Merdivenaltı kaçak dershaneler sorununu kaleme almıştım bir önceki yazımda.
Onun üzerine özel okullarla ilgili sıkıntılar iletildi.
Pandemi sürecinde okullarda yüzyüze eğitim yapılmıyor, yapılamıyor biliyorsunuz.
İnternetten canlı yayınlarla uzaktan eğitim gerçekleştiriliyor.
Devlet okulları gibi özel okullarda da sistem aynı.
Amma velakin, ücretleri tıkır tıkır ödeniyor.
Salgın döneminde işlerin durması, yaşanan ekonomik kriz, uzaktan eğitim yapılması dikkate alınmadan, veliler çocuklarının okul paralarını ödemek zorunda bırakıldılar.
Veliler bu paraların iadesi için Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurdu. Ancak kendileri açısından olumsuz sonuçlandı. Aralarında sadece küçük miktarlarını alabilenler oldu.
Bu konuda emsal kararlar var ancak, uygulanmadığı dile getirilmekte.
Sözleşmelerde 'uzaktan eğitim maddesi' olmamasına rağmen, esas olanın yüzyüze eğitim olmasına karşın, eğitimin uzaktan da olsa devam ettiği gerekçe gösteriliyor.
Birçok veli çok zorlandığını ifade etmekte.
Bu paraların kendilerine geri ödenmesini istiyor ve bekliyor.
Ne de olsa okullar kapalı, çocuklar evde.
Bu sorun yüzünden okul değiştirmek isteyen öğrenciler de var.
Fakat okul yönetimleri bu nakil işlemlerine de olanak tanımıyor.
Şayet ücretin belli bir bölümü (yüzde 10'u) ödenirse ayrılabileceklerini belirtiyorlar.
Aslına bakarsanız, özel okullardaki öğretmenler de mağdur.
Bunu da gönderilen iletilerden öğreniyoruz.
Çoğunluğu asgari ücretle çalışan öğretmenlerin de yüzyüze eğitim verilmediği için maaşlarında kesinti yapıldığına işaret edilmekte.
Geçen yıl üç aylık dönem için (nisan-mayıs-haziran) alınan servis ve yemek paralarının ödenmediğine de dikkat çekiliyor.
En tuhaf durum da bu olsa gerek.
Bu paraların iadesi mutlak surette yapılmalı.
Bu yıl ücretlerden bu paralar düşülmüş, fakat çok az bir miktar olduğu, ne kadar düşüldüğü bilinmiyor.
Yani anlayacağınız, çocuklar bu süreçte ne EBA'dan verim alabiliyor ne de okullardaki sistem hakkıyla işliyor.
Olağanüstü, sıradışı bir dönemden geçiyoruz.
Özel okulların ciddi anlamda öğrenci kaybettiği de biliniyor.
Herkes birbirine yardımcı olmalı, katkı koymalı elbette.
Kurumlar mağdur olmasın olmasına da, öğrencilerin, velilerin mağduriyeti nasıl giderilecek.
Söz verilen telafi eğitiminin çoğu okulda verilmediği yönünde de şikayetler var.
Tıpkı kayıt dışı dershanelerin denetlenmesi gerektiği gibi, özel okullar da denetlenmeli.
Veliler yolunacak kaz gibi görülmemeli.
Sonuçta uzaktan eğitim yapıldığı için belli bir miktar ücret alınabilir ama, yemek, servis, yurt, doğalgaz, elektrik, araç gereç vs. gibi giderlerin bedeli velilere ödetilemez.
Bunu da tüccar mantığıyla bakan idareciler değil, eğitimci gözüyle görenler anlar.
Her şeyden önce adalet ve vicdanla hareket etmeliler.
İşini hakkıyla, layıkıyla yapanları ayrı yere koyuyorum.
**********
Günün Sözü
“Bir bahçeye giremezsen
durup seyran eyleme.
Bir gönül yapamazsan
yıkıp viran eyleme.”
Yunus Emre
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
TÜRKAN GENÇ
ÖZEL OKULLAR SORUNU DA GÜNDEMDE
Merdivenaltı kaçak dershaneler sorununu kaleme almıştım bir önceki yazımda.
Onun üzerine özel okullarla ilgili sıkıntılar iletildi.
Pandemi sürecinde okullarda yüzyüze eğitim yapılmıyor, yapılamıyor biliyorsunuz.
İnternetten canlı yayınlarla uzaktan eğitim gerçekleştiriliyor.
Devlet okulları gibi özel okullarda da sistem aynı.
Amma velakin, ücretleri tıkır tıkır ödeniyor.
Salgın döneminde işlerin durması, yaşanan ekonomik kriz, uzaktan eğitim yapılması dikkate alınmadan, veliler çocuklarının okul paralarını ödemek zorunda bırakıldılar.
Veliler bu paraların iadesi için Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurdu. Ancak kendileri açısından olumsuz sonuçlandı. Aralarında sadece küçük miktarlarını alabilenler oldu.
Bu konuda emsal kararlar var ancak, uygulanmadığı dile getirilmekte.
Sözleşmelerde 'uzaktan eğitim maddesi' olmamasına rağmen, esas olanın yüzyüze eğitim olmasına karşın, eğitimin uzaktan da olsa devam ettiği gerekçe gösteriliyor.
Birçok veli çok zorlandığını ifade etmekte.
Bu paraların kendilerine geri ödenmesini istiyor ve bekliyor.
Ne de olsa okullar kapalı, çocuklar evde.
Bu sorun yüzünden okul değiştirmek isteyen öğrenciler de var.
Fakat okul yönetimleri bu nakil işlemlerine de olanak tanımıyor.
Şayet ücretin belli bir bölümü (yüzde 10'u) ödenirse ayrılabileceklerini belirtiyorlar.
Aslına bakarsanız, özel okullardaki öğretmenler de mağdur.
Bunu da gönderilen iletilerden öğreniyoruz.
Çoğunluğu asgari ücretle çalışan öğretmenlerin de yüzyüze eğitim verilmediği için maaşlarında kesinti yapıldığına işaret edilmekte.
Geçen yıl üç aylık dönem için (nisan-mayıs-haziran) alınan servis ve yemek paralarının ödenmediğine de dikkat çekiliyor.
En tuhaf durum da bu olsa gerek.
Bu paraların iadesi mutlak surette yapılmalı.
Bu yıl ücretlerden bu paralar düşülmüş, fakat çok az bir miktar olduğu, ne kadar düşüldüğü bilinmiyor.
Yani anlayacağınız, çocuklar bu süreçte ne EBA'dan verim alabiliyor ne de okullardaki sistem hakkıyla işliyor.
Olağanüstü, sıradışı bir dönemden geçiyoruz.
Özel okulların ciddi anlamda öğrenci kaybettiği de biliniyor.
Herkes birbirine yardımcı olmalı, katkı koymalı elbette.
Kurumlar mağdur olmasın olmasına da, öğrencilerin, velilerin mağduriyeti nasıl giderilecek.
Söz verilen telafi eğitiminin çoğu okulda verilmediği yönünde de şikayetler var.
Tıpkı kayıt dışı dershanelerin denetlenmesi gerektiği gibi, özel okullar da denetlenmeli.
Veliler yolunacak kaz gibi görülmemeli.
Sonuçta uzaktan eğitim yapıldığı için belli bir miktar ücret alınabilir ama, yemek, servis, yurt, doğalgaz, elektrik, araç gereç vs. gibi giderlerin bedeli velilere ödetilemez.
Bunu da tüccar mantığıyla bakan idareciler değil, eğitimci gözüyle görenler anlar.
Her şeyden önce adalet ve vicdanla hareket etmeliler.
İşini hakkıyla, layıkıyla yapanları ayrı yere koyuyorum.
**********
Günün Sözü
“Bir bahçeye giremezsen
durup seyran eyleme.
Bir gönül yapamazsan
yıkıp viran eyleme.”
Yunus Emre