün üçüncü salı gününü “Uluslararası Barış Günü” ilan etmiştir. Yıllar sonra Genel Kurul'un 2001 yılındaki kararı ile de 21 Eylül Barış Günü olarak ilan edilir.Birleşmiş Millet tarafından bir Dünya Barış Günü kabul edilinceye dek, Sovyetler Birliği ve Varşova Paktı üyesi ülkeler, barış içinde bir dünya mücadelesi görevini hatırlatmak amacıyla Almanya'nın 1939 yılında Polonya'yı işgal ederek İkinci Dünya Savaşı'nı başlattığı tarih olan 1 Eylül'ü “Dünya Barış Günü” olarak ilan edip kutlamıştır.
Yurtta sulh Dünya’da sulh
Bu çok önemli cümleyi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Birleşmiş Milletler kararından yıllar önce 20 Nisan 1931 yılında partisinin seçim beyannamesinde belirterek ;"Cumhuriyet Halk Fırkasının müstakar umumî siyasetini şu kısa cümle açıkça ifadeye kâfidir zannederim: Yurtta sulh, cihanda sulh için, çalışıyoruz." İşte size barış günü için en değerli bir açıklama.. Batı dünyası ise, böyle günler ilan ederken, emperyalizm alışkanlığından yine de kurtulamamıştır.
Bu ifade ve dünyanın geleceği için Atatürk’ün bu veciz cümlesini bu gün daha iyi anlıyoruz. Günümüzde başta Gazze ‘de yaşanan ve binlerce insanın ölümü ile devam eden katliamlar varken, bu cümlenin ne kadar gerçekçi ve doğru olup olmadığı da tartışma konusudur. Barış gününü ilan eden o çok önemli kuruluşlar, yaşananlar karşısında ancak izleyici konumundadır. Böylesi bir konuda ilk cümleyi kuran Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu cumhuriyetin bir ferdi olarak, ne kadar övünsek/övünsem azdır.
Bursa’da bir kral devrildi
Takvimler 1 Eylül 1969 gününü gösteriyor. Bursa'nın simgesi ÇelikPpalas Oteli’nin havuzunda yüzen bir çok ünlü sima arasında bir de kral var... Adı idris el Sunusi...Libya'nın ilk kralı.Senusi tarikatının liderliğini 1916 yılında fiilen devralan İdris El Sunusi, ülkesini işgal eden İtalya ile, önce anlaşma yapıyor. Buna rağmen işgal sürünce Mısır'a geçerek diplomatik yolla mücadele ediyor. Sonra da, çok sayıda kabile, nüfuzlu çevreler ve dış dünyanın desteğiyle 24 aralık 1951 tarihinde krallığını ilan ediyor. Böylece Libya özgürlüğüne kavuşuyor. Yıl 1969... 79 yaşındaki İdris El Sunusi, Bursa'nın kaplıcalarında şifa ararken, 1 Eylül pazartesi günü, öğle saatlerinde gelen bir habere göre, Libya'da genç bir albay, arkadaşlarıyla ülke yönetimine el koyuyor..Ve bu haber Bursa'ya da ulaşıyor.Yaşlı kral, olayı serinkanlılıkla karşılayarak, günlük programını aynen uyguluyor ve 16 günden beri kalmakta olduğu Çelik Palas'ta yine geceliyor. Ertesi gün harekete geçen Bursa polisi, Kral El Sunusi'yi, banyo kısmındaki bir kapıdan arka sokağa gizlice çıkarıyor ve otomobile bindiriyor. Gazetecileri atlatmayı başaran polis, kral Sunusi'yi Mudanya limanına götürüyor. Devrik kral , eşi, ailenin diğer fertleri, hizmetkarları ve Libya'nın Atina büyükelçisi Tahir Karamanlı eşliğinde Yunan bandıralı Knossos yatına bindiriliyor.Sunusi ve beraberindekiler, Yunanistan'ın Volos limanına doğru hareket ediyor. İdris El Sunusi, darbeci genç subaylara, hareket öncesi Bursa'dan bir de çağrı yaparak derhal görev yerlerine dönmelerini istiyor. Bu çağrı da yanıtsız kalıyor. Libyalı genç subaylar ve önderleri Albay Muammer Muhammed Abu Minyar el- Kaddafi, krallığın sona erdiğini ve Libya Halk Cumhuriyeti'nin kurulduğunu ilan ediyor. Benzeri az görülen bir ihtilal ve Bursa... 1969 yılı sonbaharının ilk gününde, Libya'nın krallıktan, Halk Cumhuriyeti'ne geçiş yaptığı bir ihtilali, tüm dünyadan önce ve canlı olarak Bursa yaşıyor. Çelik Palas tatilini yarıda keserek Atina'ya uçan İdris El Sunusi de, havuzda kaplıca kürü yaparken devrilen ilk kral olarak tarihe geçiyor.İki cümle de bu darbenin tarihi ve Kaddafi için…1 Eylül 1969 günü 1 Eylül’ü Dünya Barış Günü ilan eden Batı dünyası, bu ihtilale sadece kulak tıkıyor . Libya lideri Muammer Kaddafi’nin hunharca ölümüne de sessiz kalıyor..
Ve bu güne insanlık barış adını takıyor!